Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: Ahuramazda Böyle Dedi …. 9  (Okunma sayısı 2742 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Haziran 12, 2012, 02:36:29 ös
  • Seçkin Üye
  • Uzman Uye
  • *****
  • İleti: 7217
  • Cinsiyet: Bay



Kaldığımız yerden  devam ediyoruz…


Müritlerim, dedi, beni dinleyin... şimdi hazretiniz konuşacak ve sizlere Ahuramazda’nın, işittiğiniz halde anlamadığınız emirlerini açıklayacak; zira esrar hazinelerinin anahtarları hazretinize emanet edilmiştir... Her biriniz bir ağacın altına sığının ve akılınızda dünyaya ait eskiden kalma ne varsa süpürün; bilinciniz, yeni doğduğunuz zamandaki gibi tertemiz ve bomboş kalsın!..

Yağmur şiddetlendi ve havariler, bu karanlıklar içinde birbirine pek yakın olan birer ağaca sarıldılar; bu halleri ile, bekledikleri bir sevgiliyi şefkat ye şehvetle kucaklayan aşıklara benziyorlardı. Bir müddet böyle bilinçsiz bir manevi hava içinde bekleştiler ve sonra mistik bir coşkunluğa tutuldular, kendilerinden geçtiler; fakat Zerdüşt’ün gür sesi, onