Rennes-la-Château Olayları – 7 (Paris – 2)

[ADAM]

Emile Hoffet, Bérenger’e üzerindeki rahip giysisini çıkarıp sivil giyinmesi gerekeceğini, öylesinin daha uygun olacağını söyledi.

Bir mağazaya gidip, Bérenger’i baştan tırnağa yepyeni bir giyimle donattılar.

Bu giysilerin hepsi çok pahalıydı. Parayı Emile verdi. Bir ara yüzünde apaçık bir soru işareti beliren Bérenger’e, «Dert etme, nasıl olsa ödersin.» dedi. Sonra da onu alıp, özellikle sanatçıların uğrak yeri olan bir kahvehaneye götürdü. Orada onu önce ünlü tiyatro yazarı Maurice Maeterlink ile tanıştırdı. O ise, Bérenger’in ünlü soprano Emma Calvé ile tanışmasını sağladı.

Emma Calvé’nin birçok ezoterik kurumda içli dışlı olduğu kimseler vardı. Bérenger’i kendisi gibi Paris’in sanat çevresinde tanınan kişilerle, birtakım aristokratlarla, ünlü kompozitör Claude Debussy ile bir araya getirdi. (Bu arada bir not: Claude Debussy, o sıralarda Prieuréde Sion ‘un büyük üstadıydı.)

Claude Debussy, Bérenger’i çok zengin oldukları açıkça belli birtakım üst düzey kişilerle buluşturdu. Aralarında, Avusturya-Macaristan İmparatorluğu Arşidükü Johann Salvator von Habsburg-Lorraine de vardı.

Bundan sonra Bérenger’i oradan oraya götürmeye başladılar. Gittiği her yerde yeni kişilerle tanışıyor, çok itibar görüyordu. Artık kendisini Paris’in bu göz kamaştırıcı akıntısına bırakmıştı. Olan bitene aldırış etmiyordu. Emma Calvé hiç onun yanından ayrılmıyor, her nereye giderse geliyor, hep gözünün içine bakıyordu.

Saint Sulpice Kilisesi’ndeki lojmandan, Emile’in yanından ayrılması da gerekmişti. Bu yeni tanıdıkları, onu lüks bir otele yerleştirmişti.

Bir gece geç bir saatte otele döndüğünde, resepsiyondaki görevli ona bir paket bırakılmış olduğunu söyledi. Odasına götürdüğü paketten külliyetli miktarda para çıktı.

Resepsiyona inip, bunu kimin bıraktığını sordu. Bilmiyorlardı.

Şu son birkaç gün içinde tanışmış olduğu kişilerden biri olsa gerekti ama acaba hangisi?... Üstelik hangi amaçla, niçin, neyin karşılığı olarak?

Düşünerek bu işin altından çıkamayınca, bunu tanışmış olduğu herkese de teker teker soramayacağına göre, «Adam sen de!» deyip geçti.

Böyle düşünmesine kendisi de şaştı kaldı. Paranın, ona keşiflerinin karşılığında verilmiş olduğu belliydi. Demek ki Emile ona borcunu nasıl olsa ödeyeceğini söylerken bildiği bir şey vardı.

Bérenger ertesi gün Emile’e durumu anlattı. Emile hiç şaşırmadı. «Dur bakalım dostum, bu sadece bir başlangıç.» dedi. Bérenger için kendi harcamış olduğu parayı aldı. Paketi ona kimin göndermiş olabileceğine ilişkin bir yorum yapmaktan ise kaçındı.

Kimilerinin iddiasına göre; Emma Calvé, Bérenger’e tutulmuştu. Onlarca âşığının yanında bu yakışıklıya ayrı bir yer ayırmıştı. Bu nedenle ona hem maddi destek sağladı hem de sonraları çok kez Rennes-la-Château’ya kadar gidip, her keresinde Bérenger’in evinde birkaç gün bile kaldı.

Emma Okültizme pek düşkündü. Bir Katolik rahibi olan Bérenger’den çok farklı bir dünyası vardı. Hayli çekici bir kadındı. Kimilerine göre; ikisi arasında birkaç yıl süren bir aşk serüveni yaşandı.

Buna karşılık, kimileri, Bérenger ile Emma ile arasındaki ilişkinin sadece dostluk olduğunu, bir Katolik rahibin öyle bir kadınla düşüp kalkamayacağını ileri sürer. Sanki artık Bérenger’in rahipliği, hatta Katolikliği kalmıştı da!...

Bérenger, Paris’ten ayrılmadan önce Louvre Müzesi’ne giderek üç tablo satın aldı. Bunlardan biri Nicolas Poussin’in “Les Bergers d’Arcadie” (Arkadyalı Çobanlar) adlı tablosunun bir reprodüksiyonu idi. Bu tablo, bu anlattıklarımın sonradan hayli popüler oluşu nedeniyle, dünya çapında çok tanındı.

İkincisi David Teniers adlı ressamın birbirine benzer bir tema üzerine yapmış olduğu “The Temptation of St. Anthony” (Aziz Antuvan’ın Baştan Çıkarıcılığı) adlı beş tablosundan birinin kopyasıydı.

Sonuncusu ise, Fransa Kralı 4. Philippe’in Tapınak Şövalyeleri Tarikatı’nı ortadan kaldırmak amacıyla entrika çevirmeye başladığı sıralarda üzerinde kurulan baskı nedeniyle istifa eden Papa 5. Celestine’in göreve başlayışını betimleyen, çizeri bilinmeyen bir kara kalem çalışmaydı.

Bérenger’in bu üçüncü tabloyu niçin aldığı üzerine yapılmış olan bir yorum yok ama diğer ikisine ilişkin var. İlginç bağlantıları nedeniyle, bu iki tablo üzerinde biraz durmak gerekiyor.