Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: Sepultura  (Okunma sayısı 2076 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Ocak 22, 2011, 09:41:07 ös
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 320

1984’te Belo Horizonte, Brezilya`da Igor Cavalera, Max Cavalera Paulo Pinto, Wagner Lamounier ve Jairo Guedes tarafından kuruldu. İlk birkaç sene sadece konserler vermekle yetinen grup bir süre sonra Cogumelo Records ile anlaştı. Lamounier`in ideoloji farklılıklarını ileri sürerek gruptan ayrılmasıyla yerine Max geçti. Bu sayede "Bestial Devastation" isimli ilk çalışmalarının kaydı gecikmemiş oldu. İlk albüm denemesi olan "Morbid Visions" bir sene sonra geldi. Bu iki çalışma da o zamanın şartlarına göre oldukça kötü kayıtlardı ve dinleyici kitlesi açısından dar bir alanı aşamamışlardı. Buna rağmen, yıllar sonra death metal`in oluşumunda atılmış en önemli adımlardan biri olarak kabul edileceklerdi. Sonraki albümün yayımlanmasından önce Jairo Guedes, grubu bırakarak yerini Andreas Kisser`a devretti. İkinci albüm olan "Schizophrenia"nın başarısı Roadrunner Records`un ilgisini çekerek grubun sıçramasında önemli bir etken oldu. O döneme kadar Brezilya sınırlarını aşmakta zorlanan Sepultura, Roadrunner`ın albümü dünya çapında dağıtması sayesinde yeni bir dinleyici kitlesine ulaştı. Topluluk üyelerinin daha önceki yaşantıları, yaşadıkları yerdeki sosyal sıkıntı ve zayıflıklar müziklerine de hız ve öfke dolu bir dinamizm katıyordu. Genişleyen dinleyici kitlesi de bu dinamizmden etkilenmişti. 1989`da yayımlanan "Beneath The Remains" albümü 80lerin en başarılı thrash albümlerinden biri oldu ve grubun çıkmayı planladığı Avrupa-Amerika turnesine zemin hazırladı.

Avrupa ve Amerika’daki başarılara rağmen Sepultura kendi yurdu Brezilya’yı terketmedi. Yine 1990’da Rio’da Rock Şenliklerinde sahne aldılar. 1991’deki "Arise" plak şirketlerinin kısa tarihindeki en yüksek satış rakamlarına ulaştı. 1993`de çıkan "Chaos A.D." ise topluluğun kendi müziğine olan yaklaşımının değiştiğini ortaya koyuyordu. Geleneksel thrash köklerinden kopan grup, 1996 tarihli "Roots" ile en başarılı albümlerine ve hala dinlenen efsanevi Roots parçasına imza attı. 1994’te Cavalera, Alex Newport ile Nailbomb adı altında yaptığı kayıt çalışmalarının sonuncunda Point Blank CD’sini yayıma hazırladı. Bir doruk noktası olarak görülen Roots`un başarısını daha yeni yeni yaşamaya başlayan grup üyeleri, dumur edici bir olayla karşılaştırlar. Grubun vokalisti Max Cavalera, yeni grubu "Soulfly"ı kurmak üzere topluluktan ayrılıyordu. Cavalera`nın yerine Amerikalı Derrick Green geldiğinde işler bir süre yolunda gitmeyecekti. Hayran kitlesi Sepultura`nın Cavalera`sız olamayacağını düşünüyordu. 1998’de yayımlanan "Against" ve sonrasında gelen "Nation" albümleri öncekilere göre çok az sattı. Derrick`in gruba gelmesiyle birlikte sound`da yaşanan değişimin de bunda rolü vardı. Öte yandan, 2003 tarihli "Roorback" yeni Sepultura`nın kabuğundan sıyrıldığını gösteren başarılı bir çalışma oldu. 2006`da yayımlanan "Dante XXI" ise hayranlar tarafından beğeniyle karşılandı ve Derrick Green`in dahil olduğu en iyi Sepultura çalışması olarak kabul edildi.

Max ve Igor yıllar sonra tekrar biraraya gelip "Cavalera Conspiracy" adında yeni bir grup kurdular. Sepultura üyelerinden Andreas Kisser yakın bir süre önce yaptığı açıklamada 2008 tarihli "A-Lex" adlı yeni albümün Cavalera kardeşlerden hiçbirinin yer almadığı ilk Sepultura çalışması olacağını belirtti. Böylelikle Cavalera kardeşlerle başlayan ve yıllarca öyle anılan Sepultura, bu geleneği devam ettiren Igor`u da kaybetmiş oldu.

alıntıladım.
----
Güzel olan herşey bozulmak zorunda mıdır birader demekten insan kendini alamıyor. chaos a.d. öncesi ve sonrası olmak üzere ikiye ayırıyorum ben sepultura tarihini.
Girdik susanlar arasına yattık uyuduk
Çığlığımız sınırları aştıydı nasıl olsa.


Ocak 22, 2011, 09:48:15 ös
Yanıtla #1
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 320

şimdi bir de parça örneği vereyim.

Benim en çok sevdiğim Sepultura parçalarının başında KAIOWAS gelir.

Kaiowas, bir amazon yerli kabilesinin ismi. Modern insan (biz mi oluyoruz o modern insan) bu gariplerimin varlığını keşfedince çullanmışlar üstlerine. acaip ya bunlar, baksana don giymiyorlar havasından. tabi bizimkiler sıkılmış iyice. sonra brezilya hükümeti bunları yerlerinden etmek istemiş. Bizm kaiowas direnmiş. bakmışlar olmuyor. elemanların topu tufeği var, gideceğniz yoksa stadın anahtarını vermem havasını çalınca, bu yigidolar bizim bu toprakların üstünde gözümüz yok beyim bizim bu topraklarda gözümüz varsa da onun içine girmektir deyip, topluca intihar etmişler.

Kaiowas parçası işte bu yigidoların anısına yapılmış. Başlangıçta martı sesleri gelir. Sonra ritim yükselir. İnsan dinlerken kanatlandığını hisseder. Özgürlüğün anlamını kavrar. Kölece yaşama tutkunun nalet bir şey olduğunu, onun yerine gerekirse özgürce ölmenin erdemliliğini tüm hücrelerinde hissedersin.

Kaiowas için İÇELİM. ve Özgürlüğü anlamak için Kaiwas'ı bir de bu bakışla dinleyelim. Metal deyip geçmeyin beyler bizim de bir tarzımız var nihayetinde.

aşk ve Özgürlük tutkululuklarımla

Sepultura- Kaiowas (Best Quality)
Girdik susanlar arasına yattık uyuduk
Çığlığımız sınırları aştıydı nasıl olsa.


Ocak 22, 2011, 09:48:43 ös
Yanıtla #2
  • Ziyaretçi

Biz mason adaylarinin siddet boyutu cok yuksek, ben kendimden biliyorumda masonluk konularini arastirali kaos teorisini baya bir kullaniyorum bende Five Finger Death Puch dinlemeye basladim, bence sizde yenileri deneyiniz.


Ocak 22, 2011, 10:00:15 ös
Yanıtla #3
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 320

Ben aday değilim, siz aday mısınız? nasıl aday olunuyor. Ayrıca niçin şiddetiniz yüksek? Ben cümleyi bir anlasam müthiş cevap vereceğim de... 5fdp sağlam bir trash grubu... ayrıyeten ben Violator grubunu da öneririm.

şaşkalozluklarımla.
Girdik susanlar arasına yattık uyuduk
Çığlığımız sınırları aştıydı nasıl olsa.