Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: ENGELLİLERİN MASON OLMALARININ ENGELLENMESİ  (Okunma sayısı 5792 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Şubat 11, 2010, 12:08:50 ös
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 159
  • Cinsiyet: Bay

Sayın Adam'ın önerisini doğru bularak bu konuyu yeni bir başlık altında tartışmaya açmak istiyorum.
Bildiğim kadarıyla engelli kişiler Türkiye'de mason olamıyorlar. Yurtdışındaki uygulamalar hakkında bir bilgim yok.

"Masonlukta devrim" başlığında önce dinsel inancın Fransa Büyük Doğusu tarafından bir şart olmaktan çıkarılması ve sonrasında da Fransa Büyük Locasında bir locada bir kadının masonluğa alınmasıyla gelişen ve değişen mason uygulamalarından örnekler verildi.

Bu noktada engellilerin durumunu tartışmaya açmak istedim, sizce "engelliler" mason olabilmeli mi yoksa "engellenmeli" mi?

Yurtdışında yaşayan masonların da oradaki uygulamalar konusundaki bilgilerini paylaşmalarını rica edeceğim.

Saygı ile.
veritas lux mea.


Şubat 11, 2010, 01:26:37 ös
Yanıtla #1
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 1648
  • Cinsiyet: Bay

Bay alcyone,

Sizce Masonlar mı engelliyor yoksa Masonluk mu engelliyor? Belki de Masonluk engelli insanlar için uygun değil, Masonluğa bir dernek gözüyle bakmak yanlış olduğu kanısındayım, engelli ya da engelsiz kişiler sadece Masonların kurduğu localara üye oluncamı Masonluğun ana fikrindeki hedeflere ulaşabiliyorlar. Mesela Mason olabilme kriterlerine uygun, Sinop'ta yaşayan bir insan Sinop'ta loca olmadığı için Masonluğun ana fikrindeki hedeflere kendince ulaşmaya çalışamaz mı! Masonlukta biliyorsunuz ki Önlüksüz Mason kavramıda var, bunu da unutmamak gerekir.


sizce "engelliler" mason olabilmeli mi yoksa "engellenmeli" mi?


Şubat 11, 2010, 01:41:27 ös
Yanıtla #2
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 159
  • Cinsiyet: Bay

Sayın Mozart,

Masonluk için belirli bazı kriterler var ve bu kriterlerin sorgulaması masonluk tarihi boyunca yapılmış ve yapılmaktadır. Buna bağlı olarak benim sorum: engelli kişilerin mason olamamalarının da masonluk tarihi boyunca bir tartışması olmuş mu ve bu kuralı uygulamayan ülkeler veya obediyanslar var mıdır?

Ayrıca bu kural neden var, onu da ayrıca sorgularsak bu durumun bulunduğu şehirde loca olmadığı için mason olamayan kişilerin durumundan çok farklı olduğunu görebiliriz. Burada bir ayrım var. Ayrımın bir mantıklı açıklaması bence yok, yani zihinsel bir özür olmadığı sürece bedensel bir özürün masonluğa bir engel teşkil etmeyeceğini düşünüyorum. Masonluk bir dernek değil ama bedensel engelli bir kişi mason olmak istiyorsa bunun neye dayanarak engellendiğinin de açıklanması gerekir.

Ayrıca bir masonun ileride bir kaza sonucu engelli hale gelmeyeceğinin garantisini kim verebilir? Böyle bir durumda masonluktan çıkarılmalı mıdır?
veritas lux mea.


Şubat 11, 2010, 01:57:34 ös
Yanıtla #3
  • Skoç Riti Masonu
  • Uzman Uye
  • *
  • İleti: 3734
  • Cinsiyet: Bay

Düşünüyorum bir ama nasıl Mason olur ya da bir duymaz olabilir mi? Efendim yok ayrimcilik yapılmasın olsunlar. Peki oldular derneğin binasına giriyorlar da toplantıda ne olacak. O usulleri nasıl gerçekleştirecek? Veya bir baskası mesela koltuk değneği var ya da tekerlekli sandalyede, onlar nasıl yapacak hadi görüyor ve duyuyorlar da...

Bir Sağlam'ın sakatlanmayacagin garanti verilmez. Bir Mason da her zaman Masondur. Sonradan engeli ortaya çıkan için de bu geçerlidir.


Şubat 12, 2010, 06:02:00 ös
Yanıtla #4
  • Skoç Riti Masonu
  • Orta Dereceli Uye
  • *
  • İleti: 102
  • Cinsiyet: Bay

Kanada'da adayin doldurmasi gereken bir form var; bu formda cok acik olarak bu soru soruluyor.

