Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: Masonluk Kendini İfade Etmede Yetersiz mi?  (Okunma sayısı 6168 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Ağustos 28, 2015, 12:07:42 öö
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 323
  • Cinsiyet: Bay

Açalım soruyu dilerseniz. Sorumuz bir çok soruya neden olacak elbette.

 Masonluk günümüzde-geçmişte aldığı karalamalara, iftiralar, kötü olarak atılıp tutulmasına, kötü senaryolara konu edilmesine herhangi bir yanıt ortaya koymamıştır. Varsa da koyarsanız konuşuruz, sohbet eder, münazara ortamını kurarız masonlar.org'da her zaman yaptığımız gibi. Kendisini dışarıya kapattığını söyleyebilir miyiz? Medyayı kullanmak istemediği, yada kullanamadığını görebilmekteyiz. Fakat kendilerine söylenen bu ithamlara cevap vermeye çalışmakta mıdır? Yoksa duyarsız kalmakta mıdır ?

Kitlelere kendini göstermek istemeyen bir duruş mu sergileniyor ?

İyi Forumlar. Sevgiler.
Dünya üstündeki en üstün yaşam formu olduğumuza ama yine de sözcüklere sığmayacak kadar mutsuz olduğumuza,çünkü başka hiçbir hayvanın bilmediği şeyi,ölmek zorunda olduğumuzu bildiğimize dair bir ironi


Ağustos 28, 2015, 12:16:43 öö
Yanıtla #1
  • Aktif Uye
  • ***
  • İleti: 640
  • Cinsiyet: Bayan

Sayın Ares,

Duyarsız kalmakla bir alakası olduğunu düşünmüyorum. Cahil insanlara bir şeyler anlatmak çok zordur. Üstüne üstük de Masonluk'u karalamaya çalışan insanların çoğu hep bir önyargıyla hareket etmektedir. Yani önyargılı bir insana ne söylerseniz söyleyin, önyargısını kıramadığı için sizi asla anlamayacaktır. Açıkçası ben Masonların kendilerini anlamayacak insanlara kendilerini anlatmaya çalışmamalarını saygıyla karşılıyorum. Bakın bir Forumumuz var ve büyük bir aileyiz burada. Burada Masonlukla ilgili bu kadar açıklayıcı bilgiler olmasına rağmen halen 'Şeytana mı tapıyorsunuz, kafa mı kesiyorsunuz, dünyayı mı yönetiyorsunuz ?' gibi aptalca sorularla karşılaşıyoruz. Bunu biraz da bizimle sinir harbi yapmak için gerçekleştiriyorlar.

Masonlar kendilerine yöneltilen hakaretlere veya kötü senaryolara cevap vermiyor diyorsunuz ancak bana sorarsanız, cevabı veriyorlar ama anlayan anlıyor, anlamayan anlamıyor.


Saygılar ve sevgiler...   FAY FRIN
Sonsuz ışığa kavuşabilmek için...


Ağustos 28, 2015, 12:35:12 öö
Yanıtla #2
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 323
  • Cinsiyet: Bay

Sayın Ares,

Duyarsız kalmakla bir alakası olduğunu düşünmüyorum. Cahil insanlara bir şeyler anlatmak çok zordur. Üstüne üstük de Masonluk'u karalamaya çalışan insanların çoğu hep bir önyargıyla hareket etmektedir. Yani önyargılı bir insana ne söylerseniz söyleyin, önyargısını kıramadığı için sizi asla anlamayacaktır. Açıkçası ben Masonların kendilerini anlamayacak insanlara kendilerini anlatmaya çalışmamalarını saygıyla karşılıyorum. Bakın bir Forumumuz var ve büyük bir aileyiz burada. Burada Masonlukla ilgili bu kadar açıklayıcı bilgiler olmasına rağmen halen 'Şeytana mı tapıyorsunuz, kafa mı kesiyorsunuz, dünyayı mı yönetiyorsunuz ?' gibi aptalca sorularla karşılaşıyoruz. Bunu biraz da bizimle sinir harbi yapmak için gerçekleştiriyorlar.

Masonlar kendilerine yöneltilen hakaretlere veya kötü senaryolara cevap vermiyor diyorsunuz ancak bana sorarsanız, cevabı veriyorlar ama anlayan anlıyor, anlamayan anlamıyor.


