Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: TESTERE :D  (Okunma sayısı 3251 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Ekim 13, 2008, 08:11:40 ös

Mukemmell bir sinema soleni diyebilirim.

Testere 1, 2, 3 ve suanda da 4'unu yeni seyretme imkanini bulabildim. Cok guzel ve zaten cogunlukca sevilen bir sinema seyri ;)

Umarim 5. cisi de olur. Merakla bekliyorum :D
« Son Düzenleme: Ekim 13, 2008, 08:15:06 ös Gönderen: Sevil »
הדבר היחיד לשמור על אנשים בחיים הוא אהבה וכבוד

Aimer et être aimé c’est sentir le soleil des deux cotés.

«Ոսկե Տարիքը - Փոթորիկները, չի կարող կանխել մարդիկ սիրում են ծովը.


Ekim 13, 2008, 10:20:30 ös
Yanıtla #1
  • Aktif Uye
  • ***
  • İleti: 574
  • Cinsiyet: Bay

5. cisi de cikmis galiba duyduguma gore yada yolda. Iyice suyunu cikardilar. Insan 2-3 tane yapar, tadinda birakir :)


Ekim 14, 2008, 08:25:14 öö
Yanıtla #2

5. cisi de cikmis galiba duyduguma gore yada yolda. Iyice suyunu cikardilar. Insan 2-3 tane yapar, tadinda birakir :)

Hmm, gercekten mi? Iste buna iyi haber derim :) 

Bence yaniliyorsun Sevgili Poyraz; filmi dikkatle izledigin zaman icersinde birbirine bagli sonuclanmasi gereken birtakim seyler mevcut, bundan dolayi da eger 5. cisi cekilmisse ve vizyona girecekse bence bu gereklidir. Gerekmeyen sey zaten yapilmaz. Mesela Testerenin amacinin ne oldugunu ve neden bu sekilde davrandigini 4. vizyonunda daha acik bir sekilde ogrenebildik. Bence aciklanmasi gereken birtakim seyleri acikliga kavusturan bir film. Gerci ilk bakista biraz urpertici gelebiliyor ama olayin mahiyetini anladigimiz zaman Yonetmenin Izleyiciye vermek istedigi msjlar daha anlamli kiliniyor.   

Ozellikle dikkatini cekerim olay genelde Emniyet ve Tıp uzerinde yogunlasiyor ;)

Sevgiler..
« Son Düzenleme: Ekim 14, 2008, 08:35:02 öö Gönderen: Sevil »
הדבר היחיד לשמור על אנשים בחיים הוא אהבה וכבוד

Aimer et être aimé c’est sentir le soleil des deux cotés.

«Ոսկե Տարիքը - Փոթորիկները, չի կարող կանխել մարդիկ սիրում են ծովը.


Kasım 16, 2008, 12:14:55 ös
Yanıtla #3

Çok şükür seyredebilme imkanını bulduğum ve Testere'nin V.'cisini seyredebilme şansına layık görüldüğüm ve içinden bana verilmesi istenilen mesajları alabilme kapasitesine erişmeme olanak verilmesinden dolayı bana bu güzel Bilgi'lerisundukları için Tanrı'ma şükrediyorum ve her zaman için de.. ( Amen ) :)

Kapılar sonsuza dek açılacak ve açık kalacaktır. Dünyanın ve İnsanoğlunun kendi kendini yok etmesi ve içersinde bulunan kendini yok etme sistemi sayesinde İnsanlık bir seçim yolunda olup karar verme aşamasına sürecine tabi tutularak kendi kaderini kendisinin çizmesi ya da belirlemesi hükmü verilmiş olan Evren Yasasında uygulanan Kurallar esas alınmak üzere Birleşim yolunda yapılan çalışmaların birlik ve beraberliği de pekiştirme gayesiyle birlikte hareket edilerek Dünyanın ve İnsanlığın Kurtuluşu plana alınmıştır.

Bu sayede Evrende yalnız olmadığımızın bilincine varılarak İnsanlığın nereden gelip nereye doğru sürüklendiği anlamının da açığa çıkarıldığı hatta uyanış dönemi diye tabir edilen gezegenimizin son dönemini yaşaması ile birlikte sona eren Balık Çağının ardından yeni bir sürece gelinmesi ve bununla birlikte İnsanlığımızın Altın Çağını yaşama aşamasına büyük bir Adım atılacaktır. Birlik, beraberlik ve bütünleşme yoluyla..

