Nasıl yani?....
Tevrat'ta çelişki var,Kuran'da yokmu?...
Zaten,içrek unsurları göz ardı edersek;ne Tevrat'tan nede Kuran'dan ne anlayabiliyoruz.
Lütfen birisi bana söyler mi,kabukçu zihniyetle okunan ve anlaşılmaya çalışılan kutsal metinlerin neresinden kim ne anlıyor...
Sünnet denilen kavram,Kuan'ın neresinde yazıyor,hatta daha ileri gidelim mi,"Namaz kılın"diye bir telkin veya onun ritüellerine yönelik bir tanımlama hangi kutsal metinde var?
Var ise de,olduğunu iddia edenler bana açıklayabilirler mi doğuştan cenneti hak eden veya hak etmeyenlerin kul olma samimiyeti ne derecede öngörülebilir?
Artık yaşadığımız yüzyılın zamanın hangi diliminde olduğunu anlamamız gerekmiyor mu?
Hala çocuklarımıza bu hurafeleri mi dayatacağız?...
Birisi bana söylermi?...Müslüman olmanın öncül şartı olan şehadette,ilk müslüman olan İslam peygamberi,kendi,kendine mi şehadet etmiştir?...
Veya bilinen anlamıyla kılınan namaz esnasında ettehiyatü suresinin okunuşunda ki son ayette,İslam peygamberi "Ne"demektedir?
"Ben senin elçin olduğuma şahitlik ederim"Doğru mu?
E doğru!....
O nun elçisi olmayan var mı?
Demiyor mu,insan türü benim halifetullahımdır diye...
Neyse,yeniden biraz daha kısa deyip noktalıyalım.
Saygılarımla....