Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: Bacasız Sanayi-> Sahte Şeyhler/Alimler  (Okunma sayısı 2223 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Ekim 06, 2018, 10:15:42 ös
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 94
  • Cinsiyet: Bay

   
   Şeyh kelime itibariyle yaşlı, ihtiyar, kabile reisi ve önder anlamına gelmektedir. Tasavvuf anlayışında ise kendisine bağlı olan insanları (mürid) tarikat kurallarına göre eğiten mutasavvıf olarak nitelendirilmektedir. Tasavvufa göre şeyhin hem vuslata ulaşmış bir veli, hem de eğiticilik, yol göstericilik niteliklerine sahip bir mürşid olması gerekir. Diğer bir deyişle nefsin mertebelerinden 7. mertebe olan Kamil mertebesine erişmiş olması lazım. Nefs, aşağılık arzular, kötü istekler ve Allah'tan uzaklaştıran duyuların bütünüdür. Tasavvuf akımına göre nefsin 7 mertebesi bulunmaktadır. Bunlar;
1-Nefs-i Emmâre
   Devamlı kötülükten beslenen, nefsin ilk ve ham halidir.
2-Nefs-i Levvâme
   Vesvesenin yoğun olduğu, günah işleyince pişman olan, tövbe etmesine rağmen günah işlemeye devam edilen ikinci mertebedir.
3-Nefs-i Mülhime
   Hesap korkusu ve ölüm korkusunun hakim olduğu, salih diye nitelendirilenlerin yer aldığı mertebedir.
4-Nefs-i Mutmainne
   Mutlak teslimiyetin başladığı,fenalıklara istek duymayan ve tatmin olmuşların yer aldığı mertebedir.
5-Nefs-i Râddiye
   Rızai ilahi için herşeye razı olan, mutlak teslimiyet içinde olanların bulunduğu mertebedir.
6-Nefs-i Mardıyye
   Allah'ın razı olduğu haldir. Bu halde bulunanlar için ölüm vuslatın başlangıcı olarak görülür.
7-Nefs-i Kâmile
   Bütün mertebeleri içinde barındıran, nefsin en saf, tertemiz ve son halidir. Allah'ın seçkin kullarının bulunduğu mertebedir.
 
   Yukarıda kısaca anlattıklarım bir insanın tasavvufa göre şeyh olması için geçtiği aşamaları ifade eder.
   
   Gel gelelim başlıkta ifade ettiğim, dolaylamanın karşılığı olan turizmi bile kurmuş oldukları sektörle geride bırakan, cahilin ham madde olduğu hiper bütünleşik sisteme.
 
   Olgunluğa erişmek için çekilen çile ve acılar yerini saltanata bırakmış durumda. Babadan oğula geçen yönetim kurulu başkanlığı, başkanın oğlu olmaması halinde kardeşine geçer. Ne hikmetse hiç adres şaşırmaz. Hep aynı aile etrafında döner durur. Modern yönetimin kurumsal anlayışının en büyük rakibidir. Vergi levhaları olsa Fortune 500 Listesinin başını çekecek olan bu yapı, insanların maddiyata dayalı zor günlerinde, kıt kanaat geçinebilmenin yollarını göstermek için en büyük destekçileridir. Akrabalarının ve çocuklarının şirketlerinin mukaddes ürünleriyle hem evlerimize yerli ürün girmesini sağlar hem de ibadet eden ürünlerin kanımızda dolaşmasına vesile olurlar. (Bkz: Gavsın zikirli ineklerinin sütü) Yokluk hırkasına talip olan bu zatlar, hiçlik makamına vardıkları için, mal ve mülke tamah etmez, parayı hiç sevmezler. Bu yüzden seyahatlerinde ulaşım için tevazu gösterip Maybach s600 cins deveyi tercih ederler. Boğazımızdan kıstıklarımızla zar zor almış olduğumuz, yirmi yaşını aşmış arabamızı kullanırken yönetim kurulu başkanımızın bu halini düşünüp kendimizden utanmalı, arabamızı derhal satmalı ve parasını başkanımızın sadaka kutusuna atmalıyız. Ona ne kadar hizmet etsek azdır. Çocukları, torunları, akrabaları twitter ve facebookta halkı irşad ettiği için ev işlerini aksatmakta. Bu duruma üzülmeli, oraya gidip canımız çıkana kadar iş yapmalıyız. Siz işinizi yaparken şirket sahiplerinden birinin ''haydi çabuk ol kerata'' dediğini duyar gibi olursunuz. Sakın ha ondan sanmayın. Bu şeytanın size oyunudur. Ses çıkarır veya koşulsuz itaat etmezseniz cehenneme gidersiniz. Ayrıca devlet dairelerinde, yetkili olmak veya devletin memuru olmak gibi bir günaha girip yoldan sapmayasınız diye sizler için sizin yerinize kendi üyelerinden kişileri görevlendirip atar. Ne yüce düşünce ne yüce gönüllülük.

