Masonlar.org - Harici Forumu

Diger => Diger Konular => Konuyu başlatan: 38 - Ocak 06, 2014, 04:14:01 ös

Başlık: Tecrübe sahibi bir insan tecrübelerime dayanarak diye bir konuşma yapmaz
Gönderen: 38 - Ocak 06, 2014, 04:14:01 ös
Değişmeyen tek şey değişim fikrinin kendisi ise tecrübeli biri ne kadar önemsenir?
Her gün hayatımıza yenilikler var. Her gün yeni bir şey öğreniyoruz ve dünün kuralları, doğruları, öğrenileri değişiyor. Hal böyleyken "ben çok şey biliyorum" "sen daha yenisin" "benim bilgim herkesten fazla" demek ne kadar doğru?

İş hayatımda tecrübeli insanlarla bölüm kadromu doldurmaktan hep uzak durdum. Çağ tecrübe çağı değil. Çağ değişime ve gelişime adapte olabilenlerin dinamik insanların çağı. Ben tecrübeliyim diyen bir insan hep bu değişimin ve gelişimin önünde durur ve değişmekten uzak durur. Tecrübeli insan statiktir.
Değişime ayak uyduramaz.

Siz ne düşünüyorsunuz?

Dikkat! Benim burada sorguladığım tecrübenin kendisi değildir, tecrübeliyim diye kendini tanıtan insanlardır.
Not: Herkes fikrini açıkça dile getirebilir. Kimsenin yazdıkları sorgulanmaz, yadırganmaz ve doğal olarak kimsenin yazdığı tek doğru değildir...

Saygılar
Başlık: Ynt: Tecrübe sahibi bir insan tecrübelerime dayanarak diye bir konuşma yapmaz
Gönderen: Spock - Ocak 06, 2014, 04:44:30 ös
Ben tecrübeliyim diyen bir insan hep bu değişimin ve gelişimin önünde durur ve değişmekten uzak durur. Tecrübeli insan statiktir.
Değişime ayak uyduramaz. Siz ne düşünüyorsunuz?


Bu nasıl bir ön yargılı ve dogmatik bir yaklaşım böyle... Tecrübeli adam vardır, yeniliği kabul etmez, eskiye saplanıp kalır... Başka bir tecrübeli adam vardır, değişimle beraber kendisini sürekli geliştirir, statik olmak bir yana, daha fazla bilgi için çırpınıp durur...

Tecrübe sahibi olmak illa ki statik olmak demek değildir. Tecrübeli bir kişinin "ben bu konularda tecrübeliyim" deme hakkı vardır. Aynı şekilde yapmakta olduğu herhangi bir şeyi "tecrübelerine dayanarak yönlendirme" hakkı da vardır. Bu onu bağnaz yapmaz.

Önemli olan değişime ayak uydurmaktır ve tecrübeli olmak bunun önünde bir engel değildir.

Tecrübe + Yenilikçilik = Gelişim
Başlık: Ynt: Tecrübe sahibi bir insan tecrübelerime dayanarak diye bir konuşma yapmaz
Gönderen: ADAM - Ocak 06, 2014, 05:19:02 ös

Bu başlık, her ne kadar daha güçlü bir bölümde açılabilir ve ayrıca bir yargı kondurarak açılmış ise de kapsamı bakımından bu Forumda hayli önemli olabilir.

Yargı kondurarak, açılmış olmaması için, "Tecrübe sahibi bir insan, konuşurken, tecrübelerini nasıl aktarır?" gibi bir tarzda olabilirdi.

Ben bu tecrübe sözcüğünü pek sevmiyorum. Çünkü dil bakamından hiçbir kök belirtmediği hatta yanlış kök alma olasılığı bulunduğu gibi, sonrasında bir başka sözcük türetme olanağını da vermiyor. Bunun yerine deneyim demek bana daha elverişli geliyor.

Deneyim, öyle kolay, kolay yabana atılabilecek bir şey değildir. Sayın Spok'un üzerinde özenle durduğu üzere, tutuculuğa yönelmeyen deneyim, geleceğe yöneliş bakımından hiç de zararlı değildir; aksine çok yararlıdır.

Bu birçok meslek alanında böyledir; sanatı bilemem; ötesinde bir meslek ise eğer, siyasette de böyledir. Hiçbir mesleği, o meslekteki deneyimi bir yana iterek sıfırdan oluşturamayız. Pardon, yapabiliriz bunu ama boşuna zaman harcamış oluruz daha önce icat edilmişleri yeniden icat ederken, daha önce kuramsallaşmışları yeniden kuramlaştırırken. Bilir misiniz, İngilizler pek sever bu tür uygulamayı. Çünkü o zaman işte o bilgi İngiliz, kuram İngiliz, her şey İngiliz olur. İngiliz olmayıp da İngiltere'de birkaç ay yaşamış herkes bunu çok iyi bilir. İngilizlerin burunlarını havaya dikerek böbürlenmeleri bundandır.

Kimi zaman çok eski tarihlerin insanları, gelecek için bize ışık tutmuştur. Bunlardan biri de Konfiçyüs' tür hiç kuşkusuz. Şöyle bir sözü var: "Akıllı bir insan deneyimlerinden yararlanmasını bilendir." Bundan sonra bir de eklemesi var: "Daha akıllı bir insan ise başkalarının deneyimlerinden yararlanır."

Ancak bu konunun açılış tümcesi de pek haksız sayılmaz hani... Şu söz kimindi unuttum: "Bilginim diye öğünüp durma, bu dünya senin bilmediklerini bilenlerle doludur."

