Masonlar.org - Harici Forumu

Mason ve Masonluk Ne Degildir? => Diger => Sabetaycılık => Konuyu başlatan: MASON - Ekim 14, 2006, 06:56:19 öö

Başlık: Türkiye'de Yahudi Lobiciliği
Gönderen: MASON - Ekim 14, 2006, 06:56:19 öö
   Türkiye'de Yahudi Lobiciliği

 

Bugün İslam ülkeleri içinde İsrail işgal devletiyle en sıkı münasebetleri olan ülke Türkiye'dir. Öyle ki Türkiye İsrail'le ortak askeri tatbikat yapacak kadar ilişkilerini sıkılaştırmıştır. Türkiye'nin 54 adet F-4 Phantom 2000 savaş uçağı İsrail işgal devletindeki şirketler tarafından modernize edilmektedir. İlginçtir ki bu 54 adet savaş uçağının modernize edilmesini de içeren ve savaş sanayisiyle ilgili muhtelif ihalelerin İsrail şirketlerine verilmesine imkan sağlayan "Savunma Sanayi İşbirliği Anlaşması" hükümetin Refah Partisi'nde olduğu bir dönemde imzalanmıştır. Bunun sebebi Refah Partisi'nin hükümete gelmekle aslında iktidara gelememesiydi. Çünkü devletteki karar mekanizması hükümeti aşıyor, yerine göre halkın oylarıyla seçilmiş siyasi partilerin kurduğu hükümetler bile önlerine geleni kabul etmenin ötesinde bir şey yapamıyorlar.

Türkiye-İsrail ilişkilerinin bu kadar gelişmesinin arkasındaki en önemli unsur Türkiye'deki yahudi lobiciliğidir. Bu itibarla Türkiye'deki yahudi lobiciliğinin geçmişinin ve bugününün gözden geçirilmesinde yarar görüyoruz. İşte bu dizi yazımızda bu konuyla ilgili birtakım özet bilgiler vermeye çalışacağız.

Türkiye'deki yahudi lobiciliğinin üç kanadı bulunmaktadır. Bunların birincisi bizzat yahudilerin oluşturduğu kanattır. İkinci kanat yahudi kökenden gelen ama Müslüman olduklarını söyleyen gerçekte ise yahudi kimliklerini koruyan ve yahudilerle irtibatlarını sürdüren kesimin oluşturduğu kanattır. Bu kanattan olanlara Dönmeler veya Sabetaycılar denmektedir. Üçüncü kanadı ise köken itibariyle yahudi olmayan ama birtakım çıkar hesaplarından veya benimsemiş oldukları anlayıştan dolayı yahudi kökenlilerle irtibat içine giren ve onların planlarına hizmet eden kimselerin oluşturduğu kanattır. Bu kanadı oluşturanların başında gelenler ise masonlardır. Fakat mason olmayanlardan da pek çok kimse kişisel çıkarlarından veya makam davalarından dolayı onlarla içli dışlı olmuş, onlara hizmet etmiştir.

Yukarıda söylediğimiz kanatlardan yahudi kimliklerini koruyanlar ve bu kimliklerini açığa vuranlar yani "yahudi olarak kalanlar" genellikle ekonomik alana ağırlık vererek kendilerini zenginleştirmiş ve paralarıyla başkalarını etki alanlarına çekmiş, onların kendilerine hizmet etmelerini sağlamayı başarmışlardır. Ama bu kesim çoğunlukla yönetimde fiilen görev almayı tercih etmemiştir. Bu kesimin yönetimde fiilen görev almak istememesi: "Türkiye'de yahudi kesim yönetime girmemiş, bunun yerine ekonomik alana ağırlık vererek lobi faaliyetlerini daha çok paranın sultasına dayanarak yürütmüşlerdir" şeklinde bir yanlış hüküm verilmesine sebep olmuştur. Oysa işin gerçeğinde yahudiler Türkiye Cumhuriyeti'nin kurulduğu günden buyana etkin bir şekilde yönetimde rol almış, oldukça üst makamlara kadar yükselmiş ve çoğu zaman da devlet politikasını belirleyici roller oynamışlardır. Ama bunu "yahudi" kimliklerini gizleyerek yapmışlardır. Yani bu işi yapanlar yukarıda sözünü ettiğimiz kanatların ikincisinden olanlardır.

Biz bu yazı dizimizde yukarıda sözünü ettiğimiz üç kanadın bu ilk ikisinden yani yahudi kökenli olanların oluşturduğu kanatlardan söz edeceğiz. Çünkü üçüncü kanat oldukça geniş bir ekseni oluşturmaktadır. Onlar ve faaliyetleri hakkında yeterli bilgi verebilmemiz için yazı dizimizi bir hayli uzatmamız gerekir.

Bugün Türkiye'deki mevcut hükümette Dışişleri bakanlığı görevini yürüten İsmail Cem İpekçi yahudi kökenli bir aileden gelmektedir. Bu aile Sabetaycı kesime mensuptur. Yani yahudi kimliklerini gizleyen ama bununla birlikte o kesimle ilişkilerini sürdüren kesime. Başbakan Bülent Ecevit'in eşi Rahşan Ecevit'in de Sabetaycı aileden olduğu bizzat bu kesime mensup yazar Ilgaz Zorlu tarafından dile getirilmiştir. Rahşan Ecevit'in eşi Bülent Ecevit üzerinde büyük bir etkisinin olduğunu, onun bütün kararlarını etkileyebildiğini bugün Türkiye'de bilmeyen kalmamıştır. Bu ikisi sadece örnek. Onlar gibi daha birçok kişi yönetimi doğrudan ya da dolaylı bir şekilde etkilemektedir. Bu durum işaret ettiğimiz lobi faaliyetlerinin ne kadar etkin durumda olduğunu gözler önüne sermektedir.
Başlık: Ynt: Türkiye'de Yahudi Lobiciliği
Gönderen: tamtam - Şubat 24, 2007, 07:50:47 ös
Sevgili mason. Bu yazi dizinizle neyi kast etmek istediginizi tam anlayamadim. Yani siz masonlar yahudilerin emelleri icinmi calisiyor demek istiyorsunuz. Lutfen bu konuda beni aydinlatirsaniz cok sevinirim. Saygilar
Başlık: Re: Türkiye'de Yahudi Lobiciliği
Gönderen: MASON - Şubat 24, 2007, 07:55:36 ös
Buradaki uzun yazilarin, bircogu, baska kaynaklardan alinmis ve gelenlerin (2 yonlu) arastirma yapabilmeleri icin yayinlanmistir.
Bu yazi benim kendi yazim degildir.

Masonlar sadece yahudi degil, hicbir din, irk, ulke basta olmak uzere, calismazlar. Masonlarin amaci ahenk ve (ayrim yapmadan) butun insanlik icindir.

Ben yaptigim arastirmalarda, buldugum ilginc ve her yonlu bilgi verebilecek yazilari burada yayinliyorum. Yorumlar sizin tercihinizdir. Sorulariniz olursa elbette yardimci oluruz.
Başlık: Re: Türkiye'de Yahudi Lobiciliği
Gönderen: MASON - Şubat 24, 2007, 08:02:03 ös
Bir not daha eklemekte fayda goruyorum.
Bu forumda, Harun Yahya (Adnan Oktar) dahil herhangi bir kisinin yazilari (referans gostererek) yayinlanabilir. Burasi bir "Mason iltifat yada sempati merkezi" degildir.
Her yonu ile arastirma, ve bilgi paylasimi amaclidir.Ben yazilarini aldigim kaynaklari, Forum ana sayfasindaki "Referances" bolumune tek tek yazdim. Yazilarda katildiginiz yada karsi ciktiginiz noktalari belirtebilirsiniz. Soracaklarinizida, bana yada diger Mason Kardeslerimize sorabilirsiniz.

