Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: Tanrısal Adalet Üzerine  (Okunma sayısı 9249 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Mart 21, 2016, 05:26:25 ös
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 77

Sayın Dimitri Lalushi’nin, hepimizin sık maruz kaldığı bir soruya, "Eğer Tanrı varsa, o zaman neden kendini, gücünü alenen belli edip dünyada adaletin hakim olmasını sağlamıyor?" sorusuna nükteli bir dille yanıt getirdiği Facebook iletisini kendisinin izniyle sizlerle de paylaşmak istiyorum:

" ‘Eğer Tanrı varsa, o zaman neden kendini, gücünü alenen belli edip dünyada adaletin hakim olmasını sağlamıyor?’ Malum, sık sık rastlanan bir soru bu. İlk bakışta zekice konmuş bir soru olduğu izlenimini uyandırıyor olmasına rağmen aslında algısal sığlık ürünü bir soru. Dikkati yerel ve kısıtlı olana yapışma derecesinde odaklanmış, dolayısıyla da Bütün’deki ahengi farkedemeyen bir aklın ürünü.
"Cevap aslında tespiti çok kolay ve sade bir cevap: eğer öyle bir harekette bulunsaydı herkes korkudan 'üzerine sı..rdı' da ondan. Ama Tanrı öyle nezdinde korkudan 'üzerine sı..mışların' bulunmasını isteyen biri değil. Karşısında paniğe kapılmış yalakaların olmasından hiç ama hiç hoşlanmayan biri.
"Tanrı varlığının bir korku ve panik şoku ile değil, tam tersine yavaş yavaş, derinden işleyen bir varoluşsal olgunlaşma sayesinde farkedilmesini ister. Tehdit yollu muhabbetlerin muhabbet olamayacağını, sadece bir riya ve yalakalık meclisi doğuracağını bilir. Ondan varlığının ve adaletinin farkedilmesinin sadece insanın hayatını kaosa düşürmeyen, ahenkli, adım adım bir olgunlaşma yolu ile mümkün olabileceğini hesaba katarak yapar her yapacağını. O’nun istediği kendisine bir dehşet tanrısı değil bir sevgi tanrısı olduğunun anlaşılmasıyla yaklaşılması. O Yeni Ahit’teki ‘ne mutlu görmeyip de inananlara’ sözü boşuna söylenmiş değil elbette (Yuhanna 20.29).
"Konu daha iyi anlaşılabilsin diye bir örnek verelim ama: Farzedin ki bir sohbet esnasında biri doğa üstü güçlere sahip olduğunu, hatta kendisini öldürseniz bile başka, ölüm ötesi bir boyuttan hayatınıza müdahele edebileceğini iddia ediyor ve siz aşağılayıp onla alay ediyorsunuz. Aynı akşam oğlunuz veya kızınız ağır hasta yatağa düşüyor, bir andan öbür ana her tür sevinç hayatınızda sönüyor gidiyor. Bir de bu yetmiyormuş gibi sohbet esnasında kendisini aşağılamış, kendiye alay etmiş olanların tümünün ailenizi vuran türden bir felaketle vurulmuş olduklarını saptıyorsunuz. Öyle bir durumda söz konusu adam karşısında dehşete kapılmayacak mıydınız? O günden sonra kendiyle eskisi gibi serbestçesine, riyasız ve kaygısızcasına haşır neşir olabilecek miydiniz?
"Ama öyle bir durumun o adamın da hoşuna gitmesi mümkün olur muydu? Hoşuna gider miydi, onun da, bir ödleri kopmuşlar ve yalakalar ortamına hapsolunması? Bir dostsuzlar dünyasına batması? Bu türden bir koşul hoş olabilir miydi her iki taraf için de?
"İşte Tanrı ve adeleti ile ilgili mevzu da öyle bir mevzu. Tanrı’nın gücünü alenen hiç teşhir etmemesinin, bunca ‘görgülü’ ve nazikçesine davranmasının nedeni.”



Mart 25, 2016, 10:00:39 ös
Yanıtla #1
  • Yeni Katilimci
  • *
  • İleti: 45
  • Cinsiyet: Bay

Sayın Dimitri Lalushi hangi hastanede tedavi görüyor? Görüşürseniz geçmiş olsun dileklerimi iletmenizi rica ederim.


Mart 25, 2016, 10:29:11 ös
Yanıtla #2
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 77

Sayın Dimitri Lalushi hangi hastanede tedavi görüyor? Görüşürseniz geçmiş olsun dileklerimi iletmenizi rica ederim.
Üslubunuz hiç hoş değil. Yazdıklarına katılmıyor olabilirsiniz, ama arkadaşımın fikrine saygılı olmanızı beklerim.


