Masonlar.org - Harici Forumu

Diger => Guncel Konular => Konuyu başlatan: Alşah - Mart 20, 2020, 06:03:29 ös

Başlık: SAĞLIK ÇALIŞANLARIMIZA ŞÜKRANLARIMIZI SUNUYORUM.
Gönderen: Alşah - Mart 20, 2020, 06:03:29 ös
       Belki tam sırası belki de değil. Ama son zamanlarda  ülkemizin ve dünyamızın geçmekte olduğu bu olağanüstü durumdan en çok etkilenen kesimin SAĞLIK ÇALIŞANLARIMIZ  olduğunu düşünüyorum.
       Yakından tanıdığım sağlık çalışanları var. Günlerdir evlerine gelemiyorlar,  olağanüstü koşullarda ve olağanüstü gayretler sarfederek görevlerini en iyi şekilde yapabilmek için canla başla çalışıyorlar. Bütün dünyayı tehdit eden bir virüse karşı hayatlarını kalkan yapmışlar. Dün akşam ailecek balkonumuzdan avuçlarımız patlarcasına alkışladım onları. Benim gözümde/gönlümde  hepsi birer KAHRAMAN olarak yer aldılar. Bu gece de yarın gece de aynı hareketleri yapacak, manevi olarak ta olsa onların yanında olduğumu, onlara minnettar olduğumu yüksek sesle haykıracağım. Bu yazabildiklerim duygu ve düşüncelerimin % 1'i bile değil. İyi ki varlar.
       Bu madalyonun asil yüzü.  Bir de madalyonun diğer yüzü var.
       Zaman zaman bu formda ve yaşadığım ortamda her vesile ile aktarmaya çalıştığım şu ruhban denen din adamları var. Bakın, kuyruklarını kıstılar, kaçacak delik arıyorlar. Hani hikmetiyle ünlü o sözde din bezirganları, hani o hikmetli şıhlar, şeyhler, mollalar NEREDELER?.
       Kayıtlara baktığımızda yüzbinlerle, milyonlarla gözüküyorlar, ama iş ciddiyet kazandı mı saklanacak delik arıyor hainler.
       Dün gece internette bir video seyrettim. Tahta kurulmuş bir sakallı (şıh mı, hoca mı her kimse) etrafında yoplanmış müritlerine kızarak şöyle söylüyor ; (...Diyanet işlerinden maaşlı 4 milyon din adamı var, Diyanet işlerinin parası ve vakfının parası faizde, çeşitli görevlerde imamı, müezzini, hocası, üniversite öğretim görevlisi, kuran kursu öğretmeni vs. 4 milyon ilahiyatçı maaş alıyor.  Son 11 sene içinde fuhuş %757 artmış. Nerede bu din adamları .... Ve Tüm televizyon kanallarını paylaşmışlar, Nihat Hatipoğlu 20 dakikada 7 milyon lira alıyormuş, saati 30 milyon  liraya geliyormuş, Ramazanda bir aylığına 800 milyon -burada rakamı her halde eski para üzerinden söylüyor, milyon dediği günümüzde bin liradır her halde-) feryat edip duruyordu.
        Bu din adamını tanımam ama bir sözü doğru idi. Evet nerede bu din bezirganları.  Ülkemin en zor günlerinde nerede bu alçak ruhbanlar. 
        Bundan sonra dur şu Diyanet İşleri Başkanlığının bütçesine bir bakayım dedim. Kanım çekildi. 10 milyar 500 milyon lira. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının , Mit Müsteşarlığının , Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının, Çevre ve Şehircilik Bakanlığının beş katı. İç İşleri Bakanlığının 8 milyar 572 milyon, Dış İşleri Bakanlığının 4 milyar 635 milyon.
        Bu rakamları görünce insan ister istemez isyan ediyor. Ne iş yapar bu diyanet denen organ. Nasıl bir  yatırımı, nasıl bir üretimi, sanayiye, teknolojiye, bilime katkısı nedir?.
        Bir de kadro dağılımına baktım. İnsanın inanası gelmiyor.  Bakın 2019'a göre sayılara.
        Kurum mensubu.......144.250
        İmam......................100.000
        Kuran kursu Öğrt....... 20.000
        Vaiz.........................   3.000
        Müftü.......................   1.250 --Ayrıca 9.500 personel alınacak ve bilahare 6.000 personel daha alınacak-.
        Alınacaklar................  15.500
     
       TOPLAM....................284.000 GÖREVLİ.
       dİĞER TARAFTAN sAĞLIK
Başlık: Ynt: SAĞLIK ÇALIŞANLARIMIZA ŞÜKRANLARIMIZI SUNUYORUM.
Gönderen: Alşah - Mart 20, 2020, 06:08:34 ös
               (istemiyerek yazı kesildi, özür dilerim)
                Diğer taraftan Sağlık Bakanlığının personel sayısı ne derseniz, Uzman hekim, diş hekimi, hemşire, ebe ve sağlık memurları dahil  245.848  iyi mi!
                Yazacak daha çok şey var ama, bu yanlış gidişin bir şekilde düzeltilmesini temenni ediyorum.
                 Saygılar-sevgiler.
Başlık: Ynt: SAĞLIK ÇALIŞANLARIMIZA ŞÜKRANLARIMIZI SUNUYORUM.
Gönderen: Mandıra Filozofu - Mart 20, 2020, 06:47:52 ös
Güzel dilekleriniz için çok teşekkürler sayın Alşah  :).

