Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: Geçmişteki bir sesi tekrar duyabilmemiz mümkün mü?  (Okunma sayısı 23182 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Mayıs 26, 2009, 03:53:49 ös
Yanıtla #30
  • Mason
  • Orta Dereceli Uye
  • *
  • İleti: 353
  • Cinsiyet: Bay

Sayin Ozak1977,

Cok haklisiniz, elim surcmus... Duzeltme icin tesekkurler.

Saygilarimla,
Bakmak yetmez, gormek gerek...


Mayıs 26, 2009, 09:34:21 ös
Yanıtla #31
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 319
  • Cinsiyet: Bay

Geçmişteki sesleri duymak isteyenler regresyon terapisi yaptırabilirler. :) Astral seyahat aşamasına ulaşmak kolay bir iş değildir.

Doğru;) ama Bireyin geçmiş yaşamlarını hatırlamamaları gerektiğinden yanayım :) Çünkü Kişi, Dünyaya bir değil bin kere gelmiştir. Düşünün (!) Geçmiş Yaşamlar Hafızalardan silinmeseydi, Beynimiz ne halde olurdu :D Yaşam Kasetleri Hafızalardan Silinmektedir. Bazı Hipnoz Yöntemleri neticesinde Kişinin önceki yaşamlarını hatırlaması sağlanıyor ancak yine de bunun pek de taraftarı olduğumu söyleyemem. Sonuçta Yaşadığın An, önemlidir ve Nereye Varmak istediğin;) Bu yüzden de en iyisi geçmişi geçmişte bırakıp Geleceğe Süratle Adım Atmak gereklidir.

Bu arada Astral Seyahatlerde bulunmak sanıldığı kadar pek de zor olmasa gerek ;) Çünkü birkaç Meditasyonla halledileceğini sanıyorum.
"KENDİMİZİ GÖZLERİMİZİN OLDUĞU YERDE SANIYORUZ"

İsviçre'de yapılan deney, "beyindeki, dokunma ve görme merkezleri arasındaki bağlantı kopukluğunun" fiziki bedenin dışına çıkıldığı hissi yaratabileceği varsayımı üzerine kuruldu.

Gönüllü denekler, gözlerine sanal gerçeklik gözlükleri takarak, bir kameranın önünde ayakta durdu. Denekler, bu gözlükler sayesinde, kendi bedenlerinin üç boyutlu arkadan görüntüsünü, kendi önlerindeymiş gibi görebiliyordu. Araştırmacıların, sırtlarına bir kalemle dokunduğunu gözlükler sayesinde görebilen denekler, kalemin gerçek sırtlarına değil, önlerinde gördükleri "sanal sırtlarına" dokunması sonucu onu algılıyormuş gibi hissettiklerini söylediler.

Bir sonraki aşamada, deneklere gösterilen görüntü değiştirildi ve deneklere, sanal gözlükler aracılığıyla, gerçek bedenleri değil, bir mankenin sırtının üç boyutlu görüntüsü gösterildi. Mankenin sırtına kalemle dokunulduğunu gören denekler, buna rağmen önlerinde gördükleri bedeni "hala kendi bedenleri gibi algıladıklarını" ifade etti.

Gözlükleri çıkarılan ve birkaç adım geri yürütülen denekler, eski yerlerine dönmeleri istendiğinde ise gereğinden fazla yürüyerek fiziki bedenlerinin değil, sanal bedenlerinin eski pozisyonuna yakın yerde durdu.

Londra Üniversitesindeki ekibin yaptığı deney de benzer bir mantık üzerine kuruldu. Buradaki ekibin başkanı Dr. Henrik Ehrsson, kendi deneklerinin "sanal bedenleri tehdit altındayken, gerçekmiş gibi algılayarak psikolojik tepkiler verdiğini" saptadı.

Dr. Ehrsson, "Bu deney, beden dışı deneyimde kişinin görsel algısının çok önemli olduğunu ortaya koyuyor. Başka bir deyişle bedenimizin, gözlerimizin olduğu yerde olduğunu sanıyoruz" diye konuştu.

