Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: Bozkurt Güvenç  (Okunma sayısı 20711 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Eylül 25, 2006, 12:36:30 ös
  • Administrator
  • Uzman Uye
  • *
  • İleti: 9553
  • Cinsiyet: Bay
    • Masonluk, Masonlardan Öğrenilmelidir

Bozkurt Güvenç Kardeş’in
Anılar’ından Ayrıntılar…
 
“Sevgiyi sevilerek, severek öğreniriz”

“İlkokulda sınıf arkadaşı Semih onun ileride cumhurbaşkanı olacağını söylerdi. “Zeki çocuktu ama falcı değildi, yanılmıştı. Çankaya’da görev aldım ama başkan olamadım”, diyor Bozkurt Güvenç ve devam ediyor: “Emeklilikten sonra nereye, nasıl yerleşecektik? Çocuklarımızın Ankara’sı ağır bastı … Üç aylık emekli maaşımı da tüketmiştim … Telefonumuzun bağlandığı gün, Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri Sayın Necdet Seçkinöz eve telefon etmiş. Numarasını bırakmış. Cumhurbaşkanı Demirel’in benimle görüşmek istediğini bildirmiş. Gaziosmanpaşa’dan Çankaya Köşkü’ne kadar yürüdüm. Biraz gecikmişim. Köşk’e vardığımda Sayın Demirel terasta, ayakta idi. Bekleyen otomobile bindik ve hareket ettik. Nereye gittiğimizi bilmiyordum. Söze, “Sevgili Hocam” diye başladı Demirel; “Aynı kuşağın çocukları, okul arkadaşıyız. Meslektaş da sayılırız. Sizin ömrünüz ilim kürsülerinde benimkisi meydanlardaki seçim kürsülerinde geçti. Artık bir köşeye çekilip oturma zamanımız da geldi, diyeceğim ama memleket bizden hizmet bekliyor” … Çankaya Köşkü’ne varınca, Demirel “Necdet (Genel Sekreter) yarın sizi bekleyecek” dedi. Ayrıldık.”

Prof. Dr. Bozkurt Güvenç’in ağzından aktardığımız ayrıntılar, onun son kitabı “Anılardan Sayfalar”da yer alıyor. Prof. Dr. Güvenç, hemen tüm Cumhuriyet tarihimizi kapsayan yaşamının şimdilik son profesyonel görevi, Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanlığı’na atanmasını böyle anlatıyor.

Prof. Dr. Güvenç, “Anılardan Ayrıntılar”da keskin bir gözlem yeteneği, zaman zaman en yakınlarına bile acımasızca bakabilen bir objektiflikle ve esprili üslubuyla 318 sayfalık bu son eserinde okuru Cumhuriyetin ilk yıllarına götürüyor, İkinci Dünya Savaşı’nı, çok partili döneme geçişi, askeri darbe dönemlerini kendi yaşamı ekseninde ve renkli tablolar halinde günümüze dek yaşatıyor.

1926’da Samsun’da doğmuş, Prof. Dr. Bozkurt Güvenç. Babası subay; okul yılları boyunca ailesiyle birlikte Anadolu’yu dolaşmak ve tanımak fırsatını bulmuş. Kabataş Lisesi’nin ardından İ.T.Ü.’ye devam ettikten sonra mimarlık eğitimini 1950’de ABD’de tamamlamış. Ancak Devlet Demiryolları’nda başladığı mimarlık mesleğini, fazla sürdürememiş.

Toplumsal konular ve felsefe ile olan yakın ilgisinin, onu “insanbilime”, antropolojiye yönlendirdiğini öğreniyoruz “Anılardan Sayfalar”da. Amerika’da kültür antropolojisi üzerine yoğunlaşmış ve yaşamının bundan sonraki döneminde bu alanda çalışmalarını yoğunlaştırmış.

Prof. Dr. Güvenç Türkiye’ye döndükten sonra akademik çalışmalarını Hacettepe Üniversitesi’nde doçent ve profesör olarak sürdürmüş ve 1993 yılında üniversiteden emekli olmuş. Sosyal Bilimler Derneği Başkanlığı ve Başbakanlık Kültür Müsteşarlığı görevlerinde de bulunan Prof. Dr. Güvenç 1980-81 yılları arasında Tokyo Üniversitesi’nde konuk profesör olarak çalışmış. 1997 yılında da Türkiye Bilimler Akademisi şeref Üyeliği’ne seçilmiş.

Prof. Dr. Güvenç’in Kültür Sorunu, Türkiye Demografyası, İnsan ve Kültür, Sosyal-Kültürel Değişme, Japon Kültürü gibi, kültür yaşamımıza ışık tutan eserlerinin yanı sıra, Erich Fromm, Octavio Paz, Ben Farrington, Ariel – Will Durant ve Calvin Wells’ten çevirileri var. Japonya’nın “Doğan Güneş Nişanı’nın Altın Işınları” rütbesiyle ödüllendirilen Prof. Dr. Güvenç’in, Kültür Tarihi Açısından Türk Kimliği araştırması 1993 yılında yayımlandı.

Bozkurt Güvenç Üstadımızın son derece renkli anılarının toplandığı bu son kitabı sevgi üzerine kapsamlı bir deneme ile son buluyor. “Sevgiyi sevilerek, severek öğreniriz” başlığı altında yer alan bu bölümden kısa bir paragraf: “Sevgi, özsaygımızı ve güvenimizi yaratan ve yaşatan besindir. Sağlıklı ve mutlu olmak için sevmeyi; sevmek için vermeyi, sevilmek için sevgiye açık olmayı, ezilmeden almayı öğrenmeliyiz. Sevenin sevilen tarafından sevilmesi şart değildir. Sevişmek ise, günümüzdeki moda “beraberliklerden” farklı olarak sevginin çok özel bir yüceliğidir. Eurovizyon’da sunduğumuz, bestesi kadar güzel güfte: “Sevişmek bir dakika / Sevmek bir hayat boyu…” Aynı bağlamda, “Mutluluk, varılacak gayeden çok, / izlenecek bir yol değil midir?” denmiştir ki, işte izlenecek o yollardan biri olmalıdır sevgi…”

- Sahsima ozel mesaj atmadan once Yonetim Hiyerarsisini izleyerek ilgili yoneticiler ile gorusunuz.
- Masonluk hakkinda ozel mesaj ile bilgi, yardim ve destek sunulmamaktadir.
- Sorunuz ve mesajiniz hangi konuda ise o konudan sorumlu gorevli yada yonetici ile gorusunuz. Sahsim, butun cabalarinizdan sonra gorusmeniz gereken en son kisi olmalidir.
- Sadece hicbir yoneticinin cozemedigi yada forumda asla yazamayacaginiz cok ozel ve onemli konularda sahsima basvurmalisiniz.
- Masonluk ve Masonlar hakkinda bilgi almak ve en onemlisi kisisel yardim konularinda tarafima dogrudan ozel mesaj gonderenler cezalandirilacaktir. Bu konular hakkinda gerekli aciklama forum kurallari ve uyelik sozlesmesinde yeterince acik belirtilmsitir.


Ekim 09, 2006, 10:09:29 ös
Yanıtla #1
  • Ziyaretçi


Bozkurt Güvenç

Samsun’da doğdu (1926). Bir asker ailesinin çoğu olarak, ilk ve ortaokul yılları boyunca, Anadolu’yu dolaşıp yurdun değişik yörelerini tanımak olanağını buldu. Kabataş Lisesi’nden sonra ıTÜ’ye devam etti (1944-45). Mimarlık öğrenimini ABD’de tamamladı (1950). Melda Sunay ile evlendi (1952). Demokrasiye geçiş (DP) döneminin eğitim, felsefe ve yabancılaşma sorunlarıyla ilgilendi. Kalkınıyoruz - Geriliyoruz tartışmaları arkasında, Ne oluyoruz? sorusuna yanıt aradı (1958-61). Kültürün değişen bir varlık alanı olduğu gerçeğini, Columbia Üniversitesi’ndeki insanbilim derslerinde öğrendi (1962-63). Hacettepe Üniversitesi’nde ınsanbilim Bölümü’nü kurdu; doçent (1969), profesör (1977) ve emekli oldu (1993).

ESERLERİ

Güvenç’in yayımlanmış araştırmaları insan, kültür, eğitim ve değişim sorunlarında toplanıyor: Türkiye Demografyası (HÜ 1971), Sosyal Kültürel Değişme (HÜ), ınsan ve Kültür (Remzi 1991), Kültür Sorunu (Remzi 1985), Japon Kültürü (1992), Eğitimi (1991), Mantık ve Metot (AÜ 1992), Üniversiteye Geçiş (ÖSYM 1992). Yazarın Erich Fromm’dan (Özgürlük Sorunu, Özgür ınsan), Octavio Paz’dan (Yalnız Dolambacı, Cem), Ben Ferrington’dan (Darwin Gerçeği, Çağdaş), Will ve Ariel Durant’dan (Tarihten Dersler, Cem) Calvin Wels’ten (ınsan ve Dünyası, Remzi) gibi çevirileri var. Bozkurt Güvenç, Türk Kültür Tarihinin Kaynakları üzerinde yaklaşık on yıl süren son çalışması TÜRK KıMLığı adıyla sunuyor. Güldüşün Fıkraları,İnsan ve Kültür.


Ağustos 08, 2007, 07:41:42 ös
Yanıtla #2
  • Ziyaretçi

Tanışmış oldugum ve mimarlık ögrenimim sırasında projelerimde kendisinin oluşturdugu '' agaç şablonlarını ''kullanmış oldugum sn.Bozkurt Güvenç'e buradan teşekkürlerimi ve saygılarımı iletmek istedim


Ağustos 20, 2007, 05:41:36 ös
Yanıtla #3
  • Ziyaretçi

şu söze aynen katılıyorum sevgiyi sevilerek, severek öğreniriz ancak sevenin sevilen tarafından sevilmesi şart değildir çok doğru 


 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son Gönderilen:
Bozkurt

Başlatan shemuel « 1 2 ... 9 10 » Diger Konular

90 Yanıt
40505 Gösterim
Son Gönderilen: Şubat 23, 2009, 10:31:41 ös
Gönderen: dogudan
8 Yanıt
4091 Gösterim
Son Gönderilen: Ocak 24, 2012, 10:28:02 ös
Gönderen: abezethibou