Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: Bay ADAM, iletilerini sadece bir kitaptan mı yoksa daha fazlasından mı almakta?  (Okunma sayısı 35007 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Kasım 03, 2009, 02:32:34 öö
Yanıtla #30
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 1648
  • Cinsiyet: Bay

Beyefendi bilmediğiniz konular hakkında yorum yapmayınız, farkındaysanız ikinci kez size belirtiyorum. Bilmiyorsunuz olayı boşverin, çünkü daha fazla komik oluyor.

Dünyalar iyisi üye,

Ben Bay ADAM ile özel msj da konuşmadım. Ben konuyu açtıktan sonra nedendir bilinmez bana özelden ileti gönderdi, sonra benim konum silindi, ben tekrar açtım, bu sefer özel mesajından da söz ettim. Tatmin oldun mu bilemiyorum, ancak şunu 10. kez belirtmek isterim;

Bir kitap bazen bir ömrün bazen de 10-20 yılın ürünü olabiliyor. Biri kalkıpta; türlü türlü bahanelerle yazarın emek vererek yazdığı kitabı değiştirerek alıntı yapması doğru bir davranış olmadığını düşünüyorum. Hadi kardeşim bir kere yaptın, ama bu defalarca olursa bir sorun var demektir. Tamam hadi diyelim ki kaynaksız yazasın var, bare aynısı yaz da bir şeye benzesin..

Kitabın 2. sayfasında zaten yazar fikir ve sanat eserleri kanununa göre değiştirilsin, değiştirilmesin her türlü yayın hakkını saklamış. Suçu doğrulayarak teşvik ediyorsunuz haberiniz yok.
Bilmeyenler okusun öğrensin kanunu;
http://www.mevzuat.adalet.gov.tr/html/957.html


Siz interneti sıradan bir sayfa zannediyorsunuz ama herşey kayıt altına alınıyor.

Bir kere siz Sayın Adam'la özel mesajla bu konuyu tartışmışken, bir de buraya bir forum başlığı açmanız başlı başına patolojik bir olay. Madem bunu özelde tartıştınız, bir de buraya başlık açarak neyi amaçlıyorsunuz? Forum üyelerini bilgilendirmeyi mi? Sayın Adam, sizin uyarmalarınıza rağmen doğrudan alıntıladığı kaynakları yazmamaya devam mı ediyordu? Siz tekrar tekrar ikaz ettikten sonra bile, yazmaya devam mı ediyordu? O zaman bunu forum üyelerine duyurmanız mantıklı olur. Ama biriyle bir şeyleri müzakere ettikten sonra, bir cevap olarak bunu 3. kişilere duyurmanız, üzüm yemek istemekten çok bağcı dövmek istediğinizi bana gösteriyor, ben de bunu eleştiriyorum.


Kasım 03, 2009, 09:14:09 öö
Yanıtla #31
  • Seçkin Üye
  • Uzman Uye
  • *****
  • İleti: 7217
  • Cinsiyet: Bay



Bu konuda epeydir sustum,  sesimi çıkarmadım ama anlaşılan bana da bir şeyler söyleme sırası geldi. Kim bilir, belki kimi forum üyeleri söylememi bekliyor bile...

"Adam Olmak" adlı kitabın tüm bölümlerinin bir özetini (yapabildiğim kadarıyla) "Kitabevi" genel başlığı altında art arda vermiştim. Kapak fotoğrafını bile tarayıp eklemiştim.

Herkes o kitabı bulamayabilir. Okuma olanağına sahip olamayabilir. Hacimli olduğu için okumayı göze alamayabilir.  Ben bulmuş ve okumuşum; şanslıyım. Başka bulmuş ve okumuş olanlar da var anlaşılan.

Tepkiyi anlayamıyorum. Güzel ve yararlı şeyler yazılmışsa aktarmakta ne zarar var?

