ADAM OLMAK -16

[ADAM]

Sanırım yazarın bu kitapta makrokozmos ile mikrokozmosu anlatışımın asıl gerekçesi, bundan sonra gelen bölüme bir temel hazırlamak.



ETKİLEŞİM


Bu bölümden şöyle bir örnek verebilirim:

Evrendeki her şey, çok çeşitli nitelikteki dalgaların sürekli olarak etkisi ve bombardımanı altındadır. Işık, ses, enerji, elektromanyetik, kozmik, radyoaktif ve daha başka türde çeşitli dalgalar vardır. Bunlar, dünyamız üzerinde gerek canlı gerekse cansız varlıklar üzerinde yer yer birbirleriyle çelişkili de olabilen etkiler oluşturur.

İnsanları, cansız varlıklar üzerindekilerden çok canlı varlıklar üzerindeki etkiler ilgilendirir; bilgi edinmeye yönelik merakını kamçılar. Böyle meraklı oluşun temel nedenlerinden biri de aslında bilgilenmek değil, korkudur.

Canlılar, çeşitli duyu organları sayesinde kendilerini bu karışıklıktan olabildiğince korur. Sinir sistemleri ile, algılarını “yararlı”, “gerekli”, “gereksiz” ve “zararlı” olarak ayırırlar. Örneğin tekdüze (monoton) bir ses ilk kez duyulduğunda dikkati çekerse de az sonra buna alışılır; işitilmesi sürer ama artık ona kulak verilmez olur.

Tüm canlıların, algılama organlarını belirli uyarıcılara yöneltme, kendileri için gerekiyorsa dikkatlerini bunların üzerinde toplama, diğerlerini önemsiz tutup aldırmama gibi yetenekleri vardır. Ancak bu, bir canlının her dış etkene karşı belirli bir tepki göstermek üzere hazır olarak beklediği anlamına gelmez.


Yazar, bu bölümde makrokozmos ile mikrokozmos arasındaki etkileşime ilişkin daha birçok örnek veriyor ve bir sonraki bölümde görünüşe göre asıl varmak istediği yere geçiyor.