Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: Charles Darwin  (Okunma sayısı 48504 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Haziran 11, 2011, 07:25:24 ös
Yanıtla #100
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 342
  • Cinsiyet: Bayan

vee sayınn hacamat lutfen dediginiz gibi  arada sırada sacmalayın hos olabilir ama bunu surekli yapmayın nolur :))


Haziran 11, 2011, 10:45:38 ös
Yanıtla #101
  • Aktif Uye
  • ***
  • İleti: 667
  • Cinsiyet: Bay

Sayın enelsır,  hepsi mi bukadar yanlış hissedilir ? :) anlamadım sizi. 3. madde sizi anladığım ( hissettiğim ) kısım olsun

yanlış hisler...
1- size kırılmadım , kırıldığımı ifade eden tek bir cümle kurmadım.
2- ben Darwin karşıtı kitapları beğenmediğimi vurguladım.( mangalı tutuşturdum) .Lütfen, hislerinizi güçlendirin :)
3- Siz yazılanları okumuyor, özelde birbirinizden yanlış duyumlar alıp sonra ''hissettim'' diyip konuya giriyorsunuz..

Sayın enelsır :) gülerim ağlanıcak halime.

Ben burada verdiğim örneklerin bir tanesi tarafınızca anlaşılamamış bile. Anlaşılanlarda yanlış anlaşılmış ( mangalı tutuşturma ). Ben son söze gelsem, iyice kafalar karışacak. Henüz erken diye düşünüyorum. Üstelik siz daha konuyla ilgili net fikir ortaya sürmemişken, benden netice bekliyorsunuz.  Daha hala fikir tartışmıyoruz, dikkat ederseniz, çünkü ortaya bir fikir koymuyorsunuz,  ''Fikir ortaya koyun ikna olayım'' diyince de diyen taşlanıyor. Sayın ozkann görüyorsunuz işte hala konuya sizde dahil bir açıklık getirmediniz. Şimdi ben mi zaman kaybediyorum ? siz mi?

Soruya yanıt verirsiniz, vermezsiniz... verdiğiniz sürece tartışırız.. yok diyorsanız benden bu kadar.

Saygılarımla


Haziran 12, 2011, 12:15:51 öö
Yanıtla #102
  • Seyirci
  • Aktif Uye
  • ***
  • İleti: 647
  • Cinsiyet: Bay

Sayın hacamat, kullandığınız her kelimeye dikkat edin. Bu saygısızlığınız beni baştan çıkarabilir. Söylediklerinizin nereye gittiğinizin farkında değilsiniz. Kusura bakmayın ama benimde bir tahammül sınırım var. 3. şıkkınız sadece varsayımdır, evet bende sizin arkanızdan konuştum. Ama, size özelden mesaj atıp, halimi de anlatmaya çalıştım.
İnanmıyorum ki, hiçbir mason veya mason olmayan, sizden sıkılabilir ama ikiyüzlü olamaz. O 3. şıkkınızı geri alın lütfen.
Almazsanız, yada anlamazsanız, benim düşmanımsınızdır.

Kireç taşını işleyip harç ile ona tolerans tanıyabilirsiniz. Ancak dağdan indirdiğiniz granit parçasına yaklaşımınızı da, onu değerlendirmenizde farklıdır. Tolerans elinizde malzemenin yapısıyla sınırlıdır. Bütün masonlar toleransın ne olduğunu böyle bilsinler. Herkese aynı tolerans ancak bir aptallık olabilir.
Sayın masonlar beni anlamaya çalışsın lütfen.