Ben o kitaptan belki biraz fazla etkilenmişim. Alıntılar yapmışım. Hatta bu forum alanındaki adımı da oradan esinlenerek seçmişim. Bunlardan ötürü kötülenmişim. Alıntıların kapsamı bakımından değil de kısmen alıntı yaptığım için.

Bunların sorumlusu da aslında kim biliyor musunuz? Sayın ceycet... Bana biraz da Masonluk dışında bir şeyler yazmamı önermişti. Ben de ilk etapta o konuları bulmuştum işte. Gerçi sonra o kitabın kapsamında olmayan ve Masonluk ile bağlantısı bulunmayan iletiler de aktardım. Merak eden onları da bir araştırsın bakalım acaba nereden, hangi kitaptan  çalıyorum diye...

Ancak sonra caydım... Daha birçok şey yazabilecekken, daha birçok aktarma yapabilecekken caydım. Bir aktarma yaparken kendi görüşlerimi araya ekleyebilir, tümceleri istediğim gibi değiştirebilirim. Bana kimse karışamaz.

Telif hakkını çiğniyormuşum!... Telif hakkının çiğnenmesi izinsiz yayın ile olur; bir forum ortamında aktarma yapmak o kapsama girmez. Diyelim ki girdi. Ne olacak? İsteyen gitsin beni ihbar etsin. Hakkımda soruşturma açtırsın.

Madem öyle, buyrun gelin böyle.

Caymaktan caydım.

O kitabın kapsamındaki yazılardan özet değil, bütünüyle aktarmalar yapmaya devam edeceğim. Üstelik kaynakça da göstermeyeceğim.

Başka kitaplardan da aktarmalar yapacağım. İstersem kaynakça gösteririm, istemiyorsam göstermem. Bazı yazılarımın kaynakçasını not etmişim. Onları bilgi olarak verebilirim. Vermeyebilirim de... Vermek zorunda değilim. Yazdığım her yazının ardından bu nedenle beni kötülemek isteyen kötüleyebilir. Buyursun.

Zaten önceden bildirmiştim. Elimin altında çok geniş bir birikim var. Ben aktarmaları doğrudan bir ya da birkaç kitaptan değil, o birikimden yapıyorum. Bunların çoğuna kaynakçalarının neresi olduğu yazılmamış. Bir de kaynakçası falan olmayan, hiçbir yerden yararlanmadan ve esinlenmedin, doğrudan kendi yazdıklarım var. Üstelik alıntı yaptıklarımın birçoğunu kendi istediğim tarzda düzenlemişim; bir diğer deyişle edit etmişim. Birçoğunu yabancı dillerde yapılan yayınlardan oturup doğrudan dilimize çevirmişim. Sırası geldiğinde hepsini yazacağım.   

Okuyanlar o yazıları sanki ben, kendim yazmışım sanacakmış. Sansın. İsteyen okuyacak, yararlanacak; istemeyen okumayacak. İsteyen de beni hırsızlıkla suçlayacak. Suçlasın. Önemli olan yazılandır, yazının ya da anlatımın kapsamıdır; kimin yazdığı ya da anlattığı değil.

Hodri meydan!

Kaynakça göstermemeye Sayın Popperist de karşı... Bunu daha önce yazmıştı. Ben ise şunu savunuyorum: Burası bir akademik ortam değil. Ben burada bir tez falan da yapmıyorum. Kimseye kendimi kanıtlamak zorunda da değilim. Buna karşın hâlâ kaynakça mı istiyorsunuz? Buyrun size kaynakçayı vereyim:  Yazacağım her yazı için genel olarak geçerlidir bu:

Yazar: ADAM
Başlık: ÖNCE ADAM'IN EL YAZMALARI VE SONRA DA  ELEKTRONİK ORTAMDAKİ BİRİKİMİ
Tarih: 1964 - 2009

Bu forum alanında aktaracaklarım bittiği zaman da izninizi dileyerek ayrılacağım; o tarihe kadar ölüp gitmezsem.


