Ek olarak;
Horus'un gözü ile resimdeki göz aynı değildir.Göz sembolü farklı çizimler ve farklı semboller ile birlikte kullanılabilir.Örneğin Horus'un gözünün anlamı bellidir.Ama Horus'un gözünü bir el ile birlikte sembolize edildiğinde daha farklı bir anlam taşıyabilir.Her kültürde genelde benzer anlamlar taşımakla birlikte tersi bir durumda söz konusu olabilir.Horus'un gözü ile hamsa ve benzerlerinin içinde bulunan gözün anlamlarında ve görsellerinde farklılık bulunmaktadır.Antik Mısır döneminde el ile iyileştirme metodu kullanılmıştır fakat içerisinde Horus'un gözünün kullanılıp,kullanılmadığı hakkında net bir bilgiye sahip değilim.Kullanılmış olsa bile farklı bir adı olmalıdır.Horus'un gözü olarak adlandırırsak doğru olmaz.Ekte paylaştığım resim ve benzer çizimleri Horus'un gözü olarak adlandırılabilir..
Göz sembolü anlam olarak bilginin,gücün ve isteğin kaynağıdır.İbranice ayin olan kelime aynı anda hem ''göz'' hem de ''kaynak'' demektir.
''Eğer göz hem dölleyip hem de öldürebilseydi yollar cesetler ve hamile kadınlar ile dolu olurdu.'' Paul Valery tarafından görsel alıcılık organının önemi için söylenmiş bu cümle ''betimleme'' ihtiyacını açıklamaktadır.Çünkü göz diğer tüm organlardan farklı olarak insanı dış dünyaya bağlar.Onun sembolik temsili ile dışsallaşma işi gücünü kontrol etmesinin bir biçimidir.Eski Mısır'da göz resmi ''göz'' ü ama aynı zamanda da ''yapmak'' fiilini işaret ediyordu.''Kötü göz'' ile arzu uyandırana kötü bir şekilde bakılır.Bu kötü gözle bakarak nazara uğratma inanışı tüm Akdeniz Yahudi,Hristiyan ve Müslüman ülkelerinde mevcuttur.Antik devrin Mısırlıları kem gözlere karşı korunmak için üzerinde Tanrı Horus'un gözünün olduğu bir nazarlık takarlardı.Stilize edilmiş bu göz udjat olarak adlandırılırdı ve Malta'da daima balıkçı teknelerinin pruvasına çizilirdi.Halen ülkemizde ve Yunanistan'da yaşayan bir gelenek olan mavi bir göz de nazar boncuğu olarak kullanılır.Afrika'nın kuzeyinde kötü bakışların etkisine maruz kalmamsı için düğünden önce nişanlı kızın eli kına ile boyanır.(Hamsa gibi)
Horus'un gözü ise; efsaneye göre Horus, Osiris'in oğludur ve babasının cesedinin tohumundan oluşur. Horus büyüyüp güçlenene kadar İsis, onu saklar. Horus, güçlenir ve Seth ile savaşır. Bu savaşta Horus Seth'in hayalarını koparır. Seth de Horus'un gözünü parçalar ve Horus, çıkan gözünün yerine “Uraeus” adlı bir yılanı takar. Bu yılan daha sonradan firavunların egemenlik simgesi olmuştur.Annesi İsis parçalanan gözü yeniden tek parça haline getirir, ama o göz görmez. Horus, tek gözlü olarak yaşamaya devam eder.(Güneş ve ay tutulması, Horus'un gözünün parçalanması ile oluşur) Çünkü Horus'un sağ gözü güneşe,sol gözü aya aittir.
Horus'un gözü, manevi anlamıyla, vicdanın gözünden hiçbir şeyin kaçmayacağını, insanın iç âlemindeki her niyetini ve yaşamdaki her davranışını gözden kaçırmayan bu merhametsiz yargıcın keskin bakışını sembolize eder. Bu vicdanın 24 saat kapanmadan açık kalan gözüdür. Bu yüzden Güneş ve Ay, Horus'un gözleri olarak ifade edilir. Çünkü Güneş ve Ay'ın her ikisi nöbetleşe, gece ve gündüz insanın üzerinden eksik olmaz, Horus'un 24 saat açık kalan gözleri gibi...