Saygılar ve sevgiler...   FAY FRIN

Sayın Fay Frin, cevabınız için teşekkür ederim ve cevaplarınıza dönelim dilerseniz.

1. ''Cahil insanlara bir şeyler anlatmak çok zordur. Üstüne üstük de Masonluk'u karalamaya çalışan insanların çoğu hep bir önyargıyla hareket etmektedir.''

Masonluk aydınlatmaktır. O zaman burada ters giden bir şeyler var. Cahil insan diye sınıflandırdığımız kişiler, bireyler en yakınımızda ki insanlarda olabilir. Doğruyu bildiğiniz halde anlatmamaktan yana mısınız yoksa? Doğru mu anladım? Ön yargılar dediniz daha sonra. Ön yargılar bulaşıcıdır bilirsiniz. Engel koymadıkça, tabular yıkılmadıkça bu ön yargı bir orduya, şiddet meyilli potansiyele dönüşecektir. En basiti mahallede çıkan bir namus dedikodusu diyelim. Siz dilerseniz örnekleri bu yoldan çoğaltınız.

2. ''Yani önyargılı bir insana ne söylerseniz söyleyin, önyargısını kıramadığı için sizi asla anlamayacaktır. Açıkçası ben Masonların kendilerini anlamayacak insanlara kendilerini anlatmaya çalışmamalarını saygıyla karşılıyorum. ''

Ön yargının kırılamadığını bilmiyordum. Bu engelli birisine iğrenerek bakmaktır mesela. O kişiye, engelli olanında bir insan olduğunu göstermek bir çözümdür bilir misiniz? Bu cümleniz çok genelleme olmuş sanırsam. Sizce de öyle değil mi? Masonlar dediniz. Bunu bireysele indirdiniz yani kişi faslına. Oysa ki bir loca var. Sorum kuruma yönelikti. Daha sonrada bu topluluk için çalışan bireylere. Saygıyla karşılamak iyidir Fay Frin.

3. ''Bakın bir Forumumuz var ve büyük bir aileyiz burada. Burada Masonlukla ilgili bu kadar açıklayıcı bilgiler olmasına rağmen halen 'Şeytana mı tapıyorsunuz, kafa mı kesiyorsunuz, dünyayı mı yönetiyorsunuz ?' gibi aptalca sorularla karşılaşıyoruz. Bunu biraz da bizimle sinir harbi yapmak için gerçekleştiriyorlar. ''

Sayın Fay Frin, sizi temin ederim ki forumu çok iyi bilmekteyim ki buraya yazılmış büyük bilgi arşivini evimde bulundururum. Yani bu ailenin içinde çoktandır bulunmaktayım. Evet o tarz soruların kaynağını da biliyorsunuz değil mi? Forumdan bahsetmiştiniz. Örneğin bu forumun sosyal mecralarda göründüğünü, kendini gösterdiğini göremeyiz. Elbette insanların gözüne de sokamayız biz buradayız diye. Fakat yerimizi de almalıyız kanımca haksız mıyım?

Anlamıyor diye bir şey yok Sayın Fay Frin, bunu bir eğitimciye söylerseniz vay halinize aman dikkat.

Sevgiler.




Dünya üstündeki en üstün yaşam formu olduğumuza ama yine de sözcüklere sığmayacak kadar mutsuz olduğumuza,çünkü başka hiçbir hayvanın bilmediği şeyi,ölmek zorunda olduğumuzu bildiğimize dair bir ironi


Ağustos 28, 2015, 02:51:02 öö
Yanıtla #3
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 2105
  • Cinsiyet: Bay
    • Masonluk ve Masonlar

Masonluk bir elmas gibidir. Sadece işçiliğini bilenlerin onunla olması, detayında olması ve ilgilenmesi gerekir. Onun dışında herkesin bilmesi, bu elmasa zarar verecektir. Elbette yurtdışında medyayı kullanan masonlar vardır. Masonik yüzükler takmaktan ve mason olduğunu açıklayarak yaşamaktan gurur duyanlar da vardır. Bu biraz da toplum bilinciyle alakalıdır. Toplumların kültür, ahlak bilince ve gelişmişlik seviyesi, masonluğun o ülkedeki dışa dönük şekil alacağı kabı belirler.

Bunun üzerinden ilerleyecek olursak sizce de ülkemizde localara saldırı yapılan, şeytana taptığı iddia edilip, tabiri caizse bir kaşık suda boğulmak istenen masonların medyayı kullanması, kendilerini açması ne derece yeterli ve yararlı olur?