Sevgiler.

ADAM OLMAK ZOR İŞ AMA BUNUN İÇİN ÇALIŞMAYA DEĞER.


Kasım 03, 2009, 10:47:23 öö
Yanıtla #32
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 1731
  • Cinsiyet: Bay


Sayın ADAM;

Haklı üzüntünüzü çok iyi anlıyorum.Ortada varolduğu izlenimi yaratılmaya çalışılan sözde sorunun,sizinde bildiğiniz gibi sizinle alakası yok."Var"olduğunu varsaydığım torunlarınıza(Allah acılarını göstermesin)gösterebileceğiniz "hoşgörü"den başka bu gürültüye ilaç olacak herhangi birşey daha olduğunu sanmıyorum.Bizler sizi tanıyoruz.İyi niyetinizi,birkiminizi,donanımınızı gayet iyi okuyoruz ve takdir ediyoruz.

Umarım üzülmenize sebep olacak girişimler tekrar etmez.


Saygılarımla
Ben"O"yum,"O"ben değil...


Kasım 03, 2009, 11:11:25 öö
Yanıtla #33
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 439
  • Cinsiyet: Bay

sn üyeler

forum ortamındaki uzaklığımdan dolayı bu konu ve diğer konulardan biraz uzak kalmışım.

fakat bu başlık altındaki tartışmanın ve yüksek gerilimlerle düşünülerek yazılan yazıları hisediyorum. Kişiler bu mesajlarını yazıp bır an once mesaj sayfasında gormek ıcın ıcınde bır ofke ile klavyeye bastığını dusunuyorum. ama olayın biraz fazla uzun sürdüğünü ve kimsenin alttan alma gibi bir duygusu olmadığıda gayet açık. Ortada bir Yalnışın olduğu malum Sn ADAM ın yazılarını bende okumaktayım takip edebildiğim kadar ve alıntı olduğu aşikar ve nerden yapıldığının belirtimemeside yalnış olan tarafı. Bunu Sn M. Akyol dile getirmiş sıkıntını paylaşmıştır. Fakat Aslına Bakılırsa burada Yalnışı yapan ne M.Akyoldur nede Alıntı yapıp suçlanan Sn ADAMdır. Yalnışı en başta  BEN.ISABEL,ceycettir. Sn M. akyolun duymuş olduğu rahatsızlığı daha ADAM yanıtlamamışken bizler hemen ortalığı veryansına çevirmedikmi sizcede.

Tabiki bizlerde bu konu hakkındaki düşüncelerimizi yapabilme hakkımız var fakat sankı alıntıları biz yapmış gibi bize yapılan bir atıf gibi üzerimize almamız yada sanki Sn ADAM ı suçlayıpta haklılığını ıspatlamaya çalışan M.Akyol bizmişiz gibi. bana katılırsınız katılmazsınız, ama Bu tartışma Forum içerisinde huzuru kaçırabilir.başka başlıklar altında başka konularıda tartışacağımızı ve o başlıklar altındada bilgi paylaşımları yapacağımızı unutmayalım.

son sözlerim olarakta baş kahramanlara söylemek isterimki

SN ADAM lütfen forumda bilgileri paylaştığımız sırada düşüncelerinizi aktarırken içerisinde örneklendirme yapmak yada konuyu pekiştirmek amaçlı başkalarının sözleri yada bilgilerini paylaştığımızda alıntı olduğunu belirtmenizi ben kendim adımada rica ederim. umarım sizi kıracak yalnış cümleler  sarfetmemişimdir.