Bunu isterseniz deneyim konusuna da uyarlayabilirsiniz.

Fakat Konfüçyüs'ün kim bilir kaç kez söylemiş olduğum bir diğer deyişini de göz ardı etmeyelim: "Bir insan bildiği bir şeyi bildiğini bilmelidir. Bir insan bilmediği bir şeyi bilmediğini de bilmelidir."

Bundan bir çıkarım yaparsak acaba şöyle diyebilir miyiz ?: "Bir insan deneyimlerinin (tecrübelerinin) değerini bilmeli, başkalarının onlardan yararlanmasına olanak vermelidir."


 
Başlık: Ynt: Tecrübe sahibi bir insan tecrübelerime dayanarak diye bir konuşma yapmaz
Gönderen: ruzber - Ocak 06, 2014, 11:18:23 ös
harika bir çıkarım elinize sağlık.
Başlık: Ynt: Tecrübe sahibi bir insan tecrübelerime dayanarak diye bir konuşma yapmaz
Gönderen: 38 - Ocak 07, 2014, 04:01:27 ös
Sayın Adam'ın yazdıkları çok güzel ve öğretici. Çıkarılacak çok ders var. Tecrübe ya da deneyim değildi aslında benim yazımda hedef aldığım. İnsanın tecrübe ya da -deneyim diyelim şuna- deneyim sahibi olması iyi bir şeydir ve her alanda çok faydasını görür. Ama benim anlatmak istediğim bunu dillendirmesidir. Ben sözlerine "bilmem kaç yıllık tecrübe dayanarak konuşuyorum" diye başlayan insanların sözlerine pek itibar etmiyorum. Bunu söylemesi, dillendirmesi hoşuma gitmiyor. Sanki kendini kanıtlamak, dediklerini tartışmada ki insanlara kabul ettirmek için söylenen ikna edici bir söylem gibi geliyor. Asıl anlatmak istediğim daha doğrusu karşıma aldığım deneyimin kendisi değil. Deneyim sahibi olduğunu iddia eden insanlar. Yazımda bunu anlatmak istedim. Ama okuyunca şurada ki cümlemi bende beğenmedim. "Tecrübeli insan statiktir". Bunun yerine deneyimli olduğunu iddia eden insan statiktir diye belirtmem gerekir. Arada ince bir çizgi var 2 söylemin arasında. Bunu kaçırmamak gerekir Sayın Spock. Sadece tek bir cümleme takılıp bütün resmi kaçırmayalım lütfen. Anlatmaya çalıştığım şey yukarı da özetlediğim gibidir

Saygılar,


Ersin Baltalı
Başlık: Ynt: Tecrübe sahibi bir insan tecrübelerime dayanarak diye bir konuşma yapmaz
Gönderen: proxima - Ocak 07, 2014, 08:10:01 ös
Ersin Bey öncelikle foruma hoşgeldiniz...

Konuyu göz gezdirirken iki cümle dikkatimi çekti ve ben kendi adıma bunların üzerinde duracağım.

1 - "Tecrübeli insan statiktir. Değişime ayak uyduramaz"

Ona Tecrübeli değilde bağnazlığa sıkışmış tecrübeli insan diyelim isterseniz. "Kendi doğruları" olan bundan başkasını kabul görmeyen, tolerans yoksunu,... şekilde uzattıkça uzatabiliriz. Tecrübeli ve bağnaz olurmu ? Hem evet hem hayır. Bir örnek; eskiden yaşadığım semtte (o zamanlar çocuktum) bir pilavcı vardı. Ufakta bir yerdi. Kendisi o kadar güzel pilav yapardı ki onun namını duyan çok alakasız semtlerden hatta şehir dışından belirdi. Yaşlıca biriydi. Şimdiye büyük ihtimal vefat etmiştir. Fakat kendisinin hitap konusunda sorunu vardı. Dükkanına gittiğinizde pilavını yerdiniz, tabağınız boşalırdı. 5 dk yeni sipariş vermezseniz. Yanınıza gelir. "Daha bişey yiyecen mi?" diye sorar eğer cevabınız hayır ise... "O zaman çayını başka yerde iç dükkanı meşgul etme." diye terslerdi. İnsanlar alışmıştı ama ona. Kötü biri değildi. Fakat insan davranışları konusunda bağnazdı... Belki bu yüzden çok müşteri kaybetti. Ufacık dükkanını yıllarca büyütemedi. Ama o öyle birisiydi. İşin daha enteresan tarafı onunla sohbet edilirken her konuya bir muhalefet her konuya bir cevap... fakat biri hariç... Pilav yapımı...

Pilav tarifiyle ilgili bir laf geçti mi tek kelime etmez çok dikkatli şekilde dinlerdi ve asla kendisi denemeden etmezdi. Dikkatinizi çekerim! İnsan ilişkileri konusunda bağnaz, sohbet ve herhangi bir konuda bağnaz, fakat konu kendi mesleğine gelince değişime ve gelişime fazlasıyla açık...

Böyle şey mi olur demeyin oldu bizzatta yaşadım... Dolayısıyla tecrübe kelimesini aslında genele göre değilde bence parça parça değerlendirmemiz daha doğru olur kanaatindeyim...

