Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: MASONLUK İLE İLGİLİ ESKİ BELGELER - 6  (Okunma sayısı 9938 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Ekim 24, 2014, 02:04:11 ös
Yanıtla #10
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 228
  • Cinsiyet: Bay


Sayın Selim'in sorusu ilginç...

Sorusu ilginç de, konuya başlangıç tarzı biraz dağınık.

Bu soruyu ben de sormuştum zamanında...

Sonra kendimce bir yanıt buldum. Dolayısıyla bende bir yanıt var. Verebilirim. (Aslında bu yanıt benim değil, benden çok daha yetkin birisinin ama ben doğru bulup, sahiplendim.)

Fakat bekleyelim bakalım, belki bir başka katılımcımız benden daha iyi yanıt verir.

Hatta Sayın Selim bu konuyu kendisi araştırsa, bunun için bırakın diğer kaynakları, sırf bu Forumu karıştırsa, benim yanıtımı o benden önce bulabilir.

Araştırıp bulamadım. Araştırmamın devam babında sordum, yanıtını bulamadım.

"Bilmez ki sorsun, sormaz ki bilsin" "bilirde söylemez, söylerde bilmez"  "bilirde söylemez naza çeker,"

"Soruyu sormadan önce ve sorarken sorunun yanıtlandığını bilip sormak" işte bu yaklaşım olmadı!!!!!

Madem yersizlik alemi aslım
Artık bana tek bir şey düşecek
Yücelip aslıma gitmek


Ekim 24, 2014, 03:08:40 ös
Yanıtla #11
  • Seçkin Üye
  • Uzman Uye
  • *****
  • İleti: 7217
  • Cinsiyet: Bay


Olur olur...

Şöyle...

Önce Masonluğun eski belgeleri denilince neden söz etmekte olduğumuzu ya da masonların neden söz etmekte olduğunu belirleyelim.

Masonlukta neredeyse 300 yıla yakın bir süreden beri sürdürülmekte olan bir benimseyiş var: Sonradan “Spekülatif Masonluk” denmiş olan bugünün Masonluğu, gene sonradan “Operatif Masonluk” olarak adlandırılmış bulunan Orta Çağ ve sonrası Avrupa Bina İnşaatı Mesleği ve Zanaatı’nın devamıdır.

Bu yanlış… Shekülatif Masonluk Operatif masbonluğun biçim değiştirmiş bir devamı değildir. Başlangıçta yani 18. yüzyıl başlarında, Londra Büyük Locası kurulurken ve bunun hemen ertesinde öyleymiş gibi gösterilmiştir. O tarihte öyle gösterilmesi zorunlu olduğu için. Sonra da o göstermişlikten bir türlü dönülememiştir. Bu bağlamdaki gerçekler ortaya konulamamıştır. Günümüzde bile…

Bunun başlangıcının Londra Büyük Locası olduğu göz önünde tutulursa, özellikle İngiliz masonlar bu konuyu daha da özelleştirmiştir. Şu yukarıdaki Avrupa sözcüğünün yerine Britanya sözcüğünü getirmişlerdir. Öyle ya, onlara göre her şey Britanya’da icat edilmiştir; Masonluk da… Ellerinden gelse bunu İngilizleştirirlerdi ama İskoçları kolayca göz ardı edememişlerdir. Nitekim Sayın Metatron’un üzerinde durmuş olduğu Shaw El Yazması belgeler de İngiliz değil İskoç ürünü…

Bu geleneksel meslek ve sanatta hiçbir şey yazılı değil. Bu tarih boyunca böyle… Bunun da iki nedeni var: 1- Okuma yazma bilenlerin sayısının pek az oluşu; tarihteki birçok ünlü mimarın bile aslında okuma-yazma bilmeyişi. (Aritmetik ve geometri biliyorlar ama okuma-yazma başka bir şey.) 2- Meslek sırlarının korunabilmesi böylece kendilerini koruyabilmek için meslek ve zanaata ilişkin hiçbir şeyin yazılı hale getirilmeyişi; planların, projelerin ve programların işi bitince yakılarak yok edilişi.

