Masonik Kültür Kültür, uygarlığın eriştiği gelişimin, kişi üzerinde doğal bir tezahürü olarak ifade edildiği gibi, eğitim ve yetiştirme yolu ile entellektüel olgunlaşma olarak ta izah edilmektedir. Aslında, kelime daha geniş ve kompleks bir manayı kapsamaktadır. Tarımda kültür, nebatın büyüme esnasında, ayıklanma suretile biyolojik gelişme ve olgunlaşma olarak tanımlanır. Halk arasında kültür, kelimesi, uygarlığın belirli bir aşamasını ve şeklini ifade etmektedir. Masonik kültür, bir kardeşlik ortamı ile çevrelenmiştir. Sevgi dolu bir ortamın verdiği eğitim ve sembolizmalarımız, bize hayat gemimizi, sığ sularda dahi, dengeli ve emniyetle yönlendirmemize yardımcı olur. Masonluk, yüzyıllar boyunca, uygarlığın gelişmesinde önderlik etmiş ve insanlığın iyiliği ve yücelmesi için mücadele vermiş ve büyük başarı kaydetmiştir.
Geniş manada masonik kültür, insan hayatını basitlikten kurtarıp, şerefli ve seviyeli olmasına yönelik bir yaklaşımın tarzıdır. İyiliği, fazileti ve bir cok insanlık hasletlerini içeren bu Kültür, zamanla, kişiliğimize yerleşir ve günlük faaliyetlerimizin her aşamasında kendini yansıtır. Masonik prensiplerin mevcut olduğu ortamda, eğitimimiz ve ilerlememiz, bizi bir spiritüel anlayış düzeyine yükseltir ve böylece, hayatın insafsız iniş ve çıkışlarına göğüs germemize ve ayak uydurmamıza yardımcı olur. Masonik, kültür, dış alemde, gıpta ile izlenen, iyi örnek, teşkil edici ve hariciyi içimizden biri olmaya teşvik edici bir unsurdur. Velhasılı Masonik Kültürün içerdiği başlıca özellikleri şu şekilde sıralayabiliriz;
KARŞILIKLI SAYGI Kardeşler arasında eşitliğe saygı konusu, loca çalışmalarının her evresinde, sürekli olarak işlenmektedir. Bu haslet, kalplere o denli derin yerleşmiştir ki, masonların dış alemle olan temas ve davranışlarında da kendini bütün güzelliği ile yansıtır. Böylelikle, bir çok haricinin bizden biri olma hissini kamçılar.
İTİBAR Masonluğun temel menkibesi, melik Süleyman mabedinin inşası etrafında geçer. Mabedin yapısında kullanılan ve titizlikle seçilmiş ham taş, o denli mükemmel ölçüde ve cilalıdır bu taşları birbirine bağlamak için herhangi bir sıvaya ihtiyaç duyulmaz. Kadım devirlerde geliştirilen bu usul, sonraları Yunan ve Romalılara intikal etmiş ve onların da, şahane mabet ve yapı eserleri yaratmalarına sebep olmuştur. Daha sonraları, orta çağda,
Hür denilen operatif Masonlar, Avrupayı baştan başa dolaşarak, birçokları bugün dahi kullanılan, eşsiz mabet ve kiliseler inşa etmişlerdir. Bir ülkeden diğerine, hatta bir yöre'den başka bir yöre'ye seyahat etmenin sınırlı olduğu, köleliğin bulunduğu bir ortamda, bu kimselere serbestçe dolaşma ve bir usta mason yevmiyesini kazanma hakkı tanınmıştı. Derecelerimizde her aday'a, cilalı taş bilgisi öğretilmekte, ona, bir hürmason olarak, her devir ve ortamda, mükemmel olma nasihati verilmektedir. Bu onun için onur verici, ve itibarlı bir sorumluluktur.
EĞİTİM Beşer de kültür bilim'e dayanır. Bilim iyinin fenadan ayrılması için elzemdir. Bilgi gücü, kardeşliğin yükselmesinde en önemli etkendir. Çalışma ahlâki, kardeşliğimiz öğretilerinin doruğunu teşkil eder. Loca çalışmalarında, derecelerine göre, ritüel ve sembollerin teşkil ettiği masonik idealler, üstatlar tarafından, kardeşlere sürekli telkin edilir. Eğitim, Masonik Kültürün anahtarıdır. Onsuz var olmak mümkün değildir.
KENDİNE GÜVEN Yaşamımızda, birçok kereler, hal'edilmesi karakterimize dayanan durumlarla karşılaşmışızdır. Zaif iradeliler, genelde işin hallini ya zamana terk ederler ve yahut da tamamen üstlerinden atarlar. Tabiatile bu da onları, içinden çıkılması mümkün olmayan durumlara iterler. Masonluk, Bünyesine iyi insanları almayı, ve onları, daha iyi birer birey haline getirmeyi amaçlar. Girişimlerimizde, başarılı sonuç almak için işbirliğine gerek görülen kardeşlerde, daima kendine güveni olanlar seçilir. Bu husus Masonlara ritüelierde, alegori ve semboller ile işlenmektedir. Kendine güven, güzel bir yaşam için, Mason'a yardımcı olur. Kendine güveni olan bir kimsenin başarısızlığa uğramasına ender rastlanır. Devrimizde âdet olduğu üzere, «köşeyi dönme», «Sollamak» v.b. «Col-loauial» bir tabir yaratmak gerekirse, her ne derecede olursa olsun, sahibi bulunulan bir mason kimliği, kişi için en iyi bir referans «Maymuncuğu»dur. diyebiliriz. Bir çok kilitlerin açamayacağı kapıyı o açar. Böyle bir «kültür kimliği» güzel muhafaza etmeliyiz ve akıllıca kullanmalıyız. Hür Masonluğun bu büyük kültür birikimini kullanmakla, iyi bir dünyada daha iyi bir insan olabiliriz. Masonik kültür, uygarlığın ve gelişmişliğin en zarif şeklini teşkil eder; yeryüzünde insan beceri ve başarısının çıkabildiği en üst noktadır.
Bütün iyi insanlar oraya erişme çabasındalar.
Dileriz, E.U.M. Bizi de oraya ulaştırsın.
Nezih RONA
Mimar Sinan Dergisi / Sayı 70
