Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: MASONLUKTA “DÜŞÜNCE ÖZGÜRLÜĞÜ” ANLAYIŞI - 2  (Okunma sayısı 9021 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Ekim 05, 2010, 09:15:31 öö
  • Seçkin Üye
  • Uzman Uye
  • *****
  • İleti: 7217
  • Cinsiyet: Bay



John Bagnell Bury’nin “A History of Freedom of Thought” (Düşünce Özgürlüğünün Tarihi) adlı bir kitabı vardır. Çok değerli, çok okunmuş, ilgilenenlerin indinde çok ünlenmiş, konuyu derinlemesine işlemiş bir yapıttır bu. Dilimize de çeşitli tarihlerde çevrilmiş ve çeşitli yayıncılarca basılmıştır. Sanırım yeni basımları piyasada hâlâ bulunabiliyor. Özgün çalışmayı ne denli tam ve doğru aktardıklarını bilemem ama eksik ya da yer yer yanılgılı bile olsa, bu konu başlığının geneli bakımından alınıp okunmasını, kütüphanede buna özenli bir yer ayrılmasını öneririm. Nitekim ben de bu forum için bu başlık altındaki derlemeyi yaparken yararlanacağım özel notlarımı bir zamanlar düzenlerken, mutlaka o kitap da kaynakçam arasında yer almıştır. 


Giriş

İnsanın, istediği zaman her ne istediğini düşünmekten alıkonulamayacağı sanılır.

Bu nedenle de düşünme özgürlüğü basit ve açık bir şeymiş gibi görünür; öyle sanılır.

Oysa insan, aslında doğuştan sahip olduğu bu özgürlüğü pek kısa bir süre içinde elinden kaçırmış olabilir. Düşünmede özgür olduğunu ileri süren birçok kişi aslında tutsaktır da bunun farkında bile değildir.

Çünkü insan, doğuşundan başlayarak, önce ailesindeki ve sonra yakın çevresindeki çeşitli ön yargıların, dinsel ya da batıl inançların, dogmaların, korkuların, umutların, heyecanların etkisi altında kalır. Bunlara kapıldığında, düşünme özgürlüğünü, dolayısıyla özgür düşünce üretme yeteneğini yitirebilir. Bunları yeni baştan elde edebilmesi için ise, kendisine ne içinde yaşadığı toplumun yasaları ne de genel kurallar yardımcı olabilir.

Toplumu oluşturan kişilerin düşünme özgürlüğü olmayınca, toplumsal boyuttaki düşünce özgürlüğünün de anlamı kalmaz.

Tarih boyunca hemen her yerde ve her dönemde toplumlarda birtakım egemen ya da çıkarcı güçler,.düşünce özgürlüğünü engellenmek için olağanüstü çaba harcamıştır. Bunun en başta gelen nedeni, bu özgürlüğün yeni görüş ve öneriler getirmesi, yeni görüş ve önerilerin ise toplumda kökleşmiş bulunan alışkanlık ve inançları sarsıp, yürürlükteki düzeni bozacağından, mevkilerin ve çıkarların yitirileceğinden korkulmasıdır.

Düşünce özgürlüğünü engellemeye çalışanların genellikle yaptığı ilk iş, söz özgürlüğünü ortadan kaldırmak, özgür düşüncelerin topluma yansımasını önlemektir.

İkinci aşama, bireyin özgürce düşünememesini, sadece önceden belirlenmiş kalıplara göre düşünmesini,hatta olanaklıysa hiç düşünmemesini, yalnızca kendisine söylenenleri olduğu gibi kabul etmesini sağlamaktır.

Bunun için de özgür düşüncenin karşısına “dogmalar” ve “batıl inançlar” çıkarılır.

Demek oluyor ki, aslında özgür düşüncenin ne ve nasıl olduğunu daha iyi kavrayabilmek için, önce ona karşıt bu iki kavramı tanımlayıp üzerinde durmak gerekiyor.