Bir insan herhangi bir konuda kendisine tecrübeli diyorsa... O konu üzerine çok şey yaşamış ve yapmış demektir. Haliyle bunu bir ortamda kendisini ifade etmek adına "bu kadar yıllık tecrübeme dayanarak söylüyorum." demesi gayet doğaldır. Üstüne bunu medeni bir insan yapmalıdır da... Herhangi bir firmaya başvuru yaptığınızda sizden kendinizden söz etmeniz istenir buna tecrübeleriniz de dahildir. Şimdi siz böyle bir durumda "bilmem kaç yıllık tecrübe dayanarak konuşuyorum" diye bir betimleme yapılmasını doğru bulmuyorum derseniz inanın işiniz çok zor... Siz itibar etmeyebilirsiniz... Etmezsinizde ! Bir birey olarak size kimse bu konuda karışamaz... Aynı benim şu anda sözlerime karışılamayacağı gibi... Tabi ki bu konuda tek ve yegane koşul nedir ? Terbiye sınırlarının zorlanılmaması ve saygısızlık yapılmamasıdır... Bu tarz bir durumda karşınızdaki insandan da haliyle aynı ölçüde belki de daha da sert şekilde tepki alınabilmesi olasıdır. Neyse ilk cümlenizle ilgili demek istediklerim bunlardır.

2 - Ben sözlerine "bilmem kaç yıllık tecrübe dayanarak konuşuyorum" diye başlayan insanların sözlerine pek itibar etmiyorum.

Gerçi yazınızda da bunu belirtmişsiniz. "Deneyim sahibi olduğunu iddia eden insanlar" aslında sorununuz. Deneyim sahibi olduğunu iddia eden insanlar deneyim sahibi olmayabilir, bunu iddia eden kişinin davranışları ve bilgisiyle ispat etmesi gerekmektedir. Yanlız takıldığım konu umarım bunu Sn. ADAM için belirtmemişsinizdir. Kendisi hem bu forumda en çok yazı yazan 2. üyedir. (Forum istatistiklerine bakarak söylüyorum.) Hemde masonlukla ilgili yüzlerce hatta binlerce konuyu bıkmadan usanmadan defalarca bu forumda yazmıştır. Zaten kendisi foruma olan katkılarından ötürü de "Seçkin Üye" statüsüne alınmıştır. Kendisi bir harici olduğu belirtmesine karşın Masonluk hakkındaki bilgisi azımsanmayacak derecede yüksektir. Ki bu forumda bu konuda uzun süre gerek ziyaretçi gerekte takip eden üyelerin itiraz edeceğini sanmıyorum. Diğer yandan sizin gibi dikkatli ve irdelemeyi seven birinin bu yazdıklarımı zaten incelemiş olduğunuzu varsayıyorum. Belki diyebilirsiniz "Ben bu yazılanlara inanmıyorum! Doğru değil!" tabi bu bir düşüncedir. Düşünülebilir... Fakat bu siteyi yöneten Sn. ADAM değil. Masonlardır... Haliyle kendileri Sn. ADAM'ın katkılarını takdir etmiş, önemsemiş ve benimsemiş ki kendisine "Seçkin Üye" denmiştir. Bence bu konuda da bir sorun olabileceği düşünülemez...

Foruma tekrardan hoşgeldiniz der, iyi seyirler dilerim...
Başlık: Ynt: Tecrübe sahibi bir insan tecrübelerime dayanarak diye bir konuşma yapmaz
Gönderen: 38 - Ocak 08, 2014, 04:46:19 ös
Sayın Proxima hem değerli paylaşımınız hem de kibarlığınız için teşekkür ederim.

Ben bu deneyim sahibiyim lafını biraz yemine benzetiyorum. Mesleğim ihracat olduğu için Arap müşterilerle de kontağım oluyor. Ürün ile ilgili hiçbir fikri olmasa bile "Vallahi it is expensive" gibi cümleler kullanıyorlar. Bura da ki Vallahi sadece iddiasını desteklemek için kullanılan bir kelime. Ya da bir insan karşısındakine güven vermek için Yemin eder ya, yalan söylese bile kullanır bu sözü çünkü karşısında ki insan bu sözün ardından koşulsuz dediklerine inanır.(Tabi her yemin eden yalan söyler demek istemiyorum burada).  Deneyim sahibiyim demekte aslında karşısındakine dediklerinin doğruluğunun dayanağı olarak göstermektir. Hani bir iddia atarsınız ortaya kaynak gösterirsiniz ya, ben yıllardır bu işin içindeyim demekte kaynak göstermektir aslında. Ya da öyle olduğunu zannetmektir.
 
Gelelim bu yazıyı neden yazdığıma. Sayın Adam ile bir forumda bir kutuplaşmamız oldu. Kendisinin yazdığı bir yazı beni rahatsız ettiği doğrudur. Bazı yeni üyeler gibi küçümseyerek beni kastetmesini doğru karşılamadım. Yanlış bile olsa insanların fikirlerine saygı göstermek gerektiğini düşünüyorum. Ama bu yazıyı sadece bunun üzerine yazmadım. Bu fikir benim yıllardır savunduğum ve iş hayatımda uyguladığım bir fikirdir. Bu yazımdan sadece 1 gün önce İhracatçılar birliğinde, bir toplantı da bir bayanın "ben 40 yıldır bu sektörün içindeyim" diyerek tartışmaya katılmasını hoş karşılamadım. Bu ve bunun gibi örnekler çevremde sürekli oluyor. Yaklaşık 6 yıldır ihracat sektöründeyim ve etrafımda ki insanlar genelde benden yaşça çok büyük oldukları için onların gereksiz böbürlenmelerine sıklıkla maruz kalıyorum. Çünkü inanıyorum ki; 40 yıldır birinin bu sektörde olması bugün herkesten fazla bildiği anlamına gelmez. Önemli olan bir kişi ya da bir firmanın gelişimlere ve değişimlere açık olması, hızlı bir şekilde adapte olabilme kabiliyetinin olmasıdır.

