Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: Ahuramazda Böyle Dedi …. 4  (Okunma sayısı 3930 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Mayıs 23, 2012, 05:22:47 ös
  • Seçkin Üye
  • Uzman Uye
  • *****
  • İleti: 7217
  • Cinsiyet: Bay



Önceki aktarımdan devam…


Yollarına devam ettiler.

Zerdüşt, yol uzadıkça, çetinleştikçe daha çok canlanıyor havarilerinin ne çektiklerini düşünmeksizin kendisini çeken bir ufka doğru sanki uçuyordu.

Bu esnada ve uzaklarda, yakalamış oldukları bir avı parçalamakta olan kaplanların hırlaştığı duyuldu ve ötede beride, ellerindeki nimeti paylaşmak için savaşan fosfor bakışlı hayvanların artığından faydalanmayı düşünen bir takım yıldız gözlü yaratıkların gölgeleri gezindi.

Zerdüşt, bir an yavaşladı; ellerinde kalın ve uzun sopaları bulunan altı havarisinin ortasına geçti ve ilk defa, kendisine sorulanlara değil, kendi içinden geçen sorulara karşılık verdi:

Müritlerim! bu yola çıktığımız vakit daha kalabalıktık; onlar nereye gittiler?.. Yollara çıktığımız vakit, zihnimizdeki düşüncelerin kanatları yoktu; şimdi ise, hepsinin başka beyinlerde yuva yapmaya gittiklerini hissediyorum!.. Bütün bunlar neden?.. Çünkü özlediğimiz nur, uzaklardaydı ve hiç birimiz, arkanıza dönüp bakacak kadar korkak, durup düşünecek kadar tereddütlü ve şüpheci değildik... Artık yedi kişiyiz ve her birimiz bir başka gerçeğin meşalesiyiz. Bu yedi gerçek nedir, ey müritler ki, bunlar bizi, birbirimize bağladı ve içinde faciaların türküsü yansıyan bu ormanlarda, bir fırtına gibi, hasretini ektiğimiz sonsuzluğun eteklerine sürükledi?..

Bunların birincisi Ahuramazda’dır; onunla ben konuşacak ve onun sesini sizlere ben dinleteceğim. Zira Ahuramazda kutsaldır; mübarek olanlara hitap etmeyi sever; o, harfsiz, hecesiz, kelimesiz ve cümlesiz konuşur ve onun dilinden anlayacak kadar yetkinlik merdiveninde yükselmiş değilsiniz. İkinci gerçek, seksenlik olanınızın kavrayabileceği «Yaşam sırrı» dır. Üçüncü gerçek, yetmişlik olanınızın gönlünde şüpheler yaratan «Ülkü hazinesi»dir; ve dördüncüsü ey müritler, elli yaşında olanınızın tatmak istediği «Adalet zehri»dir, beşincisi ey müritler, kırk yaşında olanınızı ürperten «Günah lezzeti» dir. Altıncı gerçek, otuz yaşında, olanınızın peşine düştüğü «Ümit yıldızı» dır; yedincisi en gencinizin içini kavuran «Aşk tutkusu» dur.

Ey müritler, benim size, Ahuramazda ağzından tattıracağım bu yedi gerçek, Ahuramazda’nın kendisidir, yaşamdır, erdemdir, adalettir, günahtır, ümittir, aşktır ve bütün bunlara bağlı olan ve olmayan bilinmedik güzellikler ve metafizik gerçeklerdir. Her biri bir ayrı kördüğüm olan bu gerçekleri, herkes pek iyi çözdüğünü zanneder. En çok bildiğini zannedenler, en bilgisizlerdir ve bilgisizler, gerçeğin varlığına akıl erdiremeyen bahtiyarlardır.

Zerdüşt, böyle konuştu; havariler, kendilerini yokladılar; bunları düşünüp düşünmediklerinin farkında bile olmadıklarını anlar gibi oldular fakat onun söylediklerine inandılar.