SN M.AKYOL bence yalnış bir olay gördüğünüzde onu belirtmeniz elbette normal ve doğrusudur. sizin vermiş olduğunuz önem o kununun zaten önemini belirtir. ama kişilere düşüncelerinizi belirtmeniz yalnışlarını bir öneriolarak belirtmeniz sizler içinde faydalı olacaktır. kişiyi darağacına götürme çabasındaymış gibi yerden yere vurmak kişinin itibarını zedelemek bu forum altında toplanan bu forumun büyüklüğünü bilen kişilere yakışmaz.

saygılarımla,


Kasım 03, 2009, 01:11:24 ös
Yanıtla #34


Bu konuda epeydir sustum,  sesimi çıkarmadım ama anlaşılan bana da bir şeyler söyleme sırası geldi. Kim bilir, belki kimi forum üyeleri söylememi bekliyor bile...

"Adam Olmak" adlı kitabın tüm bölümlerinin bir özetini (yapabildiğim kadarıyla) "Kitabevi" genel başlığı altında art arda vermiştim. Kapak fotoğrafını bile tarayıp eklemiştim.

Herkes o kitabı bulamayabilir. Okuma olanağına sahip olamayabilir. Hacimli olduğu için okumayı göze alamayabilir.  Ben bulmuş ve okumuşum; şanslıyım. Başka bulmuş ve okumuş olanlar da var anlaşılan.

Tepkiyi anlayamıyorum. Güzel ve yararlı şeyler yazılmışsa aktarmakta ne zarar var?

Ben o kitaptan belki biraz fazla etkilenmişim. Alıntılar yapmışım. Hatta bu forum alanındaki adımı da oradan esinlenerek seçmişim. Bunlardan ötürü kötülenmişim. Alıntıların kapsamı bakımından değil de kısmen alıntı yaptığım için.

Bunların sorumlusu da aslında kim biliyor musunuz? Sayın ceycet... Bana biraz da Masonluk dışında bir şeyler yazmamı önermişti. Ben de ilk etapta o konuları bulmuştum işte. Gerçi sonra o kitabın kapsamında olmayan ve Masonluk ile bağlantısı bulunmayan iletiler de aktardım. Merak eden onları da bir araştırsın bakalım acaba nereden, hangi kitaptan  çalıyorum diye...

Ancak sonra caydım... Daha birçok şey yazabilecekken, daha birçok aktarma yapabilecekken caydım. Bir aktarma yaparken kendi görüşlerimi araya ekleyebilir, tümceleri istediğim gibi değiştirebilirim. Bana kimse karışamaz.

Telif hakkını çiğniyormuşum!... Telif hakkının çiğnenmesi izinsiz yayın ile olur; bir forum ortamında aktarma yapmak o kapsama girmez. Diyelim ki girdi. Ne olacak? İsteyen gitsin beni ihbar etsin. Hakkımda soruşturma açtırsın.

Madem öyle, buyrun gelin böyle.

Caymaktan caydım.

O kitabın kapsamındaki yazılardan özet değil, bütünüyle aktarmalar yapmaya devam edeceğim. Üstelik kaynakça da göstermeyeceğim.

Başka kitaplardan da aktarmalar yapacağım. İstersem kaynakça gösteririm, istemiyorsam göstermem. Bazı yazılarımın kaynakçasını not etmişim. Onları bilgi olarak verebilirim. Vermeyebilirim de... Vermek zorunda değilim. Yazdığım her yazının ardından bu nedenle beni kötülemek isteyen kötüleyebilir. Buyursun.

Zaten önceden bildirmiştim. Elimin altında çok geniş bir birikim var. Ben aktarmaları doğrudan bir ya da birkaç kitaptan değil, o birikimden yapıyorum. Bunların çoğuna kaynakçalarının neresi olduğu yazılmamış. Bir de kaynakçası falan olmayan, hiçbir yerden yararlanmadan ve esinlenmedin, doğrudan kendi yazdıklarım var. Üstelik alıntı yaptıklarımın birçoğunu kendi istediğim tarzda düzenlemişim; bir diğer deyişle edit etmişim. Birçoğunu yabancı dillerde yapılan yayınlardan oturup doğrudan dilimize çevirmişim. Sırası geldiğinde hepsini yazacağım.  

