Yunus ne güzel söylemiş “ilim kendini bilmektir, sen kendini bilmezsen bu nice okumatır” diye. Kendimizi ve evrimimizde hangi aşamada olduğumuzu bilmeliyiz. Özellikle de bu zor geçen günlerin daha da zorlaşabileceğini düşündüğümüzde bu konu önem kazanıyor. İnsanlık tarihinin önemli ruhsal rehberleri ise bu konuda çok net bir yol haritası veriyorlar… Birincisi bilincin evrimi vizyonları ve felsefesi ile ünlü yogi Sri Aurobindo’nun manevi yoldaşı Anne’den. İkincisi ise Mevlana’dan. Bu haritalara bakarak tekamülümüzde nerede olduğumuzu net bir şekilde görebiliriz. Peki siz neredesiniz?
Sevginin Basamakları:
“İnsan önce sadece sevgi aldığında sever. Sonraki aşamada kendiliğinden sever, ama sevgisine karşılık almak ister. Üçüncü aşamadaki insan sevilmese bile sever, ama hala sevgisinin kabul edilmesini ister. Son aşamada ise insan basitçe ve safça sever, hiçbir ihtiyacı yoktur ve sevmenin verdiği neşe ona yeter.”(Anne)
Tasavvufun 4 Kapısı:
1- Şeriat Kapısı
2- Tarikat Kapısı
3- Marifet Kapısı
4- Hakikat Kapısı
Öğreti olarak bu kapılar birer birer geçilerek Hakikate ulaşılır.
Öğrencilerinden biri Mevlana'ya sormuş;
"Efendim bu 4 kapı meselesini ben pek anlayamıyorum. Bana anlayabileceğim bir lisanla anlatır mısınız?"
"Şimdi bak karşı medresede dersini çalışan dört kişi var ve hepsi rahlelerine eğilmiş.
Sen git bunların hepsinin ensesine bir şamar at sonra gel sana anlatayım."
Öğrenci gitmiş birincinin ensesine bir tokat atmış.
Tokadı yiyen derhal ayağa kalkıp arkasını dönmüş ve daha kuvvetli bir tokatla Mevlana'nın öğrencisini yere yıkmış. Öğrenci dayağı yemiş
geri dönecek ama hocasına itaat var.
Yaradana güvenip ikinciye de bir tokat atmış. O da derhal ayağa kalkıp elini kaldırmış.
Tam tokadı vuracakken vazgeçip yerine oturmuş.
Öğrenci devam etmiş üçüncüye de bir tokat atmış.
Üçüncü şöyle bir kafasını çevirip baktıktan sonra çalışmasına devam etmiş.
Dördüncü tokadı yemesine rağmen hiç oralı bile olmadan çalışmasına devam etmiş.
Öğrenci Mevlana'ya dönmüş olanları anlatmış.
Mevlana; "İşte sana istediğin örnekler....
— Birinci şeriat kapısını geçememiş biri idi. Şeriatta kısasa kısas olduğu için tokadı yiyince kalktı aynısını
sana iade etti.
— İkinci tarikat kapısındadır. Tokadı yiyince o da kalktı tam tokadı iade edecekti ki tarikat öğretisinde verdiği söz aklına
geldi. "Sana kötülük yapana bile iyilik yap". Onun için döndü oturdu.
— Üçüncü marifet kapısına kadar gelmiştir.İyinin ve kötünün tek Yaradandan geldiğini bilir inanır.
Yaradan bu kötülüğe hangi iblisi alet etti diye merakından şöyle bir dönüp baktı.
— Dördüncü hakikat kapısını da geçmiştir.İyinin ve kötünün tek sahibi olduğunu ve aynı olduğunu bilir.
Onun için dönüp bakmadı bile...(MEVLANA)
IŞIK ve SEVGİ ile KALIN.......