Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: Mersin'de Kayıp Şehir Atlantis Bulunmuş Olabilir  (Okunma sayısı 8277 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Mart 30, 2016, 09:48:02 öö
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 2105
  • Cinsiyet: Bay
    • Masonluk ve Masonlar



Mersin Körfezi içerisindeki Yapraklı koyunda, Bakır çağına ait surlar içerisinde devasa bir batık şehir keşfedildi

Mersin’de dalgıçlar devasa bir batık şehir keşfetti. Yapraklı koyunda keşfedilen batık şehir kalıntıları, efsanelerde bahsedilen batık şehir atlantis olabilir.

Yerleşimde surlara ilişik en az üç tane at nalı şeklinde dev temel bulunuyor, temellerin yerleşimi koruyan kulelerin parçası olduğu düşünülüyor. Günümüzden 4,500 yıl öncesine (M.Ö 2,500) tarihlenen yerleşim, yaklaşık olarak 50 dönüm genişliğinde.

Şehrin yüzeyin bir ila üç metre arası altında bulunduğu, içerisinde dikdörtgen, dairesel ve yay olmak üzere farklı şekillerde çok sayıda taş bina ve sokak olduğu düşünülen döşeli yüzey olduğu bildiriliyor. Kalıntılar arasında Tunç Çağı’na özgü çanak çömlek, taş alet ve bıçaklar da bulunuyor.

Atlantis bulundu mu?

Keşif Mersin Üniversitesi Arkeoloji Bölümü tarafından da açıklandı. başkanı Nurettin Sönmez keşfedilen, batık çağına ait kalıntıların kayıp şehir Atlantis’le ilgili verilen tariflerin bir çoğuna uyduğunu, konuyla ilgili yayınladıkları makalenin yurtdışından da büyük ilgi gördüğünü ve batığı incelemek için önümüzdeki günlerde bir çok arkeolog ve bilim adamının inceleme amaçlı Mersin’ geleceğini söyledi.

Sönmez şunları belirtti “Keşfimizin önemi, kısmen yerleşimin büyüklüğüyle ilgili. Taş bir temel üzerinde bir de tuğla üst yapı olmalı. Su altında bu tür duvarlar bulma şansı son derece düşüktür, yerleşimin tam boyutunu ve neden surlarla çevrili olduğunu henüz bilemiyoruz.”

Kirpi Haber
Gnothi Seauton

Yaşamak, kendini adam etmektir. Zeka ve bilgiyi kullanarak, etinden, kemiğinden kendi heykelini yapmaktır. - Goethe


Mart 30, 2016, 12:24:24 ös
Yanıtla #1
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 266
  • Cinsiyet: Bay

Eski çağlardan kalma batık, sular altında kalmış vb şehirleri görünce kendimi Kuran-ı Kerim'den alamıyorum. Zira Kuran da birçok helak olmuş kavimden bahsediyor. Bu tür çalışmalar kutsal kitaplardan da yardım alınarak yapılıyormu bilmiyorum. Fakat bu tür şeylere bambaşka bir bakış açısı olan ilahi bakış açısıyla bakarsak zannediyorum ki şifrelerin büyük bir kısmını elde edeceğiz..
Her kande baksam görünür gözlerime sırr-ı ezel
Her şey ulaşıp aslına çıktı aradan kainat


Mart 30, 2016, 01:15:58 ös
Yanıtla #2
  • Mason
  • Aktif Uye
  • *
  • İleti: 718
  • Cinsiyet: Bay

Sn. Risus, bu bir "Kirpice" haberi.  :)

Lütfen kirpice, resmigaste gibi sitelere karşı dikkatli olalım.

Live long and prosper.


Mart 30, 2016, 02:17:49 ös
Yanıtla #3
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 3234
  • Cinsiyet: Bay

Mersin ve Tarsus basınında bu konuyla ilgili habere rastlamadım ...
Saygılar
audi-vide-tace
    dinle-gör
        sus


Nisan 01, 2016, 08:55:42 ös
Yanıtla #4
  • Seçkin Üye
  • Uzman Uye
  • *****
  • İleti: 7217
  • Cinsiyet: Bay

Arkeoloji hocası saçmalamış. Böyle bilim adamlığı mı olur!

Böyle bir konuyu Kuran-ı Kerim'e bağlamak da hangi kullanılamayan aklın işi; o da ayrı.
ADAM OLMAK ZOR İŞ AMA BUNUN İÇİN ÇALIŞMAYA DEĞER.


Nisan 01, 2016, 09:22:02 ös
Yanıtla #5
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 266
  • Cinsiyet: Bay

Sayın @ADAM

Böyle bir konuyu Kuran-ı Kerim'e bağlamak aksine ; düşünen, sorgulayan, hayattan ve geçmişten ibret alan bir beynin işidir.