Ben de aileme, anneme, babama, yeğenlerime dokunamıyorum. Benim gibi sürekli teması seven biri için zor bir süreç. Kendimi nöbet sonrası odama kapatıyorum. Annemle babamı korumaya çalışıyorum.

Umarım minimum hasarla dünya bu sorunun üstesinden gelir.

Uzun yıllardır, hırpalandık, sözlü ve fiziksel şiddete uğradık, onun için bu alkışlar o kadar moral verdi ki anlatamam.

İyi ki varsınız. Ben de sizin gibi duyarlı insanları alkışlıyorum.

Sevgiler.
Başlık: Ynt: SAĞLIK ÇALIŞANLARIMIZA ŞÜKRANLARIMIZI SUNUYORUM.
Gönderen: NOSAM33 - Mart 20, 2020, 09:32:37 ös
Allah yokluğunuzu vermesin ...
Saygılar
Başlık: Ynt: SAĞLIK ÇALIŞANLARIMIZA ŞÜKRANLARIMIZI SUNUYORUM.
Gönderen: Suat - Mart 21, 2020, 12:09:09 öö
sağlık dünya sağlık çalışanlarına ALLAH yar ve yardımcları olsun, umuyorum ki bu belayı hepimiz def edeces insanoğlu neyi atlatamadı ki bunu atlatamasın inşallah bunu da birlik ve beraberlik içinde atlatırız.
SAYGILARIMLA VE SEVGİLERİMLE
Başlık: Ynt: SAĞLIK ÇALIŞANLARIMIZA ŞÜKRANLARIMIZI SUNUYORUM.
Gönderen: Arais - Mart 21, 2020, 02:03:58 ös
Sağlık çalışanı kaç kişi var. Biri bulabilir mi rica etsem ?