Benim derdim tanrıyı anlamaktır, ona ulaşmak değil. Herkes bilir ki anlamakla ulaşmak farklıdır. Masonluk dahil her şey size tanrıyı anlayabilmeyi ister.
Tanrıya ulaşmaya gerek yoktur. O başka bir konudur ve anlamaktan daha kolaydır. Tanrıya her inanç sistemiyle ulaşabilirsiniz. Ancak tanrıyı anlamak Yunus emre'nin göz yaşında saklıdır ve bu çok zordur. Ben hayatın anlamını bir böcekte buldum, tartışılabilir.
Yeryüzünde bilinç sahibi her varlık tanrıya ulaşmayı değil, anlamayı hedef edinmelidir.
İspatlayayım bunu;
Tanrıya ulaşmak korkularınızı gidermeye yarar. Korunursunuz, ancak Tanrıyı anlamak bambaşka bir şeydir. Bu gün, evrene ait ne varsa, tanrıyı anlamamız içindir, bizi hiçbir şey(dinler dahil) tanrıyı anlamamıza yetmez. Sadece tanrıya götürür.
Tanrıyı anlamakla ona ulaşmak farklı şeylerdir.
Anlamak her şeydir. Anlamak, yaşamaktır. Varoluşun temeli, anlamaktır ulaşmak değildir, yoksa vücutlarımız ölümsüz olmalıydı.
Doğadaki hiç bir varlık bir yerlere varmaya çalışmaz, inanmıyorsanız bir ağacı inceleyin, inanmıyorsanız nefes almanın anlamını öğrenmeye çalışın.

Tanrı ulaşılacak bir hedef değildir, inanmıyor musunuz? Alın size ispat "Ben size şah damarınızdan yakınımdır" Yani gideceğimiz bir yer yoktur. zaten evdeyiz. Tanrı ölümden sonra bize şahit olmaz, o ölümden sonra görünmek gibi, hesap sormak gibi aptalca şeylerin peşine düşmez. O biziz, O her yerde.
Aramak başka, anlamak başkadır.
Üstelik kargaşa şurada başlamaktadır, ne bizim tanrıya, nede tanrının bize ihtiyacı yoktur.
Bir ölüsünüz, hiç olmadınız, tanrı nerde olurdu?
Anlamsız.
Varoluşu anlamak tanrıyı anlamaktır, unutmayın ulaşmak değildir. Çünkü ne tanrının nede bizim birbirimizi bulmaya ihtiyacımız yoktur. Ulaşmaya çalışmak sadece bir yanılgıdır. Sadece sanaldır. Masonlukta sanaldır, İslamiyet'te sanaldır, aynı şekilde Hristiyanlıkta ateistlikte sanaldır.

Her dinin dibine inin, hepsi şunu fısıldar, tanrı sensin, hep buradaydın, hiç ölmedin ve hiç yaşamadın, sadece öğreniyorsun.
Ben öldüm, bedensizliği gördüm, bütün kaygıların arkasına baktım. Allah'ı anlamak için bir çok şey var, yol yok, islamiyet, masonluk siz var olmadıkça hiçbir işe yaramaz. Bir tane mason çıkıpta bunun tersini savunsun da göreyim?
Var olmanın, yaratımın arkasında neşe gördüm, inanın bana bunu gördüm. Hayat size sadece kendinizi ispatlamaya yarar, gerisi hikayedir.
Tanrının dinlerin savunduğu gibi ibadetimize ihtiyacı yoktur, tanrı anlaşılmayı ister, ona ulaşılmayı değil.
Konuyu yakında kitap yapacağım, umarım iyi bir şey olur.

Tanrı, ulaşılmayı istemez dedim, o anlaşılmayı ister, anlamak ulaşmaktan çok çok daha zordur. Peki gelelim Yunus Emreye...
Bu kardeşimiz kendini bencile görür ve tek hedefi Allah'ı istemektir. Bilirsiniz, "Bana seni gerek seni".
Gerçek bir mürşit Mevlanaya geldiği gibi, Tebrizli şems gibi gelmez, gerçek mürşit bana göre zamanları da aşmalı. Benim mürşidim Yunus Emre'dir. Bin yıl öncesinden yanımda olmayı başaran tek kişi o'dur.