Mart 25, 2016, 10:39:45 ös
Yanıtla #3
  • Yeni Katilimci
  • *
  • İleti: 45
  • Cinsiyet: Bay

Sayın Nestor, ben ciddi ve samimi bir dilekte bulunmuştum. Gördüğüm kadarıyla yanlış anlaşılmışım. Arkadaşınız sağlıklı ise bu beni sadece mutlu eder. Sizlere esenlikler dilerim efendim...


Mart 25, 2016, 10:50:16 ös
Yanıtla #4
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 77

Sayın Nestor, ben ciddi ve samimi bir dilekte bulunmuştum. Gördüğüm kadarıyla yanlış anlaşılmışım. Arkadaşınız sağlıklı ise bu beni sadece mutlu eder. Sizlere esenlikler dilerim efendim...
Aynı temenniyi kendiniz iletmek isterseniz buyurun: https://www.facebook.com/dimitri.lalushi O belki sizi doğru anlar.
« Son Düzenleme: Mart 26, 2016, 11:54:01 öö Gönderen: Arais »


Mart 25, 2016, 11:06:12 ös
Yanıtla #5
  • Yeni Katilimci
  • *
  • İleti: 45
  • Cinsiyet: Bay

Yoo hayır sayın Nestor. Kendileri lütfedip icabet ederlerse burada görüşmeyi tercih ederim...


Mart 25, 2016, 11:28:09 ös
Yanıtla #6
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 77

Yoo hayır sayın Nestor. Kendileri lütfedip icabet ederlerse burada görüşmeyi tercih ederim...
Hay hay, dilerseniz kendisi yabancı elçi olarak sarayınızdaki Arz Odası'nda yüce huzurunuza çıkarılsın, siz de "cihan hakimi" rütbeniz gereğince cümlemizden yukarıda kurulup makamınıza kabul buyurun. İlahi Sayın Student!


Mart 26, 2016, 12:50:04 öö
Yanıtla #7
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 234
  • Cinsiyet: Bay

Tanrı o kadar adaletli ki; yanardağ patlamaları, depremler, salgın hastalıklar, ölümcül canlılar, kuraklık, sel, genetik hastalıklar vb. şekillerde adalet yağdırıyor üzerimize.

Yaradan'a bir dua edecek olsam "Doğanyı toz pembe sanan modern teknoloji insanları kadar kör olmamayı nasip eyle." derdim. Bizden önceki binlerce nesil, doğanın acımasızlığına ömür boyu maruz kaldı.

Elit hayatı içinde tanrı adaleti bahsi yapan kişileri alıp dımdızlak şekilde ilk insanlar gibi ormana bırakmak lazım. O zaman tanrı tasvirleri nasıl olurdu merak ediyorum. Aslında nasıl olacağını biliyorum, tıpkı ilk insanlar gibi "vahşi ve acımasız bir tanrı" portresi çizerlerdi. Elbette insanın rahata kavuşmasıyla, tanrı konseptinin zalimlikten merhametli olmaya dönüşmesi de dikkatlerden kaçmamalı.

« Son Düzenleme: Mart 26, 2016, 12:59:19 öö Gönderen: kurt »
“Tehlikeli bir dönemde yaşıyoruz, insan kendine hükmetmeyi öğrenmeden doğaya hükmetmeyi öğrendi.” Albert Schweitzer


Mart 26, 2016, 01:25:51 öö
Yanıtla #8
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 2105
  • Cinsiyet: Bay
    • Masonluk ve Masonlar

Yanardağ patlamaları, depremler, salgınlar, doğal afetler vs. bunlar doğanın işleyişinin bir parçasıdır. Bunlara iyi/kötü anlamlarını yükleyen bizleriz. İyi veya kötü değiller sadece doğallar.

Saygılarımla
Gnothi Seauton

Yaşamak, kendini adam etmektir. Zeka ve bilgiyi kullanarak, etinden, kemiğinden kendi heykelini yapmaktır. - Goethe


Mart 26, 2016, 11:47:44 öö
Yanıtla #9
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 234
  • Cinsiyet: Bay

Sayın Risus, "evren insan için yaratıldı" mantığıyla olaya baktığımızda kötü olduklarını söyleyebiliriz. Tabi insan odaklı bakmazsak, dediğiniz gibi gayet normal olaylardır. Fakat o pencereden bakıldığında tanrının eseri oldukları iddia edilen dinlerin öğretileri havada kalmış olur.
“Tehlikeli bir dönemde yaşıyoruz, insan kendine hükmetmeyi öğrenmeden doğaya hükmetmeyi öğrendi.” Albert Schweitzer