Masonlar.org - Harici Forumu
Sanat => Edebiyat => Konuyu başlatan: cardiffmonster - Ekim 31, 2009, 10:00:19 ös
-
Ruhumun cismaniyetimiden ayrıldığı zamanlardan bir zamandı. Ruhumun hareketleri göğsümden bir çekilme hissi veriyordu. Zannımca yükselebildiğim en üst noktaya kadar zorlamıştım kendimi. Sanki bulutların ötesindeydim, yerçekiminin etkisi dışında olduğumu hissediyordum.... Bir an durdum... sınıra vardığımı hissettim... Ve bir göktaşı misali yerküreye doğru hızla inişe geçtim, kurşun gibi hızla çakılacağımı zannettim. Ama bu boyutta fizik kuralları farklıydı, büyük bir hızla da olsa etrafımdan geçen havadaki partiküllerin alev aldığını farketsem de yanma hissetmiyordum... Yere yaklaştıkça düşeceğim yer netleşiyordu, taşrada bir kasaba düğünü........ Düştüğümde oluşan gürültü fizik aleminde hissedilmese de, davul sesi ile karışık kendi ruhumun yere çakılmasının sesini farklı bir tezahürde hissettim....
Sadıç ve damat ellerinde sarı ve mavi mendiller ile yöresel oyunları oynuyordu.... Etrafında ise ritmik bir halay coşkusuna sarmış kalabalık vardı... çevremde ne olup bittiğini neden buraya geldiğimi anlamaya çalışırken, şarkıcının sözleri ile irkildim:
Ey Şahin Bakışlım Bülbül Avazlım
Bir Eli Kadehli Bir Eli Sazlım
İşte Ben Gidiyom Kal Ahu Gözlüm
Ne Sen Beni Unut Ne De Ben Seni
Hüdey Hüdey Hüdey
Dem Dem Dem Dem
Yolda Harami Çok Engel Arada
Ayırma Sevdiğim Demde Sırada
özüm Gider Ama Gönlüm Burada
Ne Sen Beni Unut Ne De Ben Seni
Hüdey Hüdey Hüdey
Dem Dem Dem Dem
Ta Ezelden Ezel Sevgim Sevginde
Şu İki Cihanda Kevn-ü Mekanda
Nizam Başlarında Ulu Divanda
Ne Sen Beni Unut Ne De Ben Seni
Hüdey Hüdey Hüdey
Dem Dem Dem Dem
Kul Hüseynim Der Ki Gül Benzim Soluk
Serimize Yazılmıştır Ayrılık
Vallahi Sevdiğim Gönüller Birlik
Ne Sen Beni Unut Ne De Ben Seni
Bir potpuriye çevirdi, gelin ve damat oynamaya başlamıştı kendilerince, sonra gelin kadınların tarafına doğru çekildi.... Seramonik bir şekilde sadıç ortaya geldi davulcunun ritimleri ile kah hızlı kah ağır adımlarla ritimleri tam kalbinde hissettiği belli oluyordu, halay hızlanmış, halay ritimleri ve adımları tüm her yeri inletiyordu, benim gördüğümü ordakiler görmüyordu.... Öyle bir gerilim görüyordum ki , sanki iki ruhun birleşmesi, izdivacı tüm ruhaniyet aleminde yankılanıyordu.... insanları tanıyıp tanımadığımı seçmeye çalışıyordum, ama tanıdık bir sima bulamıyordum, gene şantözün sesi ile irkildim.....
Caneey,,,,Caneeyyy,,,,
Cismaniyetime dönme vaktimin geldiğini hissettim, ben ayrılırken düğün devam ediyordu.....
aney caney caney
işte meydaney
iyi günün dostu
nerdesin haney nerdesin haney
bendim buraların şahı ağası
viran olmuş gitmiş harran ovası
iyi günün dostu sürmüş sefası
iyi günün dostu dar günde hani
kötü günde hani
caney caney caney
işte meydaney
iyi günün dostu
nerdesin haney nerdesin haney
hey ağalar beyler size de kalmaz
dönenler dönse de pir sultan dönmez
hak yoluna giden yiğitler ölmez
canım dostum diyen dostlarım hani
kötü günde hani
caney caney caney
işte meydaney
iyi günün dostu
nerdesin haney nerdesin haney
Gene bir yolculuk başlamıştı.... ilk yola çıktığım yere doğru....
-
:)