( Lutfen bu mesajlari kisisel almayin. Ilerdede buna benzer gelebilecek tepkilere karsi, aciklama amaclidir. Geneldir)
Başlık: Ynt: Türkiye'de Yahudi Lobiciliği
Gönderen: tamtam - Şubat 24, 2007, 08:33:48 ös
Sevgili mason. Benim yaptigim kisisel arastirmalarimda(kucuk captada olsa)yahudilik ve masonluk arasinda benzerlikler vardir. Suleyman tapinagi,yedi kollu samdan,Siyah ve beyaz mozaikler,sutunlar vs.. Fakat bunlar eski misirda'da vardi yani hz.musadan'da once. Gecen gun bir kitap okudum kitap soyle bir ornek veriyordu. Ispanya ve fas sinirinda kucuk bir zenci bir toplum yasar. Bu kabile yuzlerce yil once fas'a gelmis bir gun bir fas kirali ile bir kontrat imzalamis ve tuz madeninde calismaya baslamis bu zenci kabile.Fakat bu kabilenin reisi kontrati iyi okuyamadigi icin bir sure sonra ne yazikki kole durumuna dusmusler ve halen yari kole olarak bu tuz madeninde calismaktadirlar. Simdi bu olayi birakip guney amerikaya gidelim kuba,berezilya gibi ulkelerde zenci halk santeria die bir din'e inanirlar bu hiristian ve afrika budu'su karisimi bir dindir. Bu santeria dininin otaya cikmasinin sebebi kole halkin hukmeden beyaz irkin dinine karsi gosterdigi direnisten dolayidir.Simdi fasa donersek fastaki o kabile musluman gibi gorunsede namaz kilislari,ibadedleri muslumanlikla iliskisi yoktur. Ezan okurlñar fakat buyu ve budu'da yaparlar.Simdi eski misira donersek israil ogullarinin misir topraklari icerisinde kole muamelesi yaptiklarini ve israil ogullarinin kendi batil inanclarinin oldugunu ve yahudilik dininin israil ogullarinin misirdan surunme doneminde ortaya ciktigini biliyoruz. Okudugum kitaba gore yahudi dini tipki santeria orneginde oldugu gibi kendi batil inanclarini koruyarak ve buna eski misir ogretilerini katarak kurulmus olan bir dindir demektedir. Masonlugunda bircok sembolu eski misirdan geldigi icin bir taraftan yahudiler masonlugu kendilerine yakin bumakta ve diger tarafta bu olayi bilmeyenler ise masonlari yahudilikle suclamaktadir. Bu konuda masonlarin fikirlerini almak beni cok memnun eder.Saygilarimla
Başlık: Re: Türkiye'de Yahudi Lobiciliği
Gönderen: MASON - Şubat 24, 2007, 09:09:34 ös
Sevgili tamtam,

Oncelikle anlayisiniz ve verdiginiz bilgiler icin Tesekkur ederim. Soylemis olduklariniz dogru. Masonlukta Yahudi sembolleri vardir. Hiristiyan sembolleride vardir. Musluman sembolleride vardir. Hatta Iskoc Ritinin en ust derecelerinin bazilarinda bu Islami semboller cok onemlidir.

Masonlukta dereceniz ilerledikce, ketumiyet daha da bir onem kazandigi icin, alt derecelerdeki Yahudi sembolleri daha cok gorulen ve bilinenler olmustur. Hangi dinin hangi sembolu olursa olsun, onemli olan onun, anlatmak istedigi (onemli) derstir. Tasavvufun sembollerinden birisinin, tasidigi anlami anlamaniz icin Mevlevi olmak zorunda degilsinizdir. Onemli olan, o sembolun tasidigi ahlaki, onursal ve disiplini anlamlari kendinize uygulayabilmenizdir. Dinlerin, kutsal kitaplari, peygamberleri vs... farkli olsada, hepsi ayni onemli amaclari tasir; Insani daha iyi bir insan yapmak, daha guzel bir Dunya ve Olumden sonraki hayati unutmamak gibi.

Masonlukta (Yahudilikten oldugu gibi) eski Misir kulturundende bolca semboller vardir. Bunlarin her birinin ozel ve belirli anlamlari vardir. Bu nedenle bircok Mason, Masonlugun Misirdan basladigini, hatta dahada oncesine dayandigini idda etmektedir. Bizler elimizde kanit olmadan iddalari resmi olarak aciklayamayacagimiz icin, baslangic olarak belirli bir bilgi veremem. Resmi olarak 1717 de Ingilteredeki Grand Lodge of England in kurulumuyla basladi. Ama sunu unutmayalimki bulunabilen en eski yazili kanit, 1390 (yada daha oncesi) ne ait "The Halliwell Manuscript (Regius Poem)" dir. Bu yazit bir siirdir. Orginalini forumun ingilizce bolumunde, eski ve yeni ingilizceye tercumesi ile bulabilirsiniz. Bu siirde Masonlardan ve o zamanki karakterlerinden bir miktar bahsetmektedir. http://www.masonlar.org/smf/index.php/topic,449.0.html

Kisisel olarak bircok Mason, Masonlugun kokenlerinin Misirdan oncesine dayandigini savunur. Bunun kendilerine gore hakli nedenleride vardir. Masonluk Islamiyet ve hatta Hiristiyanliktan daha once baslamis oldugu icin, icinde bol miktarda Yahudi ve Eski Misir sembolleri bulundurur ama zamanla Hiristiyanlik, Muslumanlik ve hatta Tasavvufi felsefeleride icine katmistir. Ahenkin en onemli neden ve kaynaklarindan biride budur.

Başlık: Ynt: Türkiye'de Yahudi Lobiciliği
Gönderen: tamtam - Şubat 24, 2007, 10:09:09 ös
Cok tesekur ederim mason.Cok aydinlatici
Başlık: Ynt: Türkiye'de Yahudi Lobiciliği
Gönderen: karahan - Nisan 26, 2009, 06:53:17 ös
Bir not daha eklemekte fayda goruyorum.
Bu forumda, Harun Yahya (Adnan Oktar) dahil herhangi bir kisinin yazilari (referans gostererek) yayinlanabilir. Burasi bir "Mason iltifat yada sempati merkezi" degildir.
Her yonu ile arastirma, ve bilgi paylasimi amaclidir.Ben yazilarini aldigim kaynaklari, Forum ana sayfasindaki "Referances" bolumune tek tek yazdim. Yazilarda katildiginiz yada karsi ciktiginiz noktalari belirtebilirsiniz. Soracaklarinizida, bana yada diger Mason Kardeslerimize sorabilirsiniz.

( Lutfen bu mesajlari kisisel almayin. Ilerdede buna benzer gelebilecek tepkilere karsi, aciklama amaclidir. Geneldir)

sevgili mason selamlar

ben bir birey bir insan olarak kaynağın çoğunluğu harun yahya başta olmak üzere bir dizi kitap ve tarihsel süreçte masonluğu takip ettim aklımca kararımca.masonluğun özünde gizem gördüm gizemde yanlış anladı isem düzeltin kabalaya dayanıyor.kabalada ise bir  yahudi tasavvuf öğretisi olduğunu iddia eden ve sadece yahudilerin okuyup anlayabileceği bir kitap olduğunu söyleyen bir kaynak.içinde bir çok gizemi barındıran bir oluşumun muhakkakide kendine has bir hiyerearşisi olması kaçınılamz bir durum diye düşünüyorum.hiyerarşinin olduğu yerlerde mesela askeriye ifade özgürlüğü ve demokrasiden bahsetmek sanırım çok kolay olmaz.gerçek hayatı anlamak yorumlamak en insansı insan haklarını uygulanır hale getirip iyi yaşanır bir dünya düzeni sevgi ve barış için çalıştığını iddia eden bir oluşumda bulunan bir insan nasıl bir ruh hahline sahip olabilmelidir.anlatımı daha kolay içinde şüphecilik olmayan topluma açık herhangi bir yoruma mahal vermeyen bir yapılanma içinde olmamasını siz neye bağlıyorsunuz .gerçekten merak ediyorum
Başlık: Ynt: Türkiye'de Yahudi Lobiciliği
Gönderen: asoraman - Nisan 27, 2009, 11:59:19 öö
Sayın; Mason
Yazınızı ilgiyle okudum. Fakat  Türkiye'deki  sabetaycılar  ve dönmeler kimlerdir  ve açıklaması uzun sürer demişsiniz  fakat çıkarları doğrultusunda  yahudi kökenlilerle işbirliği yapan  kişiler  hakkında bizleri  bilgilendirebilir misiniz? Üçüncü kanatı oluşturanların çoğunluğunun  mason olduğu vurgulamışsınız .Bu  cümleden  masonlar  işbirlikçisidir  anlamı mı çıkartmamız  gerekir  ve  ordaki mason ifadesi  sadece  Türkiye'deki  masonları mı  kapsamaktadır? Ve  yine bu yazıdan  masonların yahudilere  çok yakın oldukalrı söylenebilir mi?
Benim  fikrim  ise  Ortadoğu'da  İsrail'siz  bir dengenin kurulamayacağı  belli.Bu  konjöktürde  İsrail'in çıkarlarını  gözeten yahudi lobiciliğinin  birçok  ülkede  olduğu gibi  Türkiye'de  de  etkinliği  kesinlikle  yadsınamaz.