Bulgularını yorumlayan bilim adamları, bu deneylerin "beden dışı deneyim"i laboratuvar ortamına taşıdığını ve nasıl meydana geldiğiyle ilgili en önemli teorilerden birini sınadığını belirtiyor.


Mayıs 26, 2009, 09:55:02 ös
Yanıtla #32
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 319
  • Cinsiyet: Bay

Geçmişteki bir sesi duyabilmek mümkün mü?
Bu sorunun cevabı sebebe göre değişir. Kişisel bir konu üzerinden baktığımızda gayet güzel mümkündür.
3 yıl önceki sevgilimin ses ve ses hareket vuruşları hala aklımdadır. :) Fakat konuyu genel olarak ele aldığımızda ise mümkün gibi gözükmüyor. Dünyada 1 sn. de kaç milyar tane ses birbirine karışıyor. İşin içine hayvanları, bitkileri, rüzgarı diğer tüm etmenleri de koyarsak sn. de kaç ses dalgalanıyor bunu hesaplamak gerekir ki mossad abiler sesleri dinlesin veya birileri cebrail A.S.'ın konuştuklarını dinlesinler :) en basitinden bir karınca ile çekirgeyi bile birbirinizden ayırabilmek için epey uğraşmaları gerekir.
Amaç sadece insan ise bu sistemin insana özel yorumlanması için diğer tüm etmenleri devre dışı bırakmaları gerekir. Bu kaç yüz yıl alır sizce?

Geçmişteki bir sesi tekrar duyabilmemiz mümkün olsaydı, herhalde bin yıllar önce şuan ki teknolojiden çok daha öte bir gelişmişlik olduğunu da okurlar ve mevcut bilim teknolojisinin bu kadar hızlı ilerlemesi sonucu sil baştan olacağını da anlayabilirlerdi.

Şayet insanlar yaşaması gerektiği gibi yaşabilselerdi, şimdi bunları konuşmaz bizzat kitaplardan okurduk.
Tabii bir takım tek dişi kalmış canavarlar istila ettikleri yerlerde onca büyük alimleri, bilginleri öldürüp, yaşayan kütüphaneleri yakıp yıkmasalardı.

Bu sayede geçmişteki sesi duymak mümkün olsa bile bunu sadece kendi çıkarları için kullananlar olamazdı.


Mayıs 27, 2009, 04:30:22 ös
Yanıtla #33
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 1731
  • Cinsiyet: Bay

Geçmişteki sesleri duymak isteyenler regresyon terapisi yaptırabilirler. :) Astral seyahat aşamasına ulaşmak kolay bir iş değildir.


Sayın Mistic,

Regresyon terapisinin gerçekten faydalı olup olmadığını merak edenlerdenim;bukonuda deneyiminiz varmı,beni aydınlatırmısınız?

Bukonu da iddia sahibi olanlar samimimidirler;yoksa bazı alternatiftıp konularında olduğu gibi bu da bir tuzakmıdır?


Saygılarımla...
Ben"O"yum,"O"ben değil...


Mayıs 27, 2009, 09:19:51 ös
Yanıtla #34
  • Ziyaretçi

Kimsenin, inancına saygısızlık etmek gibi bir niyete sahip değilim, ancak dervişlerin hu erenler seslenişi, evet "ifade etme" anlamında bir soruya yanıt olabilir, ancak iki doğru arasındaki en kısa çizgi doğrunun uçlarının birleşmesi sonucu oluşur, bu da "bükülme, kırılma" işlevsel bir oluşumu temsil eder, enerjinin bükülmesi sonucu insan-canlı enerjiye dönüşür,(veya karadeliklerin bu kırılma sonucu ortaya çıktığını da söylerler..) bu da günümüzde dünya da yaşayan bir varlık için "ölüm" dür, a- b düzlemi, doğal koşullarda birbirine benzemediği için adı üstüne "a" başka "b" başka lise fizik bilgileriyle, etki tepki olsa, henüz o kadar hızlı hareket edilmiyor, etki tepkinin olmadığı yerde geçmişteki bir sesi, şimdiki verilerle bilmek olanaklı değildir. Sıkıldım, çok daha ayrıntılı anlatılır, Fizikçiler anlatır birgün...Dıscovery bilgisi ve okumalar, Cern, Hz Hubble...


