Medeniyetin Vaizleri
FENİKELİLER (Kenanlılar)Günümüz medeniyetine alfabeyi, camı, gemiciliği bilinen ilk notalama sistemini ve daha bir çok şeyleri armağan eden ama hakkında fazla konuşulmayan bir halk. Sur, Sayda, Malaga, Marsilya, Biblos gibi önemli şehirler ile ismi Roma ile birlikte anılan Kartaca gibi büyük imparatorluklar kuran Fenikeliler’in deniz yoluyla İngiltere’ye, Fas’a ve hatta Brezilya’ya gitmiş oldukları tarihi ve arkeolojik bulgularla kanıtlanmıştır.Sadece doğu değil batı kültürünün de temel taşlarından sayılan Fenikeliler (Kenanlılar) Marsilya (Fransa), Cenova (İtalya), Malaga (İspanya) gibi günümüzde dahi önemini koruyan yerleşim merkezlerini kurmuşlardır. İleriki sayılarımızda aktaracağımız Kartaca İmparatorluğu ise o tarihlerde küçük bir köy olan Roma’nın ve Roma ağırlıklı Batı Kültürü’nün temelini oluşturmuştur.
Fenikelileri diğer toplumlardan ayıran en önemli özelliklerden biri imkanlarını siyasi ve askeri harcamalardan ziyade yerleşim ve ticarete harcamış - aktarmış olmalarıdır. İşte bu sebepledir ki zamanla Fenike ülkesi ve Fenike kolonileri birer ticaret, bilim ve kültür merkezi olmuştur
Fenikeliler Sami kökenli Süryanilerin atalarını oluşturan halklardan biri olmakla birlikte Aramice‘ye yakın hatta bazı kaynaklarda Aramice’nin bir lehçesini konuşmaktaydılar.
Ugarit'te (Ras Şamra) bulunan çivi yazılı kil tablet belge
Dünyanın ilk alfabesinin yanı sıra, ilk cam üretimini gerçekleştiren yine Kenanlılar - Fenikeliler olmuştur. Fenikeliler’in en eski notalama sistemini oluşturduğu ise Ugarit’te bulunan ve M.Ö. 1400’e tarihlenen arkeolojik buluntularla bilimsellik kazanmıştır. Bunun yanısıra Fenikeli denizcilerin M.Ö. 950’li yıllarda deniz yoluyla Brezilya’ya dahi gitmişler ve yerli halklarıyla ticarette bulunmuşlardır.
FENİKE - KENAN ADI VE KENANLILARIN KÖKENLERİKenaniler, genelde Tevrat dolayısıyla Filistin nüfusu içindeki İsrailliler-öncesi ve onlar tarafından kısmen yerlerinden edilen ana unsur olarak bilinir. Kenan; Mezopotamya, Mısır ve Anadolu arasında bulunan bölgeye verilen isimdir.
Fenik veya Fenike adı, bu halkın kendisinin kullandığı bir ad değildir. Onlara bu adı verenler Yunanlar olmuştur. Aslen bu halkın ismi kutsal metinlerde de sıkça geçen Kenanlılar’dır. Kenanlı - Knanaye - Kinha Sami Dilleri’nde “Tüccar” anlamındadır. Halkın esas uğraşı olan ticaret ile uyumlu bu isim kutsal metinlerde de sıklıkla geçmektedir. John Gray’ın “Ancient Peoples And Places” serisi arasında çıkan The Canaanites (1964, 38. cilt) adlı çalışmasına göre, Canaan (Kenan) adı, İskenderiye Körfezi’nden Carmel Head’e kadarki Suriye kıyısının M.Ö. 2. milenyumdaki Semitik (Sami) adı olan Kinahna’dan gelmedir.
Daha sonraları bu halka Yunanlar tarafından verilen “Fenikeliler” ismi ilk olarak Yunanı tarihçi Homeros tarafından kullanılmıştır. Halbuki bu bölgede yaşayan halk yazı yazmaya başladıklarından itibaren kendilerini Kenanlılar olarak adlandırdıkları bilinmektedir. Homeros tarafından ilk olarak kullanılan Fenike isminin menşei belli değildir. Bu ismi Mısırlılar’da kullanılan “Fenkhu” teriminden aldıkları görüşü vardır. Bazı tarihçilere göre ise Yunanlılar tarafından Fenikeli olarak isimlendirilen Kenan adı, Hurrice (Hurriler de M.Ö. 3. binde yaşamış olan Süryaniler’in kökenini oluşturan halklardan biridir.) bir sözcük olan ve “kırmızı” anlamına gelen Kenaggi’den gelmedir. Yunanca olan Phoenician (Fenike, Fenikeli) adı da “kırmızı” demektir.