Saygılarımla
Başlık: Ynt: Türkiye'de Yahudi Lobiciliği
Gönderen: KUZEYDOĞU - Nisan 27, 2009, 12:16:24 ös
Sayın asoraman;
Öncelikle merhabalar, ilgili yazı ile ilgili Sayın MASON yazarı olmadığını belirtmiş ve yazı ile ilgili yorumların sizin tercihiniz olduğu vurgulanmıştır.

Sorunuza ben yanıt vermeye çalışayım;Masonluk her dine eşit mesafededir ve ayırım yapmadığı gibi herhangi bir ırka yakınlığı diğer ırklara yakınlığı kadardır.Yani Masonluğun işbirlikçilik gibi bir misyon sahibi olması mümkün değildir.

Saygılarımla...
Başlık: Ynt: Türkiye'de Yahudi Lobiciliği
Gönderen: asoraman - Nisan 27, 2009, 12:27:43 ös
Sayın Mericcan
Ben  zaten Sn.Mason'un  o yazının yazarı olmadığını biliyorum.Ben sadece  kendisinin konuya daha hakim olmasından mütevellit  bizleri  konu  hakkında daha da aydınlatmasını  istemiştim.Sorduğum sorular  yorumum değil merakımın bir eseridir. Sizin cevabınızı da dikkatle okudum  teşekkürler.

Sayın asoraman;
Öncelikle merhabalar, ilgili yazı ile ilgili Sayın MASON yazarı olmadığını belirtmiş ve yazı ile ilgili yorumların sizin tercihiniz olduğu vurgulanmıştır.

Sorunuza ben yanıt vermeye çalışayım;Masonluk her dine eşit mesafededir ve ayırım yapmadığı gibi herhangi bir ırka yakınlığı diğer ırklara yakınlığı kadardır.Yani Masonluğun işbirlikçilik gibi bir misyon sahibi olması mümkün değildir.

Saygılarımla...
Başlık: Re: Türkiye'de Yahudi Lobiciliği
Gönderen: Anatolic - Nisan 27, 2009, 12:58:16 ös
sevgili mason selamlar

ben bir birey bir insan olarak kaynağın çoğunluğu harun yahya başta olmak üzere bir dizi kitap ve tarihsel süreçte masonluğu takip ettim aklımca kararımca.masonluğun özünde gizem gördüm gizemde yanlış anladı isem düzeltin kabalaya dayanıyor.kabalada ise bir  yahudi tasavvuf öğretisi olduğunu iddia eden ve sadece yahudilerin okuyup anlayabileceği bir kitap olduğunu söyleyen bir kaynak.

Sayin karahan,

Masonlugun herhangi bir Dine bagli olmadigi Sitenin bir cok bölümlerinde vurgulanmistir. Özellikle Mason Kardesim, bu konu ile ilgili etrafli yazilar yayinlamistir. Sitenin arama bölümünden o yazilari bulabilirsiniz.
Bunun dogrultusunda Masonlugu sadece belirli bir Dine inanan insanlar degil, hür düsünceye sahip bütün insanlar anliyabilir.

Sevgi ve Saygilarimla

Anatolic
Başlık: Ynt: Türkiye'de Yahudi Lobiciliği
Gönderen: karahan - Mayıs 15, 2009, 11:46:15 öö
     
   

 
Masonluğu en tehlikeli hale getiren de Yahudilerle olan ilişkisi. "Yahudisiz hiçbir Mason locası yoktur. Yahudi sinagoglarında hiçbir mezhep mevcut değildir. Orada Masonlarda olduğu gibi yalnız semboller vardır. Bundan dolayı da İsrail Mabedi bizim tabii müttefikimizdir." (Akasya Mason Dergisi s.62, sf.24

"Ritüellerimizde Tevrat'tan sayısız alıntılar mevcuttur."(Mimar Sinan Dergisi s.47, sf.39) Masonluk için rahatlıkla söyleyebiliriz ki, Masonluk aslında bir Yahudi tarikatıdır. Yahudilerin bütün dünyaya hükmetmesi mümkün değildir çünkü sayıları çok azdır. Bu yüzden de diğer insanları kandırarak kendi taraflarına çekiyorlar. Bunu yapmalarının sebebi ise, ana tarafından Yahudi olmayan bir insanın asla Yahudi olamamasıdır. Bu yüzden de Masonluk gibi saçmalığı çıkararak, insanları Yahudi yerine, Yahudi köpeği yapmaktadırlar.

Masonluğun temel amacı Yahudilere hizmettir. Ama bunu sadece üstler bilir



     
   


 
"Bize verilen sırları, kalbimizin en derin köşelerinde saklamalıyız. Bir ölü kadar sessiz, bir mezar kadar ketum olmalıyız." (Mimar Sinan s.7, sf.14)
Bir masona masonluğun ne olduğunu sorduğunuzda, onlar size sadece bir  yardımlaşma derneği olduğunu söyler. Halbuki, gerçek farklıdır. Onlar yardım kurumu değildir. Çoğu insan da bu yüzden hayal kırıklığına uğruyor. Bu durum Mimar Sinan

dergisinde nasıl anlatılmış. "Masonluğu bir yardım kuruluşu olarak görüp bu tür çalışmaları bulamayınca hayal kırıklığına uğramak devamsızlığın başlıca nedeni oluyor."(Mimar Sinan s.30, sf.11)

Mimar Sinan, Türkiye'de ki Masonların dergisidir



İlkel toplumlar acizdirler, aczleri dolayısıyla etraflarındaki kuvvetleri ve hadiseleri ilahlaştırmışlardır. Masonizm ise insanı ilahlaştırmıştır." (Selamet Mahfilinde Üç Konferans sf.51) Görüldüğü gibi Masonlukta ALLAH inancı yoktur. Masonlar kendilerini Tanrılaştırmışlardır. Bu da yine bir Yahudi inanışıdır. Kabbala insanı ilahlaştıran bir kitaptır.



Selam arkadaşlar bu bir alıntı yazıdır.Sevgili Masonun açtığı konu ile pek alakalı gözükmesede sanırım Yahudiler ve Masonlar arasındaki bağ ile ilgili tartışma devam edecektir.Masonluğun dinle alakası yok deniyor ama Tevrattan alıntıları dinle bağlantılı değilmidir.Bana çok karışık geliyor

Başlık: Ynt: Türkiye'de Yahudi Lobiciliği
Gönderen: KUZEYDOĞU - Mayıs 15, 2009, 12:13:20 ös
Sayın karahan merhabalar;

Öncelikle Masonluğun tek bir din ile çerçevelenmesi yanlıştır.Bu yanlışlığı dinci olan bir müslüman siz yahudiliğe ,dinci bir hristiyan siz müslümanlığa  , yahudi olan bir dinci de  siz hristiyanlığa hizmet ediyorsunuz diye eleştirmektedir.Bu merakınızı Shrine rite 'i(İslam ağırlıklı rit) inceleyerek giderebilirsiniz.
Masonluğu araştırdıkça her dine saygılı ve eşit mesafede olduğunu görürsünüz.
Alıntılanan yazıda ki her locada bir yahudi olduğu doğru olmamakla birlikte localarda farklı dinlerden Masonların olduğu da bir o kadar doğrudur.
Doğru olan bir başka cümle de Masonluğu sadece bir yardım kuruluşu olarak görenlerin gerekli tadı alamayacaklarıdır.

Masonluğun temel amacı Yahudiliğe hizmet değil,İnsanlığa hizmet etmek ve kâmil insan olmaya çalışmaktır.

Saygılar sunuyorum.

ps: Shrıne Rite:  http://www.masonlar.org/masonlar_forum/index.php?topic=2114.0;highlight=shrine
Başlık: Ynt: Türkiye'de Yahudi Lobiciliği
Gönderen: karahan - Mayıs 15, 2009, 12:39:02 ös
Sayın Mericcan

Okuduğum ve yaptığım bir çok araştırmalarda Mason locaları ve yahudi kelimesi yanyana geçiyor.Hatta israilin gücünün Masonluktan geldiği bile iddia ediliyor.Masonluğun kendi gizemi ve bir çok olayında anlatımında perdeli olması aksininde Masonlar tarafından ikna edici bir dille dile getirilememesi sorun yaratıyor.Eğer iddia doğru ise evrensel bir vakıf değilse Türklerin ve diğer milletler bu vakıfta ne bulmayı ummaktadırlar.Tarihsel olaylara ve Masonların ülkelerdeki güçlerine baktığınızda İsrail ile bağları yadsınamaz bir gerçek gibi duruyor.Burdan şu anlamı çıkarıyorum o zamanda adının önünde evrensel olan her değer beni ürkütüyor.
Başlık: Ynt: Türkiye'de Yahudi Lobiciliği
Gönderen: KUZEYDOĞU - Mayıs 15, 2009, 12:50:24 ös
Sayın karahan;
 İsrailin gücünün Masonluktan geldiği noktasına nasıl ulaştınız bize sunacağınız kanıtlar nelerdir?
Masonluk millîdir ve üyelerinin vatanperver olmasını ister,Türkiye'deki localarda çalışan Masonlar ülkeleri ile ilgili olumlu ve uyanık fikirler üretirler haricî dünyada,şimdi bir Mason bürokrat ülkemizin çıkarları doğrultusunda önemli adımlar atıp,başarı elde etse uluslararası platformda bir Yahudi Masonluk Türklerin güdümünde dese ne kadar doğru olur?
Yazdıklarımı lûtfen yanlış anlamayın sizinle fikir alışverişi yapmak çok güzel ,tabiiki araştıracağız ,sorgulayacağız ve doğruları bulmaya çalışacağız birde kaybolanı.

