Değerli Üyeler,
Sayın Bakan demiş ki, "İdil Hanım'la izleyenlere karşı fiili bir olay olmadı,telafisi imkansız bir noktaya gelmedik." Fiili'den kasıt nedir ? Daha ne olacak
Bu konulara yıllardır dikkat çekenler , yazan-çizen , kamuoyunu aydınlatan kişiler hep "paronaya yaşamakla""farklılıklara saygı göstermemekle" v.b. suçlandılar...
Bu yaşanan olay ,artık son , en son noktadır ...
Hep yazdığım ve yazmaktan asla ve kat'a bıkmayacağım gibi , bunlara hoşgörüyle bakılması diye bir konu olamaz veya bunlara hak veren ,şiddeti meşru kabul eden ve bu pespayelikte yer alanların icraatının "demokratik tepki olduğunu" hiç utanmadan savunup teşvik edebilenlere yaptırım uygulanmaması ne ruhun ne aklın ne laik hukukun ne demokrasinin ne de midenin kabul edeceği birşeydir.
Laik demokrat çağdaş birey , bu ve benzeri olgu,topluluk ve teşebbüslere karşı tümüyle savunmasız bırakılmış durumdadır. Bu tip yapılanmalara , girişimlere sempati ile bakanlar , bunları savunanlar veya yardımcı olan/destek verenler , olmuş ve bundan sonra da olabilecek çok büyük faciaların uygulayıcılarıyla beraber sonuçlardan sorumludurlar.
Tarih bilmiyorlar,sosyoloji bilmiyorlar, reel teoloji ve din bilmiyorlar , sanat bilmiyorlar , pek savundukları ,müritvari edayla bağıra çağıra ,olabilecek en düşük varoluş düzeyiyle saldırdıkları Osmanlı Saraylarımızda istisnasız her padişah/halife dönemindeki "resmi tarih dışı" yaşantıları hiç ama hiç bilmiyorlar.
Sayın Fazıl Say'ın kızını niçin ülkesinde ve ülkemizde büyütmek istemediğini anlıyor , kendisine son derece hak veriyorum.
Bu bir iç savaştır ve konu artık şirazeden tümüyle çıkmış durumdadır.
Saygılarımla