Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: NAZİLER HAKKINDA BİLDİKLERİMİZ VE BİLMEDİKLERİMİZ – 8 (Son)  (Okunma sayısı 13573 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Ağustos 05, 2010, 12:27:10 ös
  • Seçkin Üye
  • Uzman Uye
  • *****
  • İleti: 7217
  • Cinsiyet: Bay




Nazilerin Almanya’da iktidara kesinlikle sahip olduktan sonra getirdikleri yasaklardan biri de giysilerin üzerine rozet ya da benzeri alametler takmaktı. Rozet olarak sadece Nazi Partisi’nin amblemi takılabilirdi. Bunun tek bir istisnası vardı; o da Yahudilerin elbiselerinin, şayet üstlerinde palto gibi bir şey varsa onun üzerine takmak zorunda oldukları kocaman ve sarı renkli Yahudi Yıldızı. Bunun ise amacı başka, biliyoruz.

Ancak bu yasağa çok ilginç bir istisna getirildi. Bunun öyküsü ise kısaca şöyle:

1933 yılında yoksul halka kışın devlet yardımı sağlamak amacıyla bir vakıf kurulmuştu. Nispeten daha iyi durumda olanlardan bağış toplanırdı. Vakıf üyeleri bağış yapılmasını cazip kılmak için birçok yöntem geliştirmişti.

Kasım ayından Mart ayına kadar hemen her kentin belli meydanlarında, Pazar günleri yoksul halka ve işsizlere Almanların ünlü “Eintopf” adlı yemeği dağıtılırdı; bir kâse içinde et, patates ve sebze ile zenginleştirilmiş bir çorba. Bunu da işte o vakıf organize ederdi.

Bir aileden bağış alındığını göstermek için, o ailenin en büyük erkeğine basit bir rozet verilmesine başlanmıştı, bir teşvik öğesi olarak. İşte bu rozetlerin takılmasına izin vardı. Böylece vakfa bağışta bulunanlar, sosyal ortamlarda kendilerini gösterebiliyordu. (Amerikanvarî bir işlem ama o tarihlerde Almanya’da tutmuştu işte.)

Bu amaçla 1933- 1943 yılları arasında yaklaşık sekiz bin değişik tipte rozet çıkarılmış olduğu söylenir.

17-26 Mart 1938 tarihleri arasındaki dönem için çıkarılan rozet şöyle bir şeydi:




Bu, “Vergissmeinnicht” (Beni unutma) adlı bir dağ çiçeğinin motifiydi

Bu rozet çok tutuldu ve sonraki dönemlerde de birkaç kez kullanıldı. Dolayısıyla Almanya’da birçok kişinin yakasında görülür oldu.

İşin ilginç yanı şu ki; daha 1926 yılında yani Masonluk Hitler Almanyası’nda yasaklanmadan önce, merkezi Bremen’de olan “Die Grossloge zur Sonne” (Güneş Büyük Locası) o yıl düzenlenen genel kurul toplantısında katılımcılara günün anısı olmak üzere armağan edilmek üzere aynı rozeti yaptırmıştı.

Mason olduklarını henüz unutmamış olanlardan kimileri, o rozetin Bremen’deki eski kalıplarını buldu ve az sayıda yaptırıp takmaya başladı. Kimse onların “mason” olduğundan kuşkulanmadı.

Savaş ertesinde, 1948 yılında Almanya’da Masonluğun yeniden canlandırılmasına girişilirken, bu rozet yine masonlara dağıtıldı. O tarihteki Büyük Üstat Theodor Vogel, yurt dışı ilişkilerinde gittiği yerlere bunlardan çokça götürerek oralardaki masonlara armağan etti.

Böylece bu rozet, 1950’li yıllarda Alman Masonluğu’nu yansıtır olmaya dönüştü. O kadarla da kalmadı; masonlar hemen her ülkede olağan mason amblemini içeren rozetlerinin yanı sıra bunu da kullanır oldu.