Zaman zaman bağlı oldukları büyük şehirlere göre de Surlular, Saydalılar olarak da isimlendirilmişlerdir. (Özellikle bu site-şehir devletlerin öne çıktığı dönemlerde). Fenikeliler’e, en eski Fenike kenti olduğu söylenen Beyrut’un 20 mil güneyindeki Sidon’un (Zidon; Arapça’da Saida, Sayda) adıyla Sidonlular (Saydalılar) dendiği de olmuştur. Başlangıçta yalnızca Sayda kenti sakinlerini tanımlayan bu ad, bazı dönemlerde Fenikeliler’in genel adı olarak da kullanılmıştır. Sayda’nın adı M.Ö. 1500’den itibaren Mısır kayıtlarında anılır. Bazı kaynaklarda ise, Fenikeliler’e, bir diğer eski ve ünlü Fenike kentinin adıyla Tir’liler denmektedir. Tir’in diğer adı Sur’dur.
Bazı kaynaklara göre ise Fenikeliler, İsrailliler de dahil tüm komşuları tarafından Saydalılar (Sidonlular) olarak nitelendirilmişlerdir. Bu ad, bazı dönemlerde Fenikeliler’in genel adı olarak da kullanılmıştır. Sayda’nın adı M.Ö. 1500’den itibaren Mısır kayıtlarında anılır. Bazı kaynaklarda ise, Fenikeliler’e, bir diğer eski ve ünlü Fenike kentinin adıyla Tir’liler denmektedir. Tir’in diğer adı Sur’dur.
“The World’s History” adlı esere göre, Fenikeliler, İsrailliler de dahil tüm komşuları tarafından Sidonlular olarak adlandırılmışlardır. “Sur ve Sayda Birleşik Krallığı”(Tir ve Sidon) da “Sidonlular Krallığı” diye bilinmiştir.
Erken dönemlerde Fenikeliler'in (Kenanlılar'ın) yerleşim bölgeleri TARİHÇEFenikeliler ilk olarak tarih sahnesine M.Ö. 3000 yıllarında çıkmışlardır. Günümüzde Lübnan, Suriye ve İsrail’in bir bölümünü içine alan Doğu Akdeniz kıyı şeridinde beliren Fenikeliler’i ilk olarak Mısırlılar ve Sinearlıların kaynaklarında söz edilmektedir.
3. binde bölgede belirmeye başlayan Kenanlılar 2. binde Lübnan dağları ile Akdeniz arasındaki sahil şeridinde bulunan koylara yerleşmişlerdir. Bu yerleşimler zamanla ünlü Kenanlı liman kentlerine dönüşmüştür. Bu liman şehirleri Karmel ve Ugarit -Ras şamra - şehirlerini kuzey ve güney sırlarını oluşturdukları bu kentler sırasıyla Ugarit, Arad, Simira, Botris, Biblos, Berit, Parfion, Sayda (Sidon), Serapta, Sur (Tir) ve Akko siteleridir. En ünlü olanları ise kuzeyde bulunan Sur ile güneyde kurulmuş olan Sayda’dır.
Ortadoğu’daki toprağa bağlı olan diğer Süryani toplumlarından farklı olarak yerleştikleri bölgenin coğrafi özelliklerinin de etkisi ile yaşam ve medeniyetlerini denize yönlendirmişlerdir (Suriye kıyıları ticareti genişletmek hususunda oldukça elverişliydi). Yine bu sebeptendir ki Fenike medeniyeti (tarıma elverişli olmayan topraklardan ötürü) köy-kırsal temelli yerleşim birimleri kurmamıştır.