4 yıl süren A.B. 7. çerçeve programına kayıtlı bir A.B. projesi yürüttüm. Projenin adı "FutureSME".  Çok uluslu bir projeydi ve konusu gelecekte Avrupalı üretici kobilerin Çin'e karşı rekabet gücünü nasıl arttırabilir üzerine idi. Sıklıkla bahsedilen ve üzerinde uzlaşılan konu ise aile firmalarında ilk kuşak ile 2. kuşağın çatışmalar yaşadığı ve bu çatışmaların temelinde deneyim faktörünün taraflar arasında sorun yarattığı idi. Basit bir şekilde anlatmak gerekirse ilk kuşak yani babanın oğluna ya da kızına; "bu firmayı ben kurdum", "senin yaşın kadar deneyimim var", "sen bilmezsin" gibi cümlelerinden 2. kuşağın rahatsızlık duyduğu ve sorun yarattığıdır. Burada baba statik. Değişmek istemiyor. Sanayi devrimi öncesi ve sonrası pazarlamaya bakış anlayışı gibi düşünün. Babanın ne üretirsem onu satarım anlayışında olduğu, evladın ise dünyanın artık global olduğu,rekabetin sınır tanımadığı bu yüzden firmanın yüzünün müşteriye dönük olması gerektiğini, bunun içinse firmanın inovasyona önem veren, farklılık yaratan bir firma olması gerektiği, bunun için ise değişime ve gelişime açık olması gerektiği anlayışındadır. Ben bu örnekte ki baba tarzı insanlara karşı olduğumu anlatmaya çalışıyorum.   
Başlık: Ynt: Tecrübe sahibi bir insan tecrübelerime dayanarak diye bir konuşma yapmaz
Gönderen: ADAM - Ocak 08, 2014, 06:16:48 ös

Sayın Ersin Baltalı'nın ne demek istediği de, buna ilişkin tezi de anlaşılmış durumda.

Sayın Poxima'nın deyişini bir yana bırakalım; bu konun aslında benim ile de bağlantısı yoktu; Aslunda  Forumda önemli olan, konuların kapsamıdır, kişiler değil.

Sayın Ersin Baltalı kimliğini anlatmış; kendi yaşamından, deneyimlerinden örnekler vermiş. Dedikleri bizce de doğrudur; olanların öyle olmaması gerekir. Biz de onun deneyimlerinden yararlanmış olduk böylece. Teşekkür ederiz.

Ancak şunu da ortaya koymak gerekir: Kimi yeni üyeler Forum'a geldiklerinde, Forum'un arşivini esaslıca incelemeden, bilgi edinmeden (özellikle Masonluk ve bağlantılı konularda) görüş ileri sürecek olurlarsa, daha öncekiler gibi onların da karşılaşacağı söz aynıdır.


 
Başlık: Ynt: Tecrübe sahibi bir insan tecrübelerime dayanarak diye bir konuşma yapmaz
Gönderen: Alşah - Ocak 09, 2014, 11:15:32 ös
           Sayın Ersin Baltalı gerçekten çok güzel özetlemiş konuyu. Yalnız bazen farklı durumlar da oluşmuyor değil. Bu durum biraz da  kişinin kendini yenileyip yenileyememesi ile ilgili bence.
            Bazen tecrübeli kendisini yenileyebilir, zamanı yakalar,  hatta 2.  kuşaklardan bile daha geniş bir  görüş açısına  sahip olabilir. İşte bu gibi durumlarda tecrübe gerçekten önemli rol oynar. Zira; 2. kuşak olup hala daha çağının gereklerini idrakten yoksun olanları da sıklıkla görebilmekteyiz.
            Hünerin,  gerektiği zaman gerekeni yapabilecek zeka kıvraklığına sahip olunabilmesidir  diye düşünüyorum.
            Saygılar-sevgiler.
Başlık: Ynt: Tecrübe sahibi bir insan tecrübelerime dayanarak diye bir konuşma yapmaz
Gönderen: Arcanum - Ocak 10, 2014, 12:50:36 öö
Tecrübe "yaşanmışlık"tır, bunun belirtilmesi de kanımca yanlış veya yalan değildir. Sayın Ersin Baltalı'nın da bahsettiği gibi karşıdakini kandırmak veya ikna etmek amacıyla söylenirse elbette bu aldatıcı ve doğru olmayan bir davranış olacaktır. İyi ve kötü tecrübeler olduğu gibi, iyiye veya kötüye kullanılabilecek tecrübeler de vardır.

Saygılarımla.
Başlık: Ynt: Tecrübe sahibi bir insan tecrübelerime dayanarak diye bir konuşma yapmaz
Gönderen: 38 - Ocak 10, 2014, 04:26:51 ös
Merhaba,


Okuduğum her konu bir ağaç gibi. Güzelliklerle karşılaşıyorum ve hep büyüyor.

Biraz konuyu çeşitlendirelim istiyorum

Bir gün bir seminere katılmıştım. Cengiz Özakıncı kitabını tanıtıyordu. Soru bölümüne geçildiğinde bir genç 80 dönemlerinde yaşananlarla ilgili Cengiz Bey'in tezine ters düşecek bir söz söyledi. Genç'de benim gibi 83 doğumlu olduğu için o dönemlerde yaşamış değil. Cengiz Bey kendisine "sen o dönemde yaşamadın nereden bileceksin" gibi bir karşılık verince, gençte kendisinin kitabı İslam'da bilimin yükselişi ve çöküşü(827-1107) göstererek bu dönemde yaşadıklarınızı mı anlattınız kitabınızda dedi.