"Kah eserim yeller gibi
Kah tozarım yollar gibi"

Yolun ne? masonluk mu?
Yolun ne? İslamiyet mi? Hiç fark etmez.
İstersen mankafalı ateist ol, Allah'ı anlamak için hiçbirine ihtiyacımız yoktur.
Yani Yunus şunu söyler, her yola girdim(kah tozarım yollar gibi), yol her ne ise fark etmez. Yunusum bunu iddia eder, Yunus yol olup tozar ama, yol olduğununda farkındadır. O yolların tozması kadar yol olmayı anlar. Onun için yol her ne ise fark etmez, sonuç şudur ona göre, "Bana seni gerek seni"
Bunu anlayan varoluşu da Tanrıyı da anlar.
Ben henüz anlayamadım.
Devamını umarım bundan sonraki yazımda açıklayabilirim.

Saygılarımla...
Bir yere ait olmayı hiç istemedim. Ya kendim olurum yada başkalarının arkamdan övgüleri ile ölmüş olurum.


Haziran 12, 2011, 12:20:50 öö
Yanıtla #103
  • Seyirci
  • Aktif Uye
  • ***
  • İleti: 647
  • Cinsiyet: Bay

Sayın hacamat,
Size bir sır vereyim. Çok işinize yaramaz ama yine de bir sırdır.
Ben enelsır değilim. Enelsır da ben değil. Onun yolu farklıdır, benim yolum farklıdır. Sayın enelsırı çok severim, sağolsun aklının yettiği kadar ve alçak gönüllülükle bana tavır bile koydu. Onu anladım, bana çok kızdı, hayır dedi, yok öyle kıvırma dedi. Bir yola çıktın madem, madem bir şeyler iddia ediyorsun, arkasında durmak zorundasın dedi. Yanlış veya doğru adam gibi savun dedi. Bunları yazmadı, hatta bu kadar bile konuşmadı, ama ben bunları anladım ondan. O çok farklı, bende farklıyım, sende elbette farlı olmalısın. Bunu bilelim.
Ancak,
enelsır'a dokunma, yoksa yanarsın.


Saygılarımla...
Bir yere ait olmayı hiç istemedim. Ya kendim olurum yada başkalarının arkamdan övgüleri ile ölmüş olurum.


Ocak 05, 2013, 11:28:16 ös
Yanıtla #104
  • Aktif Uye
  • ***
  • İleti: 856
  • Cinsiyet: Bayan

Ayrıca Herbert Spencer, Evrim kuramının gelişiminde ve kabulunde en az Charles Darwin kadar büyük bir rol oynamış, bugün evrim kuramını açıklarken kullanılan birçok terimi de ilk kez kullanan kişi, Spencer olmuştur.
Adequatio intellectus et rei


Ocak 06, 2013, 11:17:52 öö
Yanıtla #105
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 1811

Sayin Melina, demin baktim size hosgeldiniz dememisin, bagislayin.
Aramiza hosgeldiniz.

Eger forumda bahsini yaptiginiz  Herbert Spencer isimli bilim insaniyla ilgili bilgi ve baslik yoksa sizden ricam bizi bilgilendirin.

Saygilarimla


Ocak 06, 2013, 02:14:02 ös
Yanıtla #106
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 3234
  • Cinsiyet: Bay