Saygılar ve sevgiler...
Başlık: Ynt: Türkiye'de Yahudi Lobiciliği
Gönderen: karahan - Mayıs 15, 2009, 01:02:35 ös
 THEODOR HERZL VE PROTOKOL



1890'LARDA FRANSIZ EZOTERİST PAPUS, PETERSBURG'A GİTTİ. KISA BİR SÜRE SONRA GAZETELERDE "SİON YAŞLILARININ PROTOKOLÜ" ADI ALTINDA BİR BELGE YAYINLANDI.

PROTOKOL, SOSYAL VE POLİTİK AMACLI BİR BİLDİRİ İDİ. HEDEF DÜNYAYA HÂKİM BİR YAHUDİ TOPLULUĞU KURMAKTI!..

BELGE MAKYEVELİST BİR GÖRÜŞLE HAZIRLANMIŞTI VE SANKİ BİR TÂMİM GİBİ MENSUPLARINA NELER YAPMALARINI GEREKTİĞİNİ BİLDİRİYORDU!..

THEODOR HERZL BU PROTOKOLÜ YUMUŞATARAK SONRADAN TEKRAR YAYINLADI... O, DAHA ÇOK YAHUDİLERE BİR YURT MESELESİ ÜZERİNDE DURMUŞTU. AMA NEDENSE PROTOKOL ONUN ADIYLA MEŞHUR OLDU... ESAS HAZIRLIYANLAR GİZLİ KALMAK İSTEMİŞTİ!

THEODOR HERZL BİR ARA TÜRKİYE'YE GELMİŞ VE SULTAN 2. ABDÜLHAMİD İLE DE GÖRÜŞMÜŞTÜ.

HERZL PADİŞAHA, "FİLİSTİN'DE UFAK BİR TOPRAK PARÇASI" KARŞILIĞINDA BÜTÜN OSMANLI BORÇLARINI ÖDEMEYİ TEKLİF ETMİŞTİ DE, ABDÜLHAMİD HAN, "VATAN SATILMAZ," DİYEREK GERİ ÇEVİRMİŞTİ!

BİR İDDİAYA GÖRE DE BU PROTOKOL 1897'DE BASLE'DE TOPLANMIŞ OLAN ULUSLARARASI YAHUDİLİK KONGRESİ'NDE HAZIRLANMIŞTI... ANCAK İLK TASLAĞIN FRANSIZCA OLARAK 1884 YILINDA BİR MASON LOCASINDA ORTAYA ÇIKTIĞI DA SÖYLENİR.

BU MASON LOCASI FRANSIZ EZOTERİST PAPUS'UN DEVAM ETTİĞİ LOCA İDİ. PAPUS BİR SÜRE SONRA BU LOCANIN BÜYÜK ÜSTADI OLDU !..

BAZI KAYNAKLAR DA BU PROTOKOLUN İLK OLARAK III. NAPOLYON'A KARŞI, MAURICE JOLY ADINDA BİRİ TARAFINDAN HAZIRLANDIĞINI BELİRTMEKTEDİLER. JOLY, VICTOR HUGO'NUN ARKADAŞI İDİ VE "ROSE CROİX" TARİKATININ DA BİR ÜYESİYDİ.

İŞİN BUNDAN SONRASI DAHA DA ENTERESANDIR... PROTOKOL, "SİON TAPINAĞININ TEMSİLCİLERİ" PARAFI ALTINDA 33. DERECEDEN ÜYELER TARAFINDAN İMZALANMIŞTI.

MASONLUKTA 33. DERECE "STRICT OBSERVANCE" OLARAK ADLANDIRILIR... HATIRLANACAĞI GİBİ, STRICT OBSERVANCE, HUND VE TANIMADIĞI ÜSTATLARI TARAFINDAN TESİS EDİLMİŞ OLAN UYGULAMA İDİ.

BU PROTOKOL, BİR "MASON KRALLIĞI"NDAN, "SİON KANINDAN GELEN KRAL"DAN, "KRAL DAVID'IN HANEDANI"NDAN, "YAHUDİLERİN KRALININ GERÇEK PAPA"OLMASINDAN SÖZ ETMEKTEYDİ!..

VE GERCEĞİ ANCAK "BAZI MENSUPLAR"IN, "KRALA EN YAKIN ÜÇ KİŞİ"NİN BİLEBİLECEĞİNİ BELİRTMEKTEYDİ.

YANİ HİTLER BU PROTOKOLDEN TELAŞLANMAKTA, YAHUDİLERİ BAŞTAN DÜŞMAN İLAN ETMEKTE PEK TEHAKSIZ DEĞİLDİ!...

YALNIZ, ONUN DA DİKKATİNDEN KAÇAN BİR HUSUS VARDI... BU BELGE YAHUDİ OLDUĞU KADAR HIRİSTİYAN UNSURLAR DA TAŞIYORDU!..

HZ. İSA YAHUDİLERİN DE KRALI İDİ VE PEK ÇOK HIRİSTİYAN BUNU BÖYLE KABUL EDERDİ. AYRICA ÜÇ SAYISI HIRISTIYANLIKTA KUTSAL BİR SAYI İDİ. ZATEN 1860'DA MASONLARIN ÇOĞU HIRİSTİYAN İDİ. YAHUDİLER İSE 1750'LERDE TEŞKİLATA SIZMIŞ VE FRANSIZ İHTİLALİ İLE AMAÇLARINA BÜYÜK ÖLÇÜDE ULAŞMIŞLARDI. KARŞILANMAMIŞ OLAN TALEPLERİNİN BAŞINDA İSE OSMANLI'DAN ALMAK İSTEDİKLERİ FİLİSTİN BÖLGESİ VARDI!..

PROTOKOLÜ BULUP ORTAYA ÇIKARAN SAUNIERE'İN MASONİK KURULUŞU 1914 'DE BİR BAŞKASI İLE BİRLEŞTİ.

BU TARİKAT 1873'DE KURULMUŞ OLAN "HIE RON DUVAL D'OR" İDİ. BU, HIRİSTİYAN KÖKENLİ POLİTİK BİR KURULUŞ İDİ. AMACI "GEÇMİŞİN KUTSAL ROMA İMPARATORLUĞUNU CANLANDIRMAK" İDİ.

DİN TEMELLERİ ÜZERİNE KURULACAK BU İMPARATORLUĞUN HÜKÜMDARI HEM KRAL HEM DE AYNI ZAMANDA PAPA OLACAK VE HABSBURG'TA HÜKÜM SÜRECEKTİ!.. ÇÜNKÜ HABSBURGLAR MOREVENJ SOYUNDAN GELİYORDU!...

NE YAZIK Kİ, HABSBURG HANEDANI. DÜNYA SAVAŞI SONUNDA DEVRİLİVERDİ!..

PEKİ AMA, BİZİM TÜRK MASONLARIN BÖYLE TÜRKLER'DEN TOPRAK TALEP EDEN, AVRUPA'DA HIRİSTİYAN-YAHUDİ ESASLAR ÜZERİNE KRALLIK KURMAK İSTEYEN BATILI MASONLAR İLE NE GİBİ BİR İLİŞKİSİ OLABİLİRDİ?..

BİLEN VAR MI?..

http://www.angelfire.com/de3/dumrul/mas3b.html

Bu alıntı yazı linkini verdiğim sitededir.Lakin ben bu tip yazıyı ilk olarak helts'in Yahudi devleti kitabını okuduğumda gördüm.Herkese öncelikle okumalarını tavsiye ederim.
Başlık: Ynt: Türkiye'de Yahudi Lobiciliği
Gönderen: karahan - Mayıs 15, 2009, 01:04:58 ös
MASON YAYINI AKASYA DERGİSİNİ 1908 TARİHLİ 62. SAYISINDA ŞU İFADE VARDIR:

- "YAHUDİSİZ HİÇ BİR MASON LOCASI YOKTUR…İSRAİL MABEDİ BİZİM TABİİ MÜTTEFİKİMİZDİR VE BU SEBEPLEDİR Kİ, MASONLAR ARASINDA GENİŞ MİKTARDA YAHUDİLER VARDIR."