Uzmanlık alanınız doktorluk gibi eğitimden geçilmeden bilgi sahibi olamayacağınız bir dal değil ise eğer, her konu hakkında, o dönemde yaşamadan ya da tecrübe etmeden, hakkında bildiklerinizi anlatılabilecek seviyeye gelebilirsiniz. Bu sizin araştırmacı kişiliğinize ve öğrenebilme kabiliyetinize kalmış.


Saygılar,

 
Başlık: Ynt: Tecrübe sahibi bir insan tecrübelerime dayanarak diye bir konuşma yapmaz
Gönderen: kerberos - Ocak 11, 2014, 12:52:38 ös
" Değişmeyen tek şey değişim fikrinin kendisi ise tecrübeli biri ne kadar önemsenir?
Her gün hayatımıza yenilikler var. Her gün yeni bir şey öğreniyoruz ve dünün kuralları, doğruları, öğrenileri değişiyor. Hal böyleyken "ben çok şey biliyorum" "sen daha yenisin" "benim bilgim herkesten fazla" demek ne kadar doğru?

İş hayatımda tecrübeli insanlarla bölüm kadromu doldurmaktan hep uzak durdum. Çağ tecrübe çağı değil. Çağ değişime ve gelişime adapte olabilenlerin dinamik insanların çağı. Ben tecrübeliyim diyen bir insan hep bu değişimin ve gelişimin önünde durur ve değişmekten uzak durur. Tecrübeli insan statiktir.
Değişime ayak uyduramaz.

Siz ne düşünüyorsunuz?

Dikkat! Benim burada sorguladığım tecrübenin kendisi değildir, tecrübeliyim diye kendini tanıtan insanlardır.
Not: Herkes fikrini açıkça dile getirebilir. Kimsenin yazdıkları sorgulanmaz, yadırganmaz ve doğal olarak kimsenin yazdığı tek doğru değildir...  "

--------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

Değerli Üyeler;

Değerli üyemizin yazdıklarına malesef katılmak mümkün değil.
Üyemiz ; her ne kadar kendileri üst seviye yönetici profili çizse'de bana bu gunlerde karşılastıgımız sıradan orta kademe yönetici profilni hatırlattı.
Hatta bu konuda kendi tabirleride vardır " gülmekten kırıldığım.. " ; Kadro alımında bir üstüne şunu diyor " ben ağır metal istemiyorum. "
Peki ne istiyorsun bebeğim. Aynı şirkette yada dışarıdan olsun benzer görev yada işte tecrube ve bilgi sahibiyse alıcaksın elbette.
Ama şunu dersen belki kabul edilebilir; belirli bir süre üstünde  aynı görevi yada işi yapan kişiler belli süre sonra monotonlaşan iş akışı karşısında performans kaybı gösterir.
Doğrudur. Ama suçlu yönetenleridir. Demek'ki motivasyon ve mobbing performansı sıfır derim yönetilerinin. Ve tüm yöneticileri işten cıkaırırım.

Yani; Allahtan sizin patronunuz degildim yoksa kapının önündeydiniz;.
..... Demek istemem ama kendi yöneticilik vasfınızın olmayışını bir deyimin arkasına sığınarak burda konu açmış olmanız çok feci birşey.
Kendi işinizde tecrubeli olmadığınızın açık kanıtı olduğu gibi işte tecrubeli kişilerin sizin eksikliklerinizin
açığa çıkaracağı gerçeğinden korktuğunuzu da gözler önüne seriyorsunuz.

Farklı sektörlerde çok görülen birşeydir. Malesef üst düzey yöneticilerin yanlış seçimlerle yönetici pozisyonlara getirdikleri
yetersiz yönetici profilidir bu. Kendini ispat için çaba göstergesidir.
Eski ve deneyimili , tecrubeli elemanlar ile çalışmak istememe sendromu.

Sizide bu düşünce ve uygulamanızdan dolayı yargılamıyorum elbette.
Bu bize ancak sizin yöneticilik pozisyonları için ne kadar uygun olmıyacak bir çalışan profili çizdiğinizi gösterir.

Düşüncenize  saygı duyuyor ancak; kişisel olarak yönetici yetilerine sahip olmayan bir profil sahibi çalışanın yönetici
yapılmasından kaynaklanan bir hatalar zincirinin halkası olduğunuzu düşünüyorum.
-------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

" Açıklamak gerekirse iş yada sektör ne olursa olsun aklı evvel başarılı sayılabilecek bir yönetici şunları hesaplar;"

1. Yeni alınacak eleman maliyeti
2. Yeni alınacak eleman eğitim ve adaptasyon süreci
3. Yenialınacak eleman egitim harcaması
4 Yeni alanacak elemana adaptasyon ve egitim süreci bitene kadar verilecke maas ve vergiler.
5. Eleman asri oalarak işe başladıktan sonra iş akışının ve performansının normalizasyon süreci icin gecicek zaman ve harcanıcak para
    " Sonucta adptasyon süereci bitse bile yeni elemandan bir süre daha tam ve full performans beklenemez.

...... Eğerki siz tecrubeli elemanları " Kalifiye diye tabir edilir " bunyenizde barındırmaktan , onları günceleştirmekten  ( Mental , Teknik bilgi ve Beceri ) aciziyet gösteriyor ;
yahut bunu yapıcak , planlıyacak ve düzenliyecek kapasite yada performansta , çizgide bir yönetici değilseniz orada ne işiniz var diyebilir biri size..