Herbert Spencer Sözleri





Eğitimin yüce amacı bilgi değil eylemdir.
Evrenin büyüklüğü ne kadar?...” Sonsuz... Ama daha kanıtlanmadı... “Aşk da öyle...”
Çalışmasının karşılığında ücret isteyen bir emekçinin, sattığı mal karşısında bir kar bekleyen tüccarın, verdiği tavsiye dolayısıyla muayene ücreti bekleyen bir doktorun, verdiği vaaz karşılığında ‘yaşamak için’ bir gelir beklentisi içerisinde olan bir rahibin davranışının gerisinde yatan çıkarcılık sadece meşru değildir, aynı zamanda gereklidir.
Kahramanlara tapınma insan özgürlüğüne en az saygı duyulan yerlerde doruklara çıkar.
Herkes ahlaklı olmayınca, hiç kimse tümüyle ahlaklı olamaz.
Devlet müdahalesinin sınırı var mıdır? Ve eğer var ise, sınırı nedir?
Yirmi yaşında yakışıklı, otuz yaşında güçlü, kırk yaşında zengin, elli yaşında akıllı olmayan insan hiçbir zaman yakışıklı, güçlü, zengin ve akıllı olamaz.
Çoğunluğun azınlık tarafından yönetimi tiranlıktır; azınlığın çoğunluk tarafından yönetimi de tiranlıktır. Her iki durumda da ‘senin istediğin gibi değil, bizim istediğimiz gibi yapacaksın’ kuralı geçerlidir.
Tüketicilerin çıkarlarının ve değer yargılarının toplumun yararı için yeterli olmadığı ileri sürülerek her defasında devlet müdahalesinin gerekliliğinden sözedilmektedir... Tecrübe açık bir şekilde birbiri ardına devlet müdahalesinin doğru olmadığını bize öğretmekte ve tüketicilerin çıkarlarının tüketim mallarının etkin bir şekilde sunulmasının en etkin garantisi olduğunu göstermektedir.


ALINTI
Saygılar.
audi-vide-tace
    dinle-gör
        sus


Ocak 06, 2013, 03:46:08 ös
Yanıtla #107
  • Aktif Uye
  • ***
  • İleti: 856
  • Cinsiyet: Bayan

Sayin Melina, demin baktim size hosgeldiniz dememisin, bagislayin.
Aramiza hosgeldiniz.

Eger forumda bahsini yaptiginiz  Herbert Spencer isimli bilim insaniyla ilgili bilgi ve baslik yoksa sizden ricam bizi bilgilendirin.

Saygilarimla
Problem değil Sayın Tij,
müsterih olunuz.

Adequatio intellectus et rei


Ocak 06, 2013, 09:23:13 ös
Yanıtla #108
  • Aktif Uye
  • ***
  • İleti: 730
  • Cinsiyet: Bay

Bu yazı vesilesiyle Sayın Melina'ya hoş geldin diyorum.

Foruma hızlı bir giriş yaptı. Yazdıklarına, katkılarına bakılırsa sosyoloji ile yakından ilgili.

Charles Darwin başlığı altında "Herbert Spencer" ile ilgili yazdıkları güzel. Keşke evrim kuramının toplumsal sonuçlarını  veya sosyal darwinizm olarak adlandırılan kuramı ayrı başlık olarak ayrıntılı olaral incelese.

Benim de forumda Darwin ve Evrim Kuramı ile ilgili bir iki yazı yazmışlığım var. Ancak bilebildiğim kadarıyla "Sosyal  Darwinizm" çok farklı sonuçlara ulaşabilen, biraz da evrim kuramının yanlış yorumlanmasına olanak veren bir kuramdır.

Darwin yaşamı süresince evrim kuramı ile ilgili "Tanrı" ve "Toplumsal sonuçları" ile ilgili yorum yapmaktan kaçınmıştır. Çünkü kısmen ortaya çıkaracağı sonuçları, sorunları görebilmiştir.

Bu konuda Sayın Melina'ın kişisel görüşlerini öğrenmek isterim.

Saygılarımla.
Özgürlük zeka demektir, sevgi demektir. Özgürlük sömürmeme, yetkeye boyun eğmeme demektir. Özgürlük olağanüstü erdem demektir.
Jiddu Krishnamurti


Ocak 07, 2013, 05:19:59 öö
Yanıtla #109
  • Aktif Uye
  • ***
  • İleti: 856
  • Cinsiyet: Bayan

Darwin, görüşünü  adaptasyon ve doğal Seleksiyon la açıklar. Yani ' değişen çevre koşullarına  ayak uyduran  canlılar yaşar , uyduramayanlar ölür. ' der .
Darwin görüşlerini,  “ Türlerin Kökeni “  adlı kitabıyla  açıklamıştır,okumakta yarar var diye düşünüyorum .