Ekim 02, 2010, 01:15:55 ös
Yanıtla #35

Zamanda yolculuk yapan herkes için doğal bir durum gibi.. şaka bi tarafa da ya ben astral seyahat tekniklerini öğrendiğimden beri bir sorundan kurtulamıyorum bunu nasıl çözeceğimi de bilemiyorum.. tabi sık sık astrale çıkanlar bana yardım edebilirler de .. şimdi şöyle bi durum var: bu da beni sinir ediyor..

astral bedenimin maddi bedenimden ayrılması esnasında genellikle bi şokla karşılaşıyorum ve bu konuda da yeterince eğitilemediğim için bu tür şeylerle karşılaşmaktan hiçbirbiçimde kaçınamicağım kesin.. sonra tam uykuya dalmak üzereyken ani ve güçlü bi çırpınışla uyanıyorum, galiba bunun nedeni de astral bedenin, maddi bedenden oldukça sert bi biçimde ayrılması ve astral bedenimin, fiziksel bedenimin tam uykuya dalmadan dışarı çıkmasıymış..Bunun sonucunda ise doğal olarak tabi benden daha iyi bilirsiniz ki, astral bedenin maddi bedene bi gümüş kordonla bağlantılı olması söz konusu ve bu gümüş kordonun da yaşanılan bu tehlikeli durumlarda giderek büzülmesi meydana geliyormuş. Hay allah bu da kötü bir durum teşkil ediyor herhalde.. her neyse sonra da dönüşte de malum giriş ve çıkışlarda tam dikkatli olamadığım için de sanki yukardan aşağıya düşüyormuş gibi ani ve kötü bi hisle kendime geliyorum. ya ben bu durumdan nasıl kurtulacağımı bilmiyorum, hem bu konuda gerçekten esaslı bi eğitim alanlar var mı? varsa da ne şanslılar :(     millet daha ortaçağdan astrale çıkmaya başlamışlar ben de daha yeni yeni :( çok kötü bişey ya asrın gerisinden takip etmek..
« Son Düzenleme: Ekim 02, 2010, 01:22:29 ös Gönderen: Isabella »
הדבר היחיד לשמור על אנשים בחיים הוא אהבה וכבוד

Aimer et être aimé c’est sentir le soleil des deux cotés.

«Ոսկե Տարիքը - Փոթորիկները, չի կարող կանխել մարդիկ սիրում են ծովը.


Ekim 02, 2010, 03:06:43 ös
Yanıtla #36
  • Ziyaretçi

Sayın İsabella korkularınız, bilinçaltı beslemeleriniz, dünya görüşünüz hepsi astrale etki eden şeylerdir. Astral seyahati allayıp pullayıp bize sattıkları için bunlardan bahsedilmez ve korkutulur ancak astral seyahat anında siz ne düşünürseniz o olur çünkü çıkış aşaması sırasında bilinçaltına giriş ve ordan çıkış vardır. Bu yüzden ölümden dönen insanlar dinlerine göre bazı şeyler görürler, örneğin bir hıristiyan öldüğünde isayı, müslüman öldüğünde melekleri vs görür. Bunun sebepleri tamamen bilinçaltı temizlemeleridir. Benim önerim öz inceleme yapmanız böylece en azından bazı korkuları veya yanlış bilgileri temizleyebilirsiniz. Anlattığınız durum patlama veya bir anda nefes nefese kalkmak ise üzerinizde bir kilitte olabilir burda ise KESKİN NİYET önemlidir. Tamamen astrali isterseniz yavaş yavaş o kilitler çözülecektir.

