İsrail tanrısının adı “YHVH” dir. Bu dört sessiz harften oluşan tanrının adının ne anlama geldiği, nasıl telaffuz edildiği (Yehova veya Yahve varsayımlardır) hakkında bilgimiz yoktur. Bu isim, Tevrat dışında hiçbir yerde geçmez (Kenan belgelerinde de yoktur). Bu dört sessiz harften oluşan ad, muhtemelen İsrail tanrısının özel adıydı.
Bu ad nereden geliyordu? Yhvh adının köken araştırmaları, bizi tekrar Antik Mısır’a götürüyor. Karnak, Antik Mısır’da firavunların zafer anıtlarının dikildiği yerdi.
Karnak’ın kuzey duvarında firavun 1. Seti’nin (hanedanı mö 1290-1275) zaferlerine ait anıtlar var. Buradaki anıtlardan biri de “Shasu” lara karşı kazandığı zaferi anlatır. Shasu'lar burada Kenan'ın güneyinde, bugünkü Ürdün topraklarındaki göçebeler olarak gösterilir. Aynı zamanlarda İsrailliler ortaya çıkar. Anıtta Shasu'ların yaşadığı yerlerden biri olarak "YHV" adı verilir. Bu ad, İsrail tanrısı "YHVH"nin adına ilginç bir şekilde benzer.
http://en.wikipedia.org/wiki/ShasuTevrat'ta Shasu'ların yaşadığı yer "Midyan" olarak belirtilir. Rab, Musa'ya ilk defa burada yanan bir çalı şeklinde gözükür ve buranın kutsal topraklar olduğunu (Misirdan Cikis 3:3,4,5) ve adının Yhvh olduğunu söyler (Misirdan Cikis 3:15, Türkçede Rab diye geçiyor fakat orijinal dilinde Yhvh şeklinde). (Ayrıca daha geniş bilgi için bkz. Misirdan Cikis 2:15'ten Misirdan Cikis 3:17'ye kadar)
Mısır kayıtlarında Yhvh'ye benzer bir adın geçmesi, Tevrat'ta Yhvh adının geçmesi ve ilk defa Musa'ya burada göründüğünü yazması, bilim adamlarını Mısır'dan çıkış hikayesini tekrar araştırmaya yöneltti. Fakat Mısır'dan Kenan bölgesine büyük bir göçe dair hiçbir kanıt yok. Mısır'dan buraya gelip yerleşen küçük bir azınlık vardı (Musa da bunların içindeydi ve muhtemelen bu grubun önderiydi) fakat bu topluluk İsrailli veya Kenanlı değildi. Bunlar Mısır civarındaki merkezi otoritenin baskısına maruz kalmış, daha sonra da yağmacılık ve soygunluğa başlamış ilkel göçebelerdi. Tevrat’ta geçen şu bölümler de bunu gösterir (Misirdan Cikis 12: 35-36):
İsrailliler Musa'nın dediğini yapmış, Mısırlılar'dan altın, gümüş eşya ve giysi istemişlerdi.RAB İsrailliler'in Mısırlılar'ın gözünde lütuf bulmasını sağladı. Mısırlılar onlara istediklerini verdiler. Böylece İsrailliler onları soydular.
Bu soygunlarına karşılık Mısır ordusu da bu grubu kovaladı, yakalamak istedi ve başaramadı. Tevrat’taki firavunun Musa ve İsraillileri kovalaması ve Kızıldeniz’de (doğrusunun Kızıldeniz olmayıp Sazlık denizi olduğu anlaşıldı) boğulmaları efsanesi de büyük olasılıkla buradan kaynaklanmaktadır.
Mısır'dan yola çıkan bu grup, Shasu'ların ülkesi Midyan'dan geçip (bir süre de orada kalıp) tanrıları Yhv'den esinlendiler ve Kenan ülkesine vardılar. Mısır'dayken kötü şartlar altında yaşayan bu grup, geçtikleri Shasu'lardan aldıkları tanrıyı benimsediler ve bu ilhamla kendi kabile tanrıları olan Yhvh’yi yarattılar. Özgürlüklerini (muhtemelen Midyan’daki Shasu’ların tanrısı olan) Yhv’den esinlenerek yarattıkları tanrı Yhvh'ye bağladılar. Onlarla benzer bir kadere sahip Kenan halkı da, bu insanların anlattıklarını benimsediler. Onlara göre kölelikten kurtulup özgürlüklerini sağlayan ilahi güç Yhvh idi. Yhvh, bu insanlar için özgürlüğü, kölelikten kurtuluşu simgeliyordu, tıpkı İsrail kimliği gibi.
Bunlara ek olarak, Akhenaton dönemindeki (mö 14. yy’ın ikinci yarısı) Amarna mektuplarında göçebe olarak adlandırılan Habiru ile Hebrew (İbrani) benzerliği, 1. Seti’nin Zafer Anıtı’nda göçebe Shasu ve onlarla birlikte Yhv adının geçmesi ve Merneptah Steli’nde İsraillerden göçebe insanlar olarak bahsedilmesi, Musa ve beraberindeki az sayıdaki göçebenin Mısır’dan İsrail’e gittiğini ve İsrail tanrısı Yhvh’nin bu insanlar tarafından oluşturulduğunu gösterir.
İsrailli kimliği; (büyük çoğunluğu) zenginler hakları ellerinde alınmış Kenan halkı, Musa’nın da içinde bulunduğu Mısır'dan kaçan az sayıdaki ve civardaki diğer göçebelerden oluşuyordu.
Tevrat'ın seçilmiş insanlar dediği aslında özgürlüğü seçmiş olan insanlardı. Onların özgürlüğü seçme hikayeleri nesiller boyunca ağızdan ağza dolaştı. Daha sonra yazıya geçirildiğinde ise Tevrat'ın ana temasını oluşturdu, Mısır'dan çıkış, ilahi kurtuluş ve özgürlük. Tıpkı Tevrat'ın söylediği gibi. Bu tema, İsrailliler tarafından benimsendi ve kendilerinin kölelikten özgürlüğe kavuşmalarının sembolü oldu.