Sorumuza gelirsek; Darwin , bu teorinin doğruluğu ve kendi bilimsel seviyesi ile ilgili şüpheler taşımaktadır. Bu şüpheci yaklaşımını bizzat kendi söylemleri ile açıklamak daha doğru olur kanısındayım :

'' Okur yapıtımın (Türlerin Kökeni) bu bölümüne varmadan önce bir yığın güçlükle karşılaşmış olacaktır. Bunların bazıları bugüne dek üzerlerinde belirli bir ölçüde duraksamadan düşünemediğim kadar çetindir. ''

Teoriye karşı haklı olarak yöneltilmiş itirazların ve teorinin karşılaştığı güçlüklerin ağırlığı altında yıllarca ve onların ağırlığından kuşkulanamayacak kadar çok ezildim.

Bu çalışmaların (Türlerin Kökeni için kullandığı çalışmaları)

Harvard'da biyoloji profesörü ve yakın dostu olan Asa Gray'a yazdığı bir mektubundan:

'' Oldukça iyi biliyorum ki, spekülasyonlarım meşru bilimin sınırlarının oldukça ilerisine uzanmıştır. ''

. Haeckel'e yazdığı mektubundan:

'' Evrim doktrinini yayarak çok müthiş bir iş yapmış olacaksın. Yararsız yapıların ileriki aşamalarda ortadan kalkmasıyla ilgili problem senin de kafanı karıştırdı mı? Bu problem son zamanlarda benim aklımı oldukça karıştırdı. ''

Fox'a yazdığı mektubundan:

Doğanın tamamı gerçekten inatçı ve benim istediklerimi yapmıyor ve şu an sadece eski midyelerimden başka yeni hiçbir şey üzerinde çalışmak istemiyorum.12

Bazen tamamıyla çöküntüye uğrayacağımdan korkuyorum...

J. D. Hooker'a yazdığı mektubundan :

'' Bazen, yakında tamamen yenilgiye uğrayacağımdan şüpheleniyorum. ''

'' Görüşlerime ters düşen bazı büyük zorlukları ortadan kaldırdığımı düşünüyorum, fakat bunların hepsi bir halüsinasyon olabilir. ''

'' Tamamen yanlış bir inancın içinde olduğumu düşünmeye başladım. Bana bu konunun on sene içinde tamamen unutulacağını söylediğinde haklıydı. ''

'' Bana kitabımı soruyorsun, sana söyleyebileceğim tek şey intihar etmeye hazır olduğum; kitabın çok makul bir şekilde kaleme alındığını düşünüyordum, fakat şimdi tekrar yazılması gerektiğini anladım. ''

'' Türlerin Kökeni'nin yayınlanmasının ardından o kadar çok şey yayınlandı ki, bu bilgileri değerlendirip bir bütün haline dönüştürme gücüne ve akıl yeteneğine sahip olduğumdan şüphe ediyorum. ''

Lyell'e yazdığı mektubundan:

'' Çeşitli konularla ilgilenen pek çok insanın yıllardır bir illüzyon içinde olduğunu düşünerek oldukça seviniyorum. Sık sık üzerime soğuk bir ürperti geliyor ve kendi kendime bütün hayatımı bir fantaziye adayıp adamadığımı soruyorum. ''

'' Tamamen ümitsiz bir karmaşanın içinde olduğumun bilincindeyim. Gördüğümüz dünyanın bir şans eseri olduğunu düşünemiyorum. Ama aynı zamanda her ayrı parçaya da bir Dizayn'ın sonucu olarak bakamıyorum. ''

Ve son olarak;

Robert Downs anlatıyor:

Darwin'in yaşı ilerledikçe din konusundaki görüşleri de değişti. Gençliğinde özel yaratılış fikrini hiç tartışmasız kabul ediyordu. Life and Letters adlı kitabında ise "insan uzak gelecekte şimdikinden çok daha mükemmel bir varlık olacaktır" diyordu. Sonra şu fikirleri de ilave ediyordu:

