Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: KUTSAL GEOMETRİ -MONAD 3  (Okunma sayısı 6456 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Kasım 24, 2010, 08:43:27 öö
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 1731
  • Cinsiyet: Bay

Kenardaki Dans

Nokta konulmuş, merkez tesis edilmiştir. Pergel onun üzerinde dimdik durur. Sonra pergeli açarız. Bu görünürde hiçbir önemi olmayan eylem kozmik yaratım sürecinin geometrik metaforunda önemli bir aşamadır. Monad’ın ilk arketipsel prensibini temsil eder: Tüm yönlerde eşit genişleme.

Daire içinde nokta Mısır, Çin ve Maya kültürlerinde 'ışık' glifiydi.

Birçok mitte evrenin yaradılış süreci bir ilahi merkezin genişlemesiyle başlar. Örneğin Kitabı Mukaddes’te “Işık olsun” sözüdür bu. Hindu mitolojisinde boyutsuz Brahma yüksek sesle aham (Benim) kelimesini söyler, bu kelime Sanskrit alfabesinin ilk, orta ve son harfleriyle oluşmuştur ve dairenin üç kısmı merkez, çap ve çevre ile kendi ruhani merkezimiz, psikolojik uzanımı ve dış maddi sureti temsil eder. Açılan pergel Tanrı’nın nurunun ve Brahma’nın sesinin ilk tezahürünü temsil eder. Bu tezahür evreni aydınlatarak, titreştirerek, bizim ‘doğa’ dediğimiz genişleyen bir kendi bilincine varma halleri olarak varlığa getirir.

Bir havuzda genişleyen dalgacıklar bir göz yanılsamasına neden olur. Suyun dışa doğru hareket ettiğini sanırız, ama doğru değildir bu. Gördüğümüz şey etkide bulunan çakıl taşından gelen enerji dalgasının su içinde dışa doğru her yönde eşit ilerlemesidir. Dalgaların üzerindeki bir nesneyi seyredin. Dalgalar dışa doğru hareket ederken nesne sadece inip kalkmakla yetinir. Görünür maddenin yaptığı şey enerji motifini görünür kılmaktır. Küçük bir havuzda su molekülleri arasındaki çekim dalgayı bir arada tutar. Büyük okyanus dalgaları yerçekimiyle birarada tutulur.

Doğanın suretleri görünmez kuvvetlerin görünür kılınmasını temsil eder. Dairenin eşit genişleme gücü kendini farklı malzemelerde gösterir. İçinde sıvı bulunan yuvarlak bir kabın kenarına vurun ve kusursuz iç içe halkaların oluşarak merkez gitmesini, ardından tekrar kenara doğru açılmasını izleyin. Doğa iç içe dalgacıklar, kraterler, baloncuklar, çiçekler ve patlayan yıldızlarda eşit genişleme ve genleşme ilkesinin keyfini sürer. Pergelinizi açarken Monad’ın ilk ilkesini tekrar ettiğinizi, ışığı, uzayı, zamanı ve gücü bütün yönlerde açtığınızı hayal edin.

Bir Yunan anfitiyatrosunda dairesel tasarım, aktörün sesinin görünmez ama genişleyen dalgalarını herkesin eşit ölçüde işitmesi için tasarlanmıştır.

Süte düşen bir nesnenin yaratmış olduğu krater, tıpkı aydaki kraterler gibi genişleyen kuvvetin çizdiği bir şekildir. Enerji birikintinin içinde dalgacıklar olarak yayılır, madde bu enerji yayılımını sınırlar. Her yağmur damlası bize monadın bu ilkesini anlatır.

Bitkiler büyük ölçüde (minareller tarafından örgütlenen) sudan yapılmış oldukları için, büyüme halkalarının tıpkı bir havuzdaki dalga desenini takip etmesi şaşırtıcı değildir.
Dönen Çark

    Dünyaya bak, nasıl da dönüyor,

    Onu söyleyen dudaklar gibi yuvarlanıyor.

