Masonlar.org - Harici Forumu

Mason ve Masonluk Nedir? => Masonluk ile ilgili Sorular ve Cevaplar => Konuyu başlatan: karahan - Kasım 05, 2016, 06:26:20 öö

Başlık: Masonlugun bilinen bir tarihi varmı?
Gönderen: karahan - Kasım 05, 2016, 06:26:20 öö
http://www.masonlar.org/masonlar_forum/index.php (http://www.masonlar.org/masonlar_forum/index.php)

Sn.Adam ,sn.Mason hatta diğer mason dostlar da dahil cevaplarsa sevinirim.

Bugüne değin gerek forumda gerekse dışarıdan edindiğim kitaplarda masonlugun tarihi ve başlangıcı nasıl olmuş doyurucu tatmin edici bir bilgi yok.

Yukarıdaki linkte bir parça tartışmaya çalıştık ilerlemedi2cunku bilgi yetersiz.

Sn.Mason özellikle kurucu olarak sizden mottoya uygun olarak ve sn.adam deneyim ve bilginize güvendiğim için cevap bekliyorum ve öğrenmek istiyorum.

Masonluk nasıl ve ne şekilde oluşmuş ortaya çıkmış.
Başlık: Ynt: Masonlugun bilinen bir tarihi varmı?
Gönderen: Onien - Kasım 05, 2016, 02:23:22 ös
benim bildiğim kadarıyla tapınak şovalyelerine kadar uzanıyor..
Başlık: Ynt: Masonlugun bilinen bir tarihi varmı?
Gönderen: karahan - Kasım 05, 2016, 03:49:51 ös
Sorum bilenlere fikrini sözleyenlere değil. Konu zor.
Başlık: Ynt: Masonlugun bilinen bir tarihi varmı?
Gönderen: jakobiyen - Kasım 05, 2016, 05:11:33 ös
Mason değilim ama bildiğim en eski masonik temeller M.Ö 500 lerde Thales,Pisagor gibi filozoflarıca  atıldığıdır .

Tabi mason olan arkadaşlar daha iyi bilirler , belkide daha eski bir geçmişi vardır.

Saygılar.

Başlık: Ynt: Masonlugun bilinen bir tarihi varmı?
Gönderen: ADAM - Kasım 05, 2016, 08:22:45 ös
Masonluğun Tarihi konusunda birkaç farklı yaklaşım vardır.
Bunlardan hangisinin "asıl tarih" olarak benimsenişi Masonluğun tanımına bağlıdır.
Bu tanım ilke olarak ikiye ayrılabilir:
1- Masonluk eski bina inşaatı mesleği ve zanaatının değişime uğramış devamıdır.Bu devamda, o meslek ve zanaat çerçevesinde yer almış felsefeler de değerlendirilmiştir.
2- Masonluk belli bir siyasi amaçtan ve bununla bağlantılı bir felsefeden doğmuş olup, başlangıcında eski bina inşaatı mesleğinden bir kılıf olarak yararlanmıştır.
Hangisi olursa olsun, bunun anlatımı çok uzun ve ayrıntılıdır. Nitekim zamanın elvermiş olduğu dönemde bu Forumda bu bağlamda da uzunca anlatımlar yapılmıştır.
Tarih anlatımı zor ve görelidir. Örneğin konu Türkiye'nin Tarihi olsa, herkes bunu farklı bir yönden ele alır ve farklı bir tarih ve coğrafyadan başlatır.
Masonluk da öyle.
Başlık: Ynt: Masonlugun bilinen bir tarihi varmı?
Gönderen: karahan - Kasım 06, 2016, 02:52:39 öö
Sn.Adam
Okuyup arastirdiklarimda da benzeri ifadeler yuvarlak cümleler var.
Beni bu tatmin etmez.
Masonlar nasıl mason oluyor anlamıyorum.
Bir galeriye otomobil almaya gittiğinde nerede ise firma kimin nasıl kurmuş bakarız.
Yaşamda herşeyin bir tarihi var iPhone telefonu ne zaman ve ne sebeple yapıldığını,Einstein nin izafiyet teorisini nasıl ve hangi tarihte niçin bulduğunu,tesla nin icatlarini,ve tarihteki birçok şeyi işi daha iyi kavramak için biliriz.

Şimdi burada bilemediğimiz şey aslında ne?
Masonlugun nasıl ve ne şekilde ortaya çıktığı,tatmin edici basit anlatımlı bir hikayesi yani başlangıcı nedir ilk mason kim ? İlk mason inisiyemidir?

Bunlara cevap yoksa eğer başka bir önermede bulunacağım daha sonra.
Başlık: Ynt: Masonlugun bilinen bir tarihi varmı?
Gönderen: kerberos - Kasım 06, 2016, 09:40:16 öö
Degerli Üyeler;
Masonluk ve Masonluk tarihini;
Mason olan ve Mason olmayan tarihçiler farklı şekillerde irdelemekte;
Ancak gelinen noktada şunlar şöylenebilir.
1. Yazılı ve Bulguya dayalı tarih.
2. Rivayet , Efsane ve Ritlere dayalı tarih.

Yazılı ve bulguya dayalı tarih Anderson nizannamesinden bile gerilere İskoçyada bulunan tapınak , ve mabedler ile masonik mezar kalıntılarına kadar uzanıyorki;
muhakkak bunluntuların evveliyatıda çıkar.
Rivayet , Efsane ve Ritlerse ; Nuh peygambere , Adem ve Havva'ya kadar dayandırılmaktadır.

Şimdi bu noktada her iki maddedeki konularıda araştırmak okumak ve irdelemek gerekir.
Ancak taktir edersinizki takris töreninden sonra localarının size tayin ettigi rehber buyukleriniz neyi kabul etmeniz gerektigini zaten size geniş şekilde izah ediceklerdir.
Kaldıki o vakit daha geniş ve kabul gören bir birgi kaynağının zaten içinde bulucaksınız kendinizi.
Şimdi bu bilgilere erişemeyen kıymetli uyeler hayıflanabilir.
Taktir edersinizki bende bir harici olarak bilgim olsa bile  bilginin gerçekligini ancak kendi zihnimde sorgulayabiliyorum.
Bir gün nasip olurda dogru yer , dogru zaman'da doğru insanlar ile karşılaşmak mumkun olur ise elbette sormak istedigimi sorucak,
almak istedigimden fazlasını almak icin geregini yapacagım.
Ancak su an sizinle paylasabilecegim genel çerceveyi paylaştıgımı dusunuyorum.
Belki Sayın Adam , İnsan yada bilgiye haiz diger üyeler bu konulara ışık tutar, yahut forumda daha evvel bu konuda paylaşılmış bilgi linklerini burda tekrar gündeme taşırlar..
Saygılarımla; Kerberos..