BU SÖZLERDEN, MASON LOCALARINDA HER TÜRLÜ IRK, MİLLET VE DİNDEN İNSAN BULUNDUĞU VE BU ARADA DA VAZGEÇİLMEZ UNSURUN YAHUDİLER OLDUĞU ANLAŞILIYOR...
Başlık: Ynt: Türkiye'de Yahudi Lobiciliği
Gönderen: karahan - Mayıs 15, 2009, 01:07:35 ös
Sevgili Mericcan
Yukarıdaki sözün Akasya dergisinin 1908 yılına ait 62.nci sayfasında olduğu söyleniyor bu konuda en sağlıklı yorumu sanırım biz değil değerli Mason dostlarımız yapabilirler.
Başlık: Ynt: Türkiye'de Yahudi Lobiciliği
Gönderen: mosilats - Mayıs 15, 2009, 01:16:03 ös
        Amerika Norveç'ten silah alıp ülkemize satıyor üstüne birde emir verip şunu burada kullanacaksın diyor.İsrail bize silah satıyor ve diyor ki benim kurduğum dengelerle hareket edeceksin.
        Uydu istihbarat cihazı satıyor.Altını çiziyor beni izlemeyemessin.
  
        Menfaatin iyisi kötüsü değil niyetin iyisi kötüsü olur.
        İsrail lobisinin etkisi var tabiki ancak bu onların bize karşı su larisi olduğunu ifade etmiyor takdir edersiniz ki.
        İsrail'in lobisinin olmadığı yer savaşın sona erdiği yerdir.
Başlık: Ynt: Türkiye'de Yahudi Lobiciliği
Gönderen: KUZEYDOĞU - Mayıs 15, 2009, 01:18:07 ös
Sayın karahan tabiîki bir Mason bu konuda bizden daha iyi bir yorum yapacaktır, ilgili dergiden yaptığınız alıntının tamamında ne yazıyor çok merak ettim doğrusu sizinde bildiğiniz gibi bir yazıdan bir cümleyi çıkarır koyarsanız o cümle paragafın tamamının ne demek istediğini yansıtmaz.Genelde antimasonların yaptıkları bu cımbızlama olayına dikkat etmek gerekir diye düşünüyorum.

Saygılar,sevgiler..

Sevgili Mericcan
Yukarıdaki sözün Akasya dergisinin 1908 yılına ait 62.nci sayfasında olduğu söyleniyor bu konuda en sağlıklı yorumu sanırım biz değil değerli Mason dostlarımız yapabilirler.
Başlık: Ynt: Türkiye'de Yahudi Lobiciliği
Gönderen: karahan - Mayıs 15, 2009, 02:08:37 ös
Sayın karahan tabiîki bir Mason bu konuda bizden daha iyi bir yorum yapacaktır, ilgili dergiden yaptığınız alıntının tamamında ne yazıyor çok merak ettim doğrusu sizinde bildiğiniz gibi bir yazıdan bir cümleyi çıkarır koyarsanız o cümle paragafın tamamının ne demek istediğini yansıtmaz.Genelde antimasonların yaptıkları bu cımbızlama olayına dikkat etmek gerekir diye düşünüyorum.

Saygılar,sevgiler..

Sevgili Mericcan
Yukarıdaki sözün Akasya dergisinin 1908 yılına ait 62.nci sayfasında olduğu söyleniyor bu konuda en sağlıklı yorumu sanırım biz değil değerli Mason dostlarımız yapabilirler.



Maalesef nette dergi ile ilgili bir bilgi yok net olarak.Dediğin doğru bir kelime anlamı değiştirir ama o cümlelere yinede en güzel yanıt işi bilenden gelir.

Yahudilik ve Kabala ile bağlantılı olduğunu iddia eden bir site linki vereyim konu benzeş çünkü


http://www.bilgipasaji.com/forum/tarih-cograyfa-418/73583-kabala-ve-masonluk.html
Başlık: Ynt: Türkiye'de Yahudi Lobiciliği
Gönderen: Dino - Mayıs 15, 2009, 02:20:14 ös
Sayin Karahan,

Masonlar ile Yahudilerin baglantilari bilgisi yersiz ve gercek disidir. Hele hele "Yahudisiz hicbir mason Locasi yoktur" gibi ifadeler, masonlugun goturulmek ve benzetilmek istendigi kalibin bir parcasidir. Hic de boyle bir durum yoktur. Yahudi dinini benimsemis kardeslerimiz yok mudur, elbette vardir ama onlar da bayraginin altinda yasadiklari ulkelerine asla hiyaney etmeyecek kadar mert ve cesurdurlar. Hatta Israil'in cagdisi ve orantisiz kullandigi guc neticesinde yarattigi infialleri bile bizlerden once kinayanlar Yahudi kardeslerdir.

Dinlerdeki sembolizmalari incelerseniz goreceksinizdir ki, birbirleri ile benzerlik tasimakta hatta bazen aynisini kullanmaktadirlar. Ornek olarak, israil bayragindaki 6 koseli yildizi incelemenizi oneririm.

Saygilarimla, 
Başlık: Ynt: Türkiye'de Yahudi Lobiciliği
Gönderen: karahan - Mayıs 15, 2009, 02:54:14 ös
Sevgili Dino
En sevecen en temiz en saf en yalın en önşartsız kalbin yapacağı yorumu yapmışsın.Bunun doğru olmasını dilerdim ben Masonluktan önce tüm ilgimi Yahudiliğe vermiştim tüm araştırmalarım okuduklarım ve izlediklerim yahudilikle ilgili idi.Bu sitede yazı olarak yolladığım Talmud'dan alıntı yazılardaki ifadeleri Yahudiler çocuklarına ilkokullarda öğretiyorlarsa o ifadeleri doğru kabul ediyorlarsa inanıyorumki sadece senle ben değil bu sitede yazan tüm insanların duyarlı ve meraklı olması incelemesi ve sorgulaması gereken bir konudur.Dünyada örgütlenmeyi en iyi yapan toplumdur Yahudiler buda kabahat değildir tabiki ama bunu bazı amaçlara etkinlik vazıtası olarak ve bir perdeleme olarak kullanırlarsa sorun var demektir.Hitler almanyasına Silah satan ve ekonomik destek sağlayan insanlar hep yahudiler bunuda deşifre eden biz türkler yada müslümanlar değil bizzat yabancılar yapıyor.Ben acizane sizden öncelikle Yahudiliği incelemenizi istirham ediyorum dilerseniz size msn adresimi vererek okuduğum faydalandığım kaynaklarıda söylerim.Şimdi tüm bunlara inanıyormusun derseniz her fırsatta sorguluyorum inanmama meyilindeyim.Esenkal
Başlık: Ynt: Türkiye'de Yahudi Lobiciliği
Gönderen: karahan - Mayıs 15, 2009, 02:57:13 ös
Theodore herzl'in  yahudi devleti kitabı okumanızı şiddetle tavsiye ederim.Yahudi israil devletinin Atatürk'üdür onlar için
Başlık: Re: Türkiye'de Yahudi Lobiciliği
Gönderen: Isis - Mayıs 15, 2009, 02:58:07 ös
Davud yildizi'ni Istanbul'un bazi eski Turk camilerinde (bizzat resmini cektigim camiler oldu) hatta Kanuni Sultan Suleyman'in turbesinde, herseyi birakin Osmanli'nin gemi sancaklarinda bile gormek mumkun. Padisah eslerinden Yahudi Hanimlarin bulundugunu goz onunde bulundurursak, Padisahlarin Edirne'de sehrin anahtarini  Musevi Hahambasina verdigini biliyorsak bu ve buna benzer bir cok hadiseye gore eger ortada birilerinin Lobiciligini yapma diye bir sey soz konusu ise, o zaman Osmanli'yi Masonlardan daha cok Yahudi lobiciligi yaparken buluruz :)
Başlık: Ynt: Türkiye'de Yahudi Lobiciliği
Gönderen: karahan - Mayıs 15, 2009, 03:09:46 ös
Osmanlıda Hükümdarlık geleneği babadan oğula geçiyor bu sistem Devletin diğere kademelerinde görülmez.Özellikle Yahudilerin İspanyadan sürüldükten sonraki dönemlerinde devlet işleyişine devşirme yada dönme dediğimiz insanların hakim oldukları görülmektedir.Bu sisteme dışarıdan bakıldığında aslında devleti kimin yönettiği gibi bir soruyuda ortaya çıkarıyor bir başka mantıkta bu soruyu şu an bile sormaktayız değilmi.Dolayısı ile o dönem Hangi kurumda hangi dönme yada devşirme etkili ise onun lobiciliğininde olması kaçınılmaz sanırım.Peki padişah bu duruma nasıl bakmıştır aslında en güzel soru da bu olmalı.Yani sadrazamı Ermeni dönmesi ,Hariciye Yahudi dönmesi,Serdarı azamı Rum dönmesi olsun hepside güçlü olmak için kendi lobilerini yapsın padişah olaya nasıl bakmış ve nasıl tavır almıştır bu soru önemli.Neden çünkü osmanlıda devşirmelerden sonraki dönemde Çöküş hızlanmıştır.Sevgili İsis güzel bir pencere açtın olaya teşekkürler.
Başlık: Ynt: Türkiye'de Yahudi Lobiciliği
Gönderen: karahan - Mayıs 15, 2009, 03:37:24 ös
Osmanlı Devleti'nde İlk Yahudi Lobisi Nassiler