Burada dikkat etmemiz gereken bir nokta daha var: İngiliz ya da Britanya demesek bile Avrupa Orta Çağ ve sonrasındaki bir meslek ve zanaattan söz ediyoruz. Ne tarihin bir başka dönemindeki ne de bir başka coğrafyadaki… Elbette başka coğrafyalarda ve başka tarihsel dönemlerde bu meslek ve zanaat var ama onlar sonraki Spekülatif Masonluğun kökeninde yer alan kuruluşlar değil.

Bu hiçbir şeyin yazıya dökülmemesine ilişkin gelenek, 14. yüzyıl sonlarına doğru ilk kez İngiltere’de kırılmış. Eldeki belgelere göre böyle. Spekülatif Masonluğun Londra’daki ilk oluşumu sırasında bu eski belgeler toplanmış. Bir yangında hepsi yitirilmiş. (!) Sonradan ortaya çıkanlar da yok edilmiş. Böylece yeni (spekülatif) masonluk ile eskinin yazılı bağlantısının ortadan kaldırılmasına çalışılmış. Bunun da bir başka gerekçesi var.

Çok sonraları ortaya hiç beklenmedik yerlerden daha önce bulunamamış olan birtakım belgeler çıkmış. Ancak bu çok sonraları dediğimiz tarih artık 19. yüzyıl. Ortaya çıkan bulguların kolay kolay yok edilemeyeceği bir dönem… Böylece günümüzdeki Masonluğun eski belgeleri olarak nitelenen yaklaşık 60 dolayında el yazması bulunmuş zaman içinde.

Bu belgelerden birkaçının Avrupa’da kaleme alınmış olması İngiliz masonları bakımından bir başka sorun yaratıyor: “Kıta Avrupası’nda Masonluğun eski el yazması belgesi bulunamaz. Onlar uyduruk belgelerdir.” (!)

Bu tutum size garip gelebilir. Gelmesin. İngilizler böyle. Avrupa’da Spekülatif Masonluğun kökenindeki Operatif Masonluğun bir eski belgesi bulunursa o zaman bu geleneksel meslek ve zanaat Britanyalılaştırılamaz, Avrupalı olur. Bu nedenle böyle bir belgenin varlığı kabul edilemez.

Nitekim Masonluğun o eski belgelerinde bu mesleğin ve zanaatın tarihçesi anlatılırken, Antik Mısır’dan, Roma İmparatorluğu döneminde “Collegia” adı verilmiş örgütlerden falan söz edilir; 9. yüzyılda Kutsal Roma-Germen İmparatorluğu’na girilir ve oradan Britanya’ya atlanıverir. Sanki arada bırakılmış olan yüzyıllarda Kıta Avrupası’nda bu meslek ve zanaat yokmuş gibi.

Günümüzdeki Masonluğun 1723 yılında yürürlüğe girmiş olan ilk anayasasının yer aldığı kitaptaki tarihsel bölümde de tutum aynıdır ve tarihteki operatif masonların gerçekleştirmiş olduğu mimari yapıtların bir listesi dökülür; bunların birkaçı İskoçya’da diğerlerinin hepsi İngiltere’dedir. 

Bu anayasa kitabındaki Masonluk Tarihi’ne göre, onlara göre bu meslek ve zanaatın Kıta Avrupası’nda bile bir geçmişi yoktur; nerede kaldı Sayın Selim’in sözünü etmiş olduğu Doğu Uygarlıkları’nın yapıtları.

Belki Avrupa doğusundaki uygarlıkların eski mimarlık ve inşaatçılık mesleği ve zanaatına ilişkin belgeler vardır; belki Ahilerin ve sonra Osmanlı loncalarının bu bağlamda bir yazıya geçirmezlik kuralı yoktu; belki o zamanlardan kalma belgeler vardır. Bilen varsa söylesin; ben bilmiyorum. Fakat olsa bile bu bir şey değiştirmez çünkü günümüzdeki Masonluğun kökeninde yer aldığı ileri sürülen meslek ve zanaat örgütleri ayırımsız olarak hepsi değildir; bu bağlamda bir ayırım, bir özel tutuş vardır. Hele iş İngilizlere kaldığında, Kıta Avrupası’nın bile esamisi okunmaz. Nitekim bu nedenle günümüzdeki mimarların bile hayranlıkla okudukları Andrea Palladio'nun kitapları bile göz ardı edilir. Ancak işte o kitaplar zaten Operatif Masonluğun Kıta Avrupası'ndaki çöküşünün müjdecisidir.