Diğer Galaksilerimizde yaşayan Varlıklarla birleşme hususu ön planda tutulduğundan İnsanlığımızın bilinç düzeylerinin de Evrende yaşayan diğer Varlıkların bilinç seviyeleriyle aynı duruma getirilmeye çalışılmaktadır. Böylelikle aradaki bilinç ayrılıkları kaldırılacak ve tüm galaksi, tüm kainat işte bundan sonra gerçek barışı ve huzuru yaşayabilecektir.

Tüm boyutlar, Varlığın bir üst aşamaya geçmesi için vardır ve bunların çeşitli imtihanları bulunmakla birlikte Varlık ancak bu sınavları geçmesiyle boyut atlama olayını yaşayabilecektir. Bunun başka bir alternatifi bulunmamakla birlikte Evrensel Bilgilerin kazanılması yoluyla başarılabilineceği asla unutulmamalıdır.

Kurtuluş sanıldığı gibi kolay olmamakla birlikte asıl önemli olan bunu hak edip layık olabilmektir. Ne kadar çok çalışırsak, çabalarsak çabalayalım asla elde ettiğimiz aşamaya kendi bilincimizle, irademizle gelemeyeceğimiz de kesindir. Bir tek yol dışında. Ancak O, isterse! O’nun izni olmadan Evrende hiçbirşey kendiliğinden hareket edemez. İşte İnsanlığı bekleyen en büyük Gerçek de budur. O’nun istemesi ve İzni’yle..

Şunun da bilinmesi gerekir ki, Tanrı’yı kazanmak için belirlenmiş bedeli ödeme zorunluluğu vardır. Bu bedel hepimize verilmiş ve hakkımızda uygulanmış bir hükümdür, karardır. Buna kim karşı gelirse kendi kaderine ve dolaysıyla Tanrı’ya Karşı gelmiş demektir ki Adem olayı da bu sebepten ortaya çıkmadı mı? Düşünün biraz. Nedenini ancak kendi içimizde bulacağımız ve şimdiye kadar yaşadıklarımızdan neden ders çıkarma zorunluluğumuzun olduğunu, dolaysıyla hayal gibi gelip geçici olunan özelliğinin çocuk yaştakilere kadar inme olasılığını hesap ettiğimizde Gerçek biraz olsun açığa çıkmakta ya da çıkarılmaktadır. Belki bizim irademiz dahilinde, belki de dışında bilemiyorum ama her İnsanın rahatlıkla bulması gereken tek şey sorunun cevabının kendinde bulunmasıdır. Neden yaşadığı, ne için yaşatıldığı ve sorunlarla baş edebilme yeteneğine ne derece sahip olduğu ölçülen irade kapsamında yaptığı davranışlar karşılığında aldığı ölçütünün aynı olması bir an olsun kişiyi düşündürebilmektedir.

Anahtar, hepimize verilmiş olan bir şeydir ama başkasının işine yarayan anahtar asla kendimize yaramayacağını bilmemiz gereklidir. Bu yüzden başkasının hakkını almanın hatta hayatına mal olmanın korkunç yönünü burada açığa çıkarıyorum. Herkesin belirli bir yönde belirlenmiş bir hayatı vardır ve herkes kendince bir bedel ödemek zorundadır.

 
הדבר היחיד לשמור על אנשים בחיים הוא אהבה וכבוד

Aimer et être aimé c’est sentir le soleil des deux cotés.

«Ոսկե Տարիքը - Փոթորիկները, չի կարող կանխել մարդիկ սիրում են ծովը.


Kasım 16, 2008, 12:15:42 ös
Yanıtla #4

Ve devamında da bunlar aklıma geldi :D

 Ancak Dünyamızda yapılan en büyük yanlış ve yanılgı; başkalarının malına, canına ve namusuna tecavüz etmektir. Bu duygunun kişiyi daha doğrusu bunları yapanları bekleyen korkunçluğu göz ardı etmek kadar mantıksızlığı düşünemiyorum bile. Evet, Hayattan alınacak dersler vardır ama bunu neden kendi irademizle ve başkalarını zora koyarak işleri daha da zorlaştırdığımızı bilmiyoruz ya da bilmezlikten geliyoruz. Daha ne kadar gerçekçi olabiliriz ki bu hayatta. Bazılarının bir hiç uğruna haksızlığa uğradıklarını ya da öldüklerini düşünürüz ama bunun da nedeninin olabileceğini belki çok azımız düşünebiliyordur. Önemli olan içimizdeki yıkıcı ve negatif yönleri pozitif ve yapıcı yöne doğru kaydırıp tamamen pozitif olmayı başarabilmeyi öğrenebilmektir. Aksi halde kendi kendini yok etme programı haliyle işlerliğini koruyacak ta ki gezegenin kendi kendini yok etmesi sürecine kadar bu, böyle sürüp gidecektir. Her birine verilen şans, muhakkak ki kişiyle sınırlandırılmıştır. Peki kişi, şansını kaybettikten sonra ne olacak?