Kaldıki Kurumsal oldugunu dusunen bircok firma ici orta ve ust kademe bircok yönetici aynı eski yanılgılara düsmekte ; kendi yetersizlik ve basarısızlıklarını
alt pozisyonlarda çalışan elemanlara bağlamakta " pozisyon değişikliği yada kadro açıklarını " yeni ve daha deneyimsiz bireyler ile tamamlamaya çalışmaktadırlar.

Yukarıda bahsettiğim 5 maddelik Yeni eleman alımına ilişkin yönelgedeki maliyet ve zaman tablosu eski ve tecrubeli elemanın maliyet ve zaman tablosuna göre
kaç be kat pahalıya çıktığı gibi zaman ve para kaybı karşılaştırılamaz bile.

Bu noktada bu sizin savınız ve gönderme yaptığınız deyim sadece başarısız yada yetersiz profil sahibi üst ve orta kademe yöneticilerin bir kaçış noktası olmaktan öteye geçmez.

----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

" Tecrubeli İnsan Statiktir " savını kabul etmiyen ve kabul edenlere şaşıran bir üyeym.
Kendileri'de işlerinde ve mesleklerinde tecrube sahibi değillermi'ki tecrubenin kişiyi statikleştirdiğini kabul ediyorlar.
Demekki bu üyelerimiz kendilerini yeniliklere kapamışlar kalıplaştırmışlar, bunu kendileir kabule tseller bile meslekleri kabul etmez.

Bir Avukat yada Mimar'ın ; bir Doktorun statik'leştiğini düşünebilirmisiniz. Bunu savunabilir ve bir sav olarak sunabilirmisiniz.
Sayın üyemizin dediği şey genel bağlamda standard ofis pozisyonlarında çalışanlar  yada ; tabiri yerinde ise " Plaza İnsanları " için geçerli olabilir.
Meslek gurupları için geçerliliği yoktur.

Kurumsal yada Aile firmaları içinde yıllarca çalışmış ve bir çalışma düzen ve standardını yakalamış çalışanları hedef alan bir deyimdir; kendilerinin örneklemesi.
Bu noktada yapılacak işlerin, iş hedeflerinin , ve görevlerin belirli ve standar'da baglandığı bir mekanda tecrubenin önemi azalmış olabilir.
Ancak Performansı belirliyen şey genede tecrubedir , deneyimdir. Kişi iş akışı icinde karşılaşacağı farklı sıkıntı ve önüne gelicek farklı
sorunları aşmada yine deneyim ve tecrubesini konuşturacaktır.
Aksi taktirde hem iş akışı yavaşlar ,sekteye ugrar , hemde; birbiri ile baglantılı işler birden fazla calısanın bir iş yada görev yüzünden
pasifize kalmasına neden olur'ki buda zaman ve para kaybı demektir.

Sagı ve Hörmetlerimle;

Kerberos


Başlık: Ynt: Tecrübe sahibi bir insan tecrübelerime dayanarak diye bir konuşma yapmaz
Gönderen: kerberos - Ocak 11, 2014, 01:39:17 ös
Değerli Üyeler;

Değerli üyemize yazıcaklarım uzadı sizlerden özür diliyorum.

Öncelikle :...

Dip Not; bölümünüze gelirsek bu noktad atecrubeliyim diyen ancak yeterlilik gösteremiyen çalışanlara yüklenmişsiniz.
İşe alım ve başvuru süreçleri hakkınd abirşeyle ryazmak lazım geliyor bu noktada ki olaya çıklık getirelim.

A/ İş verne tarafı : Sözlerinize binayen kurumal yada kurumsal olmayan olsun bir firmad açalıştıgınızı varsayıyorum.
                              Bu noktada işverene düşen nedir ona bakalım. Yani işe alım aşamaları:

1. İşe alım ilanı :
Birçok iş ilanında standard olarak malesef işe alınacka eleman yad açalışan adayından normal şartlarda
aslında görev statüsünde olmıyan en az 5 kalem daha iş yapması yada bunlar hakkınd atecrube ve deneyim sahibi olması beklenir.

2. İş görüşmesi : 
A/ İlk görüşme insna kaynakları elemanı ile olur. Genel değerlendirme ve doldurulmuş formlar ile kişilik analiz ve profil belirlemeleri yapılır.Onay yada red verilir.
B/ İkinci görüşme görevlendirilecek departman yad aofis sorumlusu yada müdürü , şefi ile yapılır. Bu noktad akişinin deneyim ve tecrubeleri kontrol ve teyit edilir.Onay yada red verilir.
C/ Üçüncü adım Muhasebe adımıdır. Muhasebe ve insan kaynakalrı dept yöneticileri ile maas ve iş şartları görüşülür. Onay yada red verilir.

--------------------------------------

Şimdi birde iş adayı yad açalışan adayı tarafını ele alalım;

1 / iş ilanını görür değerlendirir.
2/ ilgili ilanın forumlarını doldurancak extra istenen bilgi ve tecrubeleri karsılamasa bile başvuru yapar.
Sonucta amaç bir iş sahibi olmak, çalışan olmaktır.
3/ iş görüşmelerine gider ; kendini mesleki ve kişiel olrak ifade etmeye çalısır. Mesleki tecrube ve deneyimsel eksikleirnin çalısırkende
yeterlilik sahibi calısanalrın egitim ve deneyimleri sayesinde tamamlanacagını düşünür.