Şu halde bir sonraki başlığımızın konusu “dogma” olsun. Sonra da “batıl inançlar”a göz atalım. Tüm bunların Masonluk ile ne bağlantısı var? Konuyu toparlarken ona geleceğim.




ADAM OLMAK ZOR İŞ AMA BUNUN İÇİN ÇALIŞMAYA DEĞER.


Ekim 05, 2010, 09:57:42 öö
Yanıtla #1
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 1731
  • Cinsiyet: Bay


Konuyu okurken aklıma takılan bir soruyu forumun geneline yöneltmek isterim.Belki de erkendir,sayın ADAM ileriki bölümlerde sorulmasına gerek kalmadan bu konuyu aydınlatacaktır,bilemiyorum.

Konu başlığı altında anlatıldığı ve hepimizin rahatlıkla ikna olabileceği gibi,başkaları tarafından özellikle de sosyal erkler tarafından konulan kurallar,değişmemesi öngörülen sınırlar,dogmalar dolaylı olarakda olsa bireyin düşünce özgürlüğünü kısıtlamaktadır.Buna tamamen katılırım.Bu konuda en etkin rolü dinler üstlenmektedir.

Peki,Masonluğun bünyesinde var olan ve değiştirilemez olarak kabul edilen kurallar da bu kapsamda aynı etkiyi masonlar üzerinde de yapmaz mı?Yanlış hatırlamıyorsam,masonlar bu kurallara"Landmarklar" diyorlar;yanlışım varsa lütfen düzeltilsin.Bu kuralların gölgesinde,tamamen özgür düşünme konforunun inşa edilebileceği anlayışı kendi başına bir çelişki üretmez mi?


Saygılar
Ben"O"yum,"O"ben değil...


Ekim 05, 2010, 10:58:09 öö
Yanıtla #2
  • Skoç Riti Masonu
  • Uzman Uye
  • *
  • İleti: 3734
  • Cinsiyet: Bay

 Sn ceycetin sorusuna hayir etmez biçiminde cevap vererek başlayayım söze. Niçini ardı sıra gelsin.

Öncelikle masonluktaki değiştirilemez kurallar neler ve bunların düşünce özgürlüğü üzerindeki etkisi ne olabilir buna bakalım.

Bu durumda neyin Masonik, neyin Masonik olmadığını belirlemede etkin olan bu sınırın nereden geçtiğinin saptanması önemlidir. Bu sınırı belirleyen sınır taşlarının yeri çok belirgin ve kesin olmamakla birlikte Masonluğu Masonluk dışı olandan ayıran sınır aşağıdaki ilkelerle çizilmektedir.

1.   Çırak, Kalfa ve Üstad derecesinde çalışan belli bir yaşı doldurmuş sakatlığı olmayan erkeklerin üye olduğu Sembolik Localar şeklinde örgütlenmiş veya böyle örgütlenmeye dayanır olmak
2.   1723 tarihinde yayınlanmış Spekülatif Masonluğun Anayasası niteliğinde olan Anderson Anayasası hükümlerine uymak
3.   Çırak, Kalfa ve Üstad derecesindeki örgütlenmenin bağımsız ve muntazam bir Büyük Locadan patent almış olması ve bunun iptal edilmemiş olması
4.   Evrenin Ulu mimarının varlığına ve ruhun ölmezliğine inanmak
5.   Masonluğun yararı ve istifadesi için yeni tüzük yapmak veya olanlar üzerinde düzeltmeler yapmaya yetkili olmakla birlikte Landmarkların korunmasına özen göstermek. 

Bu genellemeden pek çok kural uretilebilir. Çok maddeli listelerde düzenlenmiş. Ancak değişebilirliği hakikat arayışı için bir gereklilik olarak kabul eden, dogmatizmden ve skolastisizmden uzak durmaya çalışan düşünsel Masonluğun dogmatik sayılabilecek çok maddeli bir sınırlamayla kendini kısıtlaması mantıklı ve anlamlı gözükmemektedir. Yukarıdaki ilk dört maddeyi temel alarak bakalım. Bunlardan hangisi düşünce
Özgürlüğüne ket vurabilir?