    -Sir John Davies (1569-1626) İngiliz hakim ve şair.

Monad’ın ikinci ilkesi dairenin dairesel hareketiyle ifade kazanır. Hareketsiz merkezin aksine çevre hareketten bahseder. Ne zaman pergeli noktanın çevresinde döndürüp bir çember oluştursak, bu geometrik ilkeyi çizidimiz şekilde tekrar ederiz. Hemen her kültürde çark olarak sembolize edilen çember doğanın evrensel döngülerini, sirkülasyonu, devreleri, yörüngeleri, döngüleri, mevsimleri, titreşimleri ve ritimleri temsil eder.

En basitinden en karmaşığına kadar bütün organizmalarda biyolojik ve inorganik süreçler döngüler şeklinde işler. hayvanların ve bitkilerin hayat döngüleri, bütün göçler, başkalaşımlar, kış uykuları ve üreme döngüleri mevsimsel döngülerle senkronizedir.

Taşın döngüsü. Kaya iklim şartlarıyla ufalanır, erir, soğur, ezilir, sıkışır ve yeniden ana gövdeyle birleşir. Havanın küresel döngüleri su döngüsü, oksijen döngüsü, nitrojen döngüsü de herkesin bildiği bir şeydir.

Kalbimiz eşmerkezli halkaların tam ortasındadır.

Döngüler bir monad ilkesi olduğu için, evrenin her yerine nüfuz ederler. Hayatımızın her yönünde dairler ve periyodik döngülerle çevriliyizdir, fakat sadece nefesimiz, açlığımız veya mevsimler gibi çok belirgin olanları fark ederiz.

Bütün döngülerin bir yükseliş bir de iniş evresi vardır. Bir yan yukarı çıkarken, öteki yan aşağı iner. Döngünün ölçeği ne olursa olsun doğrudur bu: dönen tekerler, duygusal bir patlamanın yükseliş ve iniş nabzı, gün ışığı miktarının mevsimlerle değişmesi ve yıldızların hayat döngüleri.

Tekerleğin yarattığı yanılsama. Bir bisikletin tekerinin oklarının dönüşünü izleyin. Çerçeveye yakın olan uç hızlı ve neredeyse şeffaf görünürken, göbeğe yakın olan kısımlar daha yavaş hareket eder ve tek tek görülebilir. Tekerin paradoksu şudur ki aslında göbek kısım tekerden daha hızlı döner, çünkü aynı halkayı tamamlamak için çevre daha hızlı hareket etmek zorundadır. Tekerler, çarklar, kaldıraçlar, kemerler, toplar, kayışlar bu büyüteç etkisinden faydalanır. Döner kapıyı kenarından itmek daha az güç gerektirir.

    Mevsimler bile değişimlerinde ve her zaman oldukları yere dönüşlerinde büyük bir çember çizer. Bir insanın hayatı  çocukluktan çocukluğa giden bir çemberdir. Her şeyin içindeki güç bu şekilde hareket eder. Bizim çadırlarımız tıpkı kuşların yuvaları gibi yuvarlaktır ve bir araya geldiklerinde de bir çember oluştururlar.

    Kara Geyik

Hızla dönen bir bisiklet tekerine veya bir tavan vantilatörüne bakınız. Yavaş yavaş dönerken tekerin her okunu, pervanenin her kolunu görebiliriz. Fakat hızla döndüğünde sinir sistemimiz dönüşleri süreksiz olarak algılayamaz ve saniyede 1,550 devri geçtiğinde bizim için artık katı bir disk vardır. Etrafınızdaki herhangi bir ‘katı’ nesneye bakın.  Unutmayın, onun ‘yüzey’ görünüşü, çok hızlı hareket ettikleri için sinir sistemimiz tarafından düz bir yüzey olarak algılanan hızla salınan atomlardan oluşur. Aynı şey bizim işitme duygumuz için de geçerlidir. Dönen bisiklet tekerine veya bir dişliye sürtülen kartın hızlı tıkırtısı, dönme hızı artınca sürekli bir uğultuya dönüşecektir. Hızlı döngülerin titreşimi bütün duyuları kandırır, doku, koku, tat bile bizim duyularımıza sürekli görünür.