Okuyanlar o yazıları sanki ben, kendim yazmışım sanacakmış. Sansın. İsteyen okuyacak, yararlanacak; istemeyen okumayacak. İsteyen de beni hırsızlıkla suçlayacak. Suçlasın. Önemli olan yazılandır, yazının ya da anlatımın kapsamıdır; kimin yazdığı ya da anlattığı değil.

Hodri meydan!

Kaynakça göstermemeye Sayın Popperist de karşı... Bunu daha önce yazmıştı. Ben ise şunu savunuyorum: Burası bir akademik ortam değil. Ben burada bir tez falan da yapmıyorum. Kimseye kendimi kanıtlamak zorunda da değilim. Buna karşın hâlâ kaynakça mı istiyorsunuz? Buyrun size kaynakçayı vereyim:  Yazacağım her yazı için genel olarak geçerlidir bu:

Yazar: ADAM
Başlık: ÖNCE ADAM'IN EL YAZMALARI VE SONRA DA  ELEKTRONİK ORTAMDAKİ BİRİKİMİ
Tarih: 1964 - 2009

Sevgiler.

Bu yapılan Değerli Açıklamanın üzerine konuşulacak birşey kalmadığını biliyorum. Her zaman için Saygı duyduğum bana duyulması gereken Saygının derecesini ve ölçüsünü bildiren, önemini kavratan Sayın Adam ve diğer birçok Kişilerin Fikirleri, Düşünceleri doğrultusunda Aydınlanmamızı sağladıkları gerçeğiyle hareket ettiğimden, Kendilerine defaaten, birçok kez vermiş olduğu Bilgilerinden yararlanmamı ve bana Işık tuttukları için ne kadar çok Minnettarlık duyduğumu, O ise hiç yılmadan rahatını bize yeri geldiğinde bozabilen ve Bilginin yararlı kısımlarıyla bizlere Işık tutması bence O'nu her zaman için daha yükseklere çıkartacaktır. Kim olursa olsun aleyhtte yapılan en aşırı negatif düşüncelere bile maruz kalınsa üzüntümüz o dur ki, Sayın Adam' a, diğer birçok Kişilere asla birşey olmaz. Altın gene altındır. Fakat Onları anlayamayacak pozisyonda olunması, Onların değerini asla küçültmez aksine ''YÜceltir''. Keşke de eleştiri yağmuruna tutacağımı Kişinin ya da Kİşilerin Onların seviyesinde bulunsaydık da en değerli bilgilerin paylaşıldığı bir ortamda bulunabilseydik. Ama ne yazıkki elimizdekilerin bile yüzyıllardır bu şekilde yapıla yapıla kaybeden hep bizler olduk, ne yazıkki.. Artık zaman değişmiş ve kendilerine hitap edilen Kişiler tarafından anlaşılan kesim, bence bu dakikadan sonra Onlara da, Düşüncelerine de, İnançlarına da sahip çıkarak şuanki gördüğümüz tablodan da anlaşılacağı üzere iyi bir ders verme olanağı da elde edilmiş olunuyor :)

Ben konuyu fazla uzatmicam ama Saygıdeğer Adam' ın Düşünce ve Bilgileri sayesinde herkesin huzurunda O'na hem Teşekkür ediyor hem de Saygımla birlikte Minnet duyduğumu ifade ediyorum.

Teşekkürler Sayın Adam; Değeriniz Sizi daima yüceltecektir.

Saygılarımla
הדבר היחיד לשמור על אנשים בחיים הוא אהבה וכבוד

Aimer et être aimé c’est sentir le soleil des deux cotés.

«Ոսկե Տարիքը - Փոթորիկները, չի կարող կանխել մարդիկ սիրում են ծովը.


Kasım 03, 2009, 09:20:51 ös
Yanıtla #35
  • Ziyaretçi

Uzulerek insanlarin zamanlarini nasil bosu bosuna harcadiklarini goruyorum... Bence zaman cok daha verimli degerlendirilmeli...