"Allah'ın varlığı hakkında hislere değil de akla bağlı bir başka nokta da, çok önemli bir konu olarak beni etkiliyor. Bu muazzam ve harikulade evreni, çok geriye ve çok ileriye bakabilme kabiliyeti bulunan insan da dahil olmak üzere, kör tesadüf veya zaruretin eseri olarak görmek çok güç, hatta imkansızdır. Böyle düşününce bir dereceye kadar insanınkine benzeyen zihin sahibi bir "İlk Sebep" aramak zorunda kalıyorum; bu bakımdan teist sayılabilecek bir insanım. Hatırladığıma göre, Türlerin Kökeni'ni yazdığım zaman bu inanç bende çok kuvvetliydi. O tarihten beri yavaş yavaş ve birçok dalgalanmalarla zayıfladı. Ama o zaman da şu şüphe ortaya çıkıyor: Benim inandığıma göre en aşağı hayvanlarınki kadar basit bir zihinden çıkmış olan bir akla, böyle büyük bir sonuç çıkardığı zaman güvenilir mi?"

Darwin bu noktada çaresizlik içinde ellerini açıyor ve şunları söyleyerek sözünü bitiriyor:

"Böyle karmaşık meselelere en ufak bir ışık dahi tuttuğumu iddia edemem. Herşeyin başlangıcındaki sır bizim için çözülemez bir halde duruyor; şahsen ben bir agnostik (bilinemezci) olarak kalmaktan memnunum."



H.S. Lipson,"A Physicists View of Darwns Theory",Evolution Trends in Plants,Cilt 2, No.1, 1988.s.6
Francis Darwin, The Life and Letters of Charles Darwin, Cilt.I, New York:D. Appleton and Company, 1888, s.315
Francis Darwin, The Life and Letters of Charles Darwin, Cilt.I, s. 395
N.C. Gillespie, Charles Darwin and the Problem of Creation, 1979, s. 2 (Chicago üniversitesi kitabı)
Francis Darwin, The Life and Letters of Charles Darwin, Cilt.II, New York: D. Appleton and Company, 1888, s.358
Francis Darwin, The Life and Letters of Charles Darwin, Cilt.I, s.413
Francis Darwin, The Life and Letters of Charles Darwin, Cilt.I, s.430
Francis Darwin, The Life and Letters of Charles Darwin, Cilt.II, s.152



Adequatio intellectus et rei


 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son Gönderilen:
1 Yanıt
3524 Gösterim
Son Gönderilen: Şubat 08, 2010, 12:20:58 öö
Gönderen: Isis
0 Yanıt
3000 Gösterim
Son Gönderilen: Ocak 30, 2011, 12:03:14 ös
Gönderen: ozkann
53 Yanıt
15666 Gösterim
Son Gönderilen: Eylül 07, 2012, 09:04:41 ös
Gönderen: Masor1976
27 Yanıt
11117 Gösterim
Son Gönderilen: Ekim 14, 2018, 11:00:12 öö
Gönderen: Novayst
0 Yanıt
2314 Gösterim
Son Gönderilen: Ocak 22, 2013, 10:05:42 ös
Gönderen: asimov
0 Yanıt
3752 Gösterim
Son Gönderilen: Ocak 22, 2013, 11:04:23 ös
Gönderen: asimov
1 Yanıt
2641 Gösterim
Son Gönderilen: Ocak 22, 2013, 11:33:15 ös
Gönderen: NOSAM33
0 Yanıt
3819 Gösterim
Son Gönderilen: Ocak 23, 2013, 08:52:49 ös
Gönderen: asimov
1 Yanıt
2769 Gösterim
Son Gönderilen: Ocak 24, 2013, 07:23:29 öö
Gönderen: ceycet
0 Yanıt
1522 Gösterim
Son Gönderilen: Şubat 19, 2015, 12:11:30 öö
Gönderen: Risus