Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: Evrim Teorisi - Asim Akin  (Okunma sayısı 14263 defa)

0 Üye ve 2 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Ekim 20, 2008, 06:12:30 ös
Yanıtla #10
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 269
  • Cinsiyet: Bay

Herkese Merhaba;

Yakın zamanlarda tespit etğim bir husus var.

Bu mesele 2 hayvanın ortak özellikleri  , aslında ne demek istediğimi tam ifade edemeyebilirim.

Ökapi denen yabani hayvanı çoğumuz duymamıştır belki..fakat bu hayvanı incelediğinizde zebra,at,zürafa gibi 3 -4 türün karışımı olduğunu göreceksiniz..

Aynı şekilde Tazmanya kurdu denen canlı da ,kaplan mı,kurt mu ,dingo mu ne olduğu belli değil...

Bence bu iki tür evrimin varlığını ispatlıyor.Çünkü evrim hem bir gelişim olduğu gibi aynı zamanda canlının tür değiştirmesidir.Karşıevrimcilerin her zaman söylediği araformlar için bu iki türün yaşayan canlı örnekler olduğunu düşünüyorum.
Bilgili bir aptal, bilgisiz bir aptaldan daha aptaldır.
  Moliere


Ekim 20, 2008, 06:47:57 ös
Yanıtla #11

( Maymuna çok benzemelerine rağmen, bunlar insanlardır)

Şimdi, şakayı veya girizgâhsız konuşmayı seven arkadaşları duyar gibiyim, sen maymundan gelmişsindir belki ama biz insandan geldik, Evrim Teorisi gerçekten dikkatli okunmazsa tehlikeli bir konu. Yukarıdaki konuyu dikkatle okumalılar, Darwin'in teorileri'nin birer tez olduğunu, unutmamamız gerekmektedir. Darwin bildiğim kadarıyla, insan maymundan gelmiştir dememiştir, Darwin'i çok seven(?), rakibi, bir din adamı bu savı ortaya atmış, dönemin magazin gazeteleri, bu savı çok sevmiş  olacak ki hemen desteklemişler, bize de hala tartışmayı körüklemek kalıyor. Yoksa Din Adamı haklı mı! Magazin Gazeteleri haklı mı? Günümüzde de buna benzer bir tartışma var....

saygılarımla

Sevgili Akasya; Darwin Teorisini sadece distan gozlemleyerek anlamak imkansizdir. Icerigine dikkat ettigimizde ise haklilik payi son derece artiyor ve Bizlere cansiz - canli konuma gelen ve bir tur donusum daha dogrusu evrim geciren evrimlesen varliklarin birbirine rahatlikla donusebelirligi ozelligini vurgulayan bence cok guzel bir teoridir.

Bakiniz ilk baslarda ben de buna inanamadim ve saskinlikla elde ettigim bilgilere sahip oldugumda artik herseyin bisekilde mumkun olunabilinecegini anladim. Ornegin Sayin skullG'un guzel bir paylasiminda Maymunun Insanoglunun yegeni oldugunu soylediginde gulmekten kirilmistim ama Isin aslini ogrendigimde ise O'na fazlasiyla hak vermistim. Cunku maymundan Insana gecis donemi ya da gecis sureci her ikisi arasinda bilimsel olarak da ispatlanmis seylerdir. Ancak bunun muhakemesini burada Bilim Adamlarinin inceleme alanina girmesi nedeniyle herhangi bir yorum yapamicam. 

Soyleki; Varligin kaynagina inersek bahsi gecen 4 elementin birlesip hayati olusturduguna hepimiz birebir sahidiz ve buna 5. element de eklenerek Insan bedeni varolmustur. Ancak, dunyamizda bir tur donusum yasasi bulunmakta ve inanin bunu dile getirmekte zorlaniyorum. Evrim yasasina paralel olarak herseyin belirli bir sure icersinde -buna canli ve cansiz dahil bakin dikkatinizi cekiyorum dunyada yer alan hersey- evrimini tamamlayan / tamamlayabilen hersey bir ust basamaga ya da boyuta gecebiliyor buna en ust Varlik olarak - tabi dunya icin belirtiyorum- Insan formu belirlenmistir.

