Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: Rosslyn Şapeli – İkinci Bölüm  (Okunma sayısı 17064 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Ocak 17, 2010, 02:19:57 ös
  • Seçkin Üye
  • Uzman Uye
  • *****
  • İleti: 7217
  • Cinsiyet: Bay





Rosslyn Şapeli’ndeki birçok süsleme sütunu arasında özellikle üçü başlı başına herkesin dikkatini çeker.

Bu üç sütundan birine “Usta Sütunu”, birine “Yolcu Sütunu”, birine de “Çırak Sütunu” adı verilmiştir. Bunlar öyle bir şekilde düzenlenmiştir ki, bunlardan ilkinin “bilgelik”, ikincisinin “güç” (kuvvet), sonuncusunun da “güzellik” kavramını temsil ettiği söylenir.

İşte bunlardan en ünlüsü olan Çırak Sütunu (Apprentice Pillar):



Bu fotoğrafın arka planında, şapelin iç dekorasyonunun diğer görkemli işlemeleri de görülüyor.

Çırak Sütunu’nun bir de “efsane” olarak nitelenebilecek şöyle bir öyküsü var:

“Bu sütunun yapımı için gerekli çizim ve modelleri almış olan usta, buna başlamadan önce Roma’da ya da her neredeyse bir başka yabancı ülkede olduğu söylenen aslını da görmek istemişti. Bunun için kalkıp oraya gitti. Yokluğunda, yanında çalışmakta olan çırak, eldeki çizim ve modeller uyarınca sütunu yapıp bitirdi. Fakat ustası döndüğünde sütunun bitmiş olduğunu görünce çok kızdı. Bunu çırağının yapmış olduğunu öğrenince, kafasına bir balyoz ile vurarak onu öldürdü.”

Rosslyn Şapeli’ndeki bu sütun öyle önemsenmiştir ki, kimilerinin iddiasına göre “Kutsal Kâse” olarak anılan o nesne bu sütunun içinde gizlidir. Nitekim metal detektörleri kullanılarak yapılmış incelemelerde, bu sütunun içinde madeni -büyük olasılıkla kurşundan yapılma- kılıf gibi bir şeyin olduğu saptanmıştır. Daha ileri gidilememiştir.

Kim bilir, belki bir gün sütunu kırmadan içinde ne olduğu tam olarak anlaşılması olanağı doğar. Fakat burada günümüzdeki ileri teknolojiyi kullanarak araştırma yapılmasına şimdilik izin verilmemektedir.

Çırak Sütunu’nun hemen yakınındaki bir kiriş üzerinde ilginç bir söz yazılıdır. Şu anlama gelir:

“Şarap güçlüdür, kral daha güçlüdür, en güçlü olan kadınlardır ama GERÇEK hepsine baskın çıkar.”

Bu kirişin altındaki geçit, aşağı kattaki dehlizlere doğru inen merdivenin başıdır. Günümüzde bu merdivenin basamakları çok aşınmış ve yıpranmış durumdadır. Buna bakılarak, geçmişte bu merdivenden çok sayıda kişinin inip çıkmış olduğu yorumuna varılmaktadır. Nedeni bilinmemektedir ama aşağıdaki dehlizlerde bir kutsal nesnenin bulunduğu, dolayısıyla uzunca bir süre içinde kimilerinin buraya hacca geldiği sonucu çıkarılmaktadır.

Sahiden öyle olup olmadığına ilişkin herhangi kesin bir veri, bir delil yoktur.

Şapelin dehlizlerinde çok sayıda lâhit vardır. Kimileri bunların basit birer mezar olmayıp, hiç olmazsa bazılarının önemli sırlar içerdiği görüşündedir.

Şapelin yapımına yeni başlanmışken, Rosslyn Şatosu’nda yangın çıkmış. Hayli hasara yol açan bu yangın esnasında Sir William Sinclair’in, büyük bir telâşla şatodan birtakım belgeleri kurtarmak için çabaladığı, daha sonra bunları şapelin bir yerine sakladığı söylenir.

Kuşkusuz akla şöyle bir soru gelir:

«Madem ki bu binada çok önemli birtakım bilgilerin bulunduğundan kuşkulanılıyor; bu konuda niçin sıkı bir araştırma yapılmıyor?»

Bu sorunun yanıtı biraz şaşkınlık uyandırıcı olabilir.

Gerçi İskoçya için Rosslyn Şapeli bir millî miras niteliği taşır ama ne arazi ne de bina devletindir. Eskiden Sinclair ailesinin malıyken, 1837 yılından bu yana mülkiyeti Rosslyn Örlü sıfatını devralan Saint-Clair Erskine ailesine geçmiştir. Şapel, İskoçya’nın tarihi binalarının korunması ile ilgilenen, Türkiye’deki “Eski Eserler Kurumu”nun benzeri bir devlet organının belirlediği kurallar uyarınca oluşturulmuş bir özel vakıf tarafından denetim altında tutulmaktadır. Yönetimi şapelin sahiplerinin elinde olan vakıf ise, binayı korumak için önlemler almakta ama kazı ya da araştırma yapılmasına izin vermemektedir.