Herhalde 4. Maddeye söyle bir yan gözle bakan olacaktır.  Evrenin Ulu Mimari ve ruhun olmezligi... İste bu!!! Mü acaba?

Masonluk, Evrenin Ulu Mimarı dediği Yüce Varlığa ve Ruhun Ölmezliğine inanır” hükmü ile düşünce ve inanç özgürlüğünün sınırı çizilmekte olup, Mason kimliğini alacak kişinin bu düşünce ve inanç yapısında olması ön koşul olarak ortaya koyulmaktadır.

Ancak Masonluk, hakikatin arayışında üyelerini düşünce açısından kısıtlamaz. Bu on koşul bir birlikteliğin/ahengin sağlanabilmesi demektir.

Saygılarımla.


Ekim 06, 2010, 09:45:22 öö
Yanıtla #3
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 1731
  • Cinsiyet: Bay


Evet.

Masonluğun kendi koyduğu sınırlarla,kendini kısıtlaması banada mantıklı gelmiyor;dolayısıyla sayın Sukullg'a katılırım.

Ancak,işin içine özgür düşünebilme fırsatı girince,insanın zaman içinde düşüncelerinin ve buna bağlı olarak inançlarının da değişebilirliğini gözardı etmemek lazım.

Özellikle,bireyin yetişme çağında çevresinden aldığı telkinlerle oluşturduğu inanç yapısı,özgür düşünebilme ve fikir üretebilme yetisi geliştikçe değişmeye açıktır.Nitekim,Masonluğa kabul edilen bir kimsenin butür yetilerinin daha hızlı gelişeceğini öngörüyorum.Dolayısıyla,böyle bir değişimi gözardı etmenin kendi başına bir dogma olarak kabul edilebileceğini,bireyin özgür iradesiyle geliştirebileceği değişimine ket vurabileceğini düşünüyorum.


Saygılarımla
Ben"O"yum,"O"ben değil...


Kasım 15, 2012, 06:20:38 ös
Yanıtla #4
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 120
  • Cinsiyet: Bay

Forumda hep bir sonraki basamağı kontrol etmek lazımmış bunu öğrendim.
Az evvel erken bir yorum yapmış oldum affola.
Ayakta Ölmek Diz Üstünde Yaşamaktan Yeğdir.


Kasım 15, 2012, 06:27:12 ös
Yanıtla #5
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 120
  • Cinsiyet: Bay

Dogma olarak tanımlanan kavram ve olguları algılayış biçiminiz başka bir düşünce özgürlüğü prangası olmasın sakın?
Saygı ile,
Ayakta Ölmek Diz Üstünde Yaşamaktan Yeğdir.


 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son Gönderilen:
7 Yanıt
9119 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 03, 2009, 12:05:31 öö
Gönderen: aashooter
2 Yanıt
7056 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 03, 2009, 03:09:11 ös
Gönderen: ADAM
20 Yanıt
39482 Gösterim
Son Gönderilen: Haziran 29, 2018, 11:36:20 ös
Gönderen: Ramazan
3 Yanıt
7165 Gösterim
Son Gönderilen: Mart 05, 2013, 07:51:59 öö
Gönderen: ADAM
1 Yanıt
6361 Gösterim
Son Gönderilen: Ekim 09, 2010, 02:18:57 ös
Gönderen: ceycet
3 Yanıt
7165 Gösterim
Son Gönderilen: Aralık 08, 2014, 10:04:32 ös
Gönderen: mbulut
4 Yanıt
18585 Gösterim
Son Gönderilen: Aralık 16, 2013, 04:17:55 ös
Gönderen: Spock
8 Yanıt
8745 Gösterim
Son Gönderilen: Aralık 15, 2013, 12:32:29 ös
Gönderen: ABCDEF
0 Yanıt
5818 Gösterim
Son Gönderilen: Ekim 14, 2010, 08:49:09 öö
Gönderen: ADAM
1 Yanıt
4885 Gösterim
Son Gönderilen: Ekim 18, 2010, 01:23:38 ös
Gönderen: Prometheus