En çok kullanılan takvim hangisi?... Bizim miladî dediğimiz takvim mi yani aslında Gregoriyen olan?
Hiç araştırmadım istatistikleri ama “hicrî” olarak da anılan İslâm takvimi de hayli popüler olsa gerek. Biliyorsunuz, Hz. Muhammed’in Mekke’den Medine’ye göç ettiği zaman başlıyor ve bu da milâdî takvimden 622 yıl çıkarılmasını gerektirmiş başlangıcında ama 28 günlük ay dönenceleri üzerine kurulu olduğu ve her yıl milâdî yıla oranla 13 gün kısaldığı için günümüze gelinceye kadar bu fark 579 yıla inmiş.
Meraklısı hesaplasın ne zaman eşitleneceğini.
Bir diğer örnek “İbranî” olarak da anılan Yahudi takvimi. Elbette kullanımı Yahidilerin bir bölümü ile sınırlı. Bu da Tevrat’ın “Tekvin” başlığını taşıyan ilk bölümündeki anlatımlarda her biri peygamber olarak nitelenen kişilerin orada belirtilen yaşam sürelerine dayanarak yapılmış bir hesap uyarınca belirlenmiş. Milâdî takvim yılına Eylül ayı öncesinde 3780, sonra 3781 eklemeyi gerektiriyor. Bu da ay dönencesine bağlı bir takvim ama nasıl dört yılda bir Şubat’a bir gün eklenirse bunda da düzenli olarak yapılan ay eklemeleriyle aradaki fark değişmiyor.
Bunlardan başka Doğu Asya’da, özellikle Çin’de kullanılan başka takvimler bulunduğunu da biliyoruz. Ancak ben burada konumuzu biraz Masonluğun ilgi alanına bağlamak istiyorum.
Sık kullanılan takvimlerin biraz doğa ama bundan daha ağırlıklı olarak dinsel benimseyişler üzerine kurulu olduğu görülüyor. Buna karşılık bazı kurumların kullandığı özel takvimler dine bağlı olmayabiliyor.
Örneğin Tapınakçıların kendilerine özgü bir takvimi varmış. Bu takvim, milâdî takvime göre 1118’de yani Tapınak Şövalyeleri Örgütü’nün kurulduğu kabul edilen yılda başlarmış. Günümüzde Tapınak Şövalyeleri’nin anısını sürdürme çabasında olanlardan kimisi simgesel olarak bu takvimi kullanıyor. Kimisi bunu 1312 yılında başlatıyor. Bu ise, örgütün ortadan kaldırılmış olduğu, daha doğrusu papanın bu tarikatı kapattığını ilan ettiği yıl.
Tapınakçıların kendilerine özgü bir takvimi olur da masonların olmaz mı?
Tapınakçılara bakarak, günümüzdeki Masonluğun 1717 yılında kurulmuş olduğunu göz önünde tutmak suretiyle Masonluğun tkviminin bu tarihte başladığını sanmayın. Masonluğun takviminin başlangıcı, milâdî takvim yılından tam 4000 yıl öncesi. Buna göre şimdi 6011 yılındayız. Kimileri bunu İbranî takvimi ile özdeşleştiriyor ama öyle değil. Masonluğun takviminin dinsel inançlarla ilgisi olmadığını, uygarlığın bilinen tarihinin ancak M.Ö. 4000 yılı dolaylarına kadar uzanabildiğini, Masonluğun da uygarlığın bilinen tarihi kadar eski olduğunu, dolayısıyla bu tarihin “yaklaşık” olmak üzere benimsendiğini ileri sürenler var.
Ne denli doğru, ne denli yanlış bilemem. Öyle diyorlar.
Takvimler üzerine daha çok şey söylenebilir ama benim açımdan yeter. İsteyen bu konuyu genişletir. Ben bundan sonra tarih konusunu bir bilgi kaynağı olması açısından gözden geçirmek niyetindeyim. Zaten bu yazı dizisine başlarken asıl yapmak istediğim oydu. Girişi biraz uzatmış oldum.