Sanırım bu konuyu biraz uzatarak anlattım. Konu bu başlık altında gelmeseydi, anlatılabilecek daha çok şey olurdu; ancak bu başlık altında bu kadarı bile okuyanlar için fazla ya da karmaşık olabilir.

O nedenle durdum; soru çıkarsa, bilenler yanıtlasın diye… 


« Son Düzenleme: Ekim 24, 2014, 03:40:59 ös Gönderen: ADAM »
ADAM OLMAK ZOR İŞ AMA BUNUN İÇİN ÇALIŞMAYA DEĞER.


Ekim 24, 2014, 04:19:36 ös
Yanıtla #12
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 257
  • Cinsiyet: Bay

Bu belgelerden birkaçının Avrupa’da kaleme alınmış olması İngiliz masonları bakımından bir başka sorun yaratıyor: “Kıta Avrupası’nda Masonluğun eski el yazması belgesi bulunamaz. Onlar uyduruk belgelerdir.” (!)

Bu tutum size garip gelebilir. Gelmesin. İngilizler böyle. Avrupa’da Spekülatif Masonluğun kökenindeki Operatif Masonluğun bir eski belgesi bulunursa o zaman bu geleneksel meslek ve zanaat Britanyalılaştırılamaz, Avrupalı olur. Bu nedenle böyle bir belgenin varlığı kabul edilemez.


İngilizlerin bu dediklerinizi yapmış olmalarının sebebi nedir Sayın ADAM ?

Siyasi bir güç için mi ? Ticari bir güç için mi ? Yoksa başka bir nedenle mi ?

Saygılarımla
''Ya hatalarınla yüzleşir ya da hatalarınla yüzsüzleşirsin. Cahil olmak ayrı, pPslik olmak ayrıdır.''
- Dostoyevski -


Ekim 24, 2014, 05:11:31 ös
Yanıtla #13
  • Seçkin Üye
  • Uzman Uye
  • *****
  • İleti: 7217
  • Cinsiyet: Bay

İngilizler için her şeyin İngiliz icadı olması çok önemlidir. Örneğin Alman DIN Normları Amerikan ASTM Standartları İngiletere'de geçersizdir; bunlar yeniden deneyime sokulur ve BS normları oluşturulup asıl bunların öncelikli olduğu lanse edilir. Bu, İngiltere'nin emperyalist nitelikli uluslararası ekonomik politikasının anahtarlarından biridir. İngiltere her şeye egemendir. Nitekim bundan ötürü, Masonluğun da bir İngiliz icadı olup, İngiltere'nin Masonluğun merkezi olduğunda yıllardır diretmiş, tutumu özgün Masonluktan farklı olsa da İngiltere Birleşik Büyük Locası'nı dünya çapında Masonluğun ana büyük locası olarak benimsettirmekte hayli başarı elde etmişlerdir.

Dolayısıyla burada ticari ve siyasi güç kaygısı bir araya gelmektedir.

Bunları Sayın Metatron'un sorusu üzerine kısaca belirttim.  Aslında bu başlığın asal konusu değildir. Şayet 17. yüzyıldaki 30 Yıl Savaşları'nın etkisiyle  Rozkruacıların önemli bir bölümü Robert Boyle'u izleyerek Britanya'ya kaçmasaydı, bu arada bir de Stuartların Büyük Britanya tahtından alaşağı edilmesi gibi bir olay (1688) yaşanmasaydı, o zaman bunlar ortaya çıkmayacaktı.

   
« Son Düzenleme: Ekim 24, 2014, 05:43:18 ös Gönderen: ADAM »
ADAM OLMAK ZOR İŞ AMA BUNUN İÇİN ÇALIŞMAYA DEĞER.


