Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: İhvanüssefa (Safiler)  (Okunma sayısı 3038 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Ocak 24, 2008, 06:59:47 öö
  • Mason
  • Uzman Uye
  • *
  • İleti: 1235
  • Cinsiyet: Bay

Ezoterik nitelikli Orta Çağ İslam örgütlerinden biri de "İhvanüssefa" ismini taşır. Sözlük anlamı "saf / arınmış kardeşler" anlamına gelmektedir. Bu yüzden "Safiler" olarak da anılmışlardır.

Bu örgütün nerede ve ne zaman kurulduğu, tam ve kesin bir biçimde bilinmemekle berbaer 10. yüzyılda Bağdat dolaylarında ortaya çıkmıştır.

Farabi, İbn-i Sina ve Biruni gibi bir çok ünlü İslam bilgininin buörgütün ileri gelenlerinden oldukları söylenir.

İhvanüssefa, aslında bir Şii tarikatı niteliği taşımıştır. Bu nedenle de Sunni inancında olanlarca pek tutulmamış hatta kötülendiği bile olmuştur. Tarikatın temel amacı, dinsel inançları boş, batıl varsayımlardan arındırarak, bilim ve felsefe yoluyla insanlar arasında uzlaşma yaratmak, her öğretinin en güzel ve yararlı öğelerini bir araya toplamak böylelikle üstün düzeyde bir toplum düzeni oluşturmaktı.

Kİmilerince bu amaç, "devlet içinde devlet kurmak" olarak nitelenmiş bu nedenle Safiler, "ihtilalci kişiler" sayılmıştı.

Örgütün felsefesi Tasavvuf ile uyum içerisinde değildi. Safilere göre tasavvuf,  gerçeğin yolunu bulmak için bir araç olabilirdi ama bu yetersizdi. Amaç, insanlığın birlik ve beraberliğini sağlamak olmalıydı. Oysa tasavvuf, yalnızca bireysel yetkinleşmeyi aöaçlıyor, topluma ve insanlığa yönelik bir erek yaşımıyordu.

Bu nedenle safiler, mutasavvıfları, tasavvuf erbabı' nı kötülemeseler bile sadece kendilerini düşünen kişiler olarak niteleyip küçümserlerdi. Oysa İhvanüssefa'nın kapısı her ulustan olanlara, hatta bir Şii mezhebi tarikatı olmasına karşın her dinden ve her insançtan olanlara açık tutulurdu.

Tempus fugit...


Ocak 26, 2008, 06:20:09 ös
Yanıtla #1
  • Ziyaretçi

İhvanüssefa' nın islama yaklaşımı akılcı bir yaklaşımmış. Dogmalara direkt inanmak yerine ne olduğunu anlayarak benimsemeyi seçmişler sanırım... Zaten Yaratan' da bunu ister, yoksa neden aklı versin insanlara? Ayrıca Mevlevilik gibi, "ne olursan ol gel" denmiş ve her inançtan insan davet edilmiş...

Paylaşımınız için teşekkür ederim Sn. Omnia Tempus Alit...

Saygılarımla,


Ocak 26, 2008, 07:24:20 ös
Yanıtla #2
  • Ziyaretçi

Allah'a inanmanın rüelü türlü yolları ve nedenleri vardır.Nedenlerini üç temelde birleştirebilirim Birincisi cehennem korkusu ikincisi cennet arzusu üçüncüsü ise Allah sevgisidir.Elbetteki Allah sevgisi en güzel olanıdır.Yolların en güzeli ise gözükapalılıktan ve batıl olandan  kurtulup her inanışı araştırıp Allah'ı bu şekilde bularak sevmektir.
Güzel temeli olan bir örgütmüş.


Ocak 26, 2008, 08:44:58 ös
Yanıtla #3
  • Ziyaretçi

Size katılıyorum Sevgili Galilei, Allah hiç bir kulunun bir şeye körü körüne inanmasını istemez. Aklı o yüzden vermiş, kullarının emirlerini yerine getirmesini isterken düşünmesini de istemiştir. O nedenle hepimize hür iradeyi vermiştir...