Sözünü ettiğimiz Yasef Nassi, Osmanlı Sarayı'yla bu kadar yakın irtibata geçince devlet yönetimi üzerinde etkinliği olan bir yahudi lobisi oluşturdu. İşte bu lobi yani Nassiler, Osmanlı Devleti'nde kurulmuş ilk yahudi lobisidir.

Yasef (Yusuf) Nassi aynı zamanda dünyanın değişik yörelerine dağılmış durumdaki yahudileri Filistin topraklarına toplama fikrini taşıyordu. Bu yüzden o, siyonizmin Teodor Hertzl'den önceki asıl fikir babası olarak bilinmektedir. Bu idealini gerçekleştirmek için de Kanuni Sultan Süleyman'la iyi ilişkilerinden yararlanarak kendisine Filistin'in Taberiye gölü çevresinde bir miktar arazi verilmesini sağladı. Bu toprak parçasını alınca bölgede büyük bir yahudi yerleşim merkezi kurma çabaları içine girdi ve yahudileri oraya göç etmeye çağırdı. O orada kuracağı yahudi yerleşim merkezine Sultan tarafından muhtariyet verileceğini umuyordu. Ancak idealini gerçekleştiremedi. (3)
Başlık: Ynt: Türkiye'de Yahudi Lobiciliği
Gönderen: Dino - Mayıs 15, 2009, 03:51:17 ös
Degerli Arkadaslar,

Lobicilik ve etkileri hakkinda soylediklerinizde hakli olabilirsiniz ama Yahudilige atfedilen bazi sembollerin (6 koseli yildiz gibi) aslen dunyanin varoldugundan beri gorulmekte oldugunu da yabana atmamaliyiz. Davut Yildizi da denilen ve Yahudilige atfedilen bu yildizin kokeni Mu ve Atlantis uygarliklarina kadar dayandigi gibi bircok eski eserde de gorulmektedir. Her devirde farkli anlamlar yuklenmis, farkli algilanmistir. Asagiya bir kac alinti ekliyorum.

Bu alintilara ben de bir ilave yapmak istiyorum. 6 koseli yildiz, ic ice gecmis iki eskenar ucgenden olusmaktadir. Ucgenlerden birisi erkegi, digeri kadini simgeler, icice gecmesinin anlamida berekettir, dunyadir, ureme kabiliyetidir vs.

1. İç içe geçmiş ve iki farklı yöne bakan üçgenler de yine çok eski bir semboldür. Bu yıldıza adalet yıldızı denilir. İsrail devletinin bayrağında da yer alan bu yıldız, kralları David’den çok daha önce bulunmuş bir semboldür. Yıldız, evrenin altı yönünü gösterir; kuzey, güney, doğu, batı, aşağı ve yukarı. Yukarı bakan üçgen tanrıya ulaşmayı, aşağı bakan üçgen ise yeniden doğuş yasası gereği geriye dönüşü anlatır. Bu uçlardan herbiri bir fazileti temsil eder.

2. Bugün dünyada "İSRAİL bayrağı" ve "YAHUDİ sembolü" diye bilinen bu ALTI KÖŞELİ YILDIZ'ın aslında bu şöhreti kazanması çok yenidir. Geçmişle, hatta Hz. DAVUD'la ilgisi yoktur!.. YAHUDİLER’in ALTI KÖŞELİ YILDIZ’ı kendilerine SEMBOL ve BAYRAK yapmaları, MUSEVÎ HAZAR TÜRKLERİ’nden dolayıdır. Bilindiği gibi DÜNYA MÜSEVİLER’inin yarısından çoğunu HAZAR TÜRKLERİ’nin soyundan gelenler oluşturmaktadır. (Bakınız: Arthur Kostler, 13. KABİLE, Ansiclopedia Judaica) İsrail bayrağına MAVİ renkte işlenmesinin sebebi de, MAVİ’nin hemen bütün TÜRK boylarında TANRI’ya işaret etmesidir (GÖK rengi).

Aslında ALTI KÖŞELİ YILDIZ, Yahudiler'den ve İsrail Devleti’nden çok önce, bizde ANADOLU’da kullanılmıştır. TEKE BEYİ MÜBERİZÜDDİN MEHMET’in 14 Mayıs 1373 yılında ANTALYA burçlarına diktiği bayrakta beyaz zemin üzerine kırmızı ALTI KÖŞELİ YILDIZ vardı!…
(T. Gülensoy, ORHUN’dan ANADOLU’ya TÜRK DAMGALARI)

KÜN-EKİ (GÜN-AY, GÜNEŞ VE AY) sembolü İÇİÇE, TERSYÜZ İKİ ÜÇGEN’dir. ALTI KÖŞELİ YILDIZ diye de bilinir. Bu şekli İDİL-URAL bölgesinde, ALPLER’de KAMUNLAR yöresinde görüyoruz. PROTO-TÜRKÇE’deki adı UÇU-EKİ’dir, “GÖK İKİLİSİ” anlamına gelir. M.Ö.3000 yıllarında ORTADOĞU’ya indiği sanılmaktadır. İSLAMİYET’te MÜHR-Ü SÜLEYMAN diye YAHUDİLİK ve HIRİSTİYANLIK’ta DAVUD’UN YILDIZI diye bilinir. SELÇUK ve OSMANLI sanatında, çiniler, tabaklar, sahan ve siniler üzerinde, tahta ve tavan süsleri arasında çok sık kullanılmıştır. En tipik örneklerinden biri HACIBEKTAŞ kazasında türbenin içindeki ASLANLI ÇEŞME’dekidir.

Alintilarda da gorulecegi gibi 6 koseli yildiz, Yahudilikten daha eskidir. Dolayisi ile Osmanli'daki Yahudi lobiciliginin etkisi ile bunun Osmanli eserlerinde kullanilmis olma ihtimali olmakla beraber bu olasilik zayiftir. Dedigim gibi, butun dinlerin birbiri ile iliskisi, ilintisi ve etkilesimi vardir. Bu cercevede degerlendirirsek, semboller tutanin elinde kalmis da diyebiliriz.

Saygilarla,
Başlık: Ynt: Türkiye'de Yahudi Lobiciliği
Gönderen: karahan - Mayıs 15, 2009, 04:06:19 ös
Tespitinde son derece haklısın bir medeniyetin yarattığı bir sembol o uygarlık yokolunca muhakkak ya yok edenin yada bulanın eline geçmiş ve sahiplenilmiş.Tıpkı hemen herşeyde olduğu gibi.
Başlık: Ynt: Türkiye'de Yahudi Lobiciliği
Gönderen: Veritas - Mayıs 15, 2009, 07:03:57 ös
Sayın Dino,

İç içe geçmiş ve iki farklı yöne bakan üçgenlerin çok eski bir sembol olduğu doğrudur. Fakat bu sembolün Türkler tarafından kullanımının Yahudiler tarafından kullanıldığı kadar eski olduğu söylemi doğru değildir. 6 köşeli yıldızın sizin de söylediğiniz gibi "dişi-erkek" göndermesi olduğu bir iddiadır. Fakat Dünya'dan Tanrı'ya, Tanrı'dan da Dünya'ya aktarılmakta olan iradelerin sembolü olma ihtimali gibi daha başka ihtimaller de var. Yine evrenin 6 günde yaratılışı da olabilir diyenler mevcut. Kesin bir tanım yok.