Ekim 25, 2014, 10:53:34 öö
Yanıtla #14
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 228
  • Cinsiyet: Bay

Sorularıma verilen yanıtlara okuyunca yazdığım yazıyı ve sorularımı tekrar tekrar okudum.

Bana göre açık ve anlaşılabilir geldi ama verilen yanıtları okuyunca karşı taraf başka anlamlar çıkartabiliyor demek ki.

Sorduğum soruların hiç birinde "ingiliz emperyalizmi " gibi bir anlam yok ama son gelinen nokta "bu ingilizler varya öyle emperyalistler ki her şeyi sahipleniyorlar" diye de yanıt gerektirmiyor.

Sorularım;


İnşaat ustaları ilk eserlerini bu topraklar üzerinde kurdular. Batı Ege, Yunanistan ın tamamında şehirler ve bu şehirlerde tanrılar için tapınaklar  inşa edildi.

Yukarıda kısaca verdiğim açıklamalar ışığında tüm bunlara rağmen bir yunanlının Fransaya taşıyıp oradan ingiltereye geçen operatif masonlukla ilgili uygulamalar ile ilgili belgeler 16-17. yüzyılda neden ingilterede ortaya çıkmışta Anadolu, Mısır, Orta Doğu ve Yunanistan topraklarında hiç bir belge veya anıtlarda küçük de olsa bir yazı çıkmamıştır?

Bu topraklarda Operatif Masonluk üzerine hiç bir çalışma olmamış mıdır? veya operatif masonlar bu topraklarda bulunan diğer sanatçı veya ustalarla iletişime geçmemişler mi?

Işık doğudan yükselirken ışığın doğduğu topraklardaki varsa ipuçları yok mu edilmiştir?

Osmanlı arşivlerinde hertürlü belge, örneğin kervan geçmez kasabada yaşayan halklarla ilgili dahi belgeler varken Operatif Masonluk veya Spekülatif Masonlukla ilgili hiç mi belge yok,  herhangi bir belgenin kıyısında köşesinde bir not yok veya hiç mi bu topraklardaki insnalarla iletişime geçilmemiş?

Umarım sorularıma yanıt verecek bir mason veya arşivleri araştıran (roma, memlük, osmanlı, bizans, vb) bir harici çıkar. 


Bekliyorum ışığı, karanlıklar içinde kalan sorularıma verilecek yanıt ile aydınlığa kavuşacaktır şeyler de elbet.

Madem yersizlik alemi aslım
Artık bana tek bir şey düşecek
Yücelip aslıma gitmek


Ekim 25, 2014, 05:32:41 ös
Yanıtla #15
  • Seçkin Üye
  • Uzman Uye
  • *****
  • İleti: 7217
  • Cinsiyet: Bay


Bu başlık altında şu "alıntı yapılan" denilerek verilmiş sözler benim sözlerim değil.

Bazı terimleri ve kavramları iyi anlamak, birbirine karıştırmamak gerekir.

Spekülatif Masonluk: 18. yüzyıl başlarından günümüze kadar gelmiş çağımızdaki düşünsel nitelikli (spekülatif o anlamda) Masonluk. Düşünsel nitelikli ve çalışma yöntemi bakımından da ezoterik olduğu için bunun örgütsel değil ama düşünsel kökeni yani töresi, ilkeleri ve felsefesi çok eski tarihlere kadar uzandırılır. Fakat çağımızın düşüncesi ve felsefesi elbette o eski çağlarda olandan çok farklıdır. Ayrıca öğretimi çerçevesinde Operatif Masonluk öğelerini simgesel değerlendirmelerle kullanmıştır. (Bu durum, Shrinerler ve Rozkruacılar gibi  paramasonik nitelikli örgütlerden farkının somut göstergesidir.)

