Bakınız...
Bazı şeyler yanlış biliniyor ya da yanlış anlaşılıyor.
Gelin düzeltelim. Doğrusunu belirtelim.
Süprem Konsey’den söz edildiğinde, buraya ÖMBL ve HKEMBL tearimlerini yerleştirerek düzen konusunu gündeme getirmek yanlış olur.
Türkiye’deki Süprem Konsey, 1861 yılında kurulmuştur. 1909 yılında reorganize olmuştur. O tarihten bu yana aralıksız olarak varlığını sürdürmüştür. (Buna 1935-1948 Uyku Dönemi dahildir.) Günümüzde de varlığını aynen sürdürmektedir. Bunun belgeleri vardır. Ara sıra Yüksek Şûra unvanını da kullanmıştır ama artık kullanmamaktadır.
Türkiye’de bugün Yüksek Şûra olarak anılan örgüt 1968 yılında Süprem Konsey’den ayrılmış olan 10 mason tarafından kurulmuştur.
Türkiye’deki ilk büyük loca niteliğindeki örgüt 1909 yılında kurulmuş, 1935 yılında kapanmış (uykuya girmiş) 1948 yılında Süprem Konsey’e bağlı olarak yeniden etkinliğe geçmiş, 1957 yılında bağımsız bir büyük loca olarak kurulup Süprem Konsey ile konkordato bağıtlarken, Türkiye Hür ve Kabul Edilmiş Masonları Büyük Locası adını almıştır.
Bu büyük locadan 1966 yılında ayrılan kimi masonlar Türkiye Büyük Mason Mahfili adı altında bir diğer büyük loca kurmuş ve Süprem Konsey’in önceki büyük loca ile bağlantısını kesmesi üzerine onunla konkordato bağıtlamış, daha sonra adı Özgür Masonlar Büyük Locası olarak değişmiştir.
Türkiye Büyük Mason Mahfili başta Frankofon ülkelerin büyük locaları olmak üzere birçok büyük loca ile olumlu masonik ilişkiler kurmuş olan, uluslararası nitelikli mason örgütlerinden birçoğunun resmi üyesi, düzenli bir mason örgütüdür.
Hür ve Kabul Edilmiş Masonları Büyük Locası 1970 yılında İngiltere Birleşik Büyük Locası’nın büyük sekreterinin imzalamış olduğu bir tanınma mektubu almış, böylece Anglo-Amerikan nitelikli mason örgütleriyle ilişki kurmuş, düzenli bir mason örgütüdür.
Bu arada Türkiye’deki bir diğer düzenli mason örgütü olan 1991 yılında kurulmuş bulunan Kadın Mason Büyük Locası’na değinmeden geçilemez.
Bunların hepsi düzenli ve ulusal (milli) mason örgütleridir. Bazılarının arasında resmen iletişim bulunmaması, (sadece üst düzeyde gayrı resmi iletişim yürütülmesi) bunlardan herhangi birinin düzensizliğini göstermez. Düzensizlik iddiasında bulunmak kraldan çok kral taraftarı olmak, açıkça Britanya’daki Birleşik Krallığın İngiltere kolunun yani emperyalistlerin uydusu olmaktır. Bunu da bu konuları iyi bilmeyen, gelişmeleri izlemekten yoksun, bu örgütlerin ulusal düzeydeki yakınlıklarından bihaber (örneğin Sinerji adını taşıyan bir örgütü hiç duymamış) kendi kabukları içinde kapanık bir birtakım yarı-bilgililer yapmaktadır.
Bunların arasında Süprem Konsey hiçbir yere bağlı olmadığı gibi, Süprem Konsey'e bağlı hiç başka mason örgütü de yoktur. Aynı durum Yüksek Şûra için de geçerlidir. Mason örgütleri arasındaki iletişim, anlaşmalar, ziyaretler, protokol uygulamaları, yüsek derecelerin simgesel derecelerden sonra gelişi gibi etkenler, bu kuruluşların hiçbirini bir diğerine bağlı kılmaz.
Gelin biz o yarı-bilgililerden olmayalım. Boşu boşuna düzenli mason örgütlerinin düzensizliğini falan ileri sürüp kendimizi güç ve gülünç duruma düşürmeyelim.