Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: Bilimsel Yöntem  (Okunma sayısı 3307 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Haziran 17, 2014, 10:30:15 öö
  • Seçkin Üye
  • Uzman Uye
  • *****
  • İleti: 7217
  • Cinsiyet: Bay



Forumdaki Mason Sözlüğü, bilimsel yöntemi, “Doğru”nun insansı çabalarla bulunması amacıyla uygulanan yöntem olarak tanımlamış.

Bu tanımı Ansiklopedik Mason Sözlüğü de tutuyor. Nitekim forumdaki tanım da oradan alınma.

Fakat sonrasında, bilimsel yöntemin, felsefede “deney yöntemi” olarak anıldığından söz ediliyor. Akıl yürütme bu yöntemin yalnızca yardımcı öğesi olarak belirtiliyor.

Bilimsel yöntemin, öncelikle gözlem yapmayı gerektirdiği belirtilerek devam ediliyor. Yeterli veri toplanmışsa, bunlar değerlendirilerek bir varsayım (hipotez) oluşturulur; bunu deney aşaması izler deniyor. Varsayımın doğada doğrulanıp doğrulanmadığı ya da hangi koşullar altında ve ne ölçüde doğrulandığının incelendiğine değiniliyor. Deneylerin, varsayımı doğrulaması durumda, doğanın ilgili konudaki yasalarına ilişkin bir kuram (teori) kurulduğu söyleniyor. Buna, bilimsel olarak “doğru” deniyor. Ancak bunun “hiçbir zaman ve hiçbir koşul altında değişmez ve kesin” olarak nitelenemeyeceği de vurgulanıyor. Sonraki araştırmalarda elde edilen yeni verilerin kuramın değiştirilmesini zorlayabileceği üzerinde duruluyor. Bu nedenle de, bilimsel yöntemle oluşturulan kuramların doğruluğu hiçbir zaman kesin değil, hep göreli (göreceli) olduğu belirtiliyor.

Bunun üzerinde elbette tartışmak, diğer paylaşımcılarımızın katkılarını almak gerek.

Sonra da belki böyle bir yöntemin uygulanabileceği bilimlerden, bir de uygulanamayacağı bilimlerden söz etmek gerek.

Bu yöntemin uygulanamadığı bir alan için “bilim” denilemez mi?... Bunun da üzerinde durmak gerek.

ADAM OLMAK ZOR İŞ AMA BUNUN İÇİN ÇALIŞMAYA DEĞER.


Haziran 19, 2014, 06:21:59 ös
Yanıtla #1
  • Seçkin Üye
  • Uzman Uye
  • *****
  • İleti: 7217
  • Cinsiyet: Bay


Böyle bir başlık açmıştık.

Ancak bu arada yine bilimsel bilgi konusuna bir dönüş yapıldığı için, -elbette yapılabilir, sakıncazsı yok- bu başlık sanırım unutuldu.

Konuyla ilgilenen katılımcılarımıza anımsatıyorum.

Hiç kuşkusuz, bilenlerin ve bilgiyi değerlendirenlerin bu konu üzerinde de diyecekleri vardır.
ADAM OLMAK ZOR İŞ AMA BUNUN İÇİN ÇALIŞMAYA DEĞER.


Haziran 19, 2014, 08:10:49 ös
Yanıtla #2
  • Aktif Uye
  • ***
  • İleti: 730
  • Cinsiyet: Bay

Bu konu ilgili Ansiklopedik Mason Sözlüğünde verilen tanım elbette yeterli ancak belki biraz daha açılabilir.
Tanıma göre:

1- Önce gözlem yapılıyor. Demek ki ortada yanıt aranılan bir sorun/soru/olgu var.

2- Bu gözlem sonucunda veriler toplanıyor. Burada verilerin doğruluğu çok önemlidir. Eğer verileriniz yeterli veya doğru değilse zaten ya yanlış bir sonuca ulaşırsınız veya yeterli bir açıklama yapamazsınız.