Saygılarımla
Başlık: Ynt: SAĞLIK ÇALIŞANLARIMIZA ŞÜKRANLARIMIZI SUNUYORUM.
Gönderen: Alşah - Mart 21, 2020, 10:40:38 ös
       Sayın Arais, yukarıdaki yazımın 2. bölümünde tüm yurt çapındaki sağlık çalışanlarının sayısını verdi. İnternetteki Sağlık Bakanlığı sayıları bunlar.
       Uzman doktor, doktor, ebe, hemşire, sağlık memuru toplamı 245.848.  Yani; Diyanet İşlerinden daha az bir sayı.
       Saygılar-sevgiler.
Başlık: Ynt: SAĞLIK ÇALIŞANLARIMIZA ŞÜKRANLARIMIZI SUNUYORUM.
Gönderen: Özgürefe - Mart 23, 2020, 07:19:36 ös
Öncelikle ben de tüm sağlık çalışanlarımızı ve evlerimizde gıda eksik olmasın diye üretim firmalarında sabahlayan değerli insanları alkışlıyorum. Elbette can tatlı. Hiçbirimiz virüsün verdiği acıyı yaşamak istemeyiz. Hele sevdiğimiz bir kişinin hayatını kaybetmesini asla istemeyiz. Lakin ben bu durumu bir belâ olarak görmüyorum. Büyük patlamadan beri hayat dengesini güçlenerek sürdürmek üzere programlı bu çok açık. Doğal seleksiyon diyorlar sanırım buna. Virüs dahi insanı öldürmek değil onunla yaşamak gayretinde. Biz yabancıyız sadece buna. O da biraz zaman sonra insanlığın evrimini kendi evren saatiyle gerçekleştirecek şüphesiz. Tüm kâinatı yaratan yaratıcı bunu da muhakkak planlanmıştır. Sadece bizler fazla ciddiye alıyoruz sanki bazı durumları. Kâinata dönüp bakarsak ve yıldız sayısının dünyadaki tüm kum tanelerinden fazla olduğu gerçeğini düşünürsek hiçbir şeyin rastlantı yada belâ olmadığını anlarız galiba. Yöntem olarak da İngiltere'nin bağışıklık kazandırma sistemi daha mantıklı geldi bana virüsü baskılamaya çalışmaktansa. Tüm ormanın üzerine beton dökülse bir dal mutlaka deler o betonu ve hayat kendi evrimini yerine getirir. Birçok virüsle nasıl yaşıyorsak bununla da yaşayacak insan. Saygılarımla.
Başlık: Ynt: SAĞLIK ÇALIŞANLARIMIZA ŞÜKRANLARIMIZI SUNUYORUM.
Gönderen: artur62 - Mart 23, 2020, 07:55:58 ös
Merhaba, öncelikle konuya değinmeden uzun bir bekleyişten sonra beni kabul ettiğiniz için teşekkür ederim, sitenizi beğendim ve yorumlarda bulunacağım.
Ben bu konu hakkında tabiki de sizin bildikleriniz dışında pek bir bilgiye sahip değilim lakin burada dikkat edilmesi gereken konu sadece sağlık çalışanlarımı diye sormadan edemiyorum, sonra aklıma bir düşünce yine takılıyor nedir biliyormusunuz (şimdi saçma bir komplo teorisi değil diye umut ediyorum) bu saçma süreci başlatan ve bu süreçte kilit hale gelen kitle unsuru yarasa ve wuhan mı?
Tabiki de hayır sorulması ve desteklenmesi gereken onca kişi unsuru olmalı illaki fakat görünen köy bu kadar basit bir klavuzda değil benim neznimde, geçenlerde bir video izledim yine benim gibi oldukça her naneye atlayan bir arkadaş grubu var bu hikayede ve bilin bakalım bu saçma grup neyin üstüne gitmiş ve ne çıkarmışlar ortaya... bildiniz mi hayır mı?
Hemen söyleyeyim bu kafadarlar Çin ve Fransa hükümetleri de dahil olmak üzere sars, ebola vb virüslerin matrix'e sokulmasını ve türetilmesini kanıtlayan belgeler buldular, ne yazık ki bu katillerin sıradan biz farelere neler yaptığını kanıtlar nitelikteki bu dökümanları bir şekilde hacklıyorlar ve can güvenlikleri açısından kamuoyuna sığınıyorlar, şimdi cümlede 3 ana unsur var birincisi ben yine halıyım kendi neznımde ikincisi yine ortada büyük bir sermaye var son olarak üçüncüsü büyük bir labirentte sıkışan bizleri daha neler bekliyor. Bu yanıtlar bizim geleceğimizde ne yazık ki bir kara delik ucu var ama sonu yok tarihe bakınız Roma dönemi Osmanlı dönemi birbirine çok dönük diyoruz değil mi, ama değil işte doğu Roma'nın hatası Osmanlı küçük bir beylikken onu önemsememiş olmasıydı peki biz insanlığın Cumhuriyatik kutsal Martin
Luther düşüncesini devam ettiren temsilcileri neyi tam anlamıyla önemsemedi de bu kadar yozlaştı neyse daha sorulacak söylenecek çok konu var iyi bir giriş yaptım bence umuyorum beğendiniz çünkü bize şevk lazım :)
sağlık çalışanlarına sabırlar dilerim.
Başlık: Ynt: SAĞLIK ÇALIŞANLARIMIZA ŞÜKRANLARIMIZI SUNUYORUM.
Gönderen: Özgürefe - Mart 23, 2020, 08:13:27 ös
Sayın artur62 birçokları gibi ve yurdum insanı gibi komplo teorilerini çok seviyoruz. Her zaman ve her konuda farklı hesap kitap içerisinde olanlar olacaktır. Lakin yüzlerce bilim adamının açıklamalarına kulak tıkamamak gerekir diye düşünüyorum. Zira en büyük problem bilimden uzak olmamız değil mi uzun zamandır?.. Almanya var koskoca örnek; enfekte olan kişi sayısı çok yüksekken ve yaşlı nüfusu oldukça fazlayken ölen kişi sayısı en alt seviyelerde. Nerede her şeyi çözerim diyen dini siyasete alet edenler? Boş laf karın doyurmuyor. Fikri hür vicdanı hür irfanı hür nesillerin bilimine muhtaç dünya. Saygılarımla.
Başlık: Ynt: SAĞLIK ÇALIŞANLARIMIZA ŞÜKRANLARIMIZI SUNUYORUM.
Gönderen: Arais - Mart 23, 2020, 10:38:36 ös
Aslında konu sapıyor ama "
" din bilimdir. ""  ibadet değil.
Sağlık çalışanlarının fedakarlıkları ı bir çok defa görmüş Biri olarak hepsine bir kez daha çok teşekkür ederim.