Ilk basta bana cok ters gelmisti, afro-american'larin mason olamadigi bazi localarin davranislarina benzer gibi geldi bana, ama daha sonra oyle olmadigini anladim...

Oncelikle belirtmek lazim ki, "Engelliler Mason Olamaz" kavrami,  "Kadinlar Mason olamaz" kavrami gibi operatif masonluk donemlerinden gelmekte... Tas ustasi kendine yardim edecek, saga sola kosturacak saglikli ciraklari tercih ediyor olmalari son derece mantikli olsa gerek. Fakat Sn. Adam'in "Masonluk ile ilgili eski belgeler" isimli yazi dizilerinde bu kurala benzer bir madde okudugumu hatirlamiyorum... Yazili olmasa bilr mantik cercevesinden bakilacak olursa ayni sonuca varilacaktir...

Masonik rituellerin yapilis amaclarina ulasilabilmesi icin gorme, duyma ve dokunma duyularinin calisiyor olmasi gerek. Ayrica bedensel engeller ritueli gerceklestirebilmek adina ciddi zorluklar cikaracaktir.

Bir adayi, rituelleri bedensel engeli sebebi ile hakkiyla gerceklestiremeyecegini bile bile inisiye etmek, aslinda o adaya yapilacak en kotu seydir... Loca icinde huzur ortaminin bozulmasina kadar gidebilecek zincirmele problemlere sebebiyet verebilir.

Bununla birlikte, kendi locamdan birkac ornek vermek istiyorum;

- 6 donem onceki loca ustadi, ki kendisi Turk, girtlak kanseri ile mucadele etmek zorunda kalmis bir kardesim. Ustadlik sirasi  kendisine geldiginde, ses tellerini kaybedeli 2 yil olmus; ustadligini konusma cihazi ile yapmis. Tum loca kendisine olagan ustu destek cikarak bu bir yilin basarili gecmesini saglamis.

- Locamiza giris 20 basamakli bir merdivenden inilerek yapiliyor, yasli veya yurumede problem yasayan kardeslerimiz icin elektrikle calisan rayli bir sandalye var.

- Locamizdaki kardeslerimden biri sag elindeki 3 parmagi (serce, yuzuk ve orta parmak) is kazasi sonucu kaybetmis. Avucunun da yarisi yok. Bu sebeple kendisinin gerceklestirmek zorunda oldugu rituellerin bazi bolumlerini bir baska kardesimin yardimi ile tamamliyormus...

Dedigim gibi, disaridan bakilinca haksizlik gibi gozukuyor; ama aslinda oyle degil; her iki tarafin da zihinsel huzuru icin onemli bir etken...

Sevgiler, saygilar,

aashooter
Masonry is not a secret society, it is a society with secrets...


Şubat 13, 2010, 11:10:24 öö
Yanıtla #5
  • Seçkin Üye
  • Uzman Uye
  • *****
  • İleti: 7217
  • Cinsiyet: Bay


Sayın aashooter bu konuyu pek iyi açıklamış… Bakalım bana ne kalıyor.

Öncelikle elbette bu sorun Operatif Masonluk denilen eski inşaatçılık mesleği ve zanaatından kalma. Sayın aashooter bu konuda bana bir pas atmış. Topu kullanayım.

Operatif Masonluğun kuralları çerçevesinde bir bedensel sakatlığı ya da noksanlığı bulunan kişinin mesleğe alınamayacağı, alınmaması gerektiği yer alıyor. Hatta bunu o tarihlerden kalma eski belgelerden bazılarında da görüyoruz. Örneğin Masonluğun esti yazmalarından belki de en ünlüsü olan Regius’un 5. maddesi şöyle:

Beşinci maddenin içeriği çok iyidir,
Çırağın yasal kandan olması gereklidir;
Gözetmemeli Üstat hiç bir özel çıkarı,
Çırak yapmamalı sakatlığı olanları;
Duyacağınız gibi, bundan çıkar şu anlam,
Olmalı tüm organları yerinde ve sağlam;
Zanaat için büyük utanç konusu olur,
Bulunursa birinde aksaklık ya da kusur,
Varsa böyle kanı yetkin olmayan bir kişi
Pek az yararlıdır zanaata onun işi.
Dolayısıyla herkes şunu iyi bilmeli,
Zanaatta her adam olsun güçlü kuvvetli;
Güçlü olamaz zaten aksaklığı bulunan,
Siz de bilmelisiniz sanırım bunu çoktan.


