Masonlar.org - Harici Forumu

Inanc => 3 Buyuk Din => Islam => Konuyu başlatan: Samuray - Ağustos 03, 2013, 12:07:32 ös

Başlık: Hadis Uydurmacılığı ve İslam -1-
Gönderen: Samuray - Ağustos 03, 2013, 12:07:32 ös
Merhabalar sevgili üye arkadaşlarım.

Bir çok ortamda zaman zaman bir takım uydurma hadisleri ve güyya sünneti din zanneden insanlara rastlıyoruz. Bu konuda birşeyler yapabilmek için Y. Nuri Öztürk'ün Kurandaki İslam kitanbının Furkan Suresi maddesinden alıntılar yaparak durumun ciddiyetini sizlerle paylaşmayı uygun buldum. İyi okumalar:

"Hz. Peygamberin en büyük mücadelelerinden biri de Allah'ın kitabı dışında bir di kaynağının ortaya çıkmasını engellemek için olmuştur. O, işte bunun ilk adımı olarak; kendi sözlerinin yazılmasına müsade etmemiş, ondan habersiz birşeyler yazanlara yazdıklarını imha ettirmiştir.
Bu davranışının ilk zamanlarda olduğunu sonradan hadis yazımına müsade ettiğini söyleyeler, tarihe akla ve dinin ruhuna uymayan bir iddia içindedirler. İddianın yanlışlığını anlamak için klasik kaynaklara dahi bakmak yeterlidir. Bir örnek olarak İbn. Abdil Berr'in Camiul beyani'l-ilm adlı eserinden bazı satırlar aktaralım. Anılan eserin Hadisin yazılmasının ve ebedileştirilmesinin kerahetine ilişkin bab adını taşıyan bölümünde şu satırları okuyoruz. "Resul buyurmuştur ki "Benden kuran dışında bir şey yazmayın yazmış olan derhal imha etsin! "  Zeyd bin Sabit Muaviyenin yanına gitmişti, Muaviye ondan bir hadis rivayet etmesini istedi bir kişiye de bunu yazmasını emretti. Bunun üzerine Zeyd şöyle dedi "Resul bize sözlerinden herhangi birini yazmamamızı emretti ve yazmış olduklarımızı yok ettirdi." Hz. Ali halka hitap ettiği bir konuşmasında şöyle demiştir "Elinde yazılı hadis bulunan onu yok etsin. Şu bir gerçek ki insanlar ulemanın hadislerine uyup rablerinin kitaplarını terk ederek helak olmuşlardır." Ebu said el hudri kendisinden bazı rivayetleri yazmak isteyenlere şunu söylemiştir. "Bu sözleri yazarak musaflar mı vücuda getirmek istiyorsunuz? Aynı zat böyle bir istek karşısında şunu da söyleyebilmiştir: "Resulden rivayet ettiğim bir hadisi kuran mı yapmak peşindesiniz?
İmam Malik şöyle diyor: "Hz. Ömer hadisleri toplayıp yazdırmak istemişti. Sonra düşündü ve kararını şöyle açıkladı "Hayır, Allah'ın kitabının yanında bir başka kitaba yer veremeyiz." Ömer bu kararrın gerekçesini şöyle açıklamıştır "Geçmiş zamana baktım ve gördüm ki sizden önce bazı topluluklar vahyin dışında bazı kitaplar oluşturdular sonra bu kitaplara sarıldılar. Allah'ın kitabını terk ettiler Allah'a yemin ederim ki Allah'ın kitabının yanında başka bir kitabın varlığına ebediyen razı olamam." Hz Ömer bu kararının ardından bütün valilerine genelge göndererek hadis adına ellerinde bulunan herşeyi yok etmelerini emretti. Dahhak şöyle diyordu "İnsanlar üzerinde öyle bir zaman gelecek ki hadisler labildiğince çoğalacaklar da kuran tozlar içinde kalacak ve hiç kimse ona bakmayacak."

Bu günlük bu kadar aynı yerden alıntı yapmaya devam edeceğim...
Başlık: Ynt: Hadis Uydurmacılığı ve İslam -1-
Gönderen: Melina - Ağustos 04, 2013, 02:40:02 öö
Aslında sünnet, olması gerektiği için olmalıdır. Burada bir tabu'dan ileri gidemediğini söyleyebiliriz. Sayın Göktaş'ın da belirttiği üzere..

Fakat, Hristiyan sünnet olmaz, Müslüman sünnet olur gibi yaygın bir algı var. Az önce başka bir başlık altında değinmiştim; Sünnetin aslında ne anlam taşıdığından çok, kişilerin bağlı oldukları dinin koyuluğuna bağlı olarak bu tabularını yıkamadıklarını söyleyebilirim. Müslüman domuz eti yiyemez benzeri bir algı.
Başlık: Ynt: Hadis Uydurmacılığı ve İslam -1-
Gönderen: Samuray - Ağustos 05, 2013, 10:51:15 öö
Aslında sünnet, olması gerektiği için olmalıdır. Burada bir tabu'dan ileri gidemediğini söyleyebiliriz. Sayın Göktaş'ın da belirttiği üzere..

Fakat, Hristiyan sünnet olmaz, Müslüman sünnet olur gibi yaygın bir algı var. Az önce başka bir başlık altında değinmiştim; Sünnetin aslında ne anlam taşıdığından çok, kişilerin bağlı oldukları dinin koyuluğuna bağlı olarak bu tabularını yıkamadıklarını söyleyebilirim. Müslüman domuz eti yiyemez benzeri bir algı.
Sayın Melina
benim sünnet dediğim peygamberin uygulaması demek. Sünnetin kelime manası uygulama demektir. Erkeklerin olduğu sünnetle bir ilgisi yok...
Saygılarımla