Masonluk yetersiz değildir. Neden mi? Çünkü ben de masonluğu medyadan, gazetelerden öğrenmedim. Şuan ben de masonluk hakkında abuk subuk komplo teorisi ve iftiralara inanıyor olabilirdim. Ben neden inanmıyorum? Ben neden masonluğu seviyor ve bir nebze de olsa tanıyorum? Benim etrafım masonlarla mı dolu? Hayır. Benim ve benim gibi haricilerin farkı, araştırmalarımızı tarafsız ve her duyduğumuza inanmadan yapıyor olmamızdır.

Ona doğduğundan beri empoze edilmiş fikirlerle değil, yeniden tanıyarak, fikirlerimizi yeniden inşa ederek araştırıyoruz. Bu yüzden komplo teorileri, iftiralar bize sadece komik geliyor. Trajikomik.

Saygılar
Gnothi Seauton

Yaşamak, kendini adam etmektir. Zeka ve bilgiyi kullanarak, etinden, kemiğinden kendi heykelini yapmaktır. - Goethe


Ağustos 28, 2015, 08:55:37 öö
Yanıtla #4
  • Seçkin Üye
  • Uzman Uye
  • *****
  • İleti: 7217
  • Cinsiyet: Bay


TV kanallarındaki iki olayı hatırlatmak isterim.

Bunlardan birincisi yıllar önceydi. Hanı o Kanal 7’deki gizli kamera görüntülerinin verilip olmadık yorumların yapıldığı, ardına bir de keçi kesme görüntülerinin eklenip işin cılkının çıkarıldığı sıralarda.

Hür ve Kabul Edilmiş Masonlar Büyük Locası’nın o hakkında çok söz edilmiş olan eski En Muhterem Büyük Üstadı Enver Necdet Egeran, tüm bu konularda açıklama yapmak üzere canlı yayına çıkmaya razı olmuştu.

Adı canlı yayın… Banda alınan yayın, orası burası kesilip doğranılarak, orasına burasına eklemeler ve yamalar yapılacak bir kepazeliğe dönüştürülmüştü.

Bu arada telefonla sorular ve katkılar… Sayın Enver Necdet Egeran’ı âdeta bir paçavraya dönüştürürcesine silkelemişlerdi. Anlatanın anlattıklarındaki doğruları, ancak kafaları örümcek ağlarıyla doldurulmamış olanlar anlayabilmişti.

İkinci olay, ancak birkaç yıl önce…. Bu kez televizyondaki yayına aynı büyük locanın o tarihteki En Muhterem Büyük Üstadı Remzi Sanver çıkmıştı.

Bu yayından ötürü, Masonluk üzerine demagoji yapmaya hazırlananlar, işi her zaman olduğu gibi polemiğe sürüklemek niyetinde olanlar havalarını almıştı.

Çünkü Remzi Sanver’in, Fatih Altaylı okul arkadaşı olduğu için, hatırını kıramadığı için katılmaya razı olduğu bu program ile bağlantılı koşulları olmuştu:

1 - Program gerçekten canlı yayınlanacak. Bu canlı yayın banda da alınacak fakat bir daha yayınlanmayacak.

2 - Bu programa, son zamanlarda alışılagelmiş olan ve Teke Tek’i Teke Tek’likten çıkarmanın ötesinde pişmiş aşa su katıp rezil etmekte mahir Murat Bardakçı katılmayacak.

3 - Hiçbir soru ya da tartışma için dışarıyla bağlantı kurulmayacak.

Bunun üzerine Fatih Altaylı sadece kendi bireysel manevralarıyla Remzi Sanver’i güya zor duruma sokmaya çalışmıştı. Bir noktada bunu başarır gibi olmuştu da fakat kendisi bile farkına varamadı öyle olduğunu; ilgili konu kapanıp gitti. Yoksa, o gibi sorularla röportaj boyutunun dört beş katına çıkabilirdi.  Remzi Sanver’e göre (sanırım) varsın çıksındı. Kamuoyu bilsin, öğrensin, aydınlansındı. Ancak öncelikle temel bilgiler üzerinde aydınlanmalıydı ki, sıra ayrıntılara gelsin.

