Konuya yeni bir perspektif getirerek, bu ışıklı yolda henüz yeni yürümeye başlamış bir kişi olarak, "zaman" kavramı üzerinde durmak istiyorum.
Evet, Masonluğa girmiş bir kişinin, bu mesleğe zaman ayırması, çalışması, verilen görevleri yapması gerektiği ve daha da önemlisi Loca toplantılarına aksatmadan katılması gerektiği daha önce kim bilir kaç konu başlığı altında yazıldı/çizildi. Bunun doğru olduğunu önceden de bilmekle beraber, bazı çevrelerin neden "ancak üst gelir seviyesindeki insanların" Mason olabilecekleri şeklinde iddialarda bulunduklarını şimdi çok daha net anladım.
Bu konunun onların iddia ettiği gibi "maddi yönden zengin olmakla" veya "üst düzey gelire sahip olmakla" alakası yok. Alakası yok ama bir çakışma (overlapping) durumu var. Anlatmama izin verin...
- Ayda iki kez akşam çok geç olmayan bir saatte loca toplantılarına ve bunu takip eden Kardeş Sofrasına katılmanız gerekir.
- Davet edilmeniz durumunda vakit ayırarak diğer bazı toplantılara katılmanız gerekir.
- Sunu, seminer hazırlayarak sunmanız gerekir.
- Müsaitseniz sosyal faaliyetlere katılmanız beklenir.
* Eğer bir de felsefi derecelerin olduğu kırmızı loca faaliyetlerine yönelecek olursanız bu dediklerimi ikiyle çarpın.
Şimdi düşünelim... Kamuda çalışan bir bürokratsınız... Veya özel sektörde çalışan bir elemansınız (işe yeni girmiş veya orta düzey yönetici). O kadar yoğunsunuz ki Masonluğa girmeniz durumunda, bu yukarıda yazdığım dört hususu yerine getirmekte zorlanacaksınız. Hatta diğer üçünü bir yana koyalım, sadece ilk maddeyi ele alalım. Akşam loca toplantısına katılmak için planınız var. Ama bir anda patron karşınızda bitiveriyor veya telefonla arıyor. Acil ve önemli bir iş çıktığını, derhal halledilmesi gerektiğini söylüyor. Bir başka gün loca toplantısıyla aynı saatte yine işinizin gerektirdiği bir toplantıya katılmanız yukarıdan buyuruluyor. Eğer çalışma şartlarınız buysa, sizin Masonik çalışmalarınız nasıl yürüyecek?
Peki şimdi hangi meslekte olanların bu tarif ettiğim iş şartlarına uymadıklarına bakalım. Yani kimler başkalarına sormadan ve başkalarının emirlerine tabi olmadan kendi zamanlarını yönetebilme şansına sahiptirler?
- Doçent ve üzeri öğretim üyeleri
- Kendi işini yönetenler (bu minik bir dükkan da olabilir, geniş bir iş yeri de olabilir)
- Genel olarak akşam geç saatlere kadar çalışma durumunda olmayanlar (örneğin bankacılar)
- Özel sektör üst düzey yöneticileri veya şirket ortakları
- Eczane işleten eczacılar
- Diş hekimleri
- Okullarda eğitim-öğretim veren öğretmenler
- Akşam belli bir saatten sonra muayenehanesinde hasta kabul eden doktorlar
Evet bu kişiler akşam loca toplantısına gitmek için binbir takla atmak, patron acaba arar mı ikilemini yaşamak zorunda değildirler. Bu nedenle gönül rahatlığıyla Masonlukla ilgili sorumluluklarını aksatmadan yerine getirebilirler.
Gelelim yukarıda bahsettiğim çakışma (overlapping) durumuna. Dikkat ederseniz yukarıda listelemiş olduğum meslekleri icra edenlerin büyük çoğunluğunun, en azından ortanın üst seviyesinde veya üst gelir seviyesinde olduğunu fark edeceksiniz. Bir başka ifadeyle genel olarak bu işlerle meşgul olanların gelir seviyeleri (lütfen listelediğim her bir mesleği tek tek irdelemeyin, genel konuşuyorum), doğal olarak toplumu oluşturan diğer segmentlere göre daha yüksekte seyretmektedir. Fakat bu durum listedeki her bir meslek için de geçerlidir diyemeyiz.
Genel durum böyle olunca da Masonluğu bilmeyen kişiler, Masonluğu bir zenginler klübü olarak görmekte ve bu asılsız bilgiyi yaymaktadırlar. Oysa burada vurgulanması gereken konu maddiyat değil zamandır. Zengin olan kişi değil, zamanı olan kişi Masonluğa girip aksatmadan devam edebilir. Zamanı olan kişilerin ise genellikle üst gelir seviyesinde olmaları, bu grubu oluşturan bireylerin tamamı için geçerli olmasa da, ülkemiz şartlarında Masonluk müessesesince planlanmamış (öyle olması istenmemiş), ama kendiliğinden oluşmuş sosyo-ekonomik bir olgudur.
Yukarıda anlattıklarım Spock'un kişisel gözlem ve düşünceleridir. Lütfen kurumsal bir atıf/referans aramayınız ve "aaa bak işte adam Mason, o diyo" şeklinde düşüncelere kapılmayınız.