Şimdi sözleriniz daha çok tarihten çıkıp "pseudohistory"e giriyor. Mesela Mu ve Atlantis diyorsunuz. James Churchward bu fikrin babasıdır. James Churchward'un yaptığı haritalara göre Mu'nun büyüklüğü aşikar. Peki bu kadar büyük alana sahip olan Mu'ya dair ne kadar bilimsel kanıt var? Ne kadar ispat var? Naacal tabletleri diyorlar, bu tabletler nerededir? Gören, fotoğrafını çeken, okuyan var mı? Mu'dan günümüze kalan bir çanak, çömlek, silah, araç, gereç, dokuma var da onun üzerinde mi görülmüş bu semboller? Hayır.

Alın Mu tableti olduğu James Churchward tarafından iddia edilen, Naacal (!) tableti;

(http://www.bibliotecapleyades.net/imagenes_atlantidamu/churchward09.gif)

Adam bir de altına, tablette anlatılan şeyi yazmış. Ne var bu tablette? Anladığımıza göre bu semboller birer ideogram. Sormazlar mı peki adama sen ideogramlarla nasıl olup da fonogramlardan alabileceğin o özel isimleri (Moses, Hatshepsut, Sinai) yazabiliyorsun diye? Sorarlar, sordular da. Bu konular araştırıldı. Bir tane Mu'yla ilgili delil çıktı mı? Hayır. Zamanla ortaya başka başka şeyler çıktı, mesela Yona Guni gibi. Hemen Mu'ya bağlamaya başladılar. Yahu ortada James Churchward bu iddiayı atana kadar "Mu" diye bir isim yoktu.

Mu tabletleriymiş. Nereden buldun? Hindistan'da Naacal dilini konuşabilen sadece üç kişi vardı, onlardan öğrendim. Nerede bu kişiler? Hindistan'da. Neden sana öğrettiler? Kaşım gözüm güzel diye. Bir tane somut delil de mi vermediler sana? Bir tane kemer, kuşak, bilezik vs.? Yok. bu kadar oryantalizmin, egzotikliğin ekmeğini yemek üzere yapılmış başka bir şey görmedim ben.

Carl Sagan'ın "Garajımdaki Ejderha" diye bir hikayesi vardı. Bence herkes okumalı. Şu anda üzerinde gerçek birer kanıt yok diye Mu ya da bu tarz uygarlıklar hiç yoktu demem. Bu da bilimselliğe ters düşer. Ama hakkında bir kanıt bulunmayan bir uygarlık ile hiç var olmamış bir uygarlık arasında ne fark var?

Gelelim Yahudiler'den önce Türklerce kullanılan Davud Yıldızı'na... Öncelikle Dünya Musevileri'nin yarısından çoğunun Hazar Türkleri'nin soyundan geldiğine dair Allah aşkına birisi bana bir tane antropolojik, linguistik kanıt sunsun. Kim saymış bu kadar adamı? Kim yapmış bu çalışmayı? Ne kadar denek üzerinde yapmış? Deneğin sabit ve değişkenleri neler olarak tutulmuş? Allah rızası için elinde bu hususa dair raporun bir nüshası, fotokopisi, bu raporun sonucunun bir suretini barındıran bir kitap bulunan varsa tarayıp koysun bir yerlere.

Hemen herkes Hazar Kağanlığı'nın reayasının çoğunun Musevi olmadığını biliyor konuyu araştıran. Museviliğin Hazar hükümdar soyu tarafından daha çok tutulduğu da bilinen bir şey. Hazarlar'ın nüfusu ne kadardı? Pax Khazaria içerisinde yaşayan Türkik kabilelerin nüfusları ne kadardı? Bunların ne kadarı Musevi idi? Madem bu "sarışın mavi gözlü" Museviler Türk'tü de, neden günümüz Yiddish'inde adam gibi bir Türk etkisi yoktur? Gramerinde yok diyelim, neden kelimelerinde yoktur? Bu kadar mı zavallı bir dil ve kültür Türkçe ile Türk kültürü? Oysa bilakis, nüfus dezavantajına rağmen Türkçe kısa sürede Sogdiyana, Transkafkasya, Kafkasya, Anadolu gibi zor bölgelere adaptasyonu rahatça gerçekleştirebilen bir dil. Yabancılar bu duruma Turkification derler. Gerçekten de tarihin seyrini değiştiren bir olaydır. Türkiye Türkleri'nin genetik yapısı ile Orta Asya'dakilerin genetik yapısı çok farklıdır örneğin. Çünkü Türklük, 1000 küsür yıldan beri daha çok linguistik ve kültürel bir olgudur.

Mühr-ü Süleyman Teke, Candaroğlu ve Karamanoğlu bayraklarında özellikle çok göze çarpar ve Türkler tarafından kullanımı da fazladır doğru. Hatta özellikle Selçuklu'nun ilk zamanlarında kullanılan isimler de dikkat çekicidir. İsrail, Mikail, Yakup sık sık rastlanan Selçuklu isimleri. Biraz daha gidelim, Manas Destanı'nda Manas'ın babasının adı da Cakıp (Yakup). Ve hatta belki de Manas'ın adı da Yahudice "Manasse"den geliyordur. Çünkü eski Türkler'de yanılmıyorsam isimler "m" harfiyle başlamazlardı.

Peki esas soru; Yahudilerin Türkler'e olan etkisi mi bu yoksa Türkler'den mi Yahudiler'e geçmiş? Şüphesiz ki Yahudiler'in Türkler'e olan etkisidir. O halde, esas kendilerini bulmaları Hazar çevresine, Sogdiyana'ya yerleşmekle olan Oğuzlar'ın Yahudiler'le olan etkileşimleri sonucu bu sembolleri alması saçma olacak bir şey mi? Bence hayır.

Tersten bakalım. Türkçe konuşan halklardan Oğuz Türkçesi konuşan bir grup (Oğuzlar diyelim kısaca), belirli politik sebeplerden batıya doğru göç eder. Burada esasen Türk Devleti'nin (Göktürk) batı kanadına bağlı bir yarı serbest devlet olan Hazarlar'la da iletişim içerisinde olurlar. Sık sık Kafkaslar, Karadeniz kıyıları, Hazar'ın güneyi gibi bölgelere doğru hareketlenmeler olur. Bu sırada Hazarlar'ın koruması altında Yahudiler'e de esasen kendi işaretleri olan "Magen David"i empoze ederler. Bu Yahudiler de "aa ne güzel sembolmüş, tam da David'in Saul'le olan mücadelesinde kullanmamıza uygun" derler. Sonra bu Yahudiler göç ederler. İspanya'ya kadar giderler. Oradaki Sephardim'e de "bakın bizde böyle bir sembol var, Türkler'den öğrendik, gelin kullanalım" derler. Sefarad Yahudileri de bunu çok beğenir. Yahudi dediysem bakmayın, tabi ki bu Yahudiler aslında sarışın-mavi gözlü, aryan ırkı Türkler'dir. Öbür türlüsü olabilir miydi?

Binbir gece masallarını bir kenara bırakmak gerekirse sizin dediğiniz Anadolu'nun Türkleştirilmesi sırasında kullanılan o bayraklardan önce, M.S. 3. yüzyıla ait bazı Yahudi mezarlarında bile Magen David bulunur. Bu durumda M.S. 2. yüzyıla ait bir Türk yazılıtaşında bu sembolün resmini görmedikçe bu teoriye katılmam mümkün değil. Yine Anadolu demişsiniz, ben Anadolu'da da Hıristiyanlık öncesi bir Magen David görmedim. Hele Hititler zamanından kalma falan hiç görmedim. Olsaydı muhtemelen Ekrem Akurgal'ın eserlerinde karşılaşırdım.

İsrail Bayrağı'nın mavi çizgileri tallitten geliyor diye biliyorum. Bir de mavi renk aslında pek çok kültürde soyluluk ve ilahi bir işaret olarak kabul görür. Fakat yanılıyor olabilirim ama bazı Bektaşiler arasında Mavi pek sevilen bir renk değildir. Yezid'in rengi denildiğini duymuşluğum var. Fakat çok kapsamlı araştırmadım o yüzden bu sadece bir "acaba" olarak kalsın aklınızda.

Geçtiğimiz yaz Hacıbektaş'taydım. Sadece Aslanlı Çeşme'de değil pek çok yerinde görüyorsunuz bu sembolü dergahta. Mesela benim çektiğim bir tanesinin resmini koyayım;

(http://img196.imageshack.us/img196/2601/hacbektamhrsleyman.jpg)

Dediğiniz gibi Türkler tarafından da çok benimsenmiş bir sembol. Ancak köken olarak Türklere ait olduğu konusunda net bir bilgi yok. 13. Kabile de bilimsel bir kitap değildi kanımca. Tamamını okumamıştım gerçi ama önce fikir oluşturup ondan sonra bilgi arayan bir kişinin kitabı gibiydi.