Bu ikincisi medya açısından başarısız bir program oldu. Çünkü tartışılmıyordu, boğuşulmuyordu, sansasyondan uzaktı, sadece bilgi vardı, rating düştü.

Masonlar, kendilerini ifade etmekte hiç de sıkıntı çekmez. Fakat bizim insanlarımızın Masonluk ile bağlantılı olmak üzere öğrenmek istedikleri, Masonluk’ta var olan ve olmayan gerçekler değil, kendi kafalarındaki yaratılmış varsayımların doğrulanması, heyecanlar oluşturulması, hatta Masonluktaki çirkefliklerin (!) ortaya dökülmesi, mason olan ünlü kişilerin adlarının açıklanarak “Vay anasın!” denilmesi… Bunun gibi şeyler.

Masonların işi gücü var. Bir yandan kendi geçimlerini sağlama kaygısı içindeyken, bir yandan da masonik amaçlar doğrultusunda ellerinden gelen çalışmaları yapıyorlar. Yaşamlarında Masonluk birinci sırada değil… Masonluk onların mesleği ya da işi değil, bir sosyal uğraşı, bir gönül birliği ortamı… Ona bile zor zaman ayırabildiklerini bu Forumun yazılarında görüyoruz. Masonlar, bunun dışında bir de böyle saçmalıklarla, hiçbir işe yaramayacak çekişmelerle uğraşarak, değerli zamanlarını boşa harcayamaz, harcamamalı.

Bunu belki sıradan insanlar haklı bulmayabilir. Onları bu bağlamda sorumlu hatta zorunlu tutabilir. Fakat bu Forumun Masonluk ile ilgili ciddi bölümlerini, o bölümdeki paylaşımları izleyenlerin, birazcık bile olsa masonları haklı bulacağı kanısındayım.


 
ADAM OLMAK ZOR İŞ AMA BUNUN İÇİN ÇALIŞMAYA DEĞER.


Ağustos 28, 2015, 09:58:41 öö
Yanıtla #5
  • Yeni Katilimci
  • *
  • İleti: 16
  • Cinsiyet: Bay



       Meyve veren ağaç taşlanır kısa ve öz.
Merak ediyorum diğer ülkelerdede mason locaları bizim ülkemizdeki gibi katı eleştirilere maruz kalıyormu?
-Arayınca onu bulamazsın-


Ağustos 28, 2015, 10:02:34 öö
Yanıtla #6
  • Mason
  • Aktif Uye
  • *
  • İleti: 718
  • Cinsiyet: Bay

Yazılanları okudum. Ama benim fikrim yine de Masonluğun kendini ifade etmede yetersiz olduğu yönünde. Şu soru önemli... Kime karşı yetersiz? Evet, eğer Sn. ADAM'ın bahsettiği kitleden bahsediyorsak, o zaman Masonluğun bunun ötesinde yapabileceği bir şey gerçekten yok. Masonlar enerjilerini bu tip çekişmelere harcamamalılar. Peki, buraya kadar hemfikiriz.

Fakat bu işin bir de devlet kısmı var. Devlet geleneği, sokaktaki cahil adamın akıl yapısıyla aynı seviyede midir? Hayır olmamalıdır. Komplo teorilerine meraklı, sansasyon ve gizem (!) peşinde koşan halk kitlesinin davranış biçimi devlete yansırsa ne olur? Devlet masonları kendi bünyesinden aforoz etmeye başlar. Mecliste mason oldukları düşünülen bürokratlar için isimleri zikredilerek soru önergeleri verilir... İnsanlar fişlenir. Mason olan memurun gittiği iş yeri kafeteryasında insanlar onun hakkında konuşmaya başlarlar. Bir politik partide masonsanız, yükselmenize ve ülke yönetiminde söz sahibi olmanıza izin verilmez. Örnekleri çoktur. Bu durum, İnsan Haklarına aykırı olmasının yanında, "Masonlar hep en tepedeler, dünyayı yönetiyorlar" gibi saçma sapan söylemlerin ne kadar yalan olduğunun da bir göstergesidir. Buradaki ayrımcılığı görebiliyor musunuz?