........................
Ben her zaman sunu soylerim; yuz yuze konusma, klavye araciligi ile tartismaktan cok daha moderndir, cok daha sosyaldir. Oto-kontrol mekanizmasi cok daha rahat calisir. Araya kalvyeler girdigi zaman, asiri ozgurluk hissi ne oto-kontrol birakir, ne saygi, ne sevgi.

aashooter.

Bugun fazla bir sey yazmayacaktim ancak, bu konuda benim de -zaman harcama- gereksinimim oldugunu hissettim, mazur gorun..

Sizlerden ricam lutfen hickimse yazdigimi uzerine alinmasin... Az cok takip edebildigim kadari ile herkes bir seviyeli bir ortamda insanlarin seviyeli, saygili, hosgorulu, ve bilgi paylasiminda, bilgiler uzerinde tartisarak daha yeni seyler ogrenme yolunda hemfikir... Sanirim bunu herkes onaylar.

Sn ashooter"in belirttigi uzere, otokontrol sosyal ortamlarda kayboldugunda, kisi hakli bile olsa haksiz duruma duser, hele hele resmiyet arz eden ortamlarda kisiyi kulliyen zarara sokar, bunu herkes bilir. Zaten akli basinda biri de sosyal sohbet ortaminda gerginlik cikacagini hissettiginde ya konuyu degistirir ya birakir gider, ya da sahsina yapilan bir saldiri varsa da duruma gore savunmaya gecer....

Simdi burasi -Bilgi Paylasim Platformu-, kaynakca her bilimsel calismada onemlidir, ancak, kaynagi merak eden yahut spesifik o konu uzerinde referans isteyen kisiyi hicbir konu paylasimi yapanin geri cevirecegini sanmiyorum. Dahasi, mesaj gruplarinda veya bir cok forumda insanlarherkesin ulasabilecegi  gunluk haberleri, kose yazilarini, uydurma komplo teorilerini, google.com sonuclarini kopyalayip birbirine gondererek gunluk yuzlerce mesaj gonderebiliyor -iptal ettirdigim mesaj grubu uyeliklerimden bizzati tecrubem....-  Ve burasi Akademik bir kurul tarafindan denetlenmiyor sanirim. Paylasimlar ile ilgili sorun var ise Admin gerekli kontroleri yapar yahut , diyelim ki Admin"in gorunden kacti, o zaman bir ozel mesaj ile yanlislik duzeltilebilir -varsa- Seviyeli bir ortam istiyorsak, once kendimiz istedigimiz ortamin ozelliklerini kendimizde gostermeliyiz ki karsidakini degistirmeye ugrasirken , is varlik savasina gitmesin....

Seneler oncesinden bir gazete haberi hatirliyorum, 2 kisi chat yaparken atisiyorlar ve birbirlerine kufur etmeye basliyorlar. SOnrasinda ise kufurlerin dozu kacmaya baslayinca, -Ayni- internet kafede karsilikli masalarda oturduklarini farkediyorlar.... Sonuc: 1 olu , 1 yarali!!!

Sahsim adina, fiziki olarak nelere dikkat ediyorsam, nette cok daha fazlasina dikkat ederim. Cunki monitorun obur tarafinda bir baska insan yok, bir grup insan var. Konuyu oznellestirmeden, genel olarak bakalim lutfen. Dahasi belki birbirini hic tanimayan insanlarin, inancsal ya da siyasal kutub bamtellerine dokunuldugunda verdikleri tepkiler ve kisisellestirmeler bunu fiilde bulunanlarin -ideal toplum- tanimlamalarina cok ters, ancak yakini goremem hastaligi burada ilk belirtisini gosteriyor.....

Ne ise ben cok daha uzatmiycam, sosyal olarak da psikolojik olarak da bunun sebepleri irdelenebilir ve daha once de zaten bunu arastiran , tez yazan bir cok felsefeci bile olmustur, onlari saygi ile anarak, Amerikayi yeniden kesfetmeden once kendimizi kesfetmemiz gerektigini goruyorum....