Buna karşın, 1995 yılında şapelin altında bir kazı çalışması yapılmış olduğu da bilinmektedir. Ancak bu çalışmadan nasıl bir sonuç alındığı günümüze kadar hiçbir yetkili tarafından açıklanmamış, basının ve araştırmacıların bu konuda bilgi edinme dileği geri çevrilmiştir.

Durumun böyle oluşu, Rosslyn Şapeli’nde önemli birtakım sırların bulunduğunu ama bunların ne hakkında olduğunu bilenlere göre açıklanma zamanının henüz gelmediğini gösterir.

Her benzer yapıda olduğu gibi Rosslyn Şapeli’nin duvarları üzerinde de oyma ve kakma yöntemiyle yapılmış birçok ağaç ve çiçek figürü görülür. Bunların arasında “Hint mısırı” ile “Aloe kaktüsü” denilen iki bitkinin bulunduğu özellikle dikkati çeker.

Bu bitkiler, Kuzey Amerika kıtasına özgüdür. Dünyanın başka yerinde yoktur.

Şapelin hangi tarihte yapıldığı anımsanırsa (1446–1484), bunun kimi İskoçların Kristof Kolomb’dan daha önce Kuzey Amerika’ya gidip gelmiş olduğunun bir diğer göstergesi olduğu sunucuna varılır.



Bu konu üzerinde benim anlatacaklarım bu kadar. Dahasını bilenler lütfen katkıda bulunsun.




ADAM OLMAK ZOR İŞ AMA BUNUN İÇİN ÇALIŞMAYA DEĞER.


Ocak 17, 2010, 03:05:20 ös
Yanıtla #1
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 1731
  • Cinsiyet: Bay


Şarap,kral,gerçek!?...Sanki,başka bir yerde daha rastladım gibi,ama şimdi hatırlıyamıyorum.

Mutlaka batıni bir anlam içeriyor olmalı...

Biraz üzerinde düşünmek gerek...
Ben"O"yum,"O"ben değil...


Ocak 25, 2011, 11:34:23 öö
Yanıtla #2

"Book of Ezra" Tapınağın yapımasını hikaye eder.

Bu ibare, Reformdan sonra Protestan incillerden çıkartılmıştır.

Saygılarımla.
Bir kavramın tarihini bilmediğiniz sürece
Kavramın kendisini idrak edemezsiniz


Ocak 25, 2011, 12:57:26 ös
Yanıtla #3

Rosslyn Şapeli, bilenler için zaten bir hazineydi. Ne zaman ki Dan Brown alenen “meşhur” etti, herkesin ilgisini çekmeye başladı. Biraz gecikmiş olmakla birlikte, ben de Sn. Adam’ın başlattığı konuya bilgilerim dahilinde katkıda bulunmak isterim.

Öncelikle Dan Brown dediğim için, onun Rosslyn isminin nereden geldiği hakkındaki teorisine bakmak lazım. Meşhur olan kitapta yer alan iddiaya göre “Rosslyn” kelimesi “Rose Line - Gül Hattı” teriminden türemiştir ve Fransa’dan başlayan bu hat Şapelden de geçer. Ancak akademisyenler ismin Kelt dilinden gelen 2 kelimeden türetildiğini söylemektedir. Kıyıdan denize doğru uzanan dağlık burun anlamına gelen “ros” ve şelale anlamına gelen “lyn”.

Kitapta yer alan başka bir iddia, Şapel’in Tapınakçılar tarafından inşa edildiği ve zemininde taşa işlenmiş altı köşeli Davut yıldızı bulunduğudur. Oysa böyle bir yıldız mevcut değildir. Hatta, Brown’ın kitap yayınlana kadar Şapele hiç gitmediği, ve kullandığı bilgilerin çoğunun daha önce yayınlanmış malzemelerden alındığı söylenmektedir.

Yapımı hakkında; Rosslyn’in orijinal planları hiçbir zaman bulunamamış, bu sebeple şapelin mevcut durumu ile inşa edilip edilmediği sürekli spekülasyonlara konu olmuştur. Kimi kaynaklarda 1446 olarak belirtilmesine rağmen, inşaat 20 Eylül 1456’da başlamıştır. İnşa tarihindeki bu karışıklığın sebebi, Roma’dan alınan izin beratının tarihinin 1446 olmasıdır. Sinclair, inşaatta çalışacak zanaatkarlar için evler inşa edilmeden şapelin yapımına başlamamıştır.