2. binde Fenikeiler’in tarihi konusunda en aydınlatıcı bilgiler Asur ve Mısır kaynaklarında bulunmaktadır. Bu site-şehirler bir devletten ziyade her birinin kendi kanun ve kuralının olduğu bağımsız devletlerin oluşturduğu bir federasyon olarak yönetilmişlerdir. Bu konuda Fenikeliler Süryani halklardan Aramilere benzemektedir. Çünkü Aramiler de diğer Süryani halklar olan Akad, Babil ve Asur gibi tek devlet kurmamış, bağımsız krallıklar olarak yaşamıştır. Fakat bu site-devletlerinden özellikle ikisi; 2. binde Sayda ve 1. binde özellikle Sur-ağırlıklarını hissettirmiştir ve Fenike kültür ve tarihini belirlemiştir. Bu sebepledir ki bazen Fenikeliler Kenanlı/Fenikeli yerine Sidonlular şeklinde de isimlendirilmiştir. Bir başka önemli site-devlet olan Biblos ve Ugarit özellikle eski ve orta krallık zamanında Mısır ile ticari ilişkileri sebebiyle bu konuda ikincil planda kalmış ve ticaret yollarını güvenceye alacak olan bu siyaseti izlemiştir. Sayda ve Biblos sonunda Ege ile Mısır arasındaki ticarete hakim olmuşlardır (M.Ö. 19. ve 18. yy’lar).
2. binde Fenike’nin en büyük site-devleti (metropolü) olan Sayda, Tamiras Irmağı’ndan Serpta’ya kadar uzanıyordu. M.Ö. 15. - 16.yy.’larda Mısırlılar Suriye ve Fenike’yi nüfuzları altına almışlardı. İşte bu dönem içinde Sidon öne çıkmış ve Mısır ile sıkı bir ticaret ağı kurmuştu. Özellikle bu ticaret ağından elde edilen mallar Aram diyarına (Suriye), Mezopotamya ve Güney Mezopotamya aracılığıyla Hindistan’a gidiyordu. Bu devirde Fenike ticareti ve kültürü (1. binde batı Akdeniz’e ve Cebelitarık dışına yayılacaktır) özellikle Doğu Akdeniz’de gelişmiştir. Ege sahillerinde Kıbrıs, Rodos, Girit ve Taşoz’da koloniler kurulmuş ve buralardan çıkarılan madenler (örneğin Kıbrıs’tan bakır, Taşoz’dan altın) işlenmiştir.
Firavun I. Ahmes’le başlayarak M.Ö. 1570’lerden itibaren Mısır Fenike devletlerini ele geçirmiş ve vergiye bağlamıştır. Fenike devletleri Mısır hegemonyasına karşı iki gruba ayrılmıştır. Başta Sayda, Simira ve Arad olmak üzere birçoğu Mısır hegemonyasına karşı olurken Biblos ve Sur Mısır taraftarı bir siyaset gütmüştür. Özellikle Sayda kralları olan Zimridakr ile Beruthaalin, yine Süryanilerin kökenini oluşturan bir halk olan Amurriler’in kralları ile birlik olarak Mısır’a karşı isyan etmişlerdir.
M. Ö. 14 yyda Fenike kentleri Hattiler’in güçlenmesi ve Amurriler’in karşı çıkışları ile de ilişkili olarak teker teker Mısır nüfuzundan çıkmışlardır.
İkinci bin sonlarında ise Filistinliler ve onlarla akraba olan Zakalar’ın bölgeye gelmesi ve M. Ö. 12. yyda Sayda’ya saldırmaları sonucu, şehir yağma edilmiş yakıp yıkılmıştır. Sur kenti de aynı akıbete uğramıştır.