Günümüzde bile kullanıyorlar.

Masonluğun dışında, özellikle antimasonik çevrede bu rozetten pek söz edilmemiştir. Böylece mason olmayanlar, bunun Masonluk ile bağlantısı üzerine lâflar etmemiştir. Dolayısıyla, herhangi bir ortamda kendisinin mason olduğunu sadece orada bulunması olası masonlara belli etmek isteyenler, bu rozeti kullanmayı yeğlemiştir. (Gerçi masonların üzerinde herhangi bilinen bir mason amblemi bulunmayan başka rozetleri de var ama konumuzun başlığı sadece bundan söz etmeyi gerektirir.)

Dolayısıyla masonlardan bu rozeti yakasına takanlar arasında şu özetlediğim öyküyü bilenler, hele Alman masonlar, Nazilerin dönemi artık 65 yıl geride kalmış ve artık pek yaşlanmış olan tek tük mason dışında hiçbiri o günleri yaşamamış olmasına karşın, Nazileri bir türlü unutamayacaktır. Çünkü artık tümüyle Masonluğa mal edilmiş, başka hiçbir kurumun sahiplenmediği şu küçük rozet, dolaylı olarak masonlara onlardan kalmıştır.

Ara sıra Konfüçyüs’ün bir sözü kafama takılır. Şöyle demiş: «Bir insan ölünce ölmez. Çünkü yaşayan insanlar onu anımsar ve adını söylemeyi, adını söylemekle onu yaşamda tutmayı sürdürür. Fakat bir gün gelir; birisi onun adını son kez söyler. İşte o zaman o insan ölür.»

Felsefesi ya da bağlantılı olduğu inanç bir yana dursun, bir bakıma çok iyi çok güzel değil mi?

Fakat bir bakıma da ne kötü…

Çünkü Nazileri andıkça onları yaşatıyoruz.

Üstelik bu işe masonlar da katılıyor farkında bile olmadan.


ADAM OLMAK ZOR İŞ AMA BUNUN İÇİN ÇALIŞMAYA DEĞER.


Ağustos 10, 2010, 05:07:36 ös
Yanıtla #1
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 269
  • Cinsiyet: Bay

faydalı bir paylaşım olmuş sayın Adam sağolun. naziler hakkında ayrıca:

 
-

-

http://www.spatyom.com/nazi-ufolari-t3241.html?s=3b7be1b68267fc6be9a74222bcf407b7&
Çöl Bilgesi


 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son Gönderilen:
34 Yanıt
15183 Gösterim
Son Gönderilen: Temmuz 16, 2018, 06:01:01 ös
Gönderen: Arais
5 Yanıt
4689 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 28, 2007, 02:57:17 ös
Gönderen: MASON
22 Yanıt
15819 Gösterim
Son Gönderilen: Ocak 09, 2012, 03:25:45 ös
Gönderen: NOSAM33
4 Yanıt
6810 Gösterim
Son Gönderilen: Ağustos 02, 2013, 05:40:46 ös
Gönderen: Waldow
8 Yanıt
11242 Gösterim
Son Gönderilen: Ağustos 02, 2013, 05:58:20 ös
Gönderen: Waldow
1 Yanıt
5611 Gösterim
Son Gönderilen: Ağustos 02, 2013, 06:08:37 ös
Gönderen: Waldow
0 Yanıt
3486 Gösterim
Son Gönderilen: Ağustos 01, 2010, 10:23:14 öö
Gönderen: ADAM
1 Yanıt
3273 Gösterim
Son Gönderilen: Ağustos 02, 2010, 08:15:00 ös
Gönderen: Texan
2 Yanıt
5628 Gösterim
Son Gönderilen: Ağustos 02, 2013, 06:18:28 ös
Gönderen: Waldow
2 Yanıt
5714 Gösterim
Son Gönderilen: Ağustos 02, 2013, 06:47:13 ös
Gönderen: ADAM