  Anlatmak istediklerim, dile dökemediklerim hayli fazla. Umarım tasavvufun, Hz.Mevlâna, Hacı Bayram Veli, Abdülkadir Geylani, Aziz Mahmut Hüdai vb... lerinden sonra ne hale geldiğini anlatabilmişimdir. Saygılarımla
« Son Düzenleme: Ekim 06, 2018, 10:18:31 ös Gönderen: Manyetizma »
Yaptığın işi gönlünde hissedersen, ırmaklar çağlar içinde. Mimar Sinan


Ekim 06, 2018, 10:46:31 ös
Yanıtla #1
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 313
  • Cinsiyet: Bay

Güzel bir konu ve içerik. Tasavvuf, Müslüman birisi olmadığım halde beni etkileyen bir şeydir. Nasıl bir Hristiyan, Musevi ilahisindeki melodilerin ve sözlerin ahengi ruhumu büyülüyorsa, Tasavvuftaki Ney melodileri içimi aynı hoşlukta coşturmaktadır. Bence dinin en güzel kısmı maneviyata keşif çalışmalarıdır ki Tasavvuf İslam için bu çalışmaların kendisidir.

Tarikatların bazılarının içerdiği geleneklerden bir tanesi ise insanlar (başta şeyhler) kafaları karışık olduğu, depresyona girdikleri yada stres içinde oldukları vesaire durumlarda çilehaneye girip kırk gün yada daha fazla-az (uygulanma sırasındaki olaya göre değişir ama genelde kırk gündür bunu bozan çok az sayıda birey var) zihnini temizleme girişimleri olan Halvete Girmek çok önemli bir konudur. Öyle ki Masonlukta mevcut bulunan Tefekkür Hücresi olayıyla olan benzerliği Tefekkürün etkinliğine örnektir. Hah bu çalışma farklı inanışlarda da farklı isimlerle ve yapılışlarla yapılmakta fakat konu İslami Ezoterizm olduğu için ben böyle bir örnek vermekle yetineceğim.

Saygı ve sevgilerimle barış sizlerle olsun.


Ekim 06, 2018, 11:15:33 ös
Yanıtla #2
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 94
  • Cinsiyet: Bay

Güzel bir konu ve içerik. Tasavvuf, Müslüman birisi olmadığım halde beni etkileyen bir şeydir. Nasıl bir Hristiyan, Musevi ilahisindeki melodilerin ve sözlerin ahengi ruhumu büyülüyorsa, Tasavvuftaki Ney melodileri içimi aynı hoşlukta coşturmaktadır. Bence dinin en güzel kısmı maneviyata keşif çalışmalarıdır ki Tasavvuf İslam için bu çalışmaların kendisidir.

Tarikatların bazılarının içerdiği geleneklerden bir tanesi ise insanlar (başta şeyhler) kafaları karışık olduğu, depresyona girdikleri yada stres içinde oldukları vesaire durumlarda çilehaneye girip kırk gün yada daha fazla-az (uygulanma sırasındaki olaya göre değişir ama genelde kırk gündür bunu bozan çok az sayıda birey var) zihnini temizleme girişimleri olan Halvete Girmek çok önemli bir konudur. Öyle ki Masonlukta mevcut bulunan Tefekkür Hücresi olayıyla olan benzerliği Tefekkürün etkinliğine örnektir. Hah bu çalışma farklı inanışlarda da farklı isimlerle ve yapılışlarla yapılmakta fakat konu İslami Ezoterizm olduğu için ben böyle bir örnek vermekle yetineceğim.

Saygı ve sevgilerimle barış sizlerle olsun.
Katkınız ve kattıklarınız için teşekkür ederim Sn Novayst. Müslüman bir bireyim. Bahsettiğiniz şekilde bir Hristiyan ve Musevi ilahisi'nin ruha hitabı, ahengi, rengi ve sesi beni de etkilemekte. Mevcut zaman dilimindeki tasavvuf önderleri olduğunu iddia eden çoğu kişinin tutumlarına ve örnek olmayacak hayatlarına kendimce dikkat çekmek istedim. Çoğu Müslüman insanın olan biteni görmesine rağmen susması, bilmeden kananların da araştırmayıp kanma konusunda ısrar etmesi mevzu bahis meseleden daha da ironi. Konuya mum yakarak ekleme yaptığınız için tekrar teşekkür ederim. Saygılarımla
Yaptığın işi gönlünde hissedersen, ırmaklar çağlar içinde. Mimar Sinan