(Bu benim yazdığım bir şey değil; alıntıdır kuşkusuz.)

Konu sakatlık ya da engellilik olunca bunun elbette bir bedensel, bir zihinsel yönü var. Eski belgelerde de uygulamalarda da bu zihinsel konuya değinildiğini göremiyoruz. Kim bilir, belki o tarihlerde zihinsel engel ya da sakatlık da bedensel ile özdeş tutuluyordu. Günümüzde ise tıptaki gelişmeler ve onun bir dalı olan psikiyatrideki ilerlemeler, bu bağlamda bir ayırım yapılması gereğini ortaya koyuyor.

Elbette iki sorun var: Bunlardan biri engelin önceden var olması durumu, diğeri sonradan ortaya çıkışı.

Operatif Masonluk döneminde de sakatlanma ya da engelin sonradan ortaya çıkışı elbette söz konusuydu. Buna karşın çalışabilen çalışmasına devam ederdi. Belki önce yapmakta olduğundan farklı bir iş yapmak zorunda kalabilirdi. Hiç işe yaramaz durumdaysa, locası onu koruma altına alırdı.

Bedensel bir noksanlığı bir yana bırakın, insanın yaşlanması ve artık bir iş göremez hale gelmesi de söz konusudur. Operatif Masonlukta öyle bir kişi günümüzün deyişiyle “emekli” edilirdi.

Kuşkusuz, günümüzün spekülatif yani düşünsel olarak anılan Masonluğunda, Sayın aashooter’in belirttiği üzere bir kişinin bedensel sakatlığının bulunması, onun Masonluğun kendi içindeki ritüelik çalışmalarda birtakım sıkıntılar çekmesine neden olabilir. Her engel ya da sakatlık bu bakımdan elbette göz ardı edilebilir ama önemli düzeyde olanları da vardır. Bu bağlamda Sayın SkullG’nin daha önce belirttiği görme noksanlığından çok duyma noksanlığı önemlidir. Konuşma noksanlığı da çok önemlidir, Sayın aashooter’in vermiş olduğu ekstrem örneğe karşın. Günümüzde görme engelliler, görebilenlere çok yakın ölçülerde çalışabiliyor.

Elbette sakatlığın sonradan ortaya çıkışında ne yapılacağı da önemli. Yaşlılık nedeniyle zihinsel yetilerin ve bedensel olanakların yitirilmesi durumunda çağımızdaki Masonlukta da bir tür “emeklilik” uygulaması var; elbette Operatif masonlukta olduğu gibi onlara maaş bağlanması değil, isterlerse bilgi verilmesine devam edilmesi söz konusu. Bunun dışında, bir yerde iki bacağı birden kesilmiş olan bir masonun, kendi isteği üzerine loca çalışmalarını izlemeye getirildiğini duymuştum.

Demek ki, gerek Masonluğa giriş aşamasında gerek sonradan ortaya çıkan bir sakatlık durumunda ne yapılacağı, nasıl davranılacağı Masonların bilgeliğine ve bilgelik ile yapacakları değerlendirmeye bağlı.

Şimdi ben bir SÜPER TÜM YETKİLİ MASON olsaydım ve bana Masonluğa alınmak üzere bir âmâ aday getirselerdi, bunu hemen «Hayır!» diye kestirip atmaz, o kişinin diğer nitelik ve yeteneklerini uzun uzadıya incelerdim. Bir topal getirseler, bunu engelden saymazdım. Fakat koltuk değnekleriyle yürüyebilen bir kişi getirseler, onu da âmâ gibi değerlendirirdim. Bence demek ki burada “ölçü” önemli. Kişiye tek bir yönden değil, çok yönden bakmak gerekli.

Günümüzde bazı mason örgütleri o Operatif Masonluk döneminden kalma kuralı tüzüklerinde aynen koruyor. Ancak uygulamada neyi “engel” sayıp neyi saymadıklarını bilemem; herhalde onlarda bu işin ölçüsüne bakarak bilgece davranıyorlardır. Aynı şeyi zihinsel engelliler için de yapıyorlardır ama her mason adayının bir psikiyatrik analizden geçirilmekte olduğunu hiç sanmam. Bu bağlamda, örneğin hiperaktif bir kişinin Masonluğu alınması söz konusu olabilir mi, olamaz mı, bilemem. Bunu ilgili loca düşünmeli.