Saygilar


Mayıs 30, 2010, 11:17:22 ös
Yanıtla #36
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 1648
  • Cinsiyet: Bay

"ARAP DÜNYASINDA (İslâm ile birlikte) “TAŞ” - 8" isimli konuyu hitaben yazıyorum,

Sayın ADAM,

Yazmayayım yorum yapmayayım diyorum ama öyle şeyler yazıyorsunuz ki insan kendini tutamıyor. Sizinle konuşmaya başlamadan evvel öncelikle Türkçe'den başalamamız gerekir ama hiç giremeyeceğim, size ayıracak hiç vaktim yok. Bir kaç kısa bir şey belirteyim;

Öncelikle derlemenin ne olduğunu ve ne olmadığını bilmek gerek. Derleme oradan buradan kopyalamak ya da cümleleri değiştirerek yazmak demek değildir. Derlemede, analiz, sentez, yeni bir görüş olması gerekir.

Ben 6.-7. sınıftayken yapardım, bazı hocalar saçma sapan kitapları verirdi. Özetini kendim çıkarmak, anladığımı yazmak yerine cümleleri değiştirir değiştirir yazardım, sizinki de aynı böyle, bir de derleme diyorsunuz.

Vaktinize yazık, insanlara kitap önerin bare, böylece tamamını okuyup, eksiksiz öğrenirler. Kaynakta belirtmiyorsunuz yahu, sanki toprağın altında eski medeniyetlere ilişkin belgeler çıkartıp oradan yazıyorsunuz:)

Biraz ordan biraz burdan, dikkat 141 kaynak verilmiş.
http://www.forumkapsam.com/showthread.php?t=11897
« Son Düzenleme: Mayıs 30, 2010, 11:20:19 ös Gönderen: Mozart »


Mayıs 31, 2010, 02:12:11 öö
Yanıtla #37
  • Aktif Uye
  • ***
  • İleti: 788
  • Cinsiyet: Bay

Meyveden tat almaya bakalım.

Konunun üzerinden aylar geçmiş ama olsun, sn adam son noktayı koymuş, belirteyim dedim. :)
Vostede é vostede. . Nunca perder o caducidade. .


Mayıs 31, 2010, 02:49:32 öö
Yanıtla #38
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 324
  • Cinsiyet: Bay

Sayın Mozart,
Sayın Adam'ın yazdıklarını, daha doğrusu nasıl ve nereden yazdığı konusunu oldukça ağır bir dille eleştirmişsiniz.

"Vaktinize yazık, insanlara kitap önerin bare, böylece tamamını okuyup, eksiksiz öğrenirler. Kaynakta belirtmiyorsunuz yahu, sanki toprağın altında eski medeniyetlere ilişkin belgeler çıkartıp oradan yazıyorsunuz:)"