"Bugün 1990’lı yılların başında dünyanın tanınmış gazetelerinde "Muhteşem Arap Şehri Bulundu", "Efsanevi Arap Şehri Bulundu", "Kumların Atlantisi Ubar" başlıklarıyla yer alan bir haberi sizlerle paylaşmak istiyorum. Bu ilginç arkeolojik bulguya daha önemli hale getiren, isminin Kuran'da anılıyor olmasıydı. O güne kadar Kuran'da bahsi geçen Ad kavminin bir efsane olduğunu veya hiçbir zaman bulunamayacağını düşünen birçok kişi, bu yeni bulgu karşısında hayrete düştü. Kuran'da sözü edilen bu şehri bulan kişi, amatör bir arkeolog olan Nicholas Clapp idi.
 Ubar'da yapılan kazılarda Kuran'da belirtilen şekliyle birçok sanat yapıları ve yüksek medeniyet eserleri bulundu. İngiliz araştırmacı, Ubar'ın varlığını kanıtlamak için iki ayrı yola başvurdu. Önce Bedeviler tarafından var olduğu söylenen patika izlerini buldu. NASA'ya başvurarak bu bölgenin resimlerinin uydu aracılığıyla çekilmesini istedi. Daha sonra da California'da Huntington Kütüphanesi'nde bulunan eski yazıtları ve haritaları incelemeye başladı. Kısa bir araştırmadan sonra Mısır-Yunan coğrafyacısı Batlamyus tarafından MS 200 yılında çizilmiş bir harita buldu. Haritada, bölgede bulunan eski bir şehrin yeri ve bu şehre doğru giden yolların çizimi gösterilmişti. Bu arada NASA'nın çektiği resimlerde, yerden çıplak gözle görülmesi mümkün olmayan, ancak havadan bir bütün halinde görülebilen bazı yol izleri ortaya çıkmıştı. Hem eski haritada belirtilen yollar hem de uydudan çekilen resimlerde görülen yollar birbirleriyle kesişiyorlardı. Bu yolların bitiş noktası ise eskiden bir şehir olduğu anlaşılan geniş bir alandı.
Böylece Bedevilerin sözlü olarak anlattıkları hikayelere konu olan efsanevi şehrin yeri bulunmuş oldu. Yapılan kazılarda kumların içinden eski bir şehrin kalıntıları çıkmaya başladı. Bu nedenle de bu kayıp şehir "Kumların Atlantisi Ubar" olarak tanımlandı.

Ad kavminden ve İrem şehrinden Kuran’da şöyle bahsedilir:

Rabbinin Ad (kavmin)e ne yaptığını görmedin mi?
'Yüksek sütunlar' sahibi İrem'e?
Ki şehirler içinde onun bir benzeri yaratılmış değildi.
Ve vadilerde kayaları oyup biçen Semud'a?
Ve kazıklar (ehramlar) sahibi Firavun'a?
Ki onlar, şehirlerde azgınlaşmışlardı.
Böylece oralarda fesadı yaygınlaştırmış-arttırmışlardı.'
Bundan dolayı, Rabbin, onların üzerine bir azap kamçısı çarpıverdi. (Fecr Suresi, 6-13) "

Kaynak(Milliyet)
« Son Düzenleme: Nisan 01, 2016, 09:33:26 ös Gönderen: Zaharoff »
Her kande baksam görünür gözlerime sırr-ı ezel
Her şey ulaşıp aslına çıktı aradan kainat


Nisan 01, 2016, 10:00:55 ös
Yanıtla #6
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 323
  • Cinsiyet: Bay

Mersinde bulunduysa e biz kalkalım artık geç oldu.
Dünya üstündeki en üstün yaşam formu olduğumuza ama yine de sözcüklere sığmayacak kadar mutsuz olduğumuza,çünkü başka hiçbir hayvanın bilmediği şeyi,ölmek zorunda olduğumuzu bildiğimize dair bir ironi


Nisan 01, 2016, 10:21:38 ös
Yanıtla #7

Sayın @Zaharoff;
Haddim olmayarak nacizane bir tavsiye vermek istiyorum.
"Yaratıcı ya inanmayın; O nu merak edin"
Siz den bir ricam olucak: Osiris rahipleri/Akhenaton/Esseniler/Sabilik.
Bu Anahtar kelimeleri, duru bir zihin ile,araştırmanızı şiddet le tavsiye ediyorum.

Sevgiler
Sen Özelsin


Nisan 02, 2016, 12:19:35 ös
Yanıtla #8
  • Aktif Uye
  • ***
  • İleti: 886
  • Cinsiyet: Bay

Yukarıda Nurettin Sönmez'e atfedilen cümlelerin Cenevre Üniversitesi’nden Julien Beck tarafından Ege için söylendiğini okuduğum bir haber.

Cenevre Üniversitesi’nden Julien Beck, Yunanistan’da bu döneme ait bu tür savunma yapılarının daha önce hiç bulunmadığını söylüyor ve ekliyor: “Keşfimizin önemi kısmen yerleşimin büyüklüğüyle ilgili. Taş bir temel üzerinde bir de tuğla üst yapı olmalı. Su altında bu tür duvarlar bulma şansı son derece düşüktür, yerleşimin  tam boyutunu ve neden surlarla çevrili olduğunu henüz bilemiyoruz.”

http://arkeolojihaber.net/tag/yunanistan/


Nisan 02, 2016, 02:02:18 ös
Yanıtla #9
  • Mason
  • Aktif Uye
  • *
  • İleti: 718
  • Cinsiyet: Bay

Sn. Risus, bu bir "Kirpice" haberi.  :)

Lütfen kirpice, resmigaste gibi sitelere karşı dikkatli olalım.


Sanırım söylemek istediğimi iyi anlatamadım.

Kirpice'de yayınlanan tüm haberler hayal ürünüdür. Ciddi bir haberci edasıyla kaleme alınan mizahi yazılardır. Gerçek değildir. Yazılar içinde geçen isimler (örneğin Nurettin Sönmez) ve onlara atfedilen sözler, yazıyı yazanlarca uydurulmuştur.

Site ana sayfasının ( http://www.kirpice.com/ ) en altında bakın nasıl bir uyarı var: "Sitede yer alan haberlerin hepsi, kişilik bölünmesi yaşayan, şizofren bir yazarın kafasında yarattığı hayali olaylardır. O yüzden bu haberlere inanabilirsiniz ama ciddiye alıp dava açan dombilidir."

Olmayan bir olay üzerinden forumda tartışma yapılmasını ayriyeten garipsediğimi belirtmeden geçemeyeceğim.
Live long and prosper.