Bu sanal forumda bile doğru dediğim bir çok şeyin yanlış olduğunu gördüm.Sorgulamak,eleştirmek,bildiklerimin doğrulamak konusunda ısrarcı olmanın anlamını öğrendim...Masonluk kurumunun prensipleri gereği bir çok konuda açıklama yapamamasını kötüye kullananları, bundan “ekmek yiyenleri” de anlamış bulunmaktayım.Lakin şöyle bir görüşüm var dürüstlük çok farklı bir kavram.Bir davranıştan ya da yüzlerce davranıştan bile bir kişinin dürüst olup olmayışı konusunda bir genellemeye varılamaz.Varılsa bile tatmin edici olamaz.Ama dürüstlük değil de başka duygu ve kavramlarla nitelemek daha doğru olabilir.Zaten bahsi geçtiği gibi sırları bile sır olan bir kardeşlik hakkında bildiklerimizin doğruluğundan ne kadar eminiz???Ne kadarını biliyoruz gerçeklerin, doğruların???Sadece insanın kendisi ve sempatizanlık dürtüsü ile ilgili bir durum.Bu sitede eminim bir çok soruya verilen cevaplarda bile bir ölçü gözetilmek zorunda.Zaten forum kurallarında var bunlar.Tekrarda sakınca görmüyorum.Nasıl ki çevremizde bir insanı ancak onla ortak işlerde ,davranışlarda bulunduğumuzda çıkarımlarımızdan tanımaya çalışsak da onu ancak "bize kendini tanıtmak istediği kadar" tanıyabiliriz.Masonlukta aynı durumda bence.Bir harici olarak bizler ancak dışarıdan bilmemiz gerektiği kadarını bilebiliriz.Yani bize gösterilmek isteneni.Bu durumda güvenmek, bağlanmak,sempati beslemek adı her ne olursa olsun bizim elimizde.Karşılık beklemeden, bildiklerimize inanarak sonucuna katlanmak...Bu bağlamda dürüstlüğü inceleyecek olursak eğer duyduklarımızdan, okuduklarımızdan; düşündüklerimize yakın,bizi anlatan, bize hitap eden bir şeyler bulursak re'sen masonluk kurumunun dürüstlüğüne inanmış olup bir güven duygusu oluşturacağız içimizde.Ama ön yargılarımızdan arınamayıp, kafamızın dikine gidip sorgulamadan "antimasonik yaklaşımı" masonik yaklaşım olarak kafamızda çizersek dürüstlük kavramından değil "karalama" kavramından söz ederiz.Tüm bunlar sadece masonluk kurumu hakkında da değil üstelik.Masonlar olarak kişilerin üstüne gidiyoruz.Bildiğiniz gibi bir sepet elma bir bütündür.Bir elma çürürse bütün sepet elbette çöpe gitmeyecektir.Kimse diyemez ki ben bir elma çürük diye bütün sepeti çöpe atarım!!![Özür dileyerek böyle bir istiare de bulundum] Tüm bu etkenler göz önüne alındığında genel olarak benim gözümde masonluk kurumu bir dernek sıfatıyla dürüsttür.Yaptıkları hesapları göz önünde ve denetlenmeye açıktır.Lakin masonluk kurumu yalnız bir dernek değildir.Bir öğreti içerir,yapıcı kişiyi geliştirmeyi amaç eden ayrı bir kurumdur.Bu bağlamda incelediğimizde, eğer insanda art niyet yoksa birbirlerine kardeşim(biraderim) diye hitap eden bir insan önce kendisine dürüsttür!!!Kendisine karşı dürüst olan, zaafı olmayan insan bir başkasına karşı neden dürüst güvenilir olmasın ki.Benim kanaatimce bir mason toplumda saygın bir insan.Bu saygınlığı da korumak bir yüce meziyet olarak görüleceği için elbette dürüst olacaktır.Eğer toparlayacak olursak; her bir mason dürüst olursa başta kendisine sonra çevresine karşı evet masonluk kurumu dürüst bir kurumdur!!!Eğer kendilerini anlatırken ne kadar dürüst oldukları konusuna değinecek olursak söylenecek tek söz “Kendilerini anlatmak yerine yaptıkları işler, yaşayışları ile herkese birer örnek teşkil edebilecek insanlar olmalarına rağmen; bizler onları birer zengin,makam sahibi insan topluluğu olarak görmeye devam edecek olursak meyveli ağacı taşlamaktan başka bir şey yapmış olmayız.”Bir söz vardır ya hani “İyilik yap denize at, balık bilmese Halik bilir.”Ortada bir davranış, gerçek bir sonuç varsa hiçbir şey söylemeye de zaten gerek yoktur.Yeter ki bakmakla yetinmeyelim “G”örmesini bilelim..
SAYGILARIMLA