Başlık: Ynt: Masonlugun bilinen bir tarihi varmı?
Gönderen: kerberos - Kasım 06, 2016, 10:00:56 öö
Değerli Karahan'ın sorularına gelirsek;
" Masonlar nasıl mason oluyor anlamıyorum. "
Değerli Üyeler onlarca sayfa dolusu yazılmış cizilmişken sayın Karahan'ın halen bu soruyu gündeme neden gündme taşıyıp ısıttıgını anlamadım.
Ama bir harici olarak kendimce bilgimi paylaşmak isterim; Elbette benim kendi açımdan makul ancak masonlar tarafından
farklı bakılan yönleri varsa düzeltme yada ikazları da bana mutluluk verir.

Öncelikle Masonluk genel baglamda kişi tarafından direk secilip kabul edilebilecegi bir konum değil.
Masonluk sadece masonlar tarafından aday gösterilmek sureti ile inceleme  ve belli kiriterleri karşılama şeklinde kişinin
kabul gördüğü bir yapıya adım atması yada kabul edilmesi anlamında nitelenebilir.
Peki kriterler nedir; o konuya hiç  girmiycem çünkü yüzlerce fakrlı konuda yazılıp çizilmiş.
Sayın Karahan'ında bunu evveliyatıyla okudugunu ve bildigini düşünüyorum.
Ancak genel olarak tarif edilebilir ; buyuklerim kızmazsa;
Masonların kendi sosyal yada iktisadi çevrelerinde  , eğitim , yaşam tarzı , ekonomik ve kültürel statükosu ve genel hal  , hareket ve davranış biçimi ile toplumda kendi yerini edinmiş ,
oto kontrol sahibi ve erdemli sayılabilecek bireyleri  eğer masonluğa uygun görürse sohbet yada mulakat şeklinde konu hakkındaki görüş ve düşüncelerini sorması ve sınamasından sonra;
masonluğa davetinden ibarettir. Genel hatlar böyle diye biliyorum.
Bu noktadan sonrası kişinin kendi insiyatif ve kararıdır.
Tabidir'ki bu bir kişinin hayatında ender olarak yaşayabilecegi tecrubelerden biridir.

Saygılaırmla; Kerberos...





Başlık: Ynt: Masonlugun bilinen bir tarihi varmı?
Gönderen: Spock - Kasım 06, 2016, 12:43:35 ös
Bir süre önce Sn. Karahan'ın sorduğu sorulara cevaben bir yazı yazmıştım başka bir konu başlığı altında. O yazı burada: http://www.masonlar.org/masonlar_forum/index.php?topic=19494.msg126868#msg126868 (http://www.masonlar.org/masonlar_forum/index.php?topic=19494.msg126868#msg126868)

Fakat Sn. Karahan, o konu başlığında sürdürmedi tartışmayı. Onun yerine yeni konu başlıkları açarak aynı soruları tekrar ve tekrar sormayı tercih etti/ediyor. Yukarıdaki ilk mesajında bir de link koymuş Sn. Karahan ve konuyu burada tartışıyorduk demiş. Ama koyduğu link herhangi bir konu başlığına değil, forum ana sayfasına çıkıyor!

Neyse, ben daha önce yazdığım o yazıyı bir kez daha buraya yapıştırıyorum. Umarım aynı soruları soran yeni bir konu başlığı daha açılmaz.

--------------------------------------

Sn. ADAM'ın, masonluğun, Prieuré de Sion baskısıyla kurulmuş bir paravan kuruluş olduğu yönündeki anlatısına hiç girmeden (buna ne karşı çıkıyorum ne de destekliyorum), masonluğun nasıl bir ortamda ortaya çıkmış olduğuna dair düşüncelerimi paylaşmak istiyorum. Bundaki amacım, forumda son zamanlarda birden fazla konu başlığı altında zikredilmiş olan "masonlar kendi kökenlerini bilmedikleri için, kendilerine alternatif tarih uyduruyorlar" şeklindeki ifadeye cevap vermek. Cevabımı, bu ifadenin zikredilmiş olduğu çok sayıdaki konu başlığı arasından hangisinin altına yazacağımı da şaşırdım. En sonunda en uygun konu başlığının burası olduğuna karar verdim.

İki şey birbirine karıştırılıyor.

1. Spekülatif Masonluğun (artık sadece Masonluk deniliyor) kökeni

2. Masonluğun kullandığı ritüellerin kökeni

Burada anlaşılması gereken husus şu... Masonluğun kökeni eşit değildir ritüellerin kökeni. İkisi farklı şeyler.

Masonlukta kullanılan ritüellerin dayanak noktaları çok eski çok kadim olgu, olay ve efsaneler. Bunlar nelerdir? Kutsal kitaplar, Kral Süleyman, Hiram Abif ve tek Tanrı'ya yapıldığı tasavvur edilen ilk tapınağın öyküsü, bunun devamı olarak da tarih boyunca operatif masonların mesleki uygulamaları, Regius da dahil olmak üzere el yazmaları, antik Yunan, antik Roma düşünce akımları, antik Mısır ve Hermes okulu öğretileri, gnostisizm, onlarca eski efsane (Mu ve Atlantis'ten başlayıp, Sümer, Yunan, Mısır, Kral Arthur, vb. devam edin), üzerine Andrew Michael Ramsay tarafından eklenen Tapınakçıların bazı uygulamaları... Ritüel dediğiniz şey, saydığım tüm bu olgu, olay ve efsaneler referans alınarak birçok mason (1717 öncesi ve sonrası) tarafından farklı tarihlerde kaleme alınmış törensel uygulamalardır. Amaç hem ritüellerden, hem de efsanelerden kıssadan hisse çıkarmak, ahlaki dersler almak ve bunları kendi özel hayatında da uygulamaktır.

Dikkat ederseniz yukarıda özetlediğim ritüellerin dayandığı konular, masonluğun kökenini oluşturmaz, sadece masonluğun kullanmakta olduğu birer öğreti aracı olarak değerlendirilmelidirler. Eğer bunların masonluğun kökeni olduğunu iddia edersek, ilk masonlar Mu kıtasındaydı dememiz gerekir. Hatta ilk mason Hz. Adem'in kendisidir diye bir yorum yapmamız lazım. Belki ilk usta mason Hiram Abif'tir denir ama bu söylem masonluğun kökeni anlamında değildir, sadece ritüeliktir, manevidir ve kıssadan hisse kapsamındadır.

Peki ritüelleri bir kenara koyarsak, (spekülatif) masonluğun kökeni nedir o zaman? Avrupa Aydınlanması sürecinde oluşan özgür düşünce, özgür ifade, bilimsel düşünce ve yöntem, üniversitelerin öneminin artması, felsefi ve bilimsel konuların, aydınların toplantılarında (o zaman da sadece erkekler vardı bu toplantılarda) yüksek sesle tartışılmaya başlanması ve kilisenin etkisinin kırılması. Böylece yeni felsefi ve bilimsel konular üzerinde durulması ve bunun beraberinde getirdiği bilimsel ve felsefi gelişme, bireysel düşünürler ve mucitler dönemi ve nihayetinde Sanayi Devrimi.

Burada sürekli olarak Rozkrua kökenli/bağlantılı Royal Society üzerinde durulur ama Royal Society tek değildir. Onun gibi daha nice entelektüel centilmenler kulüpleri mevcuttur. Örnek vermek gerekirse, Rankenian Club, Select Society, Poker Club, Political Economy Club, Literary Society, Lunar Society, Literary and Philosophical Society, vb... Üyeleri hep erkeklerden oluşur.

İşte bunlara paralel bir oluşumdur Masonluk. Bakın size bir küçük bilgi. İskoçya'da dine küfür suçu nedeniyle asılarak idam edilen son kişi kimdir? Thomas Aikenhead... Kaç yaşındadır? 18. Mesleği nedir? Üniversite öğrencisi. İdam tarihi nedir? 1697... Suçu nedir? Kutsal metinlerin delilik, saçmalık ve çelişkilerle dolu olduğunu söylemek, Tevrat'ta geçen Ezra anlatılarının uydurmaca olduğunu ve Hz. İsa'nın da Mısır'da maji öğrenmiş bir düzenbaz olduğunu ve sözde mucizelerini bu şekilde gösterdiğini ifade etmek. Bu idam, aydınlanmanın eşiğindeki İskoçya'da büyük değişimlere yol açmıştır. Glaskow Üniversitesi Ahlak Bilimi Profesörü Francis Hutcheson'un öğrencisi Alexander ‘Jupiter’ Carlyle, bu olaydan o kadar etkilenmiştir ki, Aikenhead'i yargılayarak idam edilmesini sağlayan İskoç Kilisesi Presbyterian Kirk'ün bünyesinde görev aldığı sırada, kilisenin katı tutumuna karşı muhalif olarak, ılımlı bir hareket başlatmış ve bunun sonucunda İskoç Kilisesi ilelebet değişmek zorunda kalmıştır. 

Masonluk, Aikenhead'in idamından tam 14 yıl sonra Britanya Aydınlanması sürecinde ortaya çıkmış bir centilmenler kulübüdür. Diğer eski entelektüel centilmenler kulüplerinden birçok kişi ilk masonları oluşturmuşlardır. Masonluğun bu centilmenler kulüplerinden farkı, ezoterik yapısı ve birer birey olan masonlar tarafından yazılan ritüelleridir. Daha önce söylediğim gibi, ritüellerin kökeni çok eski zamanlara dayanabilir ama bu durum masonluğun kendisi için geçerli değildir. Masonluk hiçbir kurumun örgütsel veya kurumsal devamı değildir. Bir aydınlanma dönemi ürünüdür.

Yok efendim, ortaçağda kilisenin yargısından kaçan Tapınakçılar, masonluğu kurmuş... Yok böyle bir şey... Yok efendim kurtulan Tapınakçılar, yer altından çıkıp sonradan masonluğa girmişler... Belki de doğrudur bilemem ama yine de masonluğun kökeni böyle bir nedenden dolayı Tapınakçılara bağlanamaz. Masonluk, operatif masonluğun kurumsal anlamda devamı mıdır? Öyledir veya değildir ama geleneksel masonluk, operatif masonluğun çok sayıda uygulamasını ve geleneğini ritüellerine almıştır ve bir ahlaki yol olarak benimsemiştir. Örnek, çırak-usta-kalfa mekanizması, önlük, kullandıkları iş alet-edevatı, mesleki sırların saklanması, sadece erkeklerin alınması, seyahat ederken birbirlerini tanıma yöntemleri, vb... Sonradan da tabi ki bu çerçevede ritüellerde kullanılmakta olan araç-gereçlere sembolik anlamlar yüklemiştir.

Sn. Karahan ısrarla diyor ki "Masonlar kendi kökenlerini kendileri de bilmiyor"... Böyle demesinin sebebi, bir müessese olarak Masonluk ile masonlukta kullanılan ritüelleri bir tutması ve her ikisinin kökenini aynı zannetmesi. Bu yazımda anlatmaya çalıştığım üzere, bu iki olgu birbirinden farklı ve masonlar kendi kökenlerini çok iyi biliyorlar.

Gelelim "ilk mason kimdir?" sorusuna ve bu soruya efsanelere, hikayelere sapmadan cevap vermeye çalışalım.

1. İlk operatif mason kimdir?: Böyle bir soruya cevap verilebilir mi? Orta Çağda bu meslek ve sanat, Kilise’nin denetimindeki manastırların çatısı altında yürütülüyor ve inşaat işlerinde çalışanlara “mason” deniyordu. Üstelik Almanya ve Fransa'da katedral yapımında çalışan masonların üye oldukları mason birlik/sendikaları bile vardı. Orta Çağ'dan geriye gidersek, adına mason denilmediği halde bu görevi icra edenler var mı? Var. Hem de dünyanın her yerinde ve kurulmuş olan tüm medeniyetlerde.

2. İlk Kabul Edilmiş Mason kimdir? Sonraları, inşaat ustaları kendi başlarına bağımsız localar kurmaya girişiyor. Bu operatif locaların manastırların denetiminden çıkmasından sonra, bazı konularda akıl danışmak, onay almak gereği gibi nedenlerle, rahip, devlet yetkilisi, toprak sahibi gibi kişiler localara üye olarak kabul edilmeye başlanıyor. Auchinlech Lordu John Boswell operatif bir locaya kaydı yapılan ilk "Kabul Edilmiş Mason" --- Edinburgh Locası, 1600 yılı. Fakat o zamanlar "Kabul Edilmiş Masonlar" sadece Çırak ve sonra Kalfa olabiliyorlar. Hiçbir zaman Üstat olamıyorlar ve loca yönetiminde görev alamıyorlardı. Bu nedenle yeni loca kurmaları da mümkün değildi.

3. İlk yazılı kayıt altına alınan tekris: Robert Moray, Newcastle, 20 Mayıs 1641, Edinburgh Locası masonlarınca tekris ediliyor.

4. İngiltere Birleşik Büyük Locası (İBBL - UGLE) tarafından resmen ilk İngiliz mason olarak tanınmış olan kişi, Elias Ashmole (İnisiasyon yılı: 1646). Bu arada Elias Ashmole'un hatıratlarında tarif ettiği toplantı ve ritüellerden, daha spekülatif masonluk dönemi (1717 ve sonrası) öncesinde bile spekülatif masonluğun var olduğu anlaşılmakta. Bu çok ilginç. Hatta belki de Rozkrua bağlantısını güçlendirebilecek bir iddia.

5. İngiltere Büyük Locası (İBL) çatısı altında 1717 yılından sonra inisiye edilmiş ilk mason: Tekris törenlerinin İBL çatısı altındaki localarda birden fazla kişi için düzenlenebileceği göz önünde bulundurulacak olursa, bu kategoriye giren tek bir mason değil, birçok mason olma ihtimali yüksek. Ne yazık ki tüm inisiasyon kayıtları Büyük Loca binasında 1718 yılında çıkan yangında kül olmuş. Peki bu inisiasyon törenleri hangi localarda yapılmış olabilir? Tabi ki öncelikle İBL'yi kurmak için bir araya gelen ilk dört loca çatısı altında. Bu localar: a) Goose and Gridiron (eski adıyla St. Paul's, hem operatif hem de kabul edilmiş masonlardan oluşuyordu), b) Crown, c) Apple Tree, ve d) Rummer and Grapes locaları. Son 3 loca sadece kabul edilmiş masonlardan oluşmaktaydı.

Umarım yazım aydınlatıcı olmuştur.

Not: Yazdıklarım kişisel araştırmalarım sonucunda oluşmuş kişisel düşüncelerimdir. Hiçbir şekilde HKEMBL'nı ve/veya Kardeşlerimi bağlamaz.
Başlık: Ynt: Masonlugun bilinen bir tarihi varmı?
Gönderen: Spock - Kasım 06, 2016, 12:52:15 ös
Bir de şunu ek olarak koyalım. Belki Sn. Karahan'ın hoşuna gider. Burada Sn. ADAM'ın alternatif perspektifi de içerilmiştir.

Başlık: Ynt: Masonlugun bilinen bir tarihi varmı?
Gönderen: karahan - Kasım 06, 2016, 02:39:19 ös
Sn.spock
Açıklamanızaman için içten teşekkürler. Ben rituellerin tarihi ile masonlugun tarihini bir tutup karıştırmiyorum. Olayim o değil sizin belirttiğiniz üzere masonlugun 2 ayrı dönemi 2 ayrı tarih içermez.
2.donem masonlugun tam anlamı ile başlangıcı saymak mümkün lakin 1.dönemde duvar işçilerine verilen isim mason ve kullandıkları 3 leme sistem bugünkü masonların çalışmalarına ve rituellerine dayanak olmuş.

Ben gerçekten anlamaya çalışıyorum ve bunu bilmenin mason olmayı anlamaktada önemli olduğunu düşünüyorum. Konuyu irdelenmesi için ısrarla tekrarlıyorum anlamadigimdan değil kimilerinin o ısrarı olsada.

Bu arada;
Bu soruları bir kaç mason a da sordum kimi ketumdu kimisi de anlatıp sorduğum şeyler için zorlama olduğunu söyledi.
Kafa karışıklığı bende değil kaldıki olsada normal okuduğum yazılar masonlar a ait.
Sn.spock un bahsini ettiği yangın olayı masonlar için önemli ama oradada bir sürü sorun var.
Başlık: Ynt: Masonlugun bilinen bir tarihi varmı?
Gönderen: karahan - Kasım 06, 2016, 06:44:46 ös
Sözlerime bir örnekte rahmetli Tamer Ayan in Atatürk ve Masonluk kitabından altta okuyunuz.

Yazıdaki idareden anlaşılan aslında benim irdeledigim şey kesin bilinmezlik.
Antik dönemdeki çeşitli ezoterik çalışmalar bugün masonluk için sadece esin kaynağı demek doğru onlarda topyekun masondu demek yanlış.

Mason tabiri duvar işçileri için  kullanılan bir isim ama nerede batıda peki geldiği yerde doğuda hatta daha doğuda bu duvar işçilerine de masonmu deniyordu?

Benim bugüne kadar okuduklarimizdan anladığım masonlar tarihin içerisinde şu anki bilgilerle bir kök arayışı içinde olamazlar.

Peki bu kök ne kadar önemli?
Mesela masonlugun kurucusu Albert pike denebilse idi veyahut Jack de molay veya newton işte o zaman ilk mason da bilinir ilk inisiye de bilinir köken nin tarihi hikayesi tamamlanmış olurdu.

Şimdi olan durum masonluk için bir sürü tavatür içinde herşey var ama hiç bir şey bulamıyorsunuz.

Benim bu konudaki ısrarım temelde dogru tarih okuması nin reel olarak geçmişi bilmek geleceğe yön verir önergesine inan mamdan ötürüdür.
Tarihsel evresini bilmem gerekli ,herkesin bilgi alma ve anlama yolu var benimkide bu hikayeyi tam ve net bilmem lazım yoğun çabam ve ısrarım bundan dolayı.

Anlamak için soruyorum .
Başlık: Ynt: Masonlugun bilinen bir tarihi varmı?
Gönderen: kerberos - Kasım 06, 2016, 06:59:47 ös
Ben Spock'a teşekkür ederim...
Tekrar ceza alma riskine girmemek icin cok afaki gectigim; hemen tüm konu başlıklarını büyük bir nezaket icinde kendisi yazmıs..
Ancak ben bir konuya deyinmek isterim. Rituelleri Masonluk tarihinden ayrı tutmanın ne derece uygun oldugu konusunda cekimser kalıyorum.
Elbette bir haricinin bu konuda fikir yurutmesi cokta kaale alınmayabilir. Ancak tarihin, özellik'lede yazılı olmayan tarihin ;
sahibi olan topluluklar içinde ritueller ile hafızalarda yer edicek sekilde nesilden nesile aktarılması hemen her toplulukta kullanılan bir uygunlamadır.
Bu noktada masonlarda yazılı olarak eser bulamadıgımız dönemlere ait bilgilerin ritueller vasıtası ile gunumuze tasinmis olması olasılıgını yadırgamamak gerekir.
Örnek verecek olursak; bircok kızılderili kavmi ve hatta avustralya aborjin kabileleri icinde bile şarkı ve danstan meydana gelen ritueller ile kendi tarihlerini
bir sonraki nesil yada kavimlere aktarıldıgı cok bilinen bir örnektir.

Şimdi bu noktada ben Masonlarında yazılı olmayan tarihlerinin sadece efsaneler ile degil Rituellerlede günümüze taşındığına inanıyorum.
Bir dıger aklıma takılan nokta sayın Karahan'ın " masonluk tarihini bilmenin mason olmayı anlamakta önemli oldugunu düşünmesi " dir.
Bana göre " Tarihini bilmeyen hic bir toplum varlıgını surduremez " cumlesi cok net bir olguyu acıklamakta.