Bu gümüş kordon olayı ise pek kabul etmediğim bir durumdur daha çok 4 kutuplu mıknatıs tarafından tutulursunuz. Astral bedenle, fiziki beden arasındaki bağı sağlayan mıknatıstır ve asla çözülmez, bozulmaz. Yine yukarıda belirttiğim gibi bilinçaltına kordon vs gibi beslemeler yaparsanız bu mıknatıs sizin çıkmanıza asla izin vermez.


Ekim 02, 2010, 03:13:28 ös
Yanıtla #37


Sayın İsabella korkularınız, bilinçaltı beslemeleriniz, dünya görüşünüz hepsi astrale etki eden şeylerdir. Astral seyahati allayıp pullayıp bize sattıkları için bunlardan bahsedilmez ve korkutulur ancak astral seyahat anında siz ne düşünürseniz o olur çünkü çıkış aşaması sırasında bilinçaltına giriş ve ordan çıkış vardır. Bu yüzden ölümden dönen insanlar dinlerine göre bazı şeyler görürler, örneğin bir hıristiyan öldüğünde isayı, müslüman öldüğünde melekleri vs görür. Bunun sebepleri tamamen bilinçaltı temizlemeleridir. Benim önerim öz inceleme yapmanız böylece en azından bazı korkuları veya yanlış bilgileri temizleyebilirsiniz. Anlattığınız durum patlama veya bir anda nefes nefese kalkmak ise üzerinizde bir kilitte olabilir burda ise KESKİN NİYET önemlidir. Tamamen astrali isterseniz yavaş yavaş o kilitler çözülecektir.


Anladım, çok teşekkür ederim Sevgili Turgon; bana inanılmaz yarar sağlicak şekilde açıklamalar getirdiniz. Evet, haklısınız. Bunu uygulicam.

Tekrar teşekkürler. inanılmaz derecede üzerimdeki sıkıntıdan öyle bi kurtuldum ki anlatamam:) sağolun..


Bu gümüş kordon olayı ise pek kabul etmediğim bir durumdur daha çok 4 kutuplu mıknatıs tarafından tutulursunuz. Astral bedenle, fiziki beden arasındaki bağı sağlayan mıknatıstır ve asla çözülmez, bozulmaz. Yine yukarıda belirttiğim gibi bilinçaltına kordon vs gibi beslemeler yaparsanız bu mıknatıs sizin çıkmanıza asla izin vermez.


Anlıyorum, bu gümüş kordon olayına da takılmadım değil aslında şöyle bi durum varmış tabi okuduğum bazı kitaplardan esinlenerek.. nasıl ki ana rahminde bebeğin annesinden ayrılması için göbek kordonunun kesilişi gibi ölüm anımızda da bu gümüş kordon koparmış.. ve tıpkı bebeğin doğuşuyla birlikte nasılki annenin bedeninde sürdürmüş olduğu hayatın ölümü gibi aynı şekilde bizim de bir başka boyuta doğuşumuz gibi.. yani anlicağımız astral bedenle maddi bedeni birbirine bağlayan bu söz konusu olan gümüş kordonmuş.. öyle anlatılıyor:)
« Son Düzenleme: Ekim 02, 2010, 03:24:05 ös Gönderen: Isabella »
הדבר היחיד לשמור על אנשים בחיים הוא אהבה וכבוד

Aimer et être aimé c’est sentir le soleil des deux cotés.

«Ոսկե Տարիքը - Փոթորիկները, չի կարող կանխել մարդիկ սիրում են ծովը.


Ekim 02, 2010, 08:15:03 ös
Yanıtla #38
  • Ziyaretçi

Sayın İsabella yardımcı olabildiğiysem ne mutlu bana. Umarım sorununuzdan kurtulursunuz.