Saygılarımla
Başlık: Ynt: SAĞLIK ÇALIŞANLARIMIZA ŞÜKRANLARIMIZI SUNUYORUM.
Gönderen: Özgürefe - Mart 23, 2020, 11:05:01 ös
Sayın Arais, konunun sapacağı konusunda hemfikiriz ama diğer konu da size katılmıyorum malesef. Belki başka bir başlık altında irdeleriz. Gerçi forumda kesin bu konuyla alâkalı da açılmış bir bölüm bulabiliriz. Saygılarımla.
Başlık: Ynt: SAĞLIK ÇALIŞANLARIMIZA ŞÜKRANLARIMIZI SUNUYORUM.
Gönderen: NOSAM33 - Temmuz 07, 2020, 02:57:58 ös


https://www.facebook.com/photo/?fbid=10223591336033943&set=pcb.10223579794305407&__cft__ (https://www.facebook.com/photo/?fbid=10223591336033943&set=pcb.10223579794305407&__cft__)[0]=AZWGLiVuCwWrxauI0OCwZ5ZF_ejVFmN8AQ59M7fxrrsKA3NPtTm9EUd6PQe1b0nbyR8CArpFnbPv9n6foeAdjlq7hzecU_W1_0sZoDQ7zk0VFthe5X0zckE3x3TtETKvhA4w-w7odEfEtAAEaDc5z0sjhQhRYBm-510OswcQTC_fanL0YiAmNuMQSRxW6oQ-iZ0&__tn__=*bH-y-R


1 Temmuz, 21:49  · Herkese Açık ile paylaşılıyor
Yoksulların Babası’ydı…
İstabul’da sıradan bir gündü. Uzun bir koridoru yürüdükten sonra nihayet kapının önündeydi.
Zor nefes alıp veriyordu. Kapıyı çaldı. Araladığı kapıdan, başını içeriye uzattı.
Babacan bir ses ona ‘Gel bakalım’ dedi.
İçeriye girdi. Kısık ses tonuyla, parasız olduğunu, sosyal güvencesinin bulunmadığını söyledi.
Utandırmamak için duymamış gibi yaptı, ‘Şikayetin ne?’ diye sordu babacan tavırlı adam.
Eliyle karnını bastıran orta yaşlı kadın, ‘karnım ağrıyor’ dedi.
‘Sedyeye uzan, seni güzelce bir muayene edelim’
O, görüntüleme tekniklerinin yeterli olmadığı yıllarda, adeta gözüyle teşhis koyan iç hastalıkları doktoruydu.
Üzerinde ‘numunedir. Para ile satılmaz’ ibaresi bulunan bir kaç kutu ilacı dolabından alıp kadına uzattı. ‘Bunları kullan. 15 gün sonra tekrar gel’ diyerek hastasını uğurladı.
Yaptığı kulaktan kulağa yayıldı. Maddi imkanı olmayan hastaların umudu oldu. Artık kapısı yoksulların kapısına döndü adı da yoksulların doktoru olarak anılmaya başlandı.
Yıl 2004’dü. Sıradan bir gündü yine. Kapısı çalındı.
‘Gel’ dedi.
İçeriye girenler takım elbiseli ve kravatlıydılar. Ellerindeki çanta göze batıyordu.
Kendilerinin müfettiş olduklarını söyleyen kişiler, doktora ‘Hakkınızda şikayet var. Maddi imkanı olmayanları muayene ederek devleti zarara uğrattığınız iddia ediliyor. Bu soruşturmayı yürütmek ve savunmanızı almak için geldik’ dediler.
Aklına hiç getirmeyeceği bir suçla itham edilmek hafifçe gülümsetti kendini. ‘Ne zamandır yoksullara bakmak suç oldu?’ diye geçirdi içinden. Nazik ve misafirperver bir tavırla, ‘Ne istiyorsanız sorabilirsiniz, buyrun’ diyebildi.
Sonuçta, soruşturma tamamlandı. Doktor hakkında, ‘Devleti zarara uğratmak’ suçundan dava açıldı.Yıllarca süren dava araya giren devlet büyüklerince düşürüldü.
O,yetiştirdiği bütün öğrencilerine bir tek şey öğütledi:
Kapınızı çalanı geri çevirmeyin… Derdini dinleyin, muayene edin, ilacını verin.Ve güler yüzle yolcu edin.Gülen yüzünüzü asla esirgemeyin
Yıl 2020. 78 yaşında Korona virüsüne yakalandı. Hastaneye kaldırıldı. Küçük bir haber geçti ajanslardan.Yoksulların doktoru  Prof Dr Murat Dilmener entübe edildi.Öğrencileri tedavi ediyordu. Kök hücre tedavisine yanıt vermedi. Durumu giderek ağırlaştı. Yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı.
Yoksulların doktoru yaşamını yitirdi.
Ölümü sadece yakınlarını, sevenlerini, tanıyanlarını değil, tedavi ettiği yoksulları, haberini okuyanları da üzdü.
Çekip gittin aramızdan, yardıma muhtaç olanları kim tedavi edecek şimdi..