Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: Özgür Masonlar Büyük Locası’na Eleştiri - 2  (Okunma sayısı 11977 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Ocak 30, 2010, 10:43:00 öö
  • Seçkin Üye
  • Uzman Uye
  • *****
  • İleti: 7217
  • Cinsiyet: Bay




Bu yazı dizisini okuyacak olanları –özellikle masonları- önceden uyarmalıyım. Burada beklediğiniz türden eleştiriler bulamayabilir, bundan ötürü düş kırıklığına uğrayabilirsiniz. Çünkü benim eleştirilerim bir başka bakış açısından olacak.




Özgür Masonlar Büyük Locası, kısaca ÖMBL, kendi bildirgelerine göre değişimci, gelişimci, çağdaşlaşmadan yana, evrimci bir tutum izliyor. Öyle diyorlar. Bu tutumun, Türk Masonluğu’nun öteden beri benimsemiş olduğu liberal çizginin çağdaş uzantısı olduğunu ileri sürüyorlar.

Ben burada bu deyişlerinin ayrıntılarına girmeyeceğim. Merak eden varsa, bu örgütün internetteki sitesine girip okuyabilir: www.mason-mahfili.org.tr

Demek ki ÖMBL, kesinliği ve değişmezliği, değiştirilemezliği benimsemiyor. Ancak kendi çalışmalarının kapsamında bunların kırıntıları bulunabilir. Eğer gerçekten kesinliği ve değişmezliği benimsemiyor, buna karşı çıkıyorsa, o zaman o kırıntıların da farkına varması, bir silkinmeye girişmesi gerek. Geleceği bir yana bırakın; hiç olmazsa günümüzün koşullarına ve gereksinmelerine uyar duruma gelebilmek için, büyük bir değişime girişmeyi düşünmeli.

Bunu yapmak, kuşkusuz örgütü hayli yıpratır; çünkü her ne kadar evrimsellikten ve değişmeden yana çıkıyorsa da,  aralarında tutuculuğu ya da gelenekçiliği savunanlar mutlaka vardır ve işte onlar böyle bir girişime karşı şiddetle karşı çıkacaklardır.

Fakat görünen o ki, ÖMBL ipin ucunu zaten çoktan kaçırmış. Sürekli gelişimi, çağın koşul ve gereksinmeleriyle uyum içinde olmayı, evrimselliği benimsemiş. Aslında tutucu ya da gelenekçi bir eğilimi olanları ekarte etmiş ya da onlar bu örgütü terk etmiş.

Kim bilir, ÖMBL belki de iyi etmiş ama bence böyle yapmakla başına da dert almış.

Şimdi herhangi bir anda uygun gördüğü ilkeler, amaçları doğrultusunda yararlı olduğuna inandığı strateji, localarının çalışma yöntemine ilişkin bazı ayrıntılar, hele ritüelleri, bir sonraki anda tümü bakımından çağdaş olmayı yitiriverecek. Dün geçerli olan bugün geri kalmış sayılacak, bugün uygun bulunan yarın aynı tehlikeyle karşılaşacak. Bundan ötürü de oldukça sık sayılabilecek aralıklarla tüzük ve ritüelleri, hatta kendi örgütsel gelenekleri üzerinde değişiklikler yapılması zorunluluğu doğacak.

Bu büyük locanın üyeleri, evrimsel doğrultudaki değişikliklere karşı çıkmasalar bile, sık sık bir şeylerinin değişmesinden ötürü rahatsız, huzursuz olacaklar. Nitekim öyle oldukları bilinmiyor değil.

Acaba başkalarının yapmış olduğu gibi onlar da gerek bireysel gerekse kurumsal bakımdan kendilerini kesinliğe ve değişmezliğe, değiştirilemezliğe bağlamış olsalardı daha iyi olmaz mıydı?

Uçlarda dolaşmamalı, kendi yaratmış oldukları bu soruna bir çözüm, bir orta yol bulmaları gerek.

Eğer bu eleştiri olumlu (pozitif) olacaksa, o zaman sırf eksiklikleri, yanılgıları ortaya sermek yetmez. Karış öneri de getirmek gerekir. Dolayısıyla şu “orta yol” üzerinde biraz durmak isterim.

Bu orta yol, biraz o yana biraz da bu yana eğilmek anlamında olmamalı; çünkü bu masonlara yakışmaz. Şimdilik kalıcı değil, geçici bir çözüm bulunmalı. Sadece bir süre için geçerli olarak nitelenebilecek bir çözüm. O süre için tutarlılık sağlayabilecek bir çözüm… Bir diğer deyişle palyatif bir çıkar yol.