Birinci binin başından itibaren ise bu işgal ve yıkım evresinin ardından Fenike şehirleri tekrar yükselişe geçmiştir. Deniz halklarının istilası sonrası oluşan siyasi ve askeri durum Fenike Federasyonu için bir bağımsızlık çağının başlangfıcı olmuştur. Bu dönemde Mısır, Hitit ve Asur devletleri gerilerken Kenanlılar, Aramiler ve İbraniler gelişmiştir. Eski Ahidin I. krallar 5-(1-11) ayeti bu dönemlerde Fenike Federasyonu’nun bağımsızlığı hakkında bize bilgi vermektedir. X. yy’da Filistinliler’in İbraniler tarafından bozguna uğratılmasından sonra bölgedeki kaos devri kapanmış bununla beraber artık Fenike kültürünün ve federasyonunun merkezi Sur şehri olmuştur. Bu dönemde Fenikeliler doğu Akdeniz’in yanısıra batı Akdeniz’i de ele geçirmiş; Malta, Sicilya adaları, Tunus’ta Kartaca ve Utika, Cezayir’de, İspanya da Kadeks ve Banarme, Malaga gibi birçok yerleşim kurmuşlardır. Bununla da kalmayıp Cebelitarık Boğazını geçmiş İngiltere ve Fas’a kadar ilerlemişlerdir. Bunun yanında şaşırtıcı bir gerçek de bu devirde yine aynı amaç için Fenikeliler’in Atlantik Okyanusu’nu aşarak Brezilya’ya gittikleri tarihi ve arkeolojik bulgularla ispatlanmıştır
SUR KRALLARININ KRONOLOJİK LİSTESİ
Abibaal
Hiram I (Ahiram) (MÖ. 969-935)
Baal Utsur (MÖ. 935-919)
Abdaştart (MÖ. 918-910)
Saltanat Gasbı (MÖ. 909-888)
İtobaal I (MÖ. 887-856)
Baal Utsur(MÖ. 855-850)
Mettenos (MÖ. 849-821)
Pigmalion (MÖ. 820-774)
Hiram II (MÖ. 750’ler)
Maitena (MÖ. 701’ler)
Luli (Elulaios) (MÖ. 700’ler)
İtobaal II (MÖ. 676’lar)
Baal (MÖ. 606’lar)
(Bu konu ileriki sayılarda ayrıntılı olarak işlenecektir.) Sur’un ilk kralı Abibaal (M. Ö. 1020) olmakla birlikte Ardılı olan Sur Fenike krallarının en şöhretlisi I. Hiram (Ahiram) M. Ö. 969 - 935yılları arasında tahta geçmiştir. Bu dönemde Fenikeliler İbraniler ile iyi ilişkiler kurmuş ticari ve askeri ortak anlaşmalar da bulunmuşlardır. Bu diyalogun en belirgin örneği Kral Hiram’ın Kral Süleyman’a Tanrı’ya adayacağı mabedin yapımı için çok sayıda usta, sedir ve selvi keresteleri göndermesi gösterilebilir. Bu durum Eski Ahid’in I. Krallar bölümünde geçmektedir. Kenanlı (Fenikeli)-İbrani ilişkileri hakkında Kitabı Mukaddes’te (Özellikle “I. Krallar” kitabında çok sayıda ayet bulunmaktadır. İkili ilişkiler o kadar ilerlemiştir ki İbrani kral Ahab’ın Fenike kralı İtobaal’in kızı İzabel ile evlenmesi buna çarpıcı başka bir örnek olarak verilebilir. Fenike kültürü bu dönemde İbraniler üzerinde dini yönden bile etki göstermiştir. (Bkz. I. Krallar 6-(30-32)
KAYNAKÇA:* Kitabı Mukaddes
* Yakınşark III Suriye ve Filistin, Ord. Prof. Dr. Şemsettin Günaltay TTK Yayınları - Ankara 1987
* Bar Hebraius (Abulfaraç) Tarihi TTK Yayınları - Ankara 1999
* Civilisation De L’Orient Ancien Jean Deshayes - Paris 1969
* Fenikeliler, Sabatino Moscati DOST Yayınları - İstanbul 2004
* Türk Süryaniler Tarihi, Hori Episkopos Aziz Günel - Diyarbakır 1970
* Tarihte Süryaniler, Gabriel Aydın İstanbul 1974
* Süryaniler, Emanuel Aydın NUHRO Yayınları - 1982
* Heredot Tarihi, Heredotos İş Bankası Yayınları - İstanbul 2002
* Bilim ve Teknik, Sayı: 399 Şubat 2001 Tübitak Yayınları
* National Geographic, Sayı: Ekim 2004
* Ancient Peoples And Places, John Gray Cilt 38 “The Canaanites” 1964Yazı :
http://www.reyono.net adresinden alınmıştır. Not: (Süryani Sitesi)