Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: Dinler Tarihi--Yahudilik--6  (Okunma sayısı 1117 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Şubat 01, 2016, 02:45:43 ös
  • Aktif Uye
  • ***
  • İleti: 631
  • Cinsiyet: Bay

Bütün öteki kavimlerde olduğu gibi, Musa'dan önceki İbranilerde de Animizm'in yanısıra büyücülük de vardı. Nazar değmesine, lânet ve belâ okumanın, aşk iksir ve meyvelerinin tesirliliğine inanılıyordu. Taklidi büyücülük icra olunmaktaydı. Örneğin, Yeşu, savaşın devamınca kargısını, Musa da asâsını düşmandan yana yönelterek kendi taraftarlarının zaferini saglamaktaydılar. Bir oğlağı anasının sütünde pişirmenin eskiden beri yasak oluşu keyfiyeti de izahını "duygudaşlı büyücülükte" bulmaktadır. Çıkış'a göre bu, "hem sütünü veren hem de oğlağı doğurmuş olan keçiye iki katlı acı çektirmek olur ve hatta belki de onun sütünün kesilmesine yol açabilir."

Lods'un "İsrail" adlı eserinde yazdığına göre, büyücülük zihniyeti en eski çağlarda dahi İsrail zihniyetine vücut veren unsurlardan biriydi. Nitekim bu genel olarak bütün Antikçağ kavimleri için de böyle olagelmiştir.

Ölüler insanüstü bir kudret ve bilgi edinirler, ruhlar(elohimler) haline gelirler. Eski Ahid, Saul'un isteği üzerine Samuel'i bir falcı kadına başvururken gösterdiği sırada, tam tamına bu 'elohim' sözünü kullanmaktadır.

Toprağa bağlı olan Kenanlılar, yerli Baal'lere tapınırlarken, göçebe İbraniler de gezginci grupların koruyucuları olan Elohim'e tapınmaktaydılar.

Kenan  ülkesine girdikleri zaman İbranilerin dinleri bu şekildeydi ve birçok bakımdan Filistinlilerin dinlerine benziyordu. Bu şartlar altında İsrail sakinlerinin tapınışını benimsemek arzusuna kapılışlarının ve daha sonra da daha mütekâmil bir Tektanrıcılığın temsilcilerinin,eski usul ve anlayışlara dönüşle sık sık savaşmak zorunda kalmış olmalarını sebebi kolayca anlaşılır.