Ancak Masonluk tarihi ile & mason olmayı anlamak arasında bir baglantı nasıl kurulur ; orda bende muakkata kaldım acıkcası.

Masonluk ; " Yaşayış , Eğitim , Kültür , Sosyal Davranış , Bilimsel Açlık , Mesleki Ehliyet " olarak çevresi ve bulundugu sosyal yapı  içinde kendisini kanıtlamış ,
mensubu bulundugu toplum , ülke ve dünya için cok daha fazlasını yapabilecek bileşenleri üzerinde toplayan insanların; aynı amaç için oluşturdukları bir kardeşlik bağıdır.
Harici bir birey olarak değil Mason olarak çevresine , mensubu bunundugu halk ve ulkeye , dunya'ya ve evrene hizmet edebilme konusunda bilgi sahibi olmaya çalışan bizlerin
elbette masonluk tarihini araştırması , geçmiş köklerini , günümüze kadarki süreci ve gelişimini öğrenmemiz incelememiz doğaldır.
Ancak mason olmayı anlamak için masonluk tarihini incelemek gerekir gibi bir baglantı ne derece doğru kabul edilir...?

Bunu degerli büyüklerimin taktir ve bilgisine bırakıyorum.
Sayın  Karahanın; ne bilgisi konusunda da , ne araştırmaları konusunda, nede bizlerle paylasımları konusunda da hiç sıkıntı duymuyorum.
Ama masonluğu yada mason olmayı ele alış yada anlayış biçimlerimiz farklılık arzediyor olabilir...:)

Saygılarımla ; Kerberos...

Başlık: Ynt: Masonlugun bilinen bir tarihi varmı?
Gönderen: karahan - Kasım 06, 2016, 08:02:44 ös
Değerli Karahan'ın sorularına gelirsek;
" Masonlar nasıl mason oluyor anlamıyorum. "
Değerli Üyeler onlarca sayfa dolusu yazılmış cizilmişken sayın Karahan'ın halen bu soruyu gündeme neden gündme taşıyıp ısıttıgını anlamadım.
Ama bir harici olarak kendimce bilgimi paylaşmak isterim; Elbette benim kendi açımdan makul ancak masonlar tarafından
farklı bakılan yönleri varsa düzeltme yada ikazları da bana mutluluk verir.

Öncelikle Masonluk genel baglamda kişi tarafından direk secilip kabul edilebilecegi bir konum değil.
Masonluk sadece masonlar tarafından aday gösterilmek sureti ile inceleme  ve belli kiriterleri karşılama şeklinde kişinin
kabul gördüğü bir yapıya adım atması yada kabul edilmesi anlamında nitelenebilir.
Peki kriterler nedir; o konuya hiç  girmiycem çünkü yüzlerce fakrlı konuda yazılıp çizilmiş.
Sayın Karahan'ında bunu evveliyatıyla okudugunu ve bildigini düşünüyorum.
Ancak genel olarak tarif edilebilir ; buyuklerim kızmazsa;
Masonların kendi sosyal yada iktisadi çevrelerinde  , eğitim , yaşam tarzı , ekonomik ve kültürel statükosu ve genel hal  , hareket ve davranış biçimi ile toplumda kendi yerini edinmiş ,
oto kontrol sahibi ve erdemli sayılabilecek bireyleri  eğer masonluğa uygun görürse sohbet yada mulakat şeklinde konu hakkındaki görüş ve düşüncelerini sorması ve sınamasından sonra;
masonluğa davetinden ibarettir. Genel hatlar böyle diye biliyorum.
Bu noktadan sonrası kişinin kendi insiyatif ve kararıdır.
Tabidir'ki bu bir kişinin hayatında ender olarak yaşayabilecegi tecrubelerden biridir.

Saygılaırmla; Kerberos...






Sizinle polemiğe girmeyeceğim.
Masonlar nasıl mason oluyor anlamıyorum sözü nasıl mason olduklarını bilmediğimden değil tamamen irdeledigim bu konunun  özü ne istinaden sarf edilmiş bir sözdür.
Yazdığımı farklı anlamışsınız.
Başlık: Ynt: Masonlugun bilinen bir tarihi varmı?
Gönderen: ADAM - Kasım 06, 2016, 08:53:55 ös
Sayın Spock'u kutlamak gerek.
Kimierinin üzerinde yüzbinlerce sözcük içeren metinler yazdığı çok dallı hatta çok ağaçlı bir orman gibi olan bu tarihçe ancak bu kadar başarılı bir şekilde çok çok özetlenebilirdi.
Sayın Karahan'ın bi diğer sorusu da, ilk masonun nasıl mason olduğu.
Bunun ise kolay bir yanıtı var: Tanrının Tanrı oluşu gibi.
Başlık: Ynt: Masonlugun bilinen bir tarihi varmı?
Gönderen: karahan - Kasım 06, 2016, 08:58:19 ös
Sayın Spock'u kutlamak gerek.
Kimierinin üzerinde yüzbinlerce sözcük içeren metinler yazdığı çok dallı hatta çok ağaçlı bir orman gibi olan bu tarihçe ancak bu kadar başarılı bir şekilde çok çok özetlenebilirdi.
Sayın Karahan'ın bi diğer sorusu da, ilk masonun nasıl mason olduğu.
Bunun ise kolay bir yanıtı var: Tanrının Tanrı oluşu gibi.

Sn.adam açarsanız sevinirim benzetmeyi anlayamadım.
İlk mason kimdir inisiyemidir?
Başlık: Ynt: Masonlugun bilinen bir tarihi varmı?
Gönderen: ADAM - Kasım 06, 2016, 09:18:08 ös
Acaba "ilk mason" var mı?
Elbette bunun yanıtı Masonluğun Tarihi'nin başlangıcının kabulüne bağlı.
İlk insan diye kabul edilen Adem, Tevrat'ta sözü edilen kişiyse, ilk insan olmadığı gibi.
Zaten bilimsl olarak ilk insan diye bir olgu yok; ilk insanlar var primatlardan evrilen.
Belki şöyle denilebilir: İlk mason ya da ilk masonlar inisiye değildi; onları izleyenler inisiye oldu; ilkler "inisyatör" idi.
Bu, tüm ezoterik örgüt ve kurumlarda böyle olmuştur.
Başlık: Ynt: Masonlugun bilinen bir tarihi varmı?
Gönderen: Spock - Kasım 06, 2016, 09:18:28 ös
Sn.adam açarsanız sevinirim benzetmeyi anlayamadım.
İlk mason kimdir inisiyemidir?

Sn. Karahan, ben de merak içerisindeyim. Lütfen cevaplayınız.

İlk gemi kaptanı kimdir?
İlk avcı kimdir?
Tekerliği ilk kim keşfetmiştir?
Bir hayvanı ilk kim evcilleştirmiştir?
Denizde taş sektiren ilk insan kimdir?
Çığ altında kalarak ölen ilk insan kimdir?
İlk şaman kimdir?

Eyvah!!! Denizciler kendi tarihlerini bilmiyorlar mı yoksa? Ya da avcılar? Avcılar Federasyonu kapatılsın.

Şaka şaka...

İlk Operatif Mason inisiye değildir.

İlk Kabul Edilmiş Mason inisiyedir.
Başlık: Ynt: Masonlugun bilinen bir tarihi varmı?
Gönderen: Tij - Kasım 06, 2016, 09:35:04 ös
Peki söyle desek. Müslüman bir ülkede yasiyoruz ve müslümanligin kutsal kitabi bize ilk insanin Adem oldugunu söylüyor.

Ilk insan Adem olduguna göre ve kendisi bilmem kac yüz yil yasadigina göre herhalde bir ev yapmistir kendisine ve Havva´ya ve cocuklarina, degilmi.

Öyleyse ilk evi yapan insan olarak Adem ilk masondur diyebiliriz. Yani ilk Operatif Mason.

Ee onuda inisiye eden olsa olsa onu yaratandir.

Oldumu?
Başlık: Ynt: Masonlugun bilinen bir tarihi varmı?
Gönderen: karahan - Kasım 07, 2016, 12:36:12 ös
Sn.spock izahat için teşekkürler.

O zaman toparlayarak noktayı koyalım.

Operatif masonluk aslında net anlamda ismi hariç masonluk değildir.
Dolayısı ile inisiye de değildir.
Masonluk operatif masonların içerisinde vücuda gelmiştir.

Peki ben bu kadar soruyu boşami sordum şimdi?
Tabiki hayır ,kafa karışıklığı? Biraz.
Peki masonlar bu karışıklığın neresinde ? Tabiki heryerinde.

Masonlugu hz.Nuh a ,adem'e hermes'e,ve ünlü kim ve ne varsa dayandiran masonların kendisi.
Bunun saçma ve zorlama olduğunu kabul ettikleri halde bir çok masonun hoşlarına gidiyor olsa gerek bu yanlışa yanlış demeye yanasmiyorlar.

Kıssadan hisse kısmına gelirsek;
Masonluk kendi içlerinde belliki kabuk değiştirmeli,bu çağda soran ve düşünen insanlar karşısında eski ve köhnemiş ne varsa arinmalı. Bu işi hz.Musa. Nuh ve adem ile cozemeyeceklerini harici dünyaya anlatmanın yolunu bulmalı.

Başlık: Ynt: Masonlugun bilinen bir tarihi varmı?
Gönderen: kerberos - Kasım 07, 2016, 03:49:39 ös
Değerli Uyeler;
Bazen insanlar ; baska insanlara birseyleri anlatmanın yolunu medya üzerinden algı
yolu ile ulaşmaya yada belirli bir bilgi yada fikri nakletmeye çalışır.
Buna , algı operasyonu , beyin yıkama , yada dijital bilinçlendirme demekte mumkun..
İzlenen medyanın duyulan ses ile entegre olması halinde insan zinni ve hafızasında daha kalıcı oldugu zaten bir gerçek.
Tüm bu bilgi ve mantık cercevesinde bakıldıgında;
Kutsal Hazine Avcıları serisi'nden tutunda , Freemason  filmi , Masonlar tarafından yapılan görsel medya metalarının hemen
hepsinde aslında insanlara farklı mesajlar verilmeye çalışılmıyormu.
Bu kimi zaman Masonluk tarihi ile ilgili , kimi zaman kardeşlik bagları ile ilgili oluyor.
Şimdi bu konuya nerden girdin diyenlere birazda hayal gücü ile harmanlanmış olarak "Prometheus" diyorum.
İzliyenlerde ne tür bir çagrısım yaptıgını hatırlatırım.
Kıssadan Hisse....
Belki degerli Karahan'ın cevabı bu yada benzer bir medya'da gizlidir.
Degerli Uyelerin dedigi gibi belki evrimleşen bir türüz belkide sadece bu gezegene bir nedneden dolayı bırakılmıs bir türün devamıyız.
Gecmişimizi ararken bakmamız gereken yol ve bilgi belkide Mason'luk ta gizlidir.
Saygılarımla ; Kerberos..
Başlık: Ynt: Masonlugun bilinen bir tarihi varmı?
Gönderen: karahan - Kasım 07, 2016, 06:51:47 ös
Ne alaka?
Konunun neresinde?
Başlık: Ynt: Masonlugun bilinen bir tarihi varmı?
Gönderen: ADAM - Kasım 07, 2016, 08:23:20 ös
Sayın Karahan'ın şu son sözlerine şapka çıkarırım.
Şunu bilelim: Bugünün Masonluğunun ilk masonları bundan tam üç yüzyıl önce bi yalanla Kralı kandırdılar. Üç yüzyıl boyunca öyle yaptıklarını itiraf edemediler.
Başlık: Ynt: Masonlugun bilinen bir tarihi varmı?
Gönderen: ruzber - Kasım 08, 2016, 01:56:56 öö
Ezoterik ögretinin tarihi olmaz ki... ilk zamanlarda herkes bazi bilgileri idrak ederdi. Zamanla o kadar yozlasti ki sadece bu bilgileri kabul edebileceklere verildi...en sonda da secilmisler icin toren yapilmasi ve hosgeldin denmesi gerekli oldu. Mason lukta düzenli bir kurum oldugu icin bunu geleneklestirdiler. Tarihi de Sayın Spock'un belirttigi gibi basladı. Ezoterik ögreti veren tüm kurumlar ve paramasonik oluşumlar artık tekris töreniyle seçilmişlerini alıyor. Her bir oluşum kendi icinde rituellerini uyguluyor. Her bilgi kavram herkesçe esit algilanamaz.
Başlık: Ynt: Masonlugun bilinen bir tarihi varmı?
Gönderen: Barbaros - Kasım 09, 2016, 02:01:24 öö
Günümüz Masonluğu'nun evrim başlangıcı;
1. Evre: Rönesans
2. Evre: Batı dünyasının kağıt para kullanmaya başlaması
3. Evre: Sömürgeciliğin temeli olacak olan Coğrafi Keşifler
4. Evre: Fransız İhtilâli
5. Evre: Sanayi Devrimi
6. Evre: Tüm bu süreç içerisindeki din savaşları

Masonluk bu 6 evreden doğrudan ve/veya dolaylı olarak güç kazanarak, fırsat kollayarak kontrollü bir şekilde büyümüştür. Tüm bunlar "Yeni Çağ" döneminde vuku bulmuştur.
Benim tanımlamam böyledir. Yeni Çağ öncesi biz de olduğu gibi batı dünyasında da derebeylik olduğuna göre masonlar için eylem alanı yoktur.

İşin özü, orta da ezoterik öğretiden çok finansal ekonomi vardır. Tarihte ekonomik sistemleri oturmamış bir coğrafya da bırakalım locayı, 1 tane mason gösterebilir misiniz?
Başlık: Ynt: Masonlugun bilinen bir tarihi varmı?
Gönderen: ADAM - Kasım 09, 2016, 02:17:19 ös
Sayın Barbaros'un fantastik fantezisnin sonundaki sorunun yanıtı: Çok!
Başlık: Ynt: Masonlugun bilinen bir tarihi varmı?
Gönderen: Tık-Tik-Tak - Kasım 09, 2016, 10:02:16 ös
Alıntı
İşin özü, orta da ezoterik öğretiden çok finansal ekonomi vardır. Tarihte ekonomik sistemleri oturmamış bir coğrafya da bırakalım locayı, 1 tane mason gösterebilir misiniz?

-"İran devletinin, gelmiş geçmiş bütün yönetim kadrolarındaki mason sayısını bir bilsen; ağlardın" demişti bir arkadaşım.
Başlık: Ynt: Masonlugun bilinen bir tarihi varmı?
Gönderen: Barbaros - Kasım 10, 2016, 11:40:33 ös
Alıntı
İşin özü, orta da ezoterik öğretiden çok finansal ekonomi vardır. Tarihte ekonomik sistemleri oturmamış bir coğrafya da bırakalım locayı, 1 tane mason gösterebilir misiniz?

-"İran devletinin, gelmiş geçmiş bütün yönetim kadrolarındaki mason sayısını bir bilsen; ağlardın" demişti bir arkadaşım.
Dediğim yere geldiniz :)
İran'daki masonluk Rusya ve Britanya'nın İran'ı yarı sömürge haline getirmesinden sonra başlamıştır. O tarihlerde Avrupalı yatırımcılara ayrıcalıklar verilmiştir.
Dolayısıyla bu sömürgecilerin ekonomik çıkarlarının devam etmesi adına o bölge de bu işleri üstlenecek yerli iş birlikçilere ihtiyaç vardır.
Bu iş birlikçileri de, Fransa'dan, İngiltere'den elçi kılıklı gelenler bir güzel örgütler ve düzenin ilk basamağına dahil ederler, sonra da tekris olup diplomalarını alırlar :)

Ayrıca gelmiş geçmiş bütün yönetimler yerine İngiliz destekli yönetimden İslam Devrimi'ne kadar ki yönetim demeniz daha doğru olur.
İran'ı yöneten Türkmen Kaçar Hanedanı'nı, İngilizlerin desteğiyle deviren Rıza Pevlevi zamanında altın dönemini yaşayan İran masonlarının kaderi bu günün fetöcüleri ile aynı olmuştur.
Sonuca bakarsak şayet;
Ağlayan İran'daki masonlar olmuştur. Bu gün FETÖ'ye yapılanlara göre kat be kat fazlası ile cezalar uygulanmıştır.
Fetö'nün önemli kadrolarının Almanya, Amerika'ya sığınması gibi İran'daki masonlardan ciddi oran da Amerika'ya sığınanlar olmuş, görevinden uzaklaştırılan, idam edilen...

Avrupa ve Amerika dışındaki masonlar, tıpkı fetöcüler gibi gerektiğinde kaybetmek için sahaya sürülen piyonlardır.
Aksi olsa siyasal islam bu coğrafya da bu kadar etkin olamazdı. En önemlisi ise vicdanı hür, aklı hür insanların masum kanlarına girmezlerdi.
Başlık: Ynt: Masonlugun bilinen bir tarihi varmı?
Gönderen: Barbaros - Kasım 11, 2016, 12:26:03 öö
Sayın Barbaros'un fantastik fantezisnin sonundaki sorunun yanıtı: Çok!
Ne Tanrı Dağı eteklerinde, ne de Orta Asya bozkırlarında,
Ne Kerkük Türkmen ovalarında, ne de Kürtün yaylalarında...
Ne Bektaşi Dergahında, ne de Yörük köylerinde...
Hiç Mason görmedim Sn. ADAM

Erzurum'da varmış 1800'lü yıllar da bir loca, kısa süre içerisinde kapanmış, orası da soğuk olduğu için kapanmadı herhalde.
Başlık: Ynt: Masonlugun bilinen bir tarihi varmı?
Gönderen: egeran - Kasım 11, 2016, 09:32:03 ös
Sn. Karahan,

Bir alıntı yaparak sorunuza cevap vermeye çalışacağım. Umarım tatmin edici olur.

 “İnsana değerini veren, sahip olduğu yahut sahip olduğunu zannettiği hakikat değil, ona yaklaşmak için harcadığı çabadır: zira mükemmelleşmesi hakikate sahip olmakla değil, onu araştırmakla mümkün olacaktır. Eğer Tanrı sağ elinde mutlak hakikati, sol elinde de ona ulaşma özlemini tutsa ve bana bunlar arasında bir seçim yapmamı söylese sol elini seçer ve derdim ki: “Ver ey Tanrım, zira mutlak hakikat ancak senin içindir.”

Lessing "

Siz de sol eli seçerseniz huzur bulabilirsiniz.

Saygı ve sevgiyle...
Başlık: Ynt: Masonlugun bilinen bir tarihi varmı?
Gönderen: Spock - Kasım 11, 2016, 11:07:52 ös
Ayrıca gelmiş geçmiş bütün yönetimler yerine İngiliz destekli yönetimden İslam Devrimi'ne kadar ki yönetim demeniz daha doğru olur.
İran'ı yöneten Türkmen Kaçar Hanedanı'nı, İngilizlerin desteğiyle deviren Rıza Pevlevi zamanında altın dönemini yaşayan İran masonlarının kaderi bu günün fetöcüleri ile aynı olmuştur.
Sonuca bakarsak şayet;
Ağlayan İran'daki masonlar olmuştur. Bu gün FETÖ'ye yapılanlara göre kat be kat fazlası ile cezalar uygulanmıştır.
Fetö'nün önemli kadrolarının Almanya, Amerika'ya sığınması gibi İran'daki masonlardan ciddi oran da Amerika'ya sığınanlar olmuş, görevinden uzaklaştırılan, idam edilen...