Çırak sütunu en ilgi çeken süslemelerden birisidir. Hikayesi, anlatılan gibidir, ancak benim okuduğum bir ayrıntıyı da paylaşmak isterim. Çırağını öldürdükten sonra, bu suçunun cezası olarak, üstat masonun yüzü karşı köşeye yontulur. Böylece sonsuza kadar çırağının yaptığı sütuna bakmak zorunda kalacaktır.

Çok kısa geçilmiş “mısır koçanları” işlemeleri de üzerinde durulması gerekli bir konu bence. Tapınakçıların daha 13. yüzyılda Amerika’ya gittiklerinin delili olarak kabul edilir. Peki Tapınakçılar gerçekten Amerika’ya Colomb’tan önce gitmiş olabilir mi?

Bu çok ciddiye alınan bir iddiadır. Şapelle doğrudan ilgili olmamakla beraber, bir coğrafi noktaya dikkat çekmek istiyorum. Fransa'da, Tapınakçıların inşa edip kontrol ettikleri yol şebekesinin haritasına bakıldığında, tüm uzun menzilli yolların tek bir noktada kesiştikleri hemen göze çarpar. Bu nokta Atlantik kıyısında bulunan La Rochelle liman kentidir. Kuzeye doğru, İngiltere'ye ve Güneye doğru, Akdeniz ve kutsal topraklara yapılan seferlerin başlangıç noktası hep La Rochelle limanı olmuştur. Halbuki, La Rochelle coğrafî konumu açısından, Filistin'e yapılacak seferlerin başlangıç noktası olarak fazlasıyla kuzeyde kalmakta, aynı şekilde, İngiltere yolculukları için de, fazlasıyla güneye düşmektedir. La Rochelle limanının Tapınakçılar için, çok daha özel bir anlamı olması gerekir. Eğer, ne güney ve ne de kuzeye yapılan seferlere pek uygun değilse, La Rochelle hangi yöne yapılması düşünülen gemi yolculukları için en müsait konumdadır? Kentin coğrafî konumu nedeniyle bu soruya en akla yakın yanıt olarak şu geliyor: Tapınakçı gemileri La Rochelle'den yola çıkarak batıya doğru, Amerika kıtasına gidiyorlardı.

Her ne kadar bazı tarihçiler bu oymaların stilize edilmiş buğday, çilek veya zambak olduğu kanısında olsalar da, Amerika bağlantısı bence yabana atılmaması gereken bir teori. Şapel Tapınakçılar dağıldıktan yaklaşık 140 yıl sonra inşa edilmesine rağmen, Tapınakçıların mühürlerinde yer alan “tek ata binen iki süvari” gibi birçok Tapınakçı sembolünün süslemeler arasında yer alması, Tapınakçı bağlantısı teorisini kuvvetlendirmekte, dolayısıyla Amerika bağlantısı temelsiz kalmamaktadır.


Halkın kullanımına her zaman açık bir “ibadethane” olmasa da, Şapel birkaç nesil boyunca Sinclair’ler için bir defin alanı görevini de gördü. Bir zamanlar Şapel’in arka tarafından inen merdivenlerle ulaşılabilen bir mahzen bulunmaktaydı. Bu mahzenin girişinin uzun yıllardan beri mühürlü olması, birçok efsanenin doğmasına neden olmuştur. İsa’nın mumyalanmış başının, kutsal kasenin, tapınakçıların hazinesinin, İskoçya’nın ilk kraliyet hazinelerinin burada olduğu rivayet edilmiştir. Rosslyn’in 2. Kontu 1837 yılında öldüğü zaman, orijinal mahzene gömülmek istediğini vasiyet etmiş ancak bir hafta süren çabalara rağmen orijinal mahzenin girişi bulunamamıştı.

Çeşitli figürlerde görüldüğü üzere, şapelde yer alan bazı oymaların masonik simgelere yer verdiği de iddia edilmektedir. Oymalardan birisinde, gözleri bağlı bir kişi boğazına bir ilmik bağlanmış şekilde resmedilmiştir. Bu masonluğa kabul törenindeki sahneyle örtüşmektedir. Ancak oyma zaman içinde kesin bir yargıya varılamayacak derecede bozulmuştur. Şapel 15. yüzyılda inşa edilmiştir, oysa mason localarına ait en erken kayıtlar 16. yüzyılın sonları ile 17. yüzyılın başlarına aittir. Daha kuvvetli bir ihtimal, Masonik sembollerin sonradan yapıldığıdır. Bu da 1860’larda, Rosslyn’in 3. Kontu James St.Claire’in, şapelin restorasyon işini tanınmış bir Mason olan Edinburg’lu David Bryce’a verdiği zaman olabilir.

