Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: Vahdet-i Vücut mu Panteizm mi?  (Okunma sayısı 11163 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Kasım 19, 2009, 02:52:03 ös
Yanıtla #10
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 1731
  • Cinsiyet: Bay


Sayın karahan,

hilafet konusu tamamen siyasi bir konudur;dolayısyla ilgi alanımın dışındadır.Enazından bu sitede...

Şia mezhebi,İslamiyetin bir mezhebidir.Mezheplere tamamen karşı olsam da,bunu kabul etmek zorundayız.Ben daha öncede defalarca vurguladığım gibi,Kur'an'ın bireye hitap ettiğine inananlardanım.Ondan anladığım kadarını kendime kılavuz olarak kabul ederim.Kur'an,ibadeti farz kılar ama şeklini açıklamaz.Bizler namazı Hz.Muhammed'in tarif ettiği gibi kılmak suretiyle, ibadetimizi eda ettiğimize inanıyoruz.Bir başkası başka şekillerde yerine getirdiğine inanır.

Bildiğiniz gibi en yüce ibadet tefekkürdür.Tefekkür için özel bir mekana,imama,cemaate,seccadeye vs.gerek yoktur.Samimiyet ögeleri taşıyan,ifa edeni tatmin eden hertürlü ibadet kutsal olarak kabul görmeli ve saygıyla karşılanmalıdır.


Saygılarımla
Ben"O"yum,"O"ben değil...


Kasım 19, 2009, 03:56:14 ös
Yanıtla #11
  • Seyirci
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 4031
  • Cinsiyet: Bay

Sn.Ceycet

Sizinle aynı yolda aynı şeyleri düşünüyoruz.İfadeleriniz son derece doğru.Lakin hertürlü ibadet kutsal olarak kalmalı sözünüz biraz ucu açık kaldı.

İbadeti şekle değilde samimiyete dayandırarak şekilcilik yönünü es geçmek her bir birey bu konuda kendine has kurallar gtirebileceğinden bu işin yorum peygamber efendimizin yaptığını örnek almak olduğudur.Zaten burdada sıkıntı yok ama bu işin doğru bir tarifinin olması o bakımdan önemli bence

Saygılarımla
ÖZGÜRLÜK BİLE SAHİP OLMAK İÇİN SINIRLANDIRILMALIDIR.

EDMUND BURKE

Hayat Bizi Resmen Dört İşlemle Sınar. Gerçeklerle Çarpar, Ayrılıklarla Böler, İnsanlıktan Çıkarır ve Sonunda Topla Kendini Der.  leo


Kasım 19, 2009, 11:20:50 ös
Yanıtla #12
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 1731
  • Cinsiyet: Bay


Sayın Karahan,

işi basitleştirmek için,şöyle düşünmeye çalışalım...

Tek Tanrı'ya inanan,aklı erdiğinden beri müslüman olduğunu bilen,ama kendisine öğretilen ibadet şeklinden haz almayan,tatmin olmayan birisinin olduğunu varsayalım.

Bu birisi,ibadeti esnasında ettiği dualardan gerek arapça olması,gerekse türkçe açıklamalarından beklediğini bulamıyor olanlardan olsun.Takdir edersiniz ki bu dudrumda olan oldukça fazla salih mümin var.

Günün birinde,kendi geliştirdiği salat yöntemlerinden haz almaya,Allah'a yaklaştığını düşünmeye başlamış;bu durumunun da artarak geliştiğinin idrakinde...

Artık evrendeki işaretleri daha iyi okuyabiliyor,hakikati çok daha iyi yorumladığını düşünüyor.Mevcut durumu kişiliğine de olumlu yansımış,takva sahibi bir insan haline gelmiş.İyiliğin kadrini,kötülüğün zulmünü gayet iyi görebiliyor.

Şimdi;bu insanın ibadetimi,yoksa bilinçsizce uyguladığı egzersizleri,anlamını bilmeden ettiği dualaları,Allah'ın kendisine hitaben söylediklerini "O"na tekrar etmeyi ibadet sanan,zannından da hiçbir lezzet alamayan bir insanınmı ibadeti daha makbuldür?

Bence,"O"nunla bir şekilde iletişim kurmayı başarabilen beşerin uyguladığı ibadet yöntemi ne olursa olsun makbuldür.Zira, makbul olmasa,yakaladığı iletişime izin verilmezdi,diye düşünüyorum.


Saygılarımla
Ben"O"yum,"O"ben değil...


Kasım 20, 2009, 08:54:53 öö
Yanıtla #13
  • Ziyaretçi

alevilik ,islamiyetten önceki insanlıgın inançları ile islamiyetle  tanışmaları   sonucunda  etkileşim oluştu. oluşan kültür ile  zaman içersinde  yurt şartları veya ülke sartları diyelim  alevilik dedigimiz  bir  sentez oluştu. ben olayın açıklanmasını tarihsel ve sosyolojik ağırlıklı  açıklanması olarak görmek durumunda kalıyoryum.


Kasım 20, 2009, 09:20:46 öö
Yanıtla #14
  • Seyirci
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 4031
  • Cinsiyet: Bay

Sn.Ceycet

Anlama konusundaki öngörünüze katılıyorum.Fakat ortada ozaman şöyle bir sorun var biliyorsunuz ingilizce beynelmilel bir dil artık dünya insanın ortak lisanı olmazsa olmazı.İnsanlar günümüzde artık birkaç dil bilmenin elzemini yaşıyorlar bunuda gerek ticari gerekte iletişimlerinde kullanabilmek için yani kendi menfaatleri söz konusu.Arapça öğrenmek bu gerekçelerinin arasında olmadığı gibi olmazsa olmaz da değil onlar için.

Öğrenilmesede olur,para kazanmak için iletişim için birkaç dil öğrenebilir insanlar ama iş din'i anlamaya gelince iş klişeleşiyor birden.Devreye en insani vasfımız giriyor hemen mecbur değiliz anladığımız gibi olsıun.

Basit anlatımla kendi çıkarımıza olduğunda yapmayacağımız şey yok ama söz konusu allahı anlamaya geldiğindede en insani yönlerimizden biri kıvırma hemen ön plana çıkıyor.

Ben yinede ibadet konusunda size katılıyorum,insan anladığı lisanda anladığı gibi allaha yönelirse daha hoş oluyor,her ne kadar ibadetinde huşuyu bulamasada arapçadaki gibi allahın bu konuya set çektiğini düşünmüyorum.
ÖZGÜRLÜK BİLE SAHİP OLMAK İÇİN SINIRLANDIRILMALIDIR.

EDMUND BURKE

Hayat Bizi Resmen Dört İşlemle Sınar. Gerçeklerle Çarpar, Ayrılıklarla Böler, İnsanlıktan Çıkarır ve Sonunda Topla Kendini Der.  leo


 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son Gönderilen:
0 Yanıt
2946 Gösterim
Son Gönderilen: Ekim 06, 2008, 05:12:15 ös
Gönderen: newyork
17 Yanıt
14925 Gösterim
Son Gönderilen: Ağustos 07, 2012, 08:36:29 ös
Gönderen: ceycet
0 Yanıt
3483 Gösterim
Son Gönderilen: Nisan 28, 2010, 12:34:12 öö
Gönderen: Mozart
0 Yanıt
3608 Gösterim
Son Gönderilen: Aralık 15, 2010, 06:44:27 ös
Gönderen: ceycet
0 Yanıt
4380 Gösterim
Son Gönderilen: Aralık 16, 2010, 08:39:18 öö
Gönderen: ceycet