3- Soruna veya olguya ait vir varsayım (hipotez) oluşturursunuz. Hipotez doğadaki gözlemlerinizi yansıtmalıdır. Ancak bazen öncesinde gözlenemeyenlerle ilişkili de hipotez ortaya konur. Yani matematiksel bir açıklama ile de yetinilebilir. Rölativite teorisi aslında tam buna uyan bir örnektir. Çünkü önce ortaya hipotez konulmuş ancak matematiksel temelleri olan bir hiptez ve gözlemleri yıllar sonra yapılabilmiştir. Günümüzde hala bu teorinin bir çok önermesi test edilmeye çalışılmaktadır. (Aslında fizikle ilgilenenler için söyleyeyim bu teori ile ilgili çok güzel deneyler tasarlanmış olsa da şu anki teknolojik yetersizlikler nedeni ile yapılamamaktadır. Belki gelecekte...)

4-Hipotezinize ait deney yapacaksınız. Deney tekrarlanabilir olmalı. Yani sizin ulaştığınız sonuca başkalarıda ulaşabilmeli. Hatırlyın soğuk füzyon adı verilen oda sıcaklığında sonsuz bir enerji ile ilgili haberler çıkmıştı. Oda sıcaklığında deneyin başarıyla sonuçlandırıldığı söylentisi yayılmıştı ancak kimse bu deneyi tekrarlayamadı. Deney başkaları tarafından da aynı sonuca ulaşıyorsa hipoteziniz başarıyla test edilmiştir.

Artık teoriniz kabul görecektir ama bilim adamları şüphecidir. Çünkü bir teoriyi birçok parametre etkilemektedir. Parametrelerden biri yanlış çıkarsa teori ya düzeltilir, geliştirilir veya teoriniz tamamen çöpe atılabilir.

Bu konuda yerbilimlerinden bir örnek vermek istiyorum. Yerbilimlerinde bir jeolojik zaman çizelgesi vardır. Bu çizelge oluşturulurken büyük dağ oluşumları, buzul devirleri, büyük afetler, canlıların evrimi vb kriterler alınmıştır. Evrim teorisine göre ( ki eldeki fosiller bunu doğrulamaktadır) dinozorlar (mesozoik; 200-60 milyon yıl öncesi) ile insanlar (kuaterner: 2.5 milyon yıl öncesi, günümüz) arasında yaklaşık altmış milyon yaş olduğu bilinmektedir. Yani Cem Yılmaz'ın filminde gösterildiği gibi dinozorlar ile insanlar bir arada yaşamamışlardır. O zaman siz bir tortul tabakada insan fosili ile dinozor fosilini bir arada bulursanız bütün teori çöker.(Richard Dawkins'in sözü)

Bilimsel yönteme göre durmaksızın bilimsel teoriler sürekli test edilir. Teori doğru kabul edilse bile yeni bilgiler ışığında teoriler de değişime uğrar. 1915 yılında ortaya atılan "Kıtaların Kayma Teorisi" ancak 1960 yılında kabul edilebilmiş adıda "Levha Tektoniği Kuramı" olmuştur. Bu teorinin doğrulanmasının çok ilgin örnek hikayeleri vardır ama belki başka bir başlık altında anlatırım.

Geçmişe göre günümüzde bilimsel teorilerin ömrü daha kısadır. Çünkü iletişim çağında ortaya atılan bir hipotez dünyanın başka bir tarafındaki bilimadamı tarafından anında öğrenilip sınanabiliyor. Geçmişte çalışmalar çok dar çevre içinde yapılır herkes bu çalışmalara kolaylıkla ulaşamazdı. Örnek olarak Kepler 1610 yılında eliptik yörüngeyi matematiksel olarak açıklamasına rağmen 1642 yılında ölen Galileo onun çalışmalarından habersizdi. O Kopernik astronomisini benimsemişti Yani dairesl yörüngeleri. Bu nedenle geçmişte bilginin yayılma hızı yavaş olduğu için bilimsel teorilerin ömrü daha uzun olabiliyordu.