Gerçek şu ki, hepimiz Tanrı’nın Bizi affetmesi için bu Dünyada yaşıyoruz ve Bizi affetme karşılığında verilen bedeli, bedelleri ödüyoruz. Bunu ödeyen kişi ya da kişiler yaşam savaşında galip gelecek, diğerleri ise maalesef hakkını kaybedecektir. Bu böyle sürüp gitmektedir. Evrenin ve Galaksinin bünyesinde.

Birçok kez hepimizin farklı şekillerde anladığı, idrak ettiği Kapı olayına gelince, kendimce çıkardığım anlamı Sizlerle de paylaşmak istedim. Tanrı’ya açılan Kapılar. Bunlar tabiî ki sanıldığı gibi kolay değildir. Başlangıçtan beri bilinen gerçeğin hepimiz idrakindeyiz sanırım, Layık olma ve hak etme derecesine ve ölçütüne bağımlı, sadık kalınma olayına paralel olarak çalışma ve gösterilen çabaların sonucunda buna karar verilecektir. Tanrı, Bizi neyle ne şekilde ve nasıl affedecektir? Dinler, Peygamberle ve Kutsal Kitaplar aracılığıyla Dünyamızda oluşturulmak istenen Tanrı Realitesinin temelinin atılmasıyla birlikte Tanrısal Düzenin oturtulması sürecinde Dünyamızın asla yok olmayacağı, tam tersine İnsanlığın Altın Çağını yaşayacağı birçok kanaldan birçok yönden İnsanlığa sunulmuştur. O halde akla hemen şu gelmektedir: Peki İnsanlığı bekleyen Tehlike neydi, bu bir yalan mıydı? Başından beri yürütülen, yürütülmek istenen misyonlar, çabalar boşuna mıydı? Tabiî ki değildi. İnsanlık yolunda yapılan bu girişimlerin, verilen emeklerin ve gösterilen çabaların, hizmetlerin sayesinde Kurtuluşa alındığımız bir Gerçek ve asla unutulmaması gereken akıldan çıkarılmaması gereken önemli bir noktadır. Tanrı’nın belirlediği ve Kendince planladığı ve buna riayet eden Kendisi tarafından gönderilen Peygamberleri ve Görevlileri sayesinde başarılmıştır. O halde Dünyamız sadece önemli bir değişimden geçirilecek ve korkulan tehlikeyi yaşayamayacağımız açıktır ancak Dünyamızın geçirdiği safhaları göz önünde tuttuğumuzda ise Dünyanın sonuna gelindiği, haliyle de bahsı geçen Gerçeklerin yaşanılması Bizlere korkunç Tehlikenin boyutlarını bir bir göstermektedir.

Demekki dışa kapalı olarak yaşadığımız Dünyamızda diğer Galaksilerle barışçıl olarak yaşayabilmemiz için geçirilmesi gereken aşamaları, safhaları yaşadık ve elbirliğiyle ödenmesi gerekli Bedeli hepimiz ödedik ve ancak bundan sonra Sonsuz Yaşamı, Sonsuz Huzuru hep birlikte yaşayabilmemiz mümkün kılınmıştır. Ne büyük bir Amaç’a riayet ettiğimizin bilincine varan herkes, bundan böyle Gerçek Huzuru ve Mutluluğu yaşabilecektir.

Kendisini iyilik ve doğruluk yönünde adayan herkes buna layıktır. Bundan eminim. Ama çıkarlarını menfaat ve kötü duygular üzerine kuranların ise bundan kesinkez muaf tutulacağı da bilinmektedir.

Amacımızın, iyiye, doğruya ve güzele doğru yönlenmesi, yönlendirilmesi dileklerimle..

Not<: Altıncısını da seyretmenin nasip olmasını diliyorum (:


Saygılarımla
הדבר היחיד לשמור על אנשים בחיים הוא אהבה וכבוד

Aimer et être aimé c’est sentir le soleil des deux cotés.

«Ոսկե Տարիքը - Փոթորիկները, չի կարող կանխել մարդիկ սիրում են ծովը.