Türkiye'de Masonluk kendini DEVLET'e karşı ifade etmede de yetersiz mi? Evet, yetersiz. Türk Masonluğu, yukarıda anlattığım mekanizmanın kırılmasını sağlayabiliyor mu? Hayır sağlayamıyor. Bu durum Masonluğun yaşamakta olduğu ülkelerden sadece Türkiye'de böyle. Bu yetersizlik, II. Abdülhamid Han'ın bu ülkeye bırakmış olduğu gizli ve paranoidçe bir mirastır. Ne yaparsa yapsın Mason kötüdür, dinsizdir, siyonisttir, ara bozucudur, ülkeyi kötü yola düşürmek istemektedir, savaşlardan nemalanmaktadır, Illuminati uşağıdır...

Benim fikrime göre Masonluk önce kendisini Devlet'e ifade edebilmelidir ki, daha sonra halka da edebilsin.
Live long and prosper.


Ağustos 28, 2015, 11:57:09 öö
Yanıtla #7
  • Yeni Katilimci
  • *
  • İleti: 16
  • Cinsiyet: Bay

                Syn. Spock

         Yazdıklarınızı okudum ve bu konuda tamamen size katılıyorum masonluk önce devlete kendini yeteri derecede tanıtmalıdır, ama birde şöyle bir konuda var. Devletin içinde yüksek kademede bulunan mason kardeşler de bunun için çaba göstermelidir. Sayın Süleyman DEMİREL ki kendisine saygım çok büyüktür. Mason olup olmadığını bilmiyorum, kimileri mason diyiyor kimileri değil diyiyor. Mecliste çıkan tartışmalara son vermek için mason olmadığına dair bir belgeyi meclise sunmuştur. Diyelimki masondu, ama bunu açık açık söyleseydi ve yine aynı başarıları elde edebilseydi şöyle bir kanı halkın içinde oluşabilirdi. Demirel mason ama bakın türkiyeye ne kadar faydalı biri oldu demekki masonluk kötülendiği gibi bir yapılanma değilmiş diyebilirlerdi. Toplumda kanaat önderleri vardır bu kişiler hem şehirlerde hemde köylerde yani her seviyede insanlar içinde bulunmaktadır. Bence önce bu kanaat önderlerine ulaşıp, onlara masonluk yeterli derecede tanıtılmalıdır.
-Arayınca onu bulamazsın-


Ağustos 28, 2015, 12:12:00 ös
Yanıtla #8
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 2105
  • Cinsiyet: Bay
    • Masonluk ve Masonlar

Sayın Spock,

Bir noktaya kadar size hak verdim ancak son cümlelerinize katılmıyorum. Tabi eğer doğru anladıysam anlatmak istediğinizi ''katılmıyorum''. Masonların ve bizim gibi masonluğu araştırıp, seven ve arzulayan haricilerin, devlet bünyesinden ve halktan ne farkı var? Yani bizler masonluğu araştırıp, iyi bir yol olduğuna kanaat getiriyorsak, masonlar bu yolu seviyor ve iyi insan olmaya çalışıyorlarsa o halde masonluk kendisini halka ve devlete ifade etmekte yetersiz olamaz. Yetersiz olsaydı biz de siz de aklımızda dolaşan komplo teorileriyle yaklaşırdık.

Komplo teorileriyle yaklaşmamamızın sebebi hem masonluğun yeterli ifadeye sahip olması hem de bizlerin düşünce ve araştırmayı tarafsız yapabilmemizdir. Peki devlet nasıl bakmalı? Elbette devlet bizden de tarafsız ve adalet terazisinden şaşmadan bakmalı. Eğer öyle baksaydı bugün anlatılan şeytani palavralar var olmayacaktı. Ben bu durumda masonluğun ifade yetersizliğinden çok devletin anlayış yetersizliğini görüyorum. 

Kendimden örnek vererek cümlelerimi sonlandırayım.