Gümüş kordon olayı yani anlatım evet doğrudur ama genelde gümüş kordon bir benzetmedir, kapalı anlatımdır. Yoksa bebek örneği çok güzeldir ama gümüş kordon için değil mıknatıs için geçerlidir. Tabi buna karışmam mümkün değil bu inancınızdır ancak ne olursa olsun gümüş kordon konusundada endişelenmeyin. İnternette gümüş kordon çalışması yapılmazsa odadan çkılmaz deniliyor ancak benim tanıdığım bir çok kişi gümüş kordondan haberli yada habersiz hepsi astrale ilk çıkışlarında çok uzak mesafelere gitmişlerdi.


Ekim 02, 2010, 08:24:04 ös
Yanıtla #39

Sayın İsabella yardımcı olabildiğiysem ne mutlu bana. Umarım sorununuzdan kurtulursunuz.

Umarım:) Sayın Turgon; hakikaten insanoğlu o kadar değişik bi biçimde yaradılmıştır ki, bazan kendisini dahi sahip olduğu özellikleri tabi çoğunun farkında olamaması daha çok fazlasıyla kısıtlandığındandır, bunun bir nedeni olduğunu zannedersem geçmişteki hatalarımızdan özellikle de insanlara birtakım doğaüstü güçlerin giderek kötü amaçlı kullanımı ne yazıkki bizi - bizleri birçok değerden yoksun bırakmıştır. Fakat sevindirici yan, bunların tekrardan bizlere armağan edilmesi, insanlar tarafından yeniden kazanılabilinmesinin mümkün olunması.. Bazan değişik bir durumla karşılaştığımda nedenini anlayamamaktan ötürü önemli derecede bir sıkıntıya düştüğümü ama paylaştığımda ise sizin gibi değerli dostlar tarafından aydınlatılmam beni ne derecede mutlu ettiği aşikar:) yardımlarınızın ölçütü benim için inanılmaz bir değer taşıyor. Özellikle de bunu severek ve isteyerek yapmanız cabası.. ( bazan insanoğlu çok büyük bir şekilde çaresiz de kalabiliyor.. böyle durumlarda size karşı yönelttiğim duygularımı lütfen abartılı olarak düşünmeyiniz. )

 
Tabi buna karışmam mümkün değil bu inancınızdır ancak ne olursa olsun gümüş kordon konusundada endişelenmeyin.

Anlıyorum. Buna sevindim.

Saygılarımla,
הדבר היחיד לשמור על אנשים בחיים הוא אהבה וכבוד

Aimer et être aimé c’est sentir le soleil des deux cotés.

«Ոսկե Տարիքը - Փոթորիկները, չի կարող կանխել մարդիկ սիրում են ծովը.


 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son Gönderilen:
15 Yanıt
11523 Gösterim
Son Gönderilen: Şubat 25, 2008, 08:09:04 ös
Gönderen: tuana
0 Yanıt
2638 Gösterim
Son Gönderilen: Ağustos 24, 2008, 04:54:55 ös
Gönderen: bugfree
0 Yanıt
2783 Gösterim
Son Gönderilen: Ocak 10, 2009, 03:36:06 ös
Gönderen: Mozart
7 Yanıt
7287 Gösterim
Son Gönderilen: Ağustos 24, 2009, 01:01:48 öö
Gönderen: Mozart
3 Yanıt
8335 Gösterim
Son Gönderilen: Haziran 05, 2011, 10:34:49 ös
Gönderen: Prometheus
15 Yanıt
20017 Gösterim
Son Gönderilen: Temmuz 15, 2011, 10:48:07 ös
Gönderen: Zagzagel
8 Yanıt
3363 Gösterim
Son Gönderilen: Temmuz 19, 2013, 12:33:45 öö
Gönderen: Alşah
0 Yanıt
2210 Gösterim
Son Gönderilen: Temmuz 18, 2013, 10:09:30 ös
Gönderen: Melina
0 Yanıt
1974 Gösterim
Son Gönderilen: Mart 06, 2015, 12:37:20 öö
Gönderen: Ömercan
14 Yanıt
8505 Gösterim
Son Gönderilen: Mayıs 12, 2015, 07:27:20 öö
Gönderen: ADAM