Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: CHARLES BAUDELAİRE VE ŞİİRLERİ  (Okunma sayısı 30011 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Aralık 05, 2007, 08:45:19 ös
Yanıtla #10
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 3120
  • Cinsiyet: Bay

SPLEEN

 

Gök çökünce sıkıntılarla sızlanan

Ruha bir kapak gibi, ağır ve basık,

Dökünce çemberi kuşatan ufuktan,

Gecelerden de acı siyah bir ışık;



Dünya olunca bir rutubetli zindan,

Ümit kanatları ürkek bir yarasa,

Gider duvardan duvara vuraraktan,

Ve başı çarpar çürümüş tavanlara.



Andırınca yağmur tel tel süzülerek

Loş bir cezaevinin çubuklarını,

Ve gerince iğrenç bir sürü örümcek

Beyinlerimizde tozlu ağlarını,



Çalar tehevvürle birden havalanır,

Fırlatırlar göğe korkunç bir uluma;

Bunlar, sanki yurtsuz, başıboş ruhlardır,

Koyulup dururlar inatla feryâda.



Ve ruhumdan geçer upuzun tabutlar,

Sessiz, ağır ağır, ümit ağlamada;

Merhametsiz korku mütehakkim, çakar

Siyah bayrağını eğilen kafama


Aralık 05, 2007, 08:47:28 ös
Yanıtla #11
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 3120
  • Cinsiyet: Bay

HÜZÜN VE SERSERİ

(Moesta et Errebunda)

 

Agathe, uçtuğu var mı ruhunun arasına,

Büyülü, mavi, derin ve ışıl ışıl yanan

Bambaşka denizlere, bambaşka semâlara,

Şu kahrolası şehrin simsiyah havasından?

Agathe, uçtuğu var mı ruhunun arasıra?



Deniz, tek tesellisi günlük ıstırâbların

Acaba hangi şeytan veya hangi mûcize

Her ulvî çalkanışta muazzam bir rüzgârın

Orguyla uğuldayan denizi verdi bize?

Deniz, tek tesellisi günlük ıstırâbların



Hey, trenler, vapurlar, beni buradan götürün!

Ne var gözyaşlarımdan çamurlar yoğuracak?

Arasıra der mi ki, Agathe'nin ruhu, üzgün

"- Nedâmetten, azâptan ve ıstırâbtan uzak,

Hey, trenler, vapurlar, beni buradan götürün!"



Ne kadar uzaktasın ey mis kokulu cennet

Ey, sadece sevincin, aşkın ürperdiği yer,

Ey, her ruhun içinde boğulduğu saf şehvet,

Ey, bir ömür boyunca gönül verilen şeyler

Ne kadar uzaktasın ey mis kokulu cennet



Ah o yeşil cenneti çocuksu sevdâların,

O koşuşlar, demetler, o şarkılar, bûseler,

İnildeyen kemanlar arkasında sırtları,

Akşam, koruluklarda şarap dolu kâseler,

- Ah o yeşil cenneti çocuksu sevdâların,



O bilinmez zevklerin yüzdüğü masûm belde

Çok daha uzakta mı yoksa Çin'den Maçin'den?

Beyhûde bir arzu mu inildeyen dillerde,

Canlanan bir hayâl mi billûr sesler içinden.

O bilinmez zevklerin yüzdüğü mâsûm belde

 

 



Aralık 05, 2007, 08:55:38 ös
Yanıtla #12
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 3120
  • Cinsiyet: Bay

ALBATROS

(L‘albatros)

 

Çok defa eğlenmek için gemi tayfaları

Albatrosları, bu cesîm deniz kuşlarını tutarlar,

Bunlar, kayıtsız ve batî seyahat arkadaşları,

Derin girdablar üzerinde kayan gemiyi takip ederler.



Onları tahtaların üzerine bırakır bırakmaz

Mavi göğün bu hükümdârları, beceriksiz ve mahcûb,

Büyük beyaz kanatlarını acınacak hâlde

Yanlarında kürekler gibi sürüklerler.



Bu kanatlı yolcu ne acemî ne de metânetsizdir!

Vaktiyle o kadar güzelken, şimdi ne gülünç ve çirkindir!

Biri çubuğuyla onun gagasına dokunur,

Öteki topallayarak eskiden uçan kötürümü taklid eder.



Şair, fırtına ile uğraşan, yay ile eğlenen,

Tahkirler arasında toprağa matrûd,

Ve muazzam kanatları yürümesine mâni,

Bulutlar hükümdârına benzer.

 

Batî: yavaş, ağır hareketli.

Matrûd: Tardolunmuş, kovulmuş,

vazifesinden çıkarılmış

Tahkir: Hakaret etme.

 



Aralık 05, 2007, 08:58:56 ös
Yanıtla #13
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 3120
  • Cinsiyet: Bay

BALKON

(Le Balcon)

 

Hatıralar annesi, sevgililer sultanı

Ey beni şâdeden yâr, ey tapındığım kadın!