Eğer bu eleştri içten ve yapıcı olmak için yapılsaydı böyle bir atıfta bulunmazdınız.Hiç birşey tek bir  kitaptan okuyup anlaşılmaz.Açın bakın bütün doktrin kitapları,ders kitapları yığınla derlemeden, alıntıdan,kaynakçadan oluşuyor. Hatta romanlar bile bir şeylere öykünerek ortaya çıkıyor.Kaynak belirttiğinde açıp  bakıp okuyacak mısınız o da ayrı bir soru işareti ama...Ki aynen dediğiniz gibi sayın adam o belgeleri toprağın altından çıkarıyor, zahmet ediyor,okuyor, araştırıyor ve en güzeli forumda herkesin paylaşımına açıyor.Ki ben size söyleyeyim o kitapları önerse,  size bir kaynak listesi yapsa, bunun üstüne düşüpte okumazsınız.her ne kadar oradan buradan alma, tekrar tekrar yazma işlevi yapıyor desenizde her yeni yazılanda bir yenilik bir farklılık bulmak gayet  olağandır.Size tavsiyem her görüşe saygı duymanız,bir şeyler tekrarlansa bile yeni bir güzellik doğurabilir.Siz de eksik aramak, kuru eleştirmek yerine bence bunları okuyup, tekrarlanan düşünceler yerine yenilerini üreterek foruma bir katkı sağlayabilirsiniz.Benim görüşlerim bu kanaatte.Eğer ki bana soracak olursanız Başkasını neden savunuyorsunuz diye cevabımı da şimdiden vereyim.Bir hukukçuyum ve sayın Adam'ın yazdıkları,paylaştıkları -size göre- tekrar ettikleri gayet "hoş ve güzel derlemeler"Keşke bende dahil forumda herkes öyle olsa.Ama oldukça zor.Bu yüzden  eğer kişiye saygınız yoksa bile ortadaki emeğe saygı göstermelisiniz....
Bu arada derlemenin tanımına uygun olarak sayın adam'ın yaptığı "Derleme yazarı yeni bir araştırma yapmaz ancak kendi alanındaki yayınlanmış makalelerden yararlanarak alanına yeni bir bakış açısı sağlar." bu görüş doğrultusundadır...
SAYGILARIMLA
« Son Düzenleme: Mayıs 31, 2010, 03:07:51 öö Gönderen: Nomen est omen »


Mayıs 31, 2010, 02:59:11 öö
Yanıtla #39
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 324
  • Cinsiyet: Bay

Derleme “ merak edilen bir konuda gerçekleştirilmek istenen bir amaç doğrultusunda, var olan geçerli ve güvenilir bilgilerin toplanarak sistemli olarak düzenlenmesiyle çok yönlü bilgi birikimi sağlamak için bir ya da daha fazla kişi tarafından hazırlanan yazılı metindir”. Yapılan derleme, başkalarının okuması için yayınlanabilir. Yayınlanma aşamasında yayımın yapılacağı yere göre özel kurallar gözetilerek hazırlanabilir, değerini takdir etmek için hakemler tarafından bu kurallara göre değerlendirilebilirler. [1]

[1] (Uniform Requirements for Manuscripts Submitted to Biomedical Journals, International Committee of Medical Journal Editors, January 1997 – Annals of Internal Medicine – Volume 126 – Number 1 ( Çeviri: Ayşen Bulut))


 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son Gönderilen:
0 Yanıt
2337 Gösterim
Son Gönderilen: Ağustos 06, 2007, 03:24:22 öö
Gönderen: zarathustra
0 Yanıt
2860 Gösterim
Son Gönderilen: Aralık 07, 2007, 09:11:22 öö
Gönderen: gunesozaydin
4 Yanıt
4716 Gösterim
Son Gönderilen: Ocak 11, 2008, 07:26:17 öö
Gönderen: MASON
15 Yanıt
9791 Gösterim
Son Gönderilen: Ağustos 01, 2012, 09:43:37 öö
Gönderen: CAMPANELLA
7 Yanıt
5008 Gösterim
Son Gönderilen: Mayıs 17, 2008, 02:55:39 öö
Gönderen: Isis
14 Yanıt
8671 Gösterim
Son Gönderilen: Haziran 19, 2008, 03:43:43 ös
Gönderen: nietzsche
25 Yanıt
11397 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 29, 2010, 12:18:56 öö
Gönderen: hakan_34_06
0 Yanıt
3036 Gösterim
Son Gönderilen: Şubat 27, 2009, 05:59:30 öö
Gönderen: semih_tatar
7 Yanıt
5519 Gösterim
Son Gönderilen: Aralık 21, 2018, 01:14:25 öö
Gönderen: Venus
12 Yanıt
6429 Gösterim
Son Gönderilen: Temmuz 13, 2013, 11:06:05 ös
Gönderen: Samuray