Bazı mason kuruluşlarının ise yürürlükteki tüzüklerinde engelli kişilerin mason olamayacağına ilişkin hiçbir kısıtlama yok. Ancak tüzüklerinde böyle bir kısıtlamanın bulunmaması, her engelli kişinin, engelinin niteliği ve boyutu her ne olursa olsun mutlaka Masonluğa alınabileceği anlamına da çekilemez. Gerektiğince değerlendirilecektir ve kuşkusuz değerlendirilmektedir de… Önemli olan bir nokta da bedensel engeli olan kişinin, bu engeli nedeniyle bir ruhsal rahatsızlığının olmamasıdır.

Dolayısıyla, engelli olanların masonluğa girişinin engellenişi gibi bir durum aslında yoktur. Bu pek genel olarak kullanılan bir anlatımdır ve ölçüye vurulması söz konusudur.


ADAM OLMAK ZOR İŞ AMA BUNUN İÇİN ÇALIŞMAYA DEĞER.


Şubat 13, 2010, 11:20:02 öö
Yanıtla #6
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 159
  • Cinsiyet: Bay

Bu konudaki açıklamaların tatmin edici olduğunu düşünüyorum. Zaten bu sitenin esas amacı masonluk ile ilgili zihinlerdeki soruların, haricilerin ve masonların düşüncelerinin yoğurulması sayesinde cevaplandırılmasıdır. Tartışmalara katkı yapmak bu nedenle önem taşıyor.

Sayın Mozart, skullG, aashooter ve Adam' a da katkılarından dolayı teşekkür ederim.

Saygı ile.
veritas lux mea.


Şubat 16, 2010, 01:54:45 öö
Yanıtla #7
  • Ziyaretçi

sakaların masonluğa alınamamasının nedeni bildiğim kadarıyla ve yukarıda da yazıldığı uzere operatif masonluk döneminden gelen bi özellik. sayın skullG'nin de dediği üzere masonluğun en eski belgesi olan regius şiirinde de anlatılmıştır. tahminimce operatif masonluk döneminde,  herkes işi eşitce paylaşsın ve kimse başkasının hakkını suistimal etmesin diye böyle bir uygulamaya gidilmiştir.

Ancak benim düşündüğüm kıssmı ise; iyi ahlaklı, dürüst ve erdemli sakatlar olamaz mı? masonluğun felsefesini anlamak için sakat olmak bence bir kusur sayılmamalı. madem operatif masonluk dönemi bitti haklı olarak sakatları almıyorlardı, şimdi spekülatif masonluk zamanı şimdi alınmasının sakıncası olmamalı.

Ayrıca okuduğum kitapta aynen şöyle bir cümle vardı:" Artık bugün ortopedik cerrahi sayesinde parmağının, elinin veya ayağının yokluğuu hissetmeyen hariciler de Hür Mason olabilmektedirler." (Tesviye Locası yayınları no.7, Hür Masonluk Hakkınd 101 soru 101 cevap,  s/38)
« Son Düzenleme: Şubat 16, 2010, 03:00:13 öö Gönderen: skullG »


 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son Gönderilen:
715 Yanıt
840102 Gösterim
Son Gönderilen: Haziran 16, 2022, 01:01:59 öö
Gönderen: Behiye1921
22 Yanıt
28760 Gösterim
Son Gönderilen: Mart 25, 2018, 08:54:51 ös
Gönderen: karahan
MASON

Başlatan Sebnem « 1 2 ... 7 8 » Uyeler

74 Yanıt
93327 Gösterim
Son Gönderilen: Nisan 25, 2018, 03:23:01 ös
Gönderen: Farmakoloji
39 Yanıt
38329 Gösterim
Son Gönderilen: Şubat 25, 2017, 11:19:30 öö
Gönderen: gfeenatre
21 Yanıt
23068 Gösterim
Son Gönderilen: Şubat 03, 2013, 02:11:33 öö
Gönderen: NOSAM33
1 Yanıt
6597 Gösterim
Son Gönderilen: Aralık 20, 2008, 02:56:18 ös
Gönderen: Genius Loci
2 Yanıt
7421 Gösterim
Son Gönderilen: Şubat 10, 2009, 02:41:51 öö
Gönderen: TRca
0 Yanıt
3941 Gösterim
Son Gönderilen: Nisan 25, 2009, 01:06:48 ös
Gönderen: akasya
Mason Belgeseli

Başlatan Kemal « 1 2 3 » Basinda Masonluk

24 Yanıt
21338 Gösterim
Son Gönderilen: Ekim 11, 2015, 11:54:59 öö
Gönderen: danteAligheri
53 Yanıt
33412 Gösterim
Son Gönderilen: Mart 05, 2017, 08:16:44 ös
Gönderen: ADAM