Ocak başında seviştiğimiz o zamanı,

O cânım akşamları elbette hatırlarsın.

Hatıralar annesi, sevgililer sultanı



O akşamlar, kömür aleviyle aydınlanan,

Ya pembe buğulu akşamlar, balkonda geçen.

Başım göğsünde, ne severdin beni o zaman!

Ne söyledikse çoğu ölmeyecek şeylerden,

O akşamlar, kömür aleviyle aydınlanan,



Ne güzeldir güneşler, sıcak yaz akşamları!

Kâinat ne derindir, kalp ne kudretle çarpar!

Üstüne eğilirken ey aşkımın pınarı,

Sanırdım ciğerimde kanının kokusu var.

Ne güzeldir güneşler, sıcak yaz akşamları!



Kalınlaşan bir duvardı aramızda gece,

Seçerdim o karanlıkta gözbebeklerini,

Mestolur, mahvolurdum nefesini içtikçe.

Bulmuştu ayakların ellerinde yerini.

Kalınlaşan bir duvardı aramızda gece,



Bana vergi o tatlı demleri hatırlamak;

Yeniden yaşadığım dizlerinin dibinde.

O "mestinâz" güzelliğini boştur aramak,

Sevgili vücûdundan kalbinden başka yerde,

Bana vergi o tatlı demleri hatırlamak!



O yeminler, kokular, sonu gelmez öpüşler

Dipsiz bir uçurumdan tekrar doğacak mıdır?

Nasıl yükselirse göğe taptaze güneşler

Güneşler ki en derin denizlerde yıkanır

O yeminler, kokular, sonu gelmez öpüşler!

 

 



Aralık 05, 2007, 09:11:20 ös
Yanıtla #14
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 3120
  • Cinsiyet: Bay

REVERSİBİLİTE

(Reversibilité)

 

Neşeyle dolup taşan bilir misin kederi,

Utanç, ayıp, nedâmet, hıçkırıklar acılar,

O korkunç geceler ki, binbir azâbla uzar

Buruşturur bir kağıt parçası gibi kalbi?

Neşeyle dolup taşan, bilir misin kederi?



Sevgiyle dolup taşan, bilir misin nefreti,

O sıkılan yumruklar, yaşlar zehirle dolu

Ve intikâm hırsıyla beyinler uğultulu,

Emrine râmederken kinle kavrulan eti.

Sevgiyle dolup taşan, bilir misin nefreti?



Sıhhatle dolup taşan, bilir misin dertleri,

Soğuk hastahânenin duvarları boyunca,

Güneş gibi görmemiş sürgünler gibi bunca

Işığa hasret öyle ve bir kemik, bir deri,

Sıhhatle dolup taşan, bilir misin dertleri?



Gençlikle dolup taşan bilir misin çökmeyi,

Yaşlanmak korkusunu ve bir vakit her yerde

İçimizi sevgiyle tutuşturan gözlerde,

Merhamet okuyarak ecel teri dökmeyi.

Gençlikle dolup taşan bilir misin çökmeyi?



Işıkla, saadetle dolup taşan meleğim,

Başı döner de gürbüz vücûdunun seyrinden,

Vurulmuş bir kahraman sıhhat diler de senden,

Duanı kazanmaktır benimse tek dileğim.

Işıkla, saadetle dolup taşan meleğim,

 

 



Aralık 05, 2007, 09:35:58 ös
Yanıtla #15
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 3120
  • Cinsiyet: Bay

SED NON SATAITA

 

Geceler gibi esmer, misk, havana kokulu,

Sen; acayip tanrıça, Faust’u Savana’nın

Ey abanoz göğüslü güzel büyücü kadın,

Siyah japon kuşağı, karanlıklar çocuğu,



Ne yapayım şarabı, ne yapayım afyonu,

İksiri bana yeter o kabaran ağzının;

Gelince sana doğru kervanı arzuların,

Bir sarnıçtır gözlerin, hüznümün içtiği su.



Ruhumun penceresi o kara gözlerinden

Daha az alev boşalt acımasız şeytan! Ben,

Styx gibi dokuz kez seni kucaklayamam.



Ey çapkın intikâm perisi, ey Mégére, ne yazık ki

Köpeklerle kuşatıp yıldırmak için seni

Cehennem yatağında Proserpine olamam!



Aralık 05, 2007, 09:37:34 ös
Yanıtla #16
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 3120
  • Cinsiyet: Bay

VAMPİR       8)
 

Sen, bıçak darbesi gibi

Sızlanan kalbime daldın;

Sen İblisler gibi güçlü

Çılgın ve süslenmiş geldin.



Bütün arzun yuvalanmak

Şu garip, yalnız gönlümde;

- Tutkunu olduğum alçak!

Nasıl forsa zincirine



Nasıl kumarbaz oyuna

Leş, kurda; ayyaş, şişeye

Bağlı ise, ben de öyle

Lânet! Bağlanmışım sana!