Okudum, araştırdım. Masonlar şeytana tapıyorlar. Masonlar illuminatiye hizmet ediyorlar. Masonlar siyonizme hizmet ediyorlar. Masonlar Dünyayı kötü emellerle yönetiyorlar. Masonlar adam öldürüyor, silah kaçırıyorlar.

~~~~~~

Yine okudum, araştırdım. Şu mason şu yardım kuruluşunu kuruyor, şu mason eğitime destek oluyor, şu mason doğaya fidan dikiyor, şu mason bilimde devrimler yapıyor, şu mason kültür ve sanatta insanlığımızın bilincini yükseltiyor.

Bu iki örneğin arasındaki fark, ilkinin tamamen kulaktan dolma, kahvehane hikayeleri olması. İkincinin ise tarihe kayıtlı somut veriler olması. Peki o halde ben bu ülkenin bir vatandaşı, bu devletin bir parçası olarak bu iki örnek arasındaki farkı idrak edebiliyorsam masonluk neden kendisini yetersiz ifade ediyor olsun ki? Bana masonluğu birebir görüştüğüm masonlar anlatmadı. Kitaplarından, denemelerinden, dergilerinden, forumumuzun kaynaklarından ve yabancı kaynaklardan edindim birçok bilgiyi. Ben bunu yapıyorsam herkes yapabilir.

Bu sebepten ötürü ben, masonluğun ifadede yetersizliğini değil, toplum bilinci ve devlet anlayışının yetersizliğine inanıyorum.

Saygılarımla.
Gnothi Seauton

Yaşamak, kendini adam etmektir. Zeka ve bilgiyi kullanarak, etinden, kemiğinden kendi heykelini yapmaktır. - Goethe


Ağustos 28, 2015, 12:57:44 ös
Yanıtla #9
  • Seçkin Üye
  • Uzman Uye
  • *****
  • İleti: 7217
  • Cinsiyet: Bay


Sayın Spock’a sormak gerek:

Devlet nedir?... Kendi başına bir kurum mudur, yoksa o da toplumun katmanlarından gelme kişilerden mi oluşur? Emniyet örgütü, Hukuk örgütü, Milli Eğitim örgütü, hemen her bir bakanlık altındaki bürokrat ve teknokratların topluluğu… Bunlar oluşturmuyor mu devleti? Bu devleti oluşturan kişilerin, herhangi bir şekilde devlet görevinde bulunmayanlardan ne farkı var?

Belki ben “devlet” kavramını bilmiyorum ya da yanlış anlıyorum. Sayın Spock bize bir “devlet” kavramı verirse belki daha rahat olacak bu konunun irdelenmesi.

Beri yanda bir de yeni üyelerimizden Sayın chimera var…Burada kişiyi eleştirmek doğru değil fakat Sayın chimera, Türkiye’deki Masonluk hakkında yeterince bilgi edinmeden saçma sapan laflar ediyor. Demiş ki, “Sayın Süleyman DEMİREL ki kendisine saygım çok büyüktür. Mason olup olmadığını bilmiyorum, kimileri mason diyiyor kimileri değil diyiyor. Mecliste çıkan tartışmalara son vermek için mason olmadığına dair bir belgeyi meclise sunmuştur. Diyelimki masondu, ama bunu açık açık söyleseydi ve yine aynı başarıları elde edebilseydi şöyle bir kanı halkın içinde oluşabilirdi. Demirel mason ama bakın türkiyeye ne kadar faydalı biri oldu demekki masonluk kötülendiği gibi bir yapılanma değilmiş diyebilirlerdi. “

Bazı yazılarda Demirel için “masondur” denir. Kendisi, zamanında (1964’de) politikanın gereği “değilim” demiş. Arkasına başka sözler de eklemiş. Bunlar bilinen şeyler. Bir kişi “Ben mason değilim” derse değildir. Masonluğa girip çıkmış olabilir. Mason olmak başka, Masonluğa girip çıkmış olmak başka. Ancak Sayın chimera onun mason olup olmadığını bilmediğini söylüyor. Öyle diyeceğine. “Benim Türkiye’deki Masonluk hakkında bilgim yok” dese ya. Hatta böyle bir şey de demeyip, saçma sapan laflar etmek yerine hiçbir şey söylemeyerek önce konuyu bir incelese ya!... Demirel mason olmadığına dair bir belgeyi meclise sunmuşmuş!... Ne meclisi yahu! Neden böyle bir şey yapsın ki? Kişi Adalet Partisi’nin başkanlığına adaylığını koyuyor Ragıp Gümüşpala’ya