En genç havari: Bunların hiçbirini bilmiyorum; hiçbirini anlamıyorum hazretim! Demeye cesaret etti; öteki müritler de bilgisizliklerini açığa vurdular ve Zerdüşt: İçinizde, dedi, en bilgili olduğunu zannedecek kadar bilgisiz olmakistemem. İnanmadıklarına inanmış görünenden daha, zavallı ve inandıklarına inanmamış görünenden daha kötü niyetli kim olabilir? Bizden evvel gelmiş olan ermişler, yaydıkları gerçekleri tanrılardan öğrendiklerini iddia ettiler; onlar yalan mı söylediler?.. Fakat ben sizlere derim ki, en yüce ve en derin gerçekler, yalanların en büyüğünde saklıdır; ve insan oğluna rehberlik eden de, gerçekler değil, yalanlardır. Gerçekler şifa veren bir acı ottur ama, yalan da sarhoş eden ve keyif veren bir zehirdir. Bunun içindir ki, ey müritler, yola çıktığımız vakit kafilemiz kalabalıktı; fakat işte şimdi yedi kişi kalmış bulunuyoruz. Zira yalanın düzgün maskesi, maskesiz gerçeğin korkunç yüzünü bir kat daha çirkinleştiriyor.

Gittikçe artan soğuk ve karanlık içinde esen şiddetli bir rüzgar, ağaçları sarstı, yaprakları silkeledi ve onların iradelerindeki gücün derecesini belirtmek isteyen doğanın her tarafından anlamsız sesler, fısıltılar ve ıslıklar ötüştü; bir takım zar kanatlı böcekler, onların yüzlerine ve kulaklarına çarparak vızıltılarla uçuştular.

Dökülen yaprakların hıçkırığı ve baykuşların çırpınan öksürükleri arasında Zerdüşt: Ey havariler, dedi, kendinizi dinleyin ve doğanın hiç bir yıkımı, yüreklerinizdeki inanç zırhını parçalamasın!.. Ben sizinle eski ermişler gibi Ahuramazda adına konuşmayacağım. Sizlerle onun kendisi konuşacak ve mübarek sözlerini kendi kulaklarınızla işiteceksiniz. Ben sizlere ancak anlayamadıklarınızı açıklayacağım. Zira, Ahuramazda herkesin anlayacağı bir dille konuştuğu halde, insan oğlunun aklı, onu anlayamayacak kadar dünya işleriyle nasırlaşmıştır. Ahuramazda bizi çağırıyor; yayından fırlayan oklar gibi, onun yüce katına doğru uzanalım ve onun ışığıyla, karanlık ruhlarımızı parlatalım; tereddüt ve şüpheyi, suskunluk kılıcıyla, parçalayalım; doğanın kutsal musikisi içinde, yalnız onu, Ahuramazda’yı düşünelim".



Devam edecek…



ADAM OLMAK ZOR İŞ AMA BUNUN İÇİN ÇALIŞMAYA DEĞER.


Ocak 29, 2016, 11:57:02 öö
Yanıtla #1
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 234
  • Cinsiyet: Bay



Gerçekler şifa veren bir acı ottur ama, yalan da sarhoş eden ve keyif veren bir zehirdir. Bunun içindir ki, ey müritler, yola çıktığımız vakit kafilemiz kalabalıktı; fakat işte şimdi yedi kişi kalmış bulunuyoruz.


Galiba bu cümle, anlatılacak olanların ve başa geleceklerin habercisi.
“Tehlikeli bir dönemde yaşıyoruz, insan kendine hükmetmeyi öğrenmeden doğaya hükmetmeyi öğrendi.” Albert Schweitzer


 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son Gönderilen:
9 Yanıt
9645 Gösterim
Son Gönderilen: Mayıs 31, 2013, 12:20:11 ös
Gönderen: ceycet
2 Yanıt
3744 Gösterim
Son Gönderilen: Haziran 07, 2013, 06:12:30 ös
Gönderen: Samuray
0 Yanıt
2886 Gösterim
Son Gönderilen: Mayıs 21, 2012, 06:17:00 ös
Gönderen: ADAM
0 Yanıt
2420 Gösterim
Son Gönderilen: Mayıs 25, 2012, 09:16:55 öö
Gönderen: ADAM
2 Yanıt
3493 Gösterim
Son Gönderilen: Ocak 29, 2016, 12:12:38 ös
Gönderen: kurt
4 Yanıt
3372 Gösterim
Son Gönderilen: Haziran 03, 2012, 05:55:46 ös
Gönderen: ruzber
1 Yanıt
3225 Gösterim
Son Gönderilen: Ocak 29, 2016, 12:42:09 ös
Gönderen: kurt
0 Yanıt
2752 Gösterim
Son Gönderilen: Haziran 12, 2012, 02:36:29 ös
Gönderen: ADAM
0 Yanıt
2687 Gösterim
Son Gönderilen: Haziran 18, 2012, 01:54:26 ös
Gönderen: ADAM
0 Yanıt
2462 Gösterim
Son Gönderilen: Haziran 20, 2012, 10:11:57 öö
Gönderen: ADAM