Astronomik döngüler. Ayın, gezegenlerin, güneşin ve galaksilerin döngüleri astronomlar tarafından kaydedilmiştir. Uydular gezegenlerin etrafında, gezegenler güneşin etrafında döner. Dönen yıldız grupları dönen galaksiler olarak bir arada durur, bu galaksiler galaksi gruplarıyla birlikte döner... Bütün bunlar insan kavrayını aşmaktadır. Burada yıldızları kutup yıldızı içinde dönüşünün fotoğrafı çekilmiştir.

Her sürecin döngüsü vardır. Bütün doğal ve teknolojik döngüleriyle bütün dünyanın görünüşü, geometricinin pergeli döndürmesiyle temsil edilen, Monad’ın arketipik döngü ilkesinden gelen imgelerdir. Doğayla işbirliği yapmak onun varlığını tanımamızı, yollarını ve her yerde mevcut olan döngülerini öğrenmemizi gerektirir.

Döngüsel Zaman. Güneş saatlerinden, takvimlerden atom saatlerine kadar bütün aygıtlar, astronomik, biyolojik ve atamik döngülerin yapısal sembolleridir. Bir saatin kadranındaki el güneşin gökyüzündeki görünür yolunu taklit eder. Yuvarlak aztek takvimleri ve diğer külterlere ait takvimler, bu yuvarlak yüzeyde tarım ritüelleri, bayramlar, festivaller ile gökyüzünün döngülerini sosyal ve sembolik olarak birleştirir.

Asar (Yunanca ve İngilizcede Osiris) Mısırlılar için döngülerin kişileştirilmesidir. Genel olarak kadim dünyanın tanrı ve tanrıçaları eylemleri doğada tezahür eden arketipsel ilkelerin kişileştirilmesidir. Asar, bitkisel alemi sembolize etmek için genelde yeşil bir suratla temsil edilir.

“Bilge çarkın merkezini kendinde gerçekleştiren, harekete katılmadan ortada duran ve hiç değişmeyen dengeye sahip kişidir.“  Taoist bir deyiş.
Ben"O"yum,"O"ben değil...


Kasım 24, 2010, 11:02:24 öö
Yanıtla #1
  • Ziyaretçi

MONAD için yapılmış çok güzel bir çalışma, özellikle Floransa vurgusu çok yerinde. Tebrikler.


 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son Gönderilen:
2 Yanıt
8499 Gösterim
Son Gönderilen: Eylül 15, 2008, 03:32:58 ös
Gönderen: akasya
1 Yanıt
4373 Gösterim
Son Gönderilen: Eylül 16, 2008, 03:07:49 öö
Gönderen: Veritas
0 Yanıt
3595 Gösterim
Son Gönderilen: Ocak 08, 2010, 08:05:39 öö
Gönderen: ADAM
Kutsal Gölge

Başlatan kudüs prensi Ezoterizm

1 Yanıt
3832 Gösterim
Son Gönderilen: Eylül 03, 2015, 01:28:42 ös
Gönderen: egeran
0 Yanıt
7460 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 20, 2010, 01:33:58 ös
Gönderen: ceycet
0 Yanıt
6628 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 21, 2010, 05:40:23 ös
Gönderen: ceycet
5 Yanıt
4315 Gösterim
Son Gönderilen: Şubat 14, 2013, 10:24:24 ös
Gönderen: Alşah
0 Yanıt
2734 Gösterim
Son Gönderilen: Ağustos 17, 2012, 09:16:08 ös
Gönderen: karahan
9 Yanıt
8640 Gösterim
Son Gönderilen: Ekim 05, 2012, 01:56:49 ös
Gönderen: ceycet
25 Yanıt
11372 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 02, 2014, 10:27:06 öö
Gönderen: hypatia