Bunun icin de neden bir agac bir masaya rahatlikla donusebiliyor da neden bir hayvan formunda yeralanlar Insan formuna donusmesinler? Bunun icin belirlenmis bir kistas mi vardir?  Burada birtakim gercekleri gozardi etmekle Tanrimizin Sonsuz Gucu'nu yadsimak anlamina gelmiyor muyuz? Ya da soyle soyleyeyim hicbirsey ama hicbirsey sinirli degildir. Istisnasiz...

Saygilarimla,
« Son Düzenleme: Ekim 20, 2008, 06:56:00 ös Gönderen: Sevil »
הדבר היחיד לשמור על אנשים בחיים הוא אהבה וכבוד

Aimer et être aimé c’est sentir le soleil des deux cotés.

«Ոսկե Տարիքը - Փոթորիկները, չի կարող կանխել մարդիկ սիրում են ծովը.


Nisan 25, 2009, 06:41:30 ös
Yanıtla #12
  • Ziyaretçi

shemuel kardeşim.Eğer araştırdıysan dedikleri şey tüm canlıların ortak atadan gelmesidir.Yani kertenkelede everim geçirerrek uzun bir süreçte insana dönüşmüştür.O yüzden saçma diyoruz.balıkta omurga çıkınca karaya çıkıyor ordanda semendere dönüşüyor.Su kuruduğu için zamanla balıkta ilkel akciğer gelişiyor.Devamını evrim konusu açarak tartışabiliriz.Tabiki çok katkıları olmuştur biyolojiye o yüzden yadırgayamam.Çünkü onu araştırırken başka bişeyler buluyorlar.


Ekim 11, 2015, 10:44:23 öö
Yanıtla #13
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 234
  • Cinsiyet: Bay

Evrim Teorisi bilimsel bir gerçektir. Tıpkı kütle çekimi gibi. Bu konu hakkında atıp tutanlar, yanlış diyenler ise Evrim Teorisi hakkında bilgi sahibi olmayan veya yanlış bilgi sahibi olan kişilerdir. Birisinin Evrim Teorisi hakkında konuşabilmesi için bilim basamaklarını bilmesi gerekir. Kısaca değinecek olursam:

-Bilimsel problem saptanır.
-Problem ile ilgili veriler toplanır.
-Verilere uygun hipotez kurulur.
-Hipoteze dayalı tahminlerde bulunulur.
-Tahminlerin doğruluğunu araştırmak için kontrollü deneyler ve gözlemler yapılır.
-Deney ve gözlemler hipotezi doğrularsa, hipotez geçerlilik kazanır.
-Hipotezin geniş geçerliliği varsa teori haline gelir.
-Teori evrensel gerçek ise kanun haline gelir.

 Garip kişilerin, akıl almaz çarpıtmaları ile Evrim Teorisi'ni duymuş ve bir daha da araştırma ihtiyacı hissetmemiş olanlar, üzerinde böylesine yoğun çalışma yapılan ve bilimin gelişmesine muazzam katkıları olan bir bilimsel teoriyi elbette anlayamazlar. Hatta bu kişilerin çoğu teori kavramını bile bilmiyorlar. Teori demek kafadan bir fikir uydurmak anlamına gelmez. Bunu zaten basamaklar halinde üst kısımda açıkladım. Yine de bir öneri getirmek lazım, lütfen bir konu hakkında konuşmadan önce o konuyu bilip bilmediğinizi iyice tartın.
“Tehlikeli bir dönemde yaşıyoruz, insan kendine hükmetmeyi öğrenmeden doğaya hükmetmeyi öğrendi.” Albert Schweitzer


Ekim 12, 2015, 04:02:02 ös
Yanıtla #14
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 228
  • Cinsiyet: Bay

Evrim Teorisi bilimsel bir gerçektir. Tıpkı kütle çekimi gibi. Bu konu hakkında atıp tutanlar, yanlış diyenler ise Evrim Teorisi hakkında bilgi sahibi olmayan veya yanlış bilgi sahibi olan kişilerdir. Birisinin Evrim Teorisi hakkında konuşabilmesi için bilim basamaklarını bilmesi gerekir. Kısaca değinecek olursam:

-Bilimsel problem saptanır.
-Problem ile ilgili veriler toplanır.
-Verilere uygun hipotez kurulur.
-Hipoteze dayalı tahminlerde bulunulur.
-Tahminlerin doğruluğunu araştırmak için kontrollü deneyler ve gözlemler yapılır.
-Deney ve gözlemler hipotezi doğrularsa, hipotez geçerlilik kazanır.
-Hipotezin geniş geçerliliği varsa teori haline gelir.
-Teori evrensel gerçek ise kanun haline gelir.