Avrupa ve Amerika dışındaki masonlar, tıpkı fetöcüler gibi gerektiğinde kaybetmek için sahaya sürülen piyonlardır.
Aksi olsa siyasal islam bu coğrafya da bu kadar etkin olamazdı. En önemlisi ise vicdanı hür, aklı hür insanların masum kanlarına girmezlerdi.

Türk tarihine baktığımızda Sultan II. Abdülhamid Han bile Türk masonlarına bu tür yaptırımlar uygulamamış iken (bireysel olarak kafasını taktığı bazıları hariç), ülkemizdeki mevcut siyasi iklimin, Türk masonlarını İran'dakine benzer bir sona doğru sürüklemekte olduğunu öngörmeniz bana göre haksız bir söylem. Bizim hepimizin adı ve seceresi hükümetin elinde var. Hükümet izin verdiği için faaliyette bulunabiliyoruz. İstese bizi kapatabilir ve kimse de bir şey diyemez. Eğer gerçekten suçlu isek bunu çoktan yapmıştı, kimse tutamazdı. Türk kültürü, ne Şah zamanındaki son derece yozlaşmış ortama, ne de İslam Devrimi sonrası oluşan Şii-temelli baskı rejimine benzer. Bu ülke Nazi Almanyası veya Franco İspanyası veya Pers Şii uygulamalarını kopyalayıp hayata geçirecek değil. Bu topraklar daha önce Ahiliği de gördü, Bektaşiliği de. Size önerim Bektaşi dergahlarında mason ararken daha iyi bakın. Sizin onları fark etmemiş olmanız, orada var olmadıkları anlamına gelmez. Ve hayır... Türk masonları Fetöcüler gibi ortaya sürülen piyonlar değillerdir, zira bizler devlete baş kaldırıp, silah sıkmayız. Bizden talep edilirse elimizden geldiğince yardım ederiz. Ülken için öl denilirse de ölürüz.
Başlık: Ynt: Masonlugun bilinen bir tarihi varmı?
Gönderen: Barbaros - Kasım 12, 2016, 01:04:14 öö
Sn. Spock, Türk masonluğu olarak devlete ve millete karşı olan bağlılığınızdaki samimiyetinize gönülden inanmakla beraber, sorunun kaynağının zaten bu topraklardan değil,
bu topraklara dışarıdan müdahale etmek isteyen zincirin mapası yada diğer halkaları tarafından oluşturulmak istenen radikal sünni siyasal islam ile oluşacağını ön görüyorum.
Muhafazakar kesimin yaşadığı çoğu ilçeler de en az 3-5 tane dergah, bir o kadar dini vakıflar var, anadolu liseleri kapatılıp yerlerine imam hatipler açılıyor.
Türk çocukları atasını, töresini değil ebu cehil'i öğreniyor. Allah onlara öte alem de sen Türk müsün diye değil, sen Müslüman mısın diye soracakmış...
Bakın bir Saddam belası çıkardılar, 20-30 yıldır orta doğu kan ağlıyor. Bizim içimizden böyle birinin çıkması için gereken şartlar günden güne oluşuyor.
Siyasal islam ile Türk kültürünü boğuyorlar. Tarihe bakın, coğrafyamız ve çevresinde nerede siyasal islam zuhur etmiş ise orada Türkler hep kaybediyor.
Ruslar henüz Moskova'da knezlik iken günümüz Rusya topraklarının %90'ı Tengri'ye inanan Şamanist Türk Hanlıkları tarafından yönetiliyordu.
Altın Orda devleti zamanında müslümanlaşan bölgedeki Türkler, zaman geçtikçe siyasal islam ile uyuşturulmaya başladıktan sonra Ruslar Astrahan'ı, Kazan'ı, Kırım'ı birer birer yuttular.
Bakın bu dönem aynı zaman da Osmanlı'nın en güçlü olduğu Kanuni dönemine denk gelmiştir ve oradaki Türkler Osmanlı'dan yardım istemesine rağmen el ile tutulur bir yardım göremediler.
Siyasal islamın olduğu yer de Türk Türk'ü duymuyor. Eskiden kendi içinde savaşan ama dışarıdan bir tehdit geldiğinde bütün olan o halk siyasal islam ile mankurtlaşıyor.
Bu arada siz Türk kültürü demişken İran nüfusunun yarısının Türk kökenli olduğunu hatta dini lider Ali Hamaney'in de Türk olduğunu size hatırlatmak isterim. Demek istediğim mesele Türklük değil, siyasal islam'ın her toplumu zayıflattığı gerçeğidir ve bu gerçeği bizim toplum dışındaki herkes görüyor çünkü 4 asır önce kendi içlerinde bu acı tecrübeyi yaşarak ders almışlar. Oysa biz Çaldıran'da 2 Türkmen Devleti'nin savaşından hala ders alamadık. Oğuz Türkleri'nin yada Müslüman olduktan sonra ki isimleri ile Türkmenlerin yarısı Türkiye'de ise yarısı da Irak(telafer,tuzhurmatu,kerkük,erbil,altınköprü..), ağırlıklı olarak İran, Azerbaycan, Türkmenistan bölgesinde. Bu coğrafyanın en kalabalık halkı biziz. Kürtleri, Arapları, Farsları matematik gereği çıkarırsak 100 milyondan fazla nüfus var ve bu halk Osmanlı ve Safevi gibi 2 büyük devletin ana mirasçıları olmakla beraber, bu topraklar birleşince Avrupa kadar büyük bir yüz ölçüme sahip oluyor. Bu halk mezhepten, siyasal islam'dan kafayı kaldırır ve birleşirse ne ırak kalır ne suriye. Akdeniz yine Türk gölü olur, Karadeniz'den Aden körfezine, Edirne'den Hindistan'a Çin'e kadar ticaret kontrolü Türklerin eline geçer. Bundan çekinenler işte bizi bize yabancılaştırmak için siyasal islam'ı destekliyor. Ve bu durumdan da en çok zararı sizler, bizler göreceğiz. Sizler bizler derken buradaki siz olarak, üyesi olduğunuz topluluğu belirtmek istedim, yoksa hepimiz biziz.
Çaldıran'ın benzerini Irak sınırları içerisinde tekrar tecrübe etmeye kalkarsak bu sefer ne orası ne de burası sağ kalır. Benim iç savaştan bile daha fazla korktuğum şey budur. İç savaş belki hayırlı bile olur, zor olur bastırması ama asırlarca potansiyel bir iç tehdit sıkıntısı çekmeyiz ama İran ile savaşırsak sonucu vahim olacaktır ve mevcut yönetimler mezhepsel yayılmacı politika güderek buna zemin hazırlıyor.