karşı; onu yıpratmak için de Ankara’da çalışan Bilgi Locası’nın birkaç yıl önceki bir almanağından bir sayfayı ortaya çıkarıyorlar. Sonra kendisine bir yazı veriliyor, ki o yazıda da mason olmadığı falan değil, dernekte kaydının görülemediği yazılı. Sayın chimera bilmediği bir konudan yola çıkarak, aslında belki doğru olabilecek bir öneriye varıyor, hani “bakın şu ülkeye çok büyük yararlar sağlamış olan kişi masondur; demek ki Masonluk iyidir” gibi… Bu da yanlış bir değerlendirme. Çünkü masonlar zaten ülkeye yarar sağlamaktadır, görevlerinin mason oluşlarının gereğidir bu ama Türkiye’deki Mason Töresi’nin gereği bunu ortaya koymazlar; buna gerek görmezler. Zaten gerçekleştirdikleri birtakım yapıtların ardından, bir de o yapıtların gerçekleşmesinde masonların da katkısı olduğu öğrenilince, bu kez o yapıtlara saldırılar, kötülemeler yöneltilir. (Bu arada elbette Demirel’in Türkiye’ye ne kadar yarar sağlamış olduğu da bir başka tartışma konusu olabilir; artılarıyla, eksileriyle.) Türkiye’de mason olduğu bilinen ve gerek devlete gerek ülkeye çok zarar vermiş olan politikacılar ile bürokratlar da vardır. Dolayısıyla Masonluğun iyiliği ve yararlılığı, mason olduğu bilinen birtakım kişilerin yapıp etmeleriyle de ölçülemez. Çünkü onların hiçbiri, yapıp etmelerini, iyi olsun kötü olsun, yararlı olsun zarlı olsun, Masonluk adına yapmış değildir; yapamaz.

Dönelim devlete… Türkiye’de devlet tutarlı mıdır?... Bugünkü iktidarın devlet çarkı, yarın bir başta iktidar döneminde aynen böyle kalacak, tutarlılığını sürdürecek midir? Her iktidar döneminde bakanlık müsteşarları, ilgili devlet dairelerinin genel müdürleri, genel müdür yardımcıları hatta departman müdürleri hatta onların bile yardımcıları değişmekte değil midir? Anayasa Mahkemesi, Danıştay, Sayıştay, Devlet Planlama Teşkilatı gibi hep üst düzey, bilgili ve  deneyimli bürokratların yer aldığı devlet mekanizmaları allak bullak edilmiyor mu?

Sayın Risus’un dediği doğru… Önce toplum bilinci ve devlet anlayışı gerek.

O nasıl olacak?

Önce çok sıkı bir eğitim gerek. Öğrenim ile yetinilmemiş bir eğitim. Bu işlerin hepsinin başı eğitim.

Ülkemizde ender çıkar gerçek düşünürlerden biri olan Cemil Sena Ongun’un bir sözünü anımsayıverdim birden:

“Bazı beyinler vardır ki, ağzı tıkalı boş bir şişe gibidir. İçlerinden ne bir şey çıkarabilirsiniz; ne de içlerine bir şey koyabilirsiniz.”

Ne kadar da iyimsermiş rahmetli…

Çoğu beyinler o dediği gibi…



 

ADAM OLMAK ZOR İŞ AMA BUNUN İÇİN ÇALIŞMAYA DEĞER.


 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son Gönderilen:
8 Yanıt
11135 Gösterim
Son Gönderilen: Eylül 09, 2009, 03:14:08 öö
Gönderen: KUZEYDOĞU
10 Yanıt
8559 Gösterim
Son Gönderilen: Haziran 13, 2011, 02:47:55 ös
Gönderen: ceycet
5 Yanıt
6557 Gösterim
Son Gönderilen: Ekim 17, 2018, 01:31:05 ös
Gönderen: Mandıra Filozofu
13 Yanıt
12801 Gösterim
Son Gönderilen: Şubat 23, 2011, 01:08:39 öö
Gönderen: genius_md
3 Yanıt
8630 Gösterim
Son Gönderilen: Aralık 17, 2012, 01:43:04 ös
Gönderen: NOSAM33
13 Yanıt
9021 Gösterim
Son Gönderilen: Şubat 18, 2013, 11:22:35 ös
Gönderen: Makbenah
0 Yanıt
2348 Gösterim
Son Gönderilen: Haziran 18, 2012, 09:29:12 ös
Gönderen: karahan
11 Yanıt
5158 Gösterim
Son Gönderilen: Ocak 14, 2013, 12:17:58 öö
Gönderen: NOSAM33
37 Yanıt
27169 Gösterim
Son Gönderilen: Temmuz 10, 2013, 02:05:02 öö
Gönderen: Arais
7 Yanıt
8485 Gösterim
Son Gönderilen: Nisan 18, 2015, 07:59:51 ös
Gönderen: karahan