 Garip kişilerin, akıl almaz çarpıtmaları ile Evrim Teorisi'ni duymuş ve bir daha da araştırma ihtiyacı hissetmemiş olanlar, üzerinde böylesine yoğun çalışma yapılan ve bilimin gelişmesine muazzam katkıları olan bir bilimsel teoriyi elbette anlayamazlar. Hatta bu kişilerin çoğu teori kavramını bile bilmiyorlar. Teori demek kafadan bir fikir uydurmak anlamına gelmez. Bunu zaten basamaklar halinde üst kısımda açıkladım. Yine de bir öneri getirmek lazım, lütfen bir konu hakkında konuşmadan önce o konuyu bilip bilmediğinizi iyice tartın.

Aydınlatabilirseniz sevineceğim;

Bilimsel gerçek teori olarak adlandırılabilir mi?

Bilimsel problem nasıl saptanır?

Hipotez şöyle yapılır demek ve ardından konuyu öğren de gel demek çelişki midir?

Varsayım yapıyorum deyip varsayım yapana "bil de gel" demek varsayım yapmak mıdır?
Madem yersizlik alemi aslım
Artık bana tek bir şey düşecek
Yücelip aslıma gitmek


Ekim 12, 2015, 05:48:06 ös
Yanıtla #15
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 234
  • Cinsiyet: Bay

     Elbette aydınlatırım.

     Soru: Bilimsel gerçek, teori olarak anlandırılabilir mi?

     Cevap: Açıkçası bilimsel gerçek tabirini hayatım boyunca kullanmadım. Çünkü gerçek bir tanedir. Bilimsel olan gerçek, bilimsel olmayan gerçek, kişiye göre gerçek, genele göre gerçek gibi dalları yoktur. Bundan dolayı bu soruya mantıklı bir yanıt vermem mümkün değil. Fakat yardımcı olması açısından teorinin ne olduğu ile ilgili araştırma yapmanızı önerebilirim.

     Soru: Bilimsel problem nasıl saptanır?

     Cevap: Cevaplamadan önce "bilimsel problem" ile ne kastedildiğini anlatmaya çalışayım. Problem pek çok şeyi ifade edebilecek genel bir tabirdir. Komşumla kavga etmem, evimin yanması, işimden memnun olmamam gibi pek çok duruma problem diyebiliriz. Elbette bilim bu tarz problemlerle ilgilenmez. Bilimin ilgilendiği probleme bilimsel problem denir.

     Sizin için bilimsel yöntemi ve bilimsel çalışma basamaklarını da açıklayayım. Bunu yaparken eminim sorunuza da cevap bulacaksınız.

     Bilimsel çalışma, deney ve gözleme dayalı bilimsel yöntem ile yapılır. Bilimsel yöntem, bilimsel problemin araştırılması sırasında izlenen yoldur. Bilimsel çalışma yapılırken izlenecek yol aşağıdaki gibidir:

1. Problemin Belirlenmesi

     Bilimsel çalışma, bilim adamının problemle ilgili kendi kendine sorular sormasıyla başlar. Bir sorunun bilimsel soru olabilirmesi için hem denenebilir olması hem de uygun deneme tekniğinin bulunması gerekir. Bilimsel çalışma sırasında yapılacak ilk iş, problemi ortaya koymaktır.

2. Problem İle İlgili Verilerin (Gerçeklerin) Toplanması

     Özel bir probleme ait gerçeklere veri denir. Bu gerçekler, problemle ilgili toplanan bilgileri ve probleme yönelik yapılan gözlemleri kapsar.

3. Hipotezin Kurulması

     Bilimsel bir problem için önerilen geçici çözüm yoluna hipotez denir.

4. Hipoteze Dayalı Tahminlerde Bulunulması

     Bir hipotezden mantık yoluyla çıkarılan sonuçlara tahmin denir.

5. Kontrollü Deney Yapılması

     Deney sırasında olayı etkileyen bir faktörün değiştirilip diğer faktörlerin sabit tutulması ile yapılan deneylere kontrollü deney denir. Bu olayda deney grubunun yanı sıra bir de kontrol grubu bulunduğu için, deney sonuçlarının güvenilir olması sağlanmış olur.