Kimi masonların eğilimi uyarınca böyle tutum ilk bakışta mantıklı gibi görünebilir. Fakat bu bir başka tehlikeyi doğurur. Çünkü sadece “bir süre için” tutarlılık sağlansın denilirken, bunun ardından gelecek bir zaman diliminde gene “bir süre için” geçerli olabilecek bir yeni çözümü üretemeyip, bu kez kendi kendilerini aslında “geçici” olmasını öngörmüş bulundukları çözümün değişmezliğine, kalıcılığına bağlanıp kalmış bulabilirler.

O zaman da şöyle denir: Tutarlılık mı istemiştiniz?.. Buyrun size tutarlılık. Buyrun size katı ilkeler, kesin yöntemler ve kurallar, değişmez ritüeller, belirgin bir strateji.

Derken, bir de bakmışsınız ki bu katı ilkeler, kesin yöntemler ve kurallar, değişmez ritüeller ve belirgin strateji bu kadarla kalmamış… Bunların savunucuları, bunlara bir de “tartışılmazlık” eklemiş.

O zaman buyrun size dogma.

Öylesine bir dogma ki, yaratıldığı dönemden sonra gelen kuşak, kim bilir belki kuşaklar boyu sürecek… Bedeni çoktan toprağa karışmış yaratıcısını dillerde ve gönüllerde olmasa bile tutumlarda, ilkelerde, benimseyişlerde, yöntemlerde yaşatacak.

Ne oldu?... Nerede kaldı değişmezliğe değiştirilmezliğe karşı çıkış?

ÖMBL acaba kendisini bekleyen bu tehlikenin, kendi ilkeleriyle çelişkiye düşmenin kaçınılmazlığının farkında mı?



“Bir süre için geçerli olacak çözüm” beni hep rahatsız etmiştir. Dolayısıyla, ÖMBL bakımından bu varsayımsal konu üzerinde biraz daha durmak isterim. Bunun için ayrı bir bölüm yazacağım. Bu arada siz benim eleştirilerimi eleştirebilirsiniz.



ADAM OLMAK ZOR İŞ AMA BUNUN İÇİN ÇALIŞMAYA DEĞER.


Şubat 01, 2010, 01:33:21 ös
Yanıtla #1
  • Aktif Uye
  • ***
  • İleti: 879
  • Cinsiyet: Bay

Sn.Adam burda temsilcileri olmayan bir oluşumu eleştiriyorsunuz. Sizce onların bu eleştirilere cevap verme hakkı yok mu ?


Şubat 01, 2010, 01:52:00 ös
Yanıtla #2
  • Seçkin Üye
  • Uzman Uye
  • *****
  • İleti: 7217
  • Cinsiyet: Bay


Temsilcileri olsa ne fark eder ki... Burada temsilcisi olmayan daha birçok kurum ya da oluşum irdeleniyor, gerekirse eleştiriliyor. Eleştiri yapılması için ille de buna karşılık verecek birinin bulunması gerekmez. Kaldı ki, isterlerse karşılık verebilirler; bu forum herkese açık.

Sevgiler.
ADAM OLMAK ZOR İŞ AMA BUNUN İÇİN ÇALIŞMAYA DEĞER.


Şubat 01, 2010, 01:59:13 ös
Yanıtla #3
  • Aktif Uye
  • ***
  • İleti: 879
  • Cinsiyet: Bay

Ama bu forum üzerinde hiç bir kurum bu kadar çok eleştirilmiyor. ÖMBL ile ilgli bir çok konu açıldı çok şeyler söylendi. Farkımız şudur denilir geçilir bu kadar uğraşılması doğru mu ?


Şubat 01, 2010, 05:18:47 ös
Yanıtla #4
  • Skoç Riti Masonu
  • Orta Dereceli Uye
  • *
  • İleti: 102
  • Cinsiyet: Bay

Sn. Waldow'a sormak isterim, temsilcilerinin olmadigina nasil emin olabilirsiniz ki??? Sn. Adam'in dedigi gibi, forum genele acik.

Burada yazilanlar da kesin oyle veya boyle OMBL yetkililerinin kulaklarina gidiyordur...

Sevgiler, selamlar,

aashooter
Masonry is not a secret society, it is a society with secrets...


Şubat 01, 2010, 05:21:59 ös
Yanıtla #5
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 1731
  • Cinsiyet: Bay


Hattızatında,yapılan eleştirilerin tamamı yapıcı...
Ben"O"yum,"O"ben değil...


Şubat 02, 2010, 12:24:21 öö
Yanıtla #6
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 1648
  • Cinsiyet: Bay

Bay ADAM,

Bu yazı, diğer bir çok yazınızda olduğu gibi kaynak belirtmeden farklı kitaplardan kopyala-yapıştır yaparak mı buraya eklediniz yoksa kendi kaleminizden mi çıkma?

