Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: Tevrat ve Yahudiliğin Tarihsel Gelişimi - Davut ve İsrail Krallığı Efsaneleri  (Okunma sayısı 1776 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Mart 09, 2016, 09:00:51 ös
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 234
  • Cinsiyet: Bay

Davut ve İsrail Krallığı gerçekten var mıydı?

Merneptah Anıtı'nın İsraillilerin Kenan'a yerleştirdiği belirten tarihten (mö 1208) yaklaşık iki asır sonra İsraillilerin nüfusu artar, aileler kabilelere dönüşür. mö 1000 yıllarında, Tevrat'ın en önemli figürlerinden biri olan Davut, İsrail'in on iki kabilesini düşmana karşı birleştirir. Bunun dışında Davut, Tevrat'ta olağanüstü biri olarak (seçilmiş, kral, müzisyen, şair vb.) tasvir edilir. Mısır'dan Mezopotamya'ya uzanan ve başkenti Kudüs olan İsrail Krallığı'nı kurar. Tanrı Yhvh, O ve soyunun sonsuza kadar hüküm süreceğine söz verir (1. Krallar 9:5).

Davut'un oğlu Süleyman, Kudüs Tapınağı'nı yaptırır. Böylece İsrail tanrısı Yhvh, sonsuza kadar yaşayacaktır. Tevrat’a göre Davut ve Süleyman'ın krallığı ve tek bir tanrı altında birleşen tek bir ulus olmuşlardı. İsrail krallığı hakkındaki bütün bu abartılar, Davut'un mitolojik bir karakter olabileceğini düşündürüyor.

Bu arada belirteyim; Kuran'da anlatıldığı (Sebe 10-14) ve bizim sandığımızın aksine Eski Ahit'te Süleyman'ın cinlerle, hayvanlarla konuştuğu, tapınağın inşaatını onlara yaptırdığına dair bir bahis geçmez. 1. Krallar 4:33’te Süleyman’ın (bilgeliğine vurgu yapılarak) kuşlardan, hayvanlardan bitkilerden söz etmesi (onlarla konuşması değil) yazılıdır.


Fakat 1993 yılında İsrail "Tel Dan"de Gila Cook tarafından çok önemli bir eser bulundu. Bu eser "Tel Dan Stele(anıtı)" olarak adlandırıldı. mö 840'a tarihlenen bu anıt, bir Arami kralı tarafından Arami dilinde yazılmıştı. Anıtta İsrail'in fethinden ve Davut'un Tapınağı'ndaki kralın öldürülmesinden bahsediyordu. Bu taşta yazılanlar (Arami kralı Hazael'in Kudüs'ü fethi), Eski Ahit'te yazılanlarla örtüşüyordu (2. Krallar 13:3). Bu taşın bulunması ile Davut, Tevrat'a ait olan şahıslar içerisinde arkeoloji tarafından kabul edilen ilk figürdür. Davut yaşamış olsun ya da olmasın, adına bir tapınak yapılmıştır. Davut'un yaşadığı dönem mö 1000 civarında tahmin ediliyor.

http://en.wikipedia.org/wiki/Tel_Dan_Stele


18. yüzyılda Alman bilim adamları Tevrat'ı kimin yazdığı ile ilgili bir ipucu buldular. Tanrı için iki farklı isim vardı, Yhvh ve Elohim. Bilim adamları, Yhvh şeklinde yazılanları J (baş harf Y Almancada J olduğu için), Elohim şeklinde yazılanları da E şeklinde sınıflandırdılar. Her iki grup da İsrail'in uzak tarihi konusunda yazdılar (daha doğrusu uydurdular).

Tevrat'ta en eski yazım olan J, mö 10. yüzyıla, Davut ve Süleyman'ın zamanına gider.


http://en.wikipedia.org/wiki/Jahwist

Ron E. Tappy'nin bulduğu ve İbrani alfabesinin en eskisi olan taş, Davut ile aynı zamana denk geliyor. Acaba Eski Ahit'in herhangi bir bölümü onun zamanında yazılmış olabilir mi?


Yüz yıldan uzun bir süredir arkeologlar Davut'un Krallığı için Kudüs'ü kazmak istiyorlar. Fakat bu iş çok zor çünkü Kudüs, üç büyük tek tanrılı din için de kutsal bir yerdir (İsa'nın çarmıha gerilmesi; Muhammed'in miraca çıkması, Kubbetüs Sahra; Davut ve Süleyman'ın başkenti olması vb.).

Kudüs Tapınağı ile ilgili

http://tr.wikipedia.org/wiki/Kud%C3%..._kan.C4.B1tlar


Hiçbir arkeolojik delil bulunmayan Davut ve Süleyman'ın zamanı, Eski Ahit'te çok güçlü ve olağanüstü bir biçimde anlatılıyor. Buna Davut'un kendisinin de aynı şekilde anlatılmasını ekleyebiliriz.

İsrailliler diğer birçok konuda olduğu gibi Davut ve krallığı konusunda da abartmışlardır ve gerçek ile efsane birbirine girmiştir. İsrail Krallığı, Davut ve Süleyman döneminde iddia edildiği gibi güçlü ve etkili değildi. Küçük bir alana hükmediyordu. Acaba öyle miydi?


Neyse ki Tevrat, bize bu konuda bazı ipuçları sunuyor. Eski Ahit'e göre Davut fethedendi, oğlu Süleyman ise başta Kudüs Tapınağı olmak üzere diğer yapıları yapandı. Süleyman'ın döneminde yapıldığı iddia edilen bazı şehirlerde (Hazor, Megiddo, Gezer bkz. 1. Krallar 9: 15 ) kazılar yapıldı.

Bu üç şehirde yapılan kazılarda benzer şekildeki geçitlere rastlandı. Bu benzerlik bunların tek bir otorite altında yapıldığını gösteriyor ki bu da merkezi otoritenin yani krallığın bu şehirlere kadar etki ettiğini gösterir.

Peki bu krallığın Davut ve Süleyman'a ait olduğuna nasıl emin olabiliriz? Cevap, yine Antik Mısır'da. 22. Hanedanın kurucusu olan 1. Sheshonk (hanedanı mö 943-22) İsrail'i ele geçirir. Eski Ahit bunun Süleyman'ın ölümünden 5 yıl sonra, oğlu Rehavam döneminde olduğunu söyler (1. Krallar 14: 25,26). Mısır belgeleri de istilanın mö 925 yılında olduğunu yazar. Eski Ahit de ölümünden 5 yıl sonra dediğine göre Süleyman mö 930 yılında ölmüştür. Bu da Süleyman ve Davut'un mö 10. yüzyılda yaşadığına dair önemli bir delildir.

Daha da fazlası, Sheshonk'un zafer listesinde İsrail'de ele geçirdiği şehirler yazılıdır, bunlardan biri de Gezer'dir. Süleyman döneminde yapılan altı odalı İsrail geçidinde yapılan çalışmalarda çatlamış, yanmış, erimiş kayaların yani surların vardır. Sheshonk tarafından ele geçirildiğini bildiğimiz bu şehirde yıkım belirtilerine rastlanması da yine başka bir delildir.

Yapılan arkeolojik araştırmalar ile Mısır belgeleri ve Eski Ahit'i eşleştirdiğimizde Davut ve Süleyman'ın krallığının İsrail'in kuzey ve güneyini kapsayan büyük bir krallık olduğunu anlıyoruz.
“Tehlikeli bir dönemde yaşıyoruz, insan kendine hükmetmeyi öğrenmeden doğaya hükmetmeyi öğrendi.” Albert Schweitzer