     Bir problemin çözümü olarak kurulan hipotezler şu şekillerde sonuçlanabilir:

     - Gözlem ve kontrollü deneyler ile doğrulanmazsa reddedilerek yenisi kurulur.
     - Gözlem ve kontrollü deneyler ile doğrulanırsa geçerli kabul edilir.
     - Çok sayıda değişik gözlem ve deneylerle desteklenerek, geniş bir geçerlilik kazanırsa teori haline gelir. İyi bir teori; basit olmalı, gerektiğinde genişleyebilmeli ve yeni buluiların ışığı altında değişebilmelidir. Fizik için örnek verecek olursak, Kuantum Mekanik Teorisi.
     -Teori evrensel bir gerçek ise kanun (yasa) haline gelir. Günümüzde fizikte kullandığımız en önemli kanunlara Newton Kanunları, Keepler Kanunları, Yansıma Kanunları, Kırılma Kanunları örnek verilebilir.

     Altını çizmemde fayda var, fizik ve kimyanın aksine biyolojinin kendine has bazı noktaları mevcuttur. Daha ileri bir bilgi için şu linki ziyaret edebilirsiniz:
     http://www.evrimagaci.org/makale/396

     Soru: Hipotez şöyle yapılır demek ve ardından konuyu öğren de gel demek çelişki midir?

     Cevap: Hayır. Çünkü ben konunun içeriğine dair bir adım attım sadece. Halbuki bu yol nereden baksanız kilometrelerce uzunlukta.

     Soru: Varsayım yapıyorum deyip varsayım yapana "bil de gel" demek varsayım yapmak mıdır?

     Cevap: Sanırım kafiyeli yapmak için soruyu bozmuşsunuz. Sorunuzun sonunu "... demek varsayım yapmak mıdır?" şeklinde düşünerek cevaplayacak olursam, elbette hayır. Sorunuzun sonunu "... demek doğru bir yaklaşım mıdır?" diye değiştirecek olursam daha geniş bir cevap verebilirim.

     Bazı konularda varsayım yapabiliriz. Örneğin "Ahmet iyi birisidir." cümlesi üzerine sonsuz sayıda varsayım yapabiliriz. Çünkü bu noktada işin içine öznel bir değerlendirme girer. Doğal olarak da iş bizim duygularımızla karışır. Fakat bir gerçek üzerinde varsayım yapılamaz. Özellikle de bu varsayım mevcut gerçeği yanlışlamaya çalışıyorsa.
“Tehlikeli bir dönemde yaşıyoruz, insan kendine hükmetmeyi öğrenmeden doğaya hükmetmeyi öğrendi.” Albert Schweitzer


Ekim 12, 2015, 09:41:04 ös
Yanıtla #16
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 228
  • Cinsiyet: Bay

"Varsayım yapıyorum deyip varsayım yapana "bil de gel" demek varsayım yapmak mıdır?"

Soruya eklemeler yapmak veya değiştirmek öznelleştirmektir, uygun olmaz.

Yanıt dahil olmak üzere; evet varsayım yapmaktır. Kişinin bilmediğini varsaymaktır, Sübjektif görüştür.

 "Hipotez şöyle yapılır demek ve ardından konuyu öğren de gel demek çelişki midir?"

Hipotez= varsayım, tahmin, ihtimal.

Evet çelişkidir. Herhangi bir olay üzerine çözümleme, teşhis, vb. yapılacaksa "öyle yapılmaz" denmemelidir. Çok yönlü düşünülmesi gerekir, sınırlama getirmeden. Ancak, çözüme doğru ilerledikçe kabul ve varsayımlar yapılabilir.

"Bilimsel problem nasıl saptanır?"

Problem varsa vardır, ancak zaman ve mekan gözetilerek değerlendirilmelidir. Problemin çözümüne getirilecek öznel yaklaşımlar ayrıdır.  Problemi saptamak "teşhis" dir. Tedavi ileri aşamasıdır.

Belirtilen yöntemle ulaşılan sonuç ya çözüm değilse, listelenmiş yönteme uyarak çözüm elde edilecek ise düşünmeye dahi gerek yok, bilgisayar programı gibi.

Bilimsel gerçek teori olarak adlandırılabilir mi?