Kasım 16, 2008, 12:39:37 ös
Yanıtla #5

Ve Kurallar vardır, Tanrı’nın koyduğu Kurallar çerçevesinde Yasalar mevcuttur. Bunun dışına çıkan herkesi bekleyen bir tehlike, bir son bulunmaktadır. Bunu yaşayarak ve görerek değerlendirebiliriz, tabiî ki kendi yaşamımızdan yola çıkarak..

Hayatımızın ölçütü; neye göre yaşadığımız, neye hizmet ettiğimiz olmalıdır. Gerçeğe hizmet eden Kurtulacak, diğeri ise yok olacaktır. Seçim şansı sunulmuştur ama hangi tarafı belirlemek Kişinin kendi özgür iradesindedir. Bunu anladım.

Ve asla ama asla Kurtulmak için başkalarının hayatını tehlikeye atma gibi bir mantığa yer verilmediğini de.

Testere Filmi yoluyla biraz olsun aydınlanıyor ve İrademizin dışına biraz daha çıkabiliyoruz. Neyin ne olduğunu belki film, belki başka metodlarla anlaşılmaya çalışılıyor ama sonuçta verilmek istenen temel mesajın İnsan Hayatının ne kadar değerli olduğunun bilincine varılması istenildiğidir. Bunu herkes anlayabiliyor ama nasıl uygulayacağını da kişinin kendisinin belirlemesi öngörüldüğünden kaderinin ipleri herkese verildiği bir anı yaşıyoruz belki de, belki de kendi kurtuluşumuzu kendimizin gerçekleştirmesi istenildiği için..

Peki İnsanoğlu, yaşamının ne kadar değerli olduğunu nasıl anlayacak? Yapmış olduğu seçimlerle mi, yoksa kendisine sunulan başka seçeneklerle ya da alternatiflerle mi? Hangisi?

Kendini kurtaran dolaysıyla yaşamını kurtarmış olduğundan yaşamın kurtulması demek hangi manaya gelmektedir, yaşamını garantiye almak için mi bu Dünyaya gönderiliyoruz ve Reenkarnasyonun en büyük sebebinin mahiyeti böylelikle mi anlaşılabilinmektedir?

İşte Kitaplar, Film, Müzik v.d. yoluyla uyandırılmanın ne büyük bir anlam taşındığını şimdi idrak edebiliyorum. Diğer boyutlara, galaksilere geçiş yapmanın temel şartının yerine getirilme hususu çok büyük bir şekilde irdelenmektedir. Bunu bulan herkes rahatlıkla bir diğer aşamaya ya da bir üst boyuta geçiş yapabilecektir. Ancak ondan önce birer Enerji olduğumuzu ve yok olmayacağımız gerçeğine bağımlı kalarak varlığını çeşitli ve farklı boyutlarda devam ettirebilme özelliğine sahip olunarak! Öyleyse hayatımızın da birer oyun olduğunu kabullenmemiz gereklidir (: Oyun ve oyunu Kurallarına göre yaşamak gereklidir ;)   

Aslında bilmiyorum 6. cısını seyreder miyim seyretmez miyim ama sanırım anladığım en önemli şey; bu dünyaya gelmenin bir şans olduğunu ve Tanrı'yı Kazanmak için de bir bedelin verilmesi gerekliliğinin olduğudur. Neye göre Kaybetmek ve Kazanmak olduğunun manasını şimdi daha detaylı anlamış bulunuyorum. Ama şunu da biliyorum ki, Tanrı'yı Kazanmanın kolay olmadığını, tam tersine müsaade ve izinle sözkonusu olabileceğini ama haketmeyenlerin asla hiçbirşekilde boyut atlamasını da yapamaycağının bilincindeyim. Bunu öğrenmek bana büyük bir mutluluk verdi çünkü olay sadece hak etmeye ve layık olmaya bakıyor. Gerçek Adalet Sisteminin Tanrı'nın Sayesinde İlahi Adalet olduğunu farkettim ve bunu bilmek bana geçmişte yaşadığım bütün haksızlıkları telafi etmeye yetti, hatta arttırdı bile :) Tanrı'nın İradesi'yle,
« Son Düzenleme: Kasım 16, 2008, 12:57:18 ös Gönderen: Sevil »
הדבר היחיד לשמור על אנשים בחיים הוא אהבה וכבוד

Aimer et être aimé c’est sentir le soleil des deux cotés.

«Ոսկե Տարիքը - Փոթորիկները, չի կարող կանխել մարդիկ սիրում են ծովը.