Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: ISAAC LURİA  (Okunma sayısı 3389 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Kasım 03, 2007, 10:27:18 ös
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 3120
  • Cinsiyet: Bay

İsaac Luria’nın, Alman ve Polonya Aşkenaz cemaatinin bir üyesi olan babası Yeruşalayim’e göç eder ve orada Sefarad Frances ailesi ile evlenir. Isaac Luria 1534’te Yeruşalayim’de doğar ancak Isaac daha küçük bir çocukken annesi onu Mısır’a götürür. Mısır’da dayısı Mordahay Frances’in evinde büyür. Luria, David ben Solomon ibn Abi Zimra ve ardından gelen Bezalel Aşkenazi ile çalışır. Bu dönemde, hocası Aşknazi ile beraber bazı yasal eserlerin yazılmasına yardım eder, ayrıca Luria bir çok ticari faaliyetle de ilgilenir. Hala Mısır’dayken Luria Kabala çalışmalarına başlar, kayınpederinin sahip olduğu Kahire yakınlarında Nil’in kıyısındaki Jazirat al-Rawda adasında münzevi bir hayat sürmeye başlar. Mistik çalışmalarında Luria, eski Yahudi mistiklerinin çalışmalarını, Zohar’ı ve Moses Cordovero’nun yazılarını inceler. Bu zamanda Luria’nın Zohar’ın kısa bir bölümü olan ‘Gizemler/Sırlar Kitabı’ hakkında yorumlar yazdığı ortaya çıkar. 1569’da Luria ailesiyle birlikte ,İsrael’de Safed’e yerleşir ve orada Moses Cordovero ile Kabala çalışmalarına başlar. Luria 1572’de ölür.

Safed’de Luria, etrafına, teorik Kabala ve ilahi isimlerin üstüne düşünmek yoluyla sefirotları birleştirip aziz kişilerin ruhlarıyla iletişime geçmekle ilgili öğretisini aktardığı bir grup öğrenci toplar. Luria’nın sistemindeki en önemli konu yaradılışın gizemidir. Eski mistiklerin literatüründe, yaradılış olumlu bir olay gibi algılanır: Tanrısal gücün içinde yaratma isteği doğar ve böylece uzun bir yayılma süreci başlar. Ancak Luria’ya göre, yaradılış olumsuz bir olaydır: İlahi ışık her yerdedir, dolayısıyla yaradılış için yer kalmamıştır. Ayn Sof ( Sonsuz) , yaradılışın gerçekleşebileceği bir boşluk yaratmak zorunadır. Bu, ‘tzimtzum’ süreci ile başarılır- bu da Tanrısal gücün kendi içine çekilmesidir. Dolayısıyla ilk hareket olumlu değil, ilahi bir geri çekilmeyi gerektiren bir süreçtir. Yaradılış sürecinin başlaması için, Tanrı’nın ‘tehiru’dan (boşluk) sürgüne gitmesi gerekmektedir. Dolayısıyla ‘tzimtzum’, yaradılışın ilk aşamasın olarak ilahi sürgün olduğunu ileri sürer.

Bu geri çekilme safhasından sonra Tanrısal Güçten boşluğa bir ışık huzmesi yayılır ve ‘Adom Kadmon’ ( İnsan-ı Kamil) formundaki ‘sefirotların’ (ilahi yayılım) şeklini alır. İnsan-ı Kamil’in kulaklarından, burun deliklerinden ve ağzından ilahi ışık çıkar. Bu süreçte ilahi ışık kapları – sefiraların sonsuz biçimlerini- yaratır, bu da her bir yayılıma belli bir özellik yükler. Ancak bu kaplar, böylesine saf bir ışığı içinde tutabilecek kadar güçlü değildir ve kırılırlar. Kapların bu kırılışı (Şevirat ha-Kelim) sonucunda, yayılımlar büyük bir değişime uğrar. Aşağıdaki kaplar kırılır ve düşer- en üstteki üç yayılım zarar görür ve boşluk ikiye ayrılır. İlkinde, üzerlerine bir çok kıvılcımın asılı olduğu kırık kaplar vardır. İkinci kısım ise ilahi ışığın saflığını korumak için kaçabildiği üst bir boyuttur.

Böylesine ilahi bir kasılmanın nedenini açıklarken Luria, yaradılıştan önceki Ayn Sof’un tamamen birlik olmadığını vurgular: İçinde Tanrısal gücün geri kalanından potansiyel olarak farklı olan şeyler de vardır. Bu olaydan sonra, tıpkı boşaltılan bir kovada kalan damlalar gibi, bir kalıntı kalır geride. Bu kalıntıda , Tanrısal Güç’ün parçası olan bir çok şey bulunur. Geri çekilişten sonra boşluğa akıtılmıştır. Dolayısıyla, farklı elemanlar Tanrısal Güçten ayrılmış olur. İlahi güçlerin yayılmasının ve İnsan-ı Kamil’in oluşmasının nedeni , şimdi ayrılmış olan elemanları , yaradılışın şemasında bir araya getirmek ve böylelikle bunları birbirleriyle işbirliği yapan kuvvetler haline dönüştürmektir. Görevleri, içlerine ilahi ışığın akacağı sefiraların kaplarını oluşturmaktır. Ancak kapların kırılması , bu elemanların isyanını, yani yaradılış sürecine katılmayı reddetmeyi içerir. Bu hareketle, boşluğun alt kısmında bir boyut elde edebilirler. Kapların kırılmasından sonra bu elemanlar , kötünün gücü olarak ifade eder.

Luria’ya göre, kapların kırılmasından sonra kozmoz ikiye bölünmüştür: Aşağıdaki kötülük krallığı ve üstteki ilahi ışık alemi. Luria, kötünün varoluşa karşı çıktığını, dolayısıyla kendi gücüyle varolmadığını açıklar. Bunun için ilahi ışıktan manevi güç almalıdır. Bu da kaplar kırıldığında kendileriyle birlikte inen ilahi ışık kıvılcımlarını tutsak almak ve böylelikle şeytani gücü beslemektir. Bütün her şeyi birlik yapmakla ilgili ilahi girişimlerin şimdi kötü güçleri ortadan kaldırma mücadelesine odaklanması gerekir. Bu da ilk başta sefiraları, gökyüzünü, toprağı, Eden bahçesini ve insanları yaratan ilahi yayılımın sürekli işlemesiyle başarılabilir.

İnsanlık işte bu iyilikle kötülük arasındaki mücadelenin savaş alanı olarak tasarlanmıştır ve bu anlamda Adam, kozmozdaki ikiliği sembolize eder. Adam’ın kutsal bir ruhu vardır ancak vücudu kötü güçleri simgeler. Tanrı’nın niyeti Adam’ın içindeki kötüyü yenmesi ve Satan’ı çöküşe uğratmasıdır. Ancak Adam başarısızlığa uğradığında, kapların kırılması kadar korkunç bir olay meydana gelir. İlahi kıvılcımlar kurtarılıp yükseltileceğine, başka ışıklar da düşer ve kötülük daha da güçlenir. Tek bir insanın eylemine güvenmek yerine Tanrı, kötülüğü yenmek ve tutsak kıvılcımları kurtarma görevi için İsrael halkını seçer. Tora, Yahudiler’in bu görevi kabul ettiklerini göstermek için verilmiştir. Eski İsrael yasayı koruduğunda, kurtuluş içselleşir. Ancak İsrael halkı daha sonra Altın Buzağıyı yapar ve bu, Adam’ın söz dinlememesiyle eşdeğer bir günahtır. Yine ilahi kıvılcımlar dökülür ve kötülerin kuvveti yenilenir. Luria’ya göre tarih, iyi kuvvetlerin bu kıvılcımları kurtarıp ilahi ve dünyevi boyutları birleştirme girişimlerinin toplamıdır. Luria ve öğrencileri , kendilerinin kötüyü yenmek için yapılan son girişim döneminde yaşadıklarını ve Maşiah’ın gelişinin bu mücadelenin sonunu müjdeleyeceğine inanır.

Luria’ın ‘tikkun’ ( kozmik onarım) ile ilgili düşünceleri de, dünyanın sonu hakkındaki bu şema ile ilgilidir. Bu kavram, kapların kırılışı esnasında kırılanların onarılmasını belirtir. İlahi boyuttaki felaketten sonra, yeniden yapılanma süreci başlar ve her felaket bu süreçteki bir aşama olarak algılanır. Bu savaşta, Tanrı’nın emirlerine uymak , onarıma katkıda bulunmak şeklinde algılanır- düşen ilahi kıvılcımlar etik ve dini eylemlerle kurtarılabilir. Luria’ya göre bir kıvılcım tüm dualara ve ahlaklı eylemlere bağlıdır. Bir Yahudi, etik ve dini yasalarına uyarsa bu kıvılcımlar kurtarılır ve yükselir. Süreç tamamlandığında, kötülük yok olacaktır. Ancak bir Yahudi ne zaman günah işlese bir kıvılcım daha tutsak düşecek ve şeytani uçuruma yuvarlanacaktır. Dolayısıyla doğru veya yanış yaptığımız her hareketin, Luria Kabalasındaki mistik sisteme göre kozmik bir önemi vardır.

Isaac Luria’nın öğretilerinin kaydını tutan Safed mistiklerinin en önemlilerinde biri de Hayim Vital’dir. Kendisi Safed’de doğmuş ve Moses Cordovero’nun sistemiyle Kabala çalışmıştır. Luria’nın Safed’e gelişinden sonra, Vital onun en bağlı müridi olur ve Luria’nın 1572’deki ölümüne kadar onunla beraber çalışır. Daha sonra Luria’nın öğretilerini düzenler, hepsini yazıya geçirir. Ayrıca, Kabala hakkındaki konuları kendi de yorumlar. 1575’te Luria’nın on iki öğrencisi , Luria’nın teorilerini sadece Vital’le çalışabilmek için dilekçe yazar. Ancak bu grup, Vital, 1577’den 1585’e kadar yeşiva başkanı olarak görev yapacağı Yeruşalayim’ e yerleşmeye karar verince dağılır. Burada kendisi Luria Kabalasını tanıttığı sunumunu hazırlar ve 1586’da Safed’e geri döner. Luria’nın ölümünü takip eden yüzyıllarda , öğretisi Yahudi mistik düşüncesini derinden etkiler. İlk modern dönemin başından itibaren tasarlanmış çeşitli Kabala sistemlerinde Luria’nın Tanrı’nın içeri çekilmesi, kapların kırılması, kıvılcımların sürgüne gitmesi ve kozmik onarımın etkisi önemli bir rol oynar.



Daha Fazla Bilgi İçin:

S.Drenits, Tales in Praise of the Ari (Tercüme: A: Klein ve J. Maclowitz Klein), Philadelphia, 1970

L. Jacobs, Jewish Mystical Testimonies, New York, 1978

A.Kaplan, Meditation and Kabbalah, Northvale, NJ, 1995

G.Sholem, Major Trends in Jewish Mysticism, New York, 1995


 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son Gönderilen:
0 Yanıt
5416 Gösterim
Son Gönderilen: Nisan 26, 2007, 10:34:42 ös
Gönderen: shemuel
2 Yanıt
7717 Gösterim
Son Gönderilen: Temmuz 09, 2011, 01:44:59 ös
Gönderen: ADAM
0 Yanıt
2657 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 03, 2007, 10:28:47 ös
Gönderen: shemuel
6 Yanıt
8562 Gösterim
Son Gönderilen: Şubat 21, 2013, 12:25:58 ös
Gönderen: mengin
0 Yanıt
1961 Gösterim
Son Gönderilen: Haziran 30, 2013, 02:48:22 öö
Gönderen: Ares
11 Yanıt
10735 Gösterim
Son Gönderilen: Şubat 09, 2015, 10:47:00 ös
Gönderen: Risus