« Son Düzenleme: Haziran 19, 2014, 08:17:55 ös Gönderen: asimov »
Özgürlük zeka demektir, sevgi demektir. Özgürlük sömürmeme, yetkeye boyun eğmeme demektir. Özgürlük olağanüstü erdem demektir.
Jiddu Krishnamurti


Haziran 21, 2014, 09:20:09 öö
Yanıtla #3
  • Seçkin Üye
  • Uzman Uye
  • *****
  • İleti: 7217
  • Cinsiyet: Bay


Sayın asimov çok güzel bir katkı getirmiş. Bilimsel yöntem ancak bu kadar güzel anlatabilirdi diyecektim; demedim çünkü belki başka katkılar da gelir.

Forumda bir başka konuya geçeriz ama bu başlık da katkılara açıktır.
ADAM OLMAK ZOR İŞ AMA BUNUN İÇİN ÇALIŞMAYA DEĞER.


Haziran 21, 2014, 09:35:24 öö
Yanıtla #4
  • Aktif Uye
  • ***
  • İleti: 730
  • Cinsiyet: Bay

Bu başlığı açan Sayın ADAM yanılmıyorsam bu konunun masonlukla ilişkisini de irdelemek istiyordu.
Bildiğimiz kadarıyla masonlukla bilimselliğe çok önem veriliyor.
Bilimsel bilgi, bilimsel yöntem üzerine bir şeyler yazıldığına göre o zaman  masonlukta bilimsel düşünmein önemini başka bir başlık altında mı inceleyeceğiz?
Buradan mı devam edeceğiz?
Özgürlük zeka demektir, sevgi demektir. Özgürlük sömürmeme, yetkeye boyun eğmeme demektir. Özgürlük olağanüstü erdem demektir.
Jiddu Krishnamurti


Haziran 21, 2014, 01:16:35 ös
Yanıtla #5
  • Seçkin Üye
  • Uzman Uye
  • *****
  • İleti: 7217
  • Cinsiyet: Bay


Bilim - Bilimsel Bilgi - Bilimsellik - Bilimsel Yöntem...

Bunlar elbette Masonlukta çok önemli.

Sadece Masonlukta mı?... Her insanın yaşamında çok önemli olmalı.

Nasıl her insan doğrudan bilim yapmıyorsa, Masonlukta masonların da doğrudan bilim üzerine bir uğraşısı yok. Fakat Masonlukta öncelikli ilgi alanı insan ve toplum olduğu içindir ki, bilimden ve bilimsellikten cayılamaz.

Ancak Masonlukta bilimsel düşünmenin önemi gibi bir konu gündeme geldiğinde, diyalektik ve metafizik üzerinde de söz etmek gerekecektir sanırım.

Böyle bir başlık açılırsa, ben de paylaşımda bulunabilirim.
ADAM OLMAK ZOR İŞ AMA BUNUN İÇİN ÇALIŞMAYA DEĞER.


 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son Gönderilen:
2 Yanıt
3664 Gösterim
Son Gönderilen: Temmuz 09, 2009, 06:53:52 ös
Gönderen: Barbaros
0 Yanıt
4458 Gösterim
Son Gönderilen: Haziran 03, 2012, 02:04:32 ös
Gönderen: karahan
7 Yanıt
3914 Gösterim
Son Gönderilen: Ocak 30, 2013, 10:17:18 ös
Gönderen: Masor1976
0 Yanıt
1757 Gösterim
Son Gönderilen: Haziran 24, 2013, 09:09:21 öö
Gönderen: 418
0 Yanıt
1977 Gösterim
Son Gönderilen: Temmuz 28, 2013, 10:45:07 ös
Gönderen: Waldow
0 Yanıt
1975 Gösterim
Son Gönderilen: Temmuz 28, 2013, 10:48:02 ös
Gönderen: Waldow
0 Yanıt
1998 Gösterim
Son Gönderilen: Temmuz 28, 2013, 10:49:09 ös
Gönderen: Waldow
0 Yanıt
2008 Gösterim
Son Gönderilen: Temmuz 28, 2013, 10:52:04 ös
Gönderen: Waldow
1 Yanıt
3307 Gösterim
Son Gönderilen: Temmuz 29, 2013, 09:16:11 öö
Gönderen: ADAM
11 Yanıt
5279 Gösterim
Son Gönderilen: Haziran 18, 2014, 04:08:11 ös
Gönderen: asimov