Bunu sormam gerekiyor çünkü yorum yapmak istiyorum ve ona göre yapacağım.

İlgili konu hakkında dört ayrı başlık açtınız ve yanlış bir düşünceyi sanki Ö.M.B.L.'nın görüşü, düşüncesi, yolu gibi gösteriyorsunuz. Ö.M.B.L.'nı bilmeyen bir kişi bu yazınızı ya da yazıyı herneyse okuduğunda özümseyebilir. Birşeyi de yazarken neye dayanıldığını yazmak lazım, kilimcinin köroğlu konuşur durur ama neye dayanır, niye böyle bir düşünceye varır belirtmez, ağzı olan konuşuyor durumu da olabilir.

Sevgiler

« Son Düzenleme: Şubat 02, 2010, 12:27:31 öö Gönderen: Mozart »


Şubat 02, 2010, 08:41:15 öö
Yanıtla #7
  • Seçkin Üye
  • Uzman Uye
  • *****
  • İleti: 7217
  • Cinsiyet: Bay


Bu yazıda belirtmiştim: ÖMBL, kamuya açık sitesinde tutum, eğilim ve görüşlerini sergilemiş. Bu bağlamda başka kaynak gerekmez ama elimde ayrıca "Türkiye'de Özgür Masonluğun Yaşama Bakışı" diye bir kitapçık da var. Onun kapsamı ise pek farklı değil.

Eleştiri ise bana özgü. Elbette benim eleştirilerim de eleştirilebilir.

Ben bu alanda katılımcının kendisi ile bağlantılı tartışmalara girmek istemiyor, bundan olanca çabamla kaçınıyorum. Ancak hep şöyle bir soru ile karşılaşıyorum: «Yazdıklarınızın kaynakçası nedir?» Bunun yanıtını da veriyorum: Kaynakça, kırk yıl boyunca yapılmış olan bir araştırmanın, okumanın, incelemenin, değerlendirmenin birikimi ve bunların üzerine oluşmuş bulunan bir düşünce sistemi gelişimidir. Belki kimileri kendi birikimleriyle yeni bir şey üretemez. Belki kimileri yazmayı pek iyi beceremez. Ben bunları yapabiliyorum. .

Bunun dışında kaynağını belirterek yaptığım aktarmalar da var. Kimi zaman, özellikle gerektiği için, yazının kapsamında o bölüm ya da konu ile ilgili kaynağı da belirtiyorum. Gerektiğinde.

Dolayısıyla forumdakilerin yapması gereken yazdıklarımın içeriğine bakmak olmalı.

Sevgiler.


Sevgiler.
 



ADAM OLMAK ZOR İŞ AMA BUNUN İÇİN ÇALIŞMAYA DEĞER.


Şubat 03, 2010, 03:17:39 öö
Yanıtla #8
  • Aktif Uye
  • ***
  • İleti: 879
  • Cinsiyet: Bay

Sn.Adam yazılarınızın kaynakçalarının olmadığı gerekçesiyle sizi eleştirenler bence yazınızı okuduktan sonra kendileride araştırsınlar böylelikle doğru bilgi midir ? eksikleri var mıdır? daha iyi öğrenirler. Burdaki onca yıllık birikmiş hazır bilgiyi okumak kolay.


 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son Gönderilen:
28 Yanıt
65415 Gösterim
Son Gönderilen: Mart 03, 2017, 08:24:27 ös
Gönderen: ADAM
16 Yanıt
15107 Gösterim
Son Gönderilen: Temmuz 23, 2009, 04:56:39 öö
Gönderen: Waldow
21 Yanıt
23325 Gösterim
Son Gönderilen: Mart 23, 2017, 09:38:24 ös
Gönderen: karahan
4 Yanıt
8151 Gösterim
Son Gönderilen: Mart 17, 2011, 07:20:49 ös
Gönderen: Lethe
11 Yanıt
13775 Gösterim
Son Gönderilen: Ocak 07, 2016, 11:14:23 öö
Gönderen: Attalos
27 Yanıt
31173 Gösterim
Son Gönderilen: Aralık 19, 2011, 12:24:38 öö
Gönderen: abezethibou
0 Yanıt
4945 Gösterim
Son Gönderilen: Mayıs 22, 2012, 06:29:46 ös
Gönderen: b12
57 Yanıt
29703 Gösterim
Son Gönderilen: Mayıs 02, 2013, 07:49:46 öö
Gönderen: ADAM
6 Yanıt
7349 Gösterim
Son Gönderilen: Ekim 23, 2014, 04:35:31 ös
Gönderen: ADAM
7 Yanıt
6427 Gösterim
Son Gönderilen: Haziran 16, 2015, 06:27:01 ös
Gönderen: ADAM