Rosslyn Şapeli’nin planlarının Süleyman Mabedinden alındığına dair iddialar da vardır. Mark Oxbrow ve Ian Robertson’ın “Rosslyn ve Kase” isimli kitabında bu iddiaları ele alınmıştır. Rosslyn Şapeli’nin Süleyman veya Herod Mabedi’ne benzerliği, bir tuğlanın bir kitap cildine olan benzerliğinden fazla değildir (kullanılan ifade aynen bu). Şapel’in taban planları ile Süleyman veya Herod Mabedi planları üst üste konulursa, bunların uzaktan bile benzemediği görülür. Şapel her iki tapınağa göre çok küçüktür. Ölçekleri küçülterek bir benzerlik bulmaya çalışılsa da, bir benzerlik bulunamamıştır. Şapelin taban planları Glasgow Katedrali’nin Doğu Koridoru ile tam olarak uyuşmaktadır. Ebatları farklılık göstermekle birlikte her iki ortaçağ İskoç yapısı tamamen aynı plana sahiptir. Aynı sayıda pencere bulunmakta, aynı yerleşime sahip aynı sayıda sütun yer almaktadır.

Saygılarımla.
Bir kavramın tarihini bilmediğiniz sürece
Kavramın kendisini idrak edemezsiniz


Ocak 25, 2011, 09:37:16 ös
Yanıtla #4
  • Skoç Riti Masonu
  • Orta Dereceli Uye
  • *
  • İleti: 241
  • Cinsiyet: Bay

Çok güzel bilgiler , teşekkürler.


Ocak 26, 2011, 01:21:10 öö
Yanıtla #5
  • Seyirci
  • Aktif Uye
  • ***
  • İleti: 920
  • Cinsiyet: Bay

Çok kısa geçilmiş “mısır koçanları” işlemeleri de üzerinde durulması gerekli bir konu bence. Tapınakçıların daha 13. yüzyılda Amerika’ya gittiklerinin delili olarak kabul edilir. Peki Tapınakçılar gerçekten Amerika’ya Colomb’tan önce gitmiş olabilir mi?

La Merica !
America :)
Taslar yerine oturabilecek mi ? İnşaasına basladıgımız yapı nasıl olur da yarım kalır ..


Ocak 26, 2011, 01:27:31 öö
Yanıtla #6

Yıldızın adının geçtiği başlığı hatırlıyorum. Ama Rosslyn Şapel'e konu olabilmesi için daha somut bilgilere ihtiyaç var sanırım.

Saygılarımla.
Bir kavramın tarihini bilmediğiniz sürece
Kavramın kendisini idrak edemezsiniz


Ocak 26, 2011, 01:30:55 öö
Yanıtla #7
  • Seyirci
  • Aktif Uye
  • ***
  • İleti: 920
  • Cinsiyet: Bay

Taslar yerine oturabilecek mi ? İnşaasına basladıgımız yapı nasıl olur da yarım kalır ..


Ağustos 03, 2011, 03:34:26 öö
Yanıtla #8
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 187
  • Cinsiyet: Bay

Oldukça ilginç bilgiler okurken keyif aldım bu tür yapıları seven biri olarak beni daha çok araştırmaya ve daha detaycı bakamay sevketti.


Ağustos 03, 2011, 02:23:13 ös
Yanıtla #9
  • Ziyaretçi

bu güzel bilgilendirme için teşekkürler.


 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son Gönderilen:
3 Yanıt
7729 Gösterim
Son Gönderilen: Eylül 19, 2008, 02:32:21 ös
Gönderen: Son of Hades
3 Yanıt
17214 Gösterim
Son Gönderilen: Ocak 14, 2010, 08:30:20 öö
Gönderen: ADAM
1 Yanıt
9707 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 28, 2011, 06:15:32 ös
Gönderen: ARCHITECT
4 Yanıt
13036 Gösterim
Son Gönderilen: Ocak 17, 2010, 12:09:28 ös
Gönderen: Isis
2 Yanıt
6345 Gösterim
Son Gönderilen: Mayıs 05, 2013, 08:34:44 öö
Gönderen: ADAM
12 Yanıt
8430 Gösterim
Son Gönderilen: Temmuz 13, 2010, 02:35:23 ös
Gönderen: Cornelius
9 Yanıt
7603 Gösterim
Son Gönderilen: Şubat 05, 2011, 01:21:35 öö
Gönderen: khanjar
0 Yanıt
2510 Gösterim
Son Gönderilen: Şubat 04, 2011, 10:41:08 ös
Gönderen: khanjar
15 Yanıt
19627 Gösterim
Son Gönderilen: Ekim 30, 2011, 05:48:55 ös
Gönderen: bilGe
9 Yanıt
6681 Gösterim
Son Gönderilen: Aralık 19, 2013, 08:36:19 öö
Gönderen: ADAM