Yalvardım palaya: “- Artık

Beni sen hür kıl!”, dedim,

Bitsin diye bu alçaklık,

Zehirden yardım diledim.



Pala da, zehir de heyhat!

Aşağılık buldu beni,

Dediler ki: "- Böyle berbat,

Böylesi köle birini



Niçin kurtaralım aptal!

Yakayı kaptırmışsın sen

Onun imparatorluğuna

Birşey gelmez elimizden,



Tut ki, çabayla, gayretle

Kurtardık, neye yarardı?

Vampir öpüşlerin ile

Diriltirdin kadavranı!”



Aralık 06, 2007, 08:53:14 ös
Yanıtla #17
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 3120
  • Cinsiyet: Bay

CİNNÎ

 

Güneş, tüle bürünmüş. o güneş gibi sen de,

Ey hayatımın Ay’ı! Örtün, gölgelerle dol;

Uyu veya sigaranı iç keyfince; dilsiz ol,

Sıkıntının uçurumuna dal bütünüyle;



Seni böyle severim! Ama karanlıklardan

Çıkan ışıksız yıldız gibi, bugün kubarmak,

Çılgınlıklarla dolu yerlerde çalım satmak

İstersen, tatlı hançer, tamam fışkır kınından!



Parlak avizelerde yak gözbebeklerini!

Budala bakışlarda doyur isteklerini!

Her arzun kabülümdür; taşkın, marazlı, çarpık;



Dilediğin gibi ol, kızıl şafak, kara gece;

Şu titrek bedenimde haykırmayan tek lif yok

"Sevgili Şeytan; sana tapınıyorum!”, diye.



Aralık 06, 2007, 08:54:05 ös
Yanıtla #18
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 3120
  • Cinsiyet: Bay

KABİRDE AZAB

 

Zifiri kara gözlüm, uyuduğun zaman

Birgün, mermerleri kara mezarın dibinde,

Ve bir gün, bu yatak yerine, bu ev yerine,

Yağmurlu, oyuk bir çukura girdiğin zaman;



O tembel, kayıtsız göğsüne abanıp, taş

Çırpınan kalbini, bütün özlemlerini,

Serüvenlere düşkün ayağını, elini,

Bütün tutkularını ezerken yavaş yavaş,



Benim sonsuz rüyamın sırdaşı olan mezar

(Zira, mezar, şairi hep anladı ve anlar)

Uykunun sürüldüğü bütün geceler boyu



Sorup sana diyecek: "- Ey acemi *!

Ölüler ağlıyorken, senin aklın neredeydi?”

-Ve kemirecek kurtlar derini azab gibi.-

 



Aralık 06, 2007, 10:02:03 ös
Yanıtla #19
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 3120
  • Cinsiyet: Bay

SOĞUK AZÂMET

 

Dalganan sedef giysileriyle, onun

Yürürken bile dans ettiğini sanırsın,

Uzun değneği üstünde, Hint fakirinin

Oynattığı yılanlardan biri bu, dersin



Benziyor donuk kuma, çöllerin göğsüne,

Onlar kadar acımasız ve duyarsız,

Benziyor o çoşkun denizlerin ağına,

Dalga dalga yayılıyor, öyle umarsız.



Hoş bir madenden yapılmış kaygan gözleri.

Erden bir meleğin sıfenksle buluştuğu,

Herşeyin çelik, elmastan oluştuğu



Bu garip sembolik gövdenin içinde, bak,

Faydasız yıldız gibi parlıyor, sonsuza dek

Kısır ve dölsüz kadının soğuk azâmeti.

 

 



 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son Gönderilen:
2 Yanıt
4701 Gösterim
Son Gönderilen: Ağustos 07, 2008, 10:50:18 ös
Gönderen: bilmeliyimgalilei
1 Yanıt
3524 Gösterim
Son Gönderilen: Şubat 08, 2010, 12:20:58 öö
Gönderen: Isis
0 Yanıt
2995 Gösterim
Son Gönderilen: Ocak 30, 2011, 12:03:14 ös
Gönderen: ozkann
0 Yanıt
2969 Gösterim
Son Gönderilen: Ocak 31, 2011, 08:28:37 ös
Gönderen: ozkann
0 Yanıt
2468 Gösterim
Son Gönderilen: Şubat 01, 2011, 10:13:55 öö
Gönderen: ozkann
0 Yanıt
2860 Gösterim
Son Gönderilen: Şubat 22, 2011, 08:50:29 öö
Gönderen: ozkann
0 Yanıt
1522 Gösterim
Son Gönderilen: Şubat 19, 2015, 12:11:30 öö
Gönderen: Risus
0 Yanıt
1335 Gösterim
Son Gönderilen: Şubat 20, 2015, 05:00:27 öö
Gönderen: Risus
0 Yanıt
1287 Gösterim
Son Gönderilen: Şubat 20, 2015, 05:06:57 öö
Gönderen: Risus
0 Yanıt
1587 Gösterim
Son Gönderilen: Ağustos 26, 2015, 01:08:21 öö
Gönderen: MEDUSA