Bunun yanıtı da zaman ve mekana bağlı olarak "adlandırılabilir" dir. Dünün teorisi bu günün gerçeği olabileceği gibi bu günün gerçeği yeni verilerle teoriye dönüşebilir. Galile "dünya hala dönüyor." demişti, ancak bu gün şu soruyu rahatlıkla sorabiliyoruz "dönüyor ama neye, nereye göre?"

tçobaci'nin dediği gibi "sadece dışa değil içe de bakmak gerekir" yani çok yönlü, sınırlandırmadan, özgürce, şartlardan bağımsızlaşarak, objektif bakabilmek gerekir.

Yargılamadan, yaftalamadan paylaşmak istedim.




Madem yersizlik alemi aslım
Artık bana tek bir şey düşecek
Yücelip aslıma gitmek


Ekim 13, 2015, 01:36:26 ös
Yanıtla #17
  • Aktif Uye
  • ***
  • İleti: 667
  • Cinsiyet: Bay

Sayın Kurt ;insanın bu evrim geçmişinde insan ilk neydi? ( neye benziyordu).  insan olması için hangi canlılara dönüşüp, günümüzdeki bu şekli aldı? Sıralarsanız bizde bilgilenmiş oluruz.
Saygılarımla


Ekim 13, 2015, 09:17:02 ös
Yanıtla #18
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 234
  • Cinsiyet: Bay

Buna vereceğim cevap çok uzun olur hatta konunun kendisinden daha uzun olur. Bu da tahminimce forumun üslubuna uymaz. Evrim, ağaç misali detaylıdır. Hatta bu duruma evrim ağacı tanımı yapılmıştır. Bir cümle ile size böylesine dallı bir konuyu anlatamam. Hiç kimse yapamaz. Fakat şu linki verebilirim, okursanız çok şey öğrenirsiniz. Unutmamak lazım, bilgi emek ister. Bu makaleyi okumak için bir saatimizi ayırmazsak o zaman bilgiyi de edinemeyiz. Bahsettiğim link: http://www.evrimagaci.org/makale/61
“Tehlikeli bir dönemde yaşıyoruz, insan kendine hükmetmeyi öğrenmeden doğaya hükmetmeyi öğrendi.” Albert Schweitzer


Ekim 14, 2015, 12:56:12 öö
Yanıtla #19
  • Aktif Uye
  • ***
  • İleti: 667
  • Cinsiyet: Bay

Okudum, okurken yazılandan çok neyin yazılmadığını da okudum. Bu bir teoridir, dolayısıyla şüpeyle yaklaşmak doğru olur.
Örneğin,tüm canlılar suda yüzmeyi biliyor (böcekler dahil). İnsanın  yüzme bilmiyor olması  evrim teorisindeki çatlaklardan birtanesidir. Unutmayalım eski çağlarda suyun olduğu yerlere yerleşke yapılmıştırr. Dolayısıyla her nesile yüzme öğretmemiz evrimcilere tuhaf gelmiyor mu?
Biz neden bu süreçte suda yüzmeyi unuttuk?
Saygılarımla


 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son Gönderilen:
7 Yanıt
9346 Gösterim
Son Gönderilen: Şubat 04, 2012, 10:24:23 öö
Gönderen: java
Evrim Teorisi

Başlatan LuckyEye « 1 2 3 4 » Biyoloji - Canlı bilimi

36 Yanıt
21542 Gösterim
Son Gönderilen: Mayıs 20, 2015, 12:42:22 öö
Gönderen: student
25 Yanıt
21557 Gösterim
Son Gönderilen: Aralık 22, 2011, 03:17:38 ös
Gönderen: agnusdei
2 Yanıt
5499 Gösterim
Son Gönderilen: Temmuz 09, 2011, 12:40:18 öö
Gönderen: Hacamat
18 Yanıt
11223 Gösterim
Son Gönderilen: Eylül 24, 2011, 04:20:45 ös
Gönderen: Mozart
0 Yanıt
2613 Gösterim
Son Gönderilen: Aralık 25, 2011, 12:04:26 öö
Gönderen: Isis
12 Yanıt
6950 Gösterim
Son Gönderilen: Ocak 04, 2012, 10:21:05 ös
Gönderen: Isis
0 Yanıt
2314 Gösterim
Son Gönderilen: Ocak 22, 2013, 10:05:42 ös
Gönderen: asimov
0 Yanıt
3152 Gösterim
Son Gönderilen: Mart 26, 2015, 10:01:41 ös
Gönderen: Risus
7 Yanıt
3630 Gösterim
Son Gönderilen: Nisan 20, 2016, 05:11:48 ös
Gönderen: Tık-Tik-Tak