Operatif Masonluk: Orta Çağ ve sonrasının Batı Avrupa'daki ve Britanya'daki bina inşaatçılığı mesleği ve zanaatı. Bunun herhangi bir düşünsel ya da felsefesel yönü yoktur. Bu geleneksel çırak ve kalfa derecesinden oluşmuş, bir usta yönetilmindeki bağısız localar biçiminde örgütlenmiş bir meslek kurumudur. Orta Çağın ilk dönemlerdindeki Komo Ustaları oluşumunun yol verişiyle, Orta Çağ manastırlarından doğmuştur. Komo Ustaları da Roma İmparatorluğu'ndaki Collegia Artificum ile Collegia Caementarium örgütlerinin mirasçısıdır. Bunlar yol ve köprü yapımcılarını (Pontifex ve Collegium Pontificum)  kapsamaz; çok sonraları (17. yüzyılda) birleştirilmiştir ama meslek o dönemde artık okullanmaya başladığı için geleneksel localar çöküşe geçmiştir.

Önemli olan şunu anlamaktır: Gerek daha önceki tarihlerde var olmuş Collegia ve Dionysos Zanaatçıları gibi meslek örgütleri, gerekse başka coğrafyalardaki bina ya da tapınak inşaatlarını yürütmüş olan topluluk ya da kurumlar, Operatif Masonluk teriminin kapsamında tanımlanmaz. Adları farklıdır; Maüsonluk değildir. Bunlar elbette tarihte vardır ve belki nasıl örgütlendikleri, nasıl, çalıştıkları, kurallarının ve yöntemlerinin neler olduğuna ilişkin belgeler de vardır. Belki vardır ama bunlar günümüzdeki Masonluk ile bağlantılı değildir. Bunların neler olduğunu bir başka yaklaşımla, Mimarlık ve Mühendislik tarihi gibi belgelerde aramak, oralara bakmak gereklidir. (Merak ediliyorsa bu bağlamda bir-iki kitap adı verebilirim.)

Bu nedenlerle Avrupa'daki Operatif Masonluk başka, Anadolu'daki Ahiler başka, Osmanlı Devleti'nde 15. yüzyıl ile birlikte oluşturulmuş Loncalar başkadır. Sadece insan her yerde insan, bina her yerde bina olduğu içindir ki, birçok bakımdan aralarında benzerlikler görülür. Bu pek doğaldır.
 
Avrupa açısından "Işık Doğudan Gelir" yani EX ORIENTE LUX deyişinin ise bu meslek örgütleriyle ilgisi yoktur. Bu deyiş bilim ve felsefe anlamındadır. Nitekim Rönesans'ın ateşlemesidir. Apayrı bir konudur. Sonrasına ise LEX OCCIDENTE EST yani "Yasa Batıda Oluştu" yerleşir. 

MNasonluk ile ilgili eski belgelerde ise bu benim sıralamış olduklarımın hemen hiçbirinden söz edilmez. Belki o pek ünlü (bu Forumda tümünü irdelemiş olduğumuz) REGIUS adlı belgede birtakım kırpıntılar görülür ama işte o da o kadar çünkü olay tümüyle İngizleştirilmiş ve Operatif Masonluk İniletre'nin malı gibi gösterilmiştir. (O tarihte henüz Birleşik Krallık olmadığı için İskoçya bile devre dışı bırakılmıştır.)

Başka sorunuz?

 
ADAM OLMAK ZOR İŞ AMA BUNUN İÇİN ÇALIŞMAYA DEĞER.


 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son Gönderilen:
1 Yanıt
4507 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 21, 2009, 03:46:19 ös
Gönderen: Genius Loci
2 Yanıt
5158 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 27, 2009, 04:59:49 ös
Gönderen: ADAM
2 Yanıt
4609 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 27, 2009, 04:54:46 ös
Gönderen: Waldow
0 Yanıt
3877 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 24, 2009, 01:00:23 ös
Gönderen: ADAM
6 Yanıt
8821 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 28, 2009, 08:11:30 ös
Gönderen: Waldow
0 Yanıt
3185 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 27, 2009, 09:50:27 öö
Gönderen: ADAM
4 Yanıt
5846 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 29, 2009, 09:44:36 öö
Gönderen: ADAM
0 Yanıt
3638 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 30, 2009, 03:00:23 ös
Gönderen: ADAM
18 Yanıt
9162 Gösterim
Son Gönderilen: Şubat 28, 2015, 03:04:45 öö
Gönderen: Hacamat
2 Yanıt
3293 Gösterim
Son Gönderilen: Ağustos 15, 2015, 12:20:25 ös
Gönderen: akcanmd