Bu aralar finallerle boğuşuyorum o yüzden çok yazamıyorum foruma. O yüzden cevaplarım gecikirse kusuruma bakmayınız. Bu vesileyle sayın Karahan'a da hoşgeldiniz demek istiyorum. Okuduğum kadarıyla kendisiyle de çok fikir ayrılıklarımız var, malesef zamansızlıktan yazamıyorum. Ancak üslup açısından kendisini takdir etmek istediğimi belirtirim.

Saygılarımla.
Başlık: Ynt: Türkiye'de Yahudi Lobiciliği
Gönderen: karahan - Mayıs 15, 2009, 07:14:59 ös
Hoşbulduk sayın veritas.Fikir ayrılığımızın olmasına sevindim buda merak ettiğim ve soracağım sorulara daha fazla yanıtlar bulacağım anlamına geliyor."ANTİK MISIR SIRLARI isimli kitabı ve hemde bahsettiğiniz kısmı okurken kısa bir ara verdiğimde okudum yazınızı buda güzel bir tesadüf oldu sanırım.Görüşmek üzere
Başlık: Re: Türkiye'de Yahudi Lobiciliği
Gönderen: Isis - Mayıs 16, 2009, 02:43:00 öö
Osmanlıda Hükümdarlık geleneği babadan oğula geçiyor bu sistem Devletin diğere kademelerinde görülmez.Özellikle Yahudilerin İspanyadan sürüldükten sonraki dönemlerinde devlet işleyişine devşirme yada dönme dediğimiz insanların hakim oldukları görülmektedir.Bu sisteme dışarıdan bakıldığında aslında devleti kimin yönettiği gibi bir soruyuda ortaya çıkarıyor bir başka mantıkta bu soruyu şu an bile sormaktayız değilmi.Dolayısı ile o dönem Hangi kurumda hangi dönme yada devşirme etkili ise onun lobiciliğininde olması kaçınılmaz sanırım.Peki padişah bu duruma nasıl bakmıştır aslında en güzel soru da bu olmalı.Yani sadrazamı Ermeni dönmesi ,Hariciye Yahudi dönmesi,Serdarı azamı Rum dönmesi olsun hepside güçlü olmak için kendi lobilerini yapsın padişah olaya nasıl bakmış ve nasıl tavır almıştır bu soru önemli.Neden çünkü osmanlıda devşirmelerden sonraki dönemde Çöküş hızlanmıştır.Sevgili İsis güzel bir pencere açtın olaya teşekkürler.


Simdi bu yazida bazi ciddi bilgi eksiklikleri var. Bir defa Osmanli'da devsirme kurumuna sizin iddia ettiginizin aksine Yahudi ailelerinin cocuklari alinmamaktaydi. Ilber Ortayli bu durumun tezahurunun Osmanli'da Yahudi aleyhtarligi yani modern adiyla anti-semitizm oldugu icin degil, Yahudilerin bir sehir toplumu olmasindan kaynaklandigini soyluyor. Cunku sehirlilerin gozu daha aciktir ve her turlu akima muntesip olabilir ve sehirli zaten belli bir egitimden gectigi icin Enderun terbiyesini kosulsuz adapte edecek teslimiyete sahip olmayabilir. Diyorsunuz ki devlet isleyisine donmeler veya devsirmeler hakimdi. Bu arguman da oldukca yanlis. Devsirmeler sadece gayr-i Muslim ve Turk olmayan cocuklardan degil ayni zamanda Musluman ve Turk ailelerin cocuklarindan da teskildi. Mesela Hristiyan olan  Karamanli Turkleri, hatta Balkanlarda ve Anadolunun bir cok  Musluman koylerindeki alinan cocuklarin devsirme kurumuna alindigi bilinmektedir.  Bizzat fakir koylulerin devsirme emin'ine gelerek cocuklarini devsirme kurumuna almalari icin dil doktukleri vakidir. Cunku kendileri cocuklarina bir gelecek sunamayacaklarini bildiklerinden ve Saray terbiyesiyle yetismesini istediklerindendir ki devsirme kurumuna cocugunu sokmak isteyen binlerce aileler olmustur. Her devsirme cocuk tabiki koylu degildi. Cok asil ailelerin cocuklari da ikna edilerek ornegin Bizans'in asillerinden veya Isfandiyaroglu, Mihaloglu gibi hanedan soyundan gelen ailelerin cocuklarindan devsirme kurumuna cocuk alinmistir. Ustelik devsirilen cocuklarin arasindan ince elenmis sik dokunmuslari diger bir deyisle siki bir sinavdan gecirilen sadece secilmis veya buraya girmeyi gercekten  hak eden dahilerin Enderun Muessesine alindigini Halil Inacik Hoca soyluyor. Geri kalanlarin cogu Yeniceri ocaklarina gonderilmekteydi. Yani butun devsirmelerin en iyi yerlerde makam tuttugu ile olan teziniz de bu meyanda daha fazla delile ihtiyac duyuyor.. Nasil ki ordu icinde cumhurbaskani , genel kurmay baskanliga kadar yukselen askerler olduysa da albaylik mertebesine yukselemeden emekli olan askerler de vardir. Ayni sekilde bu devsirme cocuklarinin arasindan yeniceri olarak kalan ve hatta muharabe meydaninda hayatini kaybeden devsirmeler oldugu gibi, Enderun'un koklu egitiminden gecerek sancak beyligine yukselmis devsirmeler de olmustur. Ki bu cocuklar 9-10 yaslarinda alindigi icin isterse aileleri Rum, Hristiyan, Ermeni olsun, o yaslarda tabii olarak muhakemeleri gelismedigi icin egitmenleri neyi ogretirse o yonde yetismektedir. Mesela Sokullu Mehmet Pasha'nin ailesi bir ruhbandi ama kendisi cok samimi bir musluman olarak yetismistir. Yine Mimar Sinan'in da etnisitesinin tam olarak bilinmemesine ragmen bir devsirme oldugunu biliyoruz ama Mimar Sinan'da cok samimi bir muslumandi. Dolayisi ile yine sizin iddia ettiginiz gibi Devsirme cocuklarinin devleti ele gecirme veya idareye hukmetme gibi bir meyillerinin olmasini birakin, boyle bir seyin olmasi imkan dahilinde degildir. Cunku gozetmenler devsirme cocuklarinin egitiminde son derece titizlerdi ve onlara belli bir egitim verdikten sonra saldim cayira mevlam kayira yapmiyorlar, fikren, zihnen, kalben kontrollerinde tutuyorlardi.


Ve yine diyorsunuz ki devsirmelerden sonraki donemde cokus hizlanmistir. Devsirme kurumu 17. asirda azalmis, 18 asirda 1000 cocuk devsirilmistir. Ve son donemde yani 18. yy'da devsirilen cocuklarin  cogu Anadolu Turklerindendir.  Osmanliyi Osmanli yapan veya yukselise geciren sadece devsirme kurumu degildir ki devsirme kurumunun ortadan kalkmasiyla yikilsin. Devsirme dedigimiz hadise Osmanli'nin sadece 2,5 asrina damgasini vurmustur.


Başlık: Ynt: Türkiye'de Yahudi Lobiciliği
Gönderen: Lethe - Haziran 03, 2010, 12:08:37 öö
Merhaba;
Bir konu hakkında söz sahibi olabilmek için öncelikle bilgi sahibi olmak gerekli değil midir ? Ezoterik bir yapılanmaya dair insanların bu denli nefretle yaklaşmasına anlam verememekteyim. Masonlukla ilgili şuursuzca yapılan yorumlar bazen güldürüp bazen kızdırıyor insanı. Masonluk nedir, nasıl bir şeydir şeklinde aklında sorular olan bireylere öncelikle, elbette doğru kaynaklardan araştırma yapmaları tavsiye edilir. Ama daha kolayı var, daha anlaşılırı var... Çok araştırma yapmadanda kafanızda bir fikir oluşabilir. Bakınız tarih boyunca kimler mason olmayı tercih etmiş. Bu insanların yaşam tarzlarına bakınız. Bilim adamları, düşünürler, sanatçılar,... v.s. Dünya çapında bilinen insanlar... Masonluk konusunda aklı bir takım konuları almayan insanlar en azından bu insanların hayat tarzlarını inceleyebilirler.
Saygılarımla,