---------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
Şimdi Sayın Üyemizin takıldığı ve sitem ettiği nokta aslında çok acık. Ancka iki taraflı düşünmek gerek.
İşe alım yönelgesinin ikinci ayağında zaten bu nokta taraflar arasında görüslüyor. Eğerli yeterliliği olmayan bir bireyi işe almıssanız bu gene sizin hatanızdır.
Demekki;  yai şe alım surecini ciddiye almadınız. yada işe basvuran kisiye tavizkar davrandınız.

Bu noktada gene suclu sizsiniz çünkü işe basvurna kisi işin gerkelerini hiç bilemyen yad ayerine getiremiyecek bir birey de olabilir.
Denyimsiz yada tecrubesiz olması onu  kabahati degildir.
Ancak bunu saptayamamış olmak ve buna göre davranmamış olmak sizin sucunuzdur.

Saygı ve Hörmetlerimle;

Kerberos

-------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
Başlık: Ynt: Tecrübe sahibi bir insan tecrübelerime dayanarak diye bir konuşma yapmaz
Gönderen: 38 - Ocak 20, 2014, 10:25:06 öö
Sayın Kerberos keşke lütfedip benim yazılarımın ve diğer üyelerin yazılarını tamamen okuyabilseydiniz. Sayın Adam sizi daha iyi anlıyorum şimdi. Önceden yakınıyordunuz üyeler yazılanları okumuyor diye. Haklıymışsınız. Sizden özür diliyorum.
Başlık: Ynt: Tecrübe sahibi bir insan tecrübelerime dayanarak diye bir konuşma yapmaz
Gönderen: Waldow - Nisan 10, 2014, 03:41:42 ös
Sn. Baltalı benim de epey katıldığım bir görüşünü paylaşmış. İş hayatında veya gündelik yaşamımızda olsun, sizden yaşça büyük olanlar ve sizden önce o işe girmiş olanlar hep tecrübelerini size satmaya çalışırlar. Bunları yapmalarındaki esas nedense genellikle sizi yetiştirmek, yardım etmek için değilde kendi egolarını tatmin etmek içindir. ''Sen, çömez daha öğrenecek çok şeyin var'' tarzı yaklaşımlar ile kendilerini tatmin etmeye çalışılar. Ancak çoğu genç insan bu yaklaşım sonucu onlardan uzak durmakta sözlerini pek önemsememekte.  Bense aklıma Sn.Adamın da paylaşmış olduğu konfüçyusun sözünü getirir onların tecrübelerinden de bir şeyler öğrenmeye çalışırım.  Bunun her zaman faydasını gördüm. Karşımdakinin uslubunu pek önemsemedim. Ama şunu gördümki tecrübeli insanlar yenilikçi fikirlere karşı direnç gösteriyorlar. Hem de kendini yenilikçi, gelişime açık ve batılı adleden insanlardan çokça gördüm bunu. Gençler olarak yapmamız gereken; eğer yapabiliyorsak gerçekten tecrübeli olduğunu ve bize faydası olabilecek insanları iyi dinlememiz, onlardan kendimizce ders çıkarmamız ve almış olduğumuz yeni, gelişmiş eğitimimiz ile birleştirip yolumuza devam etmemizdir.

Saygılar
Başlık: Ynt: Tecrübe sahibi bir insan tecrübelerime dayanarak diye bir konuşma yapmaz
Gönderen: kerberos - Haziran 09, 2014, 09:41:48 ös
Değerli Üyeler;
Naçizane olarak bu güne kadar yakın cevresi , akraba münasebeti yada arkadaş çevresi tarafından yaşanmışlıklara dayalı tecrübelerin aktarılması
sonucu karar değiştiren görmedim bunun yanında dikkate alıcam diyen ve dikkate almıyan yüzlerce örnekle karşılaştıktan sonra; insanlara fikir yada telkin vermeyi bıraktım.
İnsanoğlu ne yazıktırki kendi yaşanmışlıkları kadar tecrübeli ve önündeki eylem yada oluşumlara cogunlukla geçmiş tecrübelerini gözardı ederek kapılarını ardına kadar açan bir varlık.
Tamda bu noktada bu söz tam yerine oturuyor. Bırakınız herkes bu hayatta payına duseni kendi secimleri çerçevesinde yasasın.
Sözün gerçek acılımı tecrübeli kişinin kendi tecrubesinini anlatmasından'sa  karsısındaki  kişiyi dusunmeye ve araştırmaya sevketmesinin felsefi doğruluğunu anlatıyor.
Elbette yasamda tecrübelerde ; tecrübelerin kişide bıraktıkları deneyimde değişkendir. Bu noktada akıllı ve erdemli bir kişi tecrübeleriyle konuşmak yerine karsısındakinin algılarını açmaya yönelik hareket eder.

Saygı ve Hörmetlerimle;

Kerberos;

Başlık: Ynt: Tecrübe sahibi bir insan tecrübelerime dayanarak diye bir konuşma yapmaz
Gönderen: 38 - Haziran 10, 2014, 01:47:47 ös
Sayın Kerberos son kertede doğru aktarmış.

 
Bu noktada akıllı ve erdemli bir kişi tecrübeleriyle konuşmak yerine karsısındakinin algılarını açmaya yönelik hareket eder.



İnsan bu olgunluğa nasıl erişir öyleyse? Nasıl bir insan dinlenilir? Çok şey bilerek mi? Yoksa bildiklerini doğru aktararak mı?
Başlık: Ynt: Tecrübe sahibi bir insan tecrübelerime dayanarak diye bir konuşma yapmaz
Gönderen: propulsion - Temmuz 06, 2014, 02:32:12 öö
Ben konuyu biraz daha açmak istiyorum.

Tecrübeli İnsan Kimdir? Nedir?

Tecrübe bence karşılaşılan durum  ve çözülen problem sayısındaki artıştan başka bir şey değildir.

Bunun sonu var mıdır?

Tabii ki hayır.

Karşılaşılan her farklı problem/durum insanın ne kadar az bilgiye sahip olduğunun göstergesidir.

Çünkü karşılaşılan her problem, içinde bulunulan her durum kendine has bileşenler içerebilir.

Bir insan kendisini yetiştirmeye devam etmeli ve ben oldum dememelidir (kendisini böyle görmek en büyük yanılgıdır).
Başlık: Ynt: Tecrübe sahibi bir insan tecrübelerime dayanarak diye bir konuşma yapmaz
Gönderen: 38 - Temmuz 14, 2014, 11:47:49 öö
    Teşekkür ederim Sayın Propulsion paylaşımınız için. Bir süredir uzak kaldım forumdan.

    Güzel ve yerinde yazılar yazmışsınız. Bende bu konuyu açarken yazdıklarınızı düşünerek paylaşmıştım fikirlerimi. Tabi foruma ilk girdiğimde yazdığım yazılardan biridir. Kendimize geliştirmeye gayret ediyoruz.

    Aslında konu başlığında da belirttiğim gibi Tecrübeli insan yoktur diye bir tabirde bulunmak doğru değildir. Yıllar, araştırmalar tabi ki bir insana tecrübe kazandırır, ancak bu tecrübeye sahip olmuş bir insan kanımca "tecrübelerime dayanarak" diye bir konuşma yapmamalı. Çünkü sizinde belirttiğiniz gibi değişen ve gelişen bir hayat ve beraberinde doğru bildiklerimizi yıkan bir hayat yaşıyoruz. Buda tecrübe ile öğrenilmiş bilgilerinde değişebileceğini gösterir. Aslında buda bir tecrübedir.     Tecrübe burada kişiye yeni bilgiye ve değişime açık olmayı, bildiklerinin yetersiz olabileceğini ve kendine değişime adapte etmesi gerekeceğini gösterir.

   Aslında konu Masonluk çatısında da irdelenebilir. İnsanlık Mabedi konusu ile birleştirilebilir.

Saygılar
Başlık: Ynt: Tecrübe sahibi bir insan tecrübelerime dayanarak diye bir konuşma yapmaz
Gönderen: propulsion - Temmuz 14, 2014, 01:56:53 ös
Sayın Ersin Baltalı,

Çok doğru.

Selamlar,
Başlık: Ynt: Tecrübe sahibi bir insan tecrübelerime dayanarak diye bir konuşma yapmaz
Gönderen: kerberos - Temmuz 16, 2014, 08:58:57 öö
Değerli Üyeler;

Şunu unutmayalım ki; tecrübelerde yanlış yönlendirebilir insanı. Örnekleme verecek olursak farklı problemler yada sorunlar karşılaşıldığında birde algıda seçicilik giriyor işin içine.
Tecrübeli olduğunu düşünen biri objektif yaklaşımdan uzaklaşabilir ; ayrıca seçicilik istem dışı gelişebilir.
Ve  istem dışı olarak görüş ve algınızın önüne geçebilir. Bu noktada sorun yada problemdeki önemli noktalar bazen kaçabilir kişi istem dışı olarak
önceki tecrübelerindeki noktalara direk odaklanabilir, buda büyük resmi görmesini perdeliyebilir.
İşte tam da bu noktada tecrübenin size destek ve yardımcı değil engelde olabileceği tezi karşımıza çıkar.

Sırf bu yüzdendir; algıları açmak , ayrıntılara dikkat etmek büyük resmi görmeye çalışarak problem ve sorunlara yaklaşmak ancak ve ancak
sonrasında tamda çözüm aşamasında tecrübelerin desteğini almak daha makul ve yerinde bir davranış olur.

Bu nedenle; tecrübelerin aktarılmasından daha önemli nokta algının açılması ve doğru algılamanın geliştirilmesidir.
Tecrübelerin yanıltıcılığındna sıyrılarka algıları doğru şekilde kontrol etmeyi başarmak yolun yarısıdır bence.
Ne zaman ki büyük resmi görmeye başlarız; o zaman tecrübelerden yararlanabilirmiyiz ona bakılmalıdır.

Zaten Masonluğun amaçalarından biride bu değilmidir.
Kişinin zihinsen gelişiminde çevresi ve toplum ile etkileşiminde doğru kararları alabilmesi için onu hazırlar , sırf bu yüzden denmezmi , görülmeyeni görmek, bilinmeyeni farketmek herşey'den önemlidir diye.

Saygı ve Hörmetlerme;

Kerberos
Başlık: Ynt: Tecrübe sahibi bir insan tecrübelerime dayanarak diye bir konuşma yapmaz
Gönderen: propulsion - Temmuz 16, 2014, 12:22:03 ös
Sayın kerberos'un söyledikleri çok doğru.

Üzerine http://masonlar.org/masonlar_forum/index.php?topic=16629.0 (http://masonlar.org/masonlar_forum/index.php?topic=16629.0) adresinde verilen "analitik düşünme yeteğine sahip insan" başlığında anlatılanlar eklenirse bence çok güzel bir sentez çıkabilir.

Saygılar