Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: Tekris Kavramları – 3 (Aydınlanma)  (Okunma sayısı 11773 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Temmuz 06, 2011, 01:17:00 ös
  • Seçkin Üye
  • Uzman Uye
  • *****
  • İleti: 7217
  • Cinsiyet: Bay




Türk Masonluğunda inisyasyon ya da tekris ile eş anlamlı olmak üzere “aydınlanma” terimi de kullanılıyor. Nicelik bakımından sınırlı bir kullanım; Hür ve Kabul Edilmiş Masonlar Büyük Locası, bu terimi inisyasyon anlamında kullanmıyor.

Ancak biz burada bu terimin kullanımının genel geçerli olduğunu kabul edip, terimsel irdelememizi sürdürelim.

Aydınlanma, hem genel ve sonu gelmez bir süreç hem özel olarak Masonluğa giriş ya da onunla birlikte sonraki derecelere geçiş anlamına çekilebiliyor.

Batı dillerindeki karşılıkları Masonlukta yer yer geçse de, HKEMBL’nda olduğu gibi oralarda da aydınlanma sözcüğü bu anlamda kullanılmıyor. Oysa -bana göre- bir bakıma tam da yerli yerine oturan bir terim bu… Nasıl Masonlukta birçok şey simgelerle anlatılıyorsa, bununla da bir simgesel vurgulama yapılmış oluyor:

   Karanlık = bilgisizlik ve erdemsizlik

   Işık (nuru ziya) = bilgi ve erdem, bilgelik

   Aydınlık = bilgi birikimi ve erdemlerle donanmış ortam ve olgu

   Aydınlanma = bilgi edinme; erdemleri geliştirme

Bu bakımdan Masonluktaki aydınlanmayı giriş töreninin sonunda yeni bir masona verilen simgesel ışık (nur-u ziya) ile özdeş saymak hem doğru olur hem yanlış...

Yanlıştır çünkü bir masonun aydınlanması, kabul töreninin sonunda o simgesel ışığa kavuşmasının sağlanması ile bitmez.

Doğrudur çünkü bu ritüelik işlem, aydınlanma sürecinin tümünü temsil eden bir simgedir.

Bir mason ne kadar bilgilenip olgunlaşmış, erdemleriyle bilgelik yolunda ne denli ilerlemiş olursa olsun, mutlaka karanlıkta kalmış yanları, noksanları bulunacaktır. Her bir üst derecenin kendine özgü ritüelik kapsam ve öğretisi, bu noksanlardan bir bölümünün daha giderilmesini sağlar; karanlıklara ışık tutar.

Ancak böylece süren aydınlanmanın sonu yoktur.

Teorik olarak, daha yüksek bir derecedeki bir masonun, henüz o dereceye gelememiş bir masona oranla daha ergin, daha yetkin olması beklenir. Ancak, özel yaşamında kendisine Masonluktaki öğretinin sağlayabileceği bilgi ve erdemlerin çoğunu kapsayan ileri bir olgunluk düzeyine çoktan varmış ama mason olmayan, tüm nitelikleri taşıyan ama Masonluğa girmemiş kişiler yok değildir. Tam tersine, onların masonlardan daha çok, çok daha çok olduğu bile söylenebilir. Ayrıca, Masonlukta yüksek derecelere erişmiş olmak da, gelişmenin doruğuna yaklaşmış bulunmak anlamına çekilemez.

Yüksek dereceli bir mason demek, Masonluğun tüm öğretisini en ince ayrıntılarına kadar çok iyi bilen, önerilen erdemlerin tümünü eksiksiz olarak edinmiş bir kişi demek değildir. Onun bile hem bilgi hem erdem bakımından önceki derecelerin öğretisine ilişkin birçok noksanlığı bulunabilir.

Bir kurum olarak Masonluğu, masonların bilgi, erdem, tutum ve davranışlarına, düşünce ve yargılarına, olgunluk düzeylerine bakarak bir genellemeyle değerlendirmek yanlıştır. Her mason, Masonluktan ve loca ortamında kendisine verilen, daha doğrusu almasına olanak sağlanan öğretiden ancak yeteneği ölçüsünde yararlanabilir.

Bu nedenle bir “mason” kendisini hiçbir zaman mason olarak nitelememektedir.

(Bu konuda bir karikatür bulmuştum. Galeride Masonluk ile ilgili görsellere bakarsanız, göreceksiniz.)


ADAM OLMAK ZOR İŞ AMA BUNUN İÇİN ÇALIŞMAYA DEĞER.


Temmuz 06, 2011, 08:49:23 ös
Yanıtla #1
  • Mason
  • Orta Dereceli Uye
  • *
  • İleti: 243

Sayin ADAM'in soylediklerine katiliyorum.

Bir noktayi genisleterek ekleme yapmak, bir noktanin da altini cizmek isterim.

Sayin ADAM soyle demis "bir masonun aydınlanması, kabul töreninin sonunda o simgesel ışığa kavuşmasının sağlanması ile bitmez.".

Son derece dogrudur, zira kabul toreni sadece bir baslangictir.

Tekris, adayin, eski hayatini geride birakmasiyla baslar. Burada Loca'nin dunyayi, Mason'un da insani remzettigi dusunulurse, Tekris insanin yeni bir dunyaya girmesidir, yani bir dogustur. Dolayisiyla da, Tekris'in sonunda aday, bu yeni dunyada hayatinin ilk safhasini, yani cocuklugunu yasayacagi derecededir. Sayin ADAM'in inisiyasyonun surekliligi fikrinden yola cikarak, Mason'un bu yeni dunyadaki tum hayatini bir inisiyasyon olarak gorursek, Tekris Toreni de, aslinda inisiyasyon degil, inisiyasyonun inisiyasyonudur.

Bir noktanin altini cizmek demistim. O da sudur:
"Bir Mason kendisini hicbir zaman Mason olarak nitelememektedir" kismi gercekten cok dogrudur. Kardesleri kisiyi Mason olarak olarak adlandirabilirler, ancak "ben bir Masonum" ifadesi calismalarini dikkatle yapan Mason'a pek yabancidir.

Sevgi ve Saygilarimla,
Eureka
The mason square doth clear the air of folly and deception
The rule is straight, the angle clear, for greatness has direction


Temmuz 07, 2011, 08:17:06 öö
Yanıtla #2
  • Aktif Uye
  • ***
  • İleti: 886
  • Cinsiyet: Bay

Bu yazı ile 'masonlukta nokta yoktur' deyişi daha da anlamlanmış oluyor.


Temmuz 07, 2011, 10:44:57 ös
Yanıtla #3
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 320

belki de sadece nokta var. hem de yogunluguna bir nokta kim bilir?

nokta severliklerimle.
Girdik susanlar arasına yattık uyuduk
Çığlığımız sınırları aştıydı nasıl olsa.


Ocak 18, 2012, 05:53:16 öö
Yanıtla #4
  • Ziyaretçi

Esasen aydınlanma tekrisin bir safhası olarak da görülebilir. Bu tekris olan kişiye nurun verildiği andır.


Ocak 18, 2012, 11:12:14 öö
Yanıtla #5
  • Forum ve Uye Yoneticisi
  • Aktif Uye
  • *****
  • İleti: 860
  • Cinsiyet: Bay

                  Sayın Euraka'nın, Sayın vitriol'un açıklamalarına karşın şöyle dediğini hatırlıyorum

Biz Locada, tekris ve rituellerde olanları forumun 17. maddesi gereği değil.Masonluğun ezotorik yapısı, kuralları ve

geleneklerınden dolayı açıklamayız dediğini hatırlıyorum.(sanki Sayın vitriol'e açıklama der gibiydi) Şimdi soruyorum ;

 Sayın  Euraka sizde ne değişti ?






Sayin ADAM'in soylediklerine katiliyorum.

Bir noktayi genisleterek ekleme yapmak, bir noktanin da altini cizmek isterim.

Sayin ADAM soyle demis "bir masonun aydınlanması, kabul töreninin sonunda o simgesel ışığa kavuşmasının sağlanması ile bitmez.".

Son derece dogrudur, zira kabul toreni sadece bir baslangictir.

forum kuralı ol

Tekris, adayin, eski hayatini geride birakmasiyla baslar. Burada Loca'nin dunyayi, Mason'un da insani remzettigi dusunulurse, Tekris insanin yeni bir dunyaya girmesidir, yani bir dogustur. Dolayisiyla da, Tekris'in sonunda aday, bu yeni dunyada hayatinin ilk safhasini, yani cocuklugunu yasayacagi derecededir. Sayin ADAM'in inisiyasyonun surekliligi fikrinden yola cikarak, Mason'un bu yeni dunyadaki tum hayatini bir inisiyasyon olarak gorursek, Tekris Toreni de, aslinda inisiyasyon degil, inisiyasyonun inisiyasyonudur.

Bir noktanin altini cizmek demistim. O da sudur:
"Bir Mason kendisini hicbir zaman Mason olarak nitelememektedir" kismi gercekten cok dogrudur. Kardesleri kisiyi Mason olarak olarak adlandirabilirler, ancak "ben bir Masonum" ifadesi calismalarini dikkatle yapan Mason'a pek yabancidir.

Sevgi ve Saygilarimla,
Eureka
2050 de Türkiye çöl olacak ! Ağaç dikin, ağaç diktirin....
Sayğıdeğer üyeler, forumla ilgili her türlü soru ve sorun için lütfen tarafıma başvurunuz.


Mart 27, 2012, 07:23:33 ös
Yanıtla #6
  • Mason
  • Orta Dereceli Uye
  • *
  • İleti: 301
  • Cinsiyet: Bay

Sn. Arais,

Sayın Eureka'nın başka bir yerde gizli kalması gerektiğini düşündüğü bir şeyi burada kendisinin açık ettiğini söylemişsiniz ancak ben şahsen sayın Eureka'nın yazdıklarında tören esnasında ve ritüelde bulunan herhangi bir şey göremiyorum.

Mesleğimize girmenin, "inisiye" olmanın, harici alemin karanlığından çıkıp hakikatin ışığına kavuşmak anlamına geldiği gizlenen bir konu değil açıkçası. Eureka Kardeşimin yazısında Tekris töreni ritüeliyle ilgili hiçbir şey bulunmamakta halihazırda.

Sevgi ve saygılarımla.
"Dilimin sınırları, dünyamın sınırlarıdır."
Ludwig Wittgenstein


 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son Gönderilen:
15 Yanıt
10694 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 27, 2010, 12:06:05 öö
Gönderen: shaGrot
0 Yanıt
2808 Gösterim
Son Gönderilen: Ağustos 21, 2008, 01:00:47 ös
Gönderen: bugfree
0 Yanıt
2888 Gösterim
Son Gönderilen: Ekim 29, 2010, 03:12:19 ös
Gönderen: karahan
8 Yanıt
13025 Gösterim
Son Gönderilen: Eylül 21, 2017, 04:51:13 öö
Gönderen: night manager
6 Yanıt
8350 Gösterim
Son Gönderilen: Ocak 22, 2012, 01:36:40 öö
Gönderen: abezethibou
1 Yanıt
6514 Gösterim
Son Gönderilen: Temmuz 07, 2011, 12:53:27 ös
Gönderen: Mustafa Kemal
0 Yanıt
6098 Gösterim
Son Gönderilen: Temmuz 08, 2011, 10:56:38 öö
Gönderen: ADAM
0 Yanıt
4298 Gösterim
Son Gönderilen: Temmuz 09, 2011, 02:13:00 ös
Gönderen: ADAM
0 Yanıt
3441 Gösterim
Son Gönderilen: Temmuz 10, 2011, 10:45:17 öö
Gönderen: ADAM
4 Yanıt
5608 Gösterim
Son Gönderilen: Ağustos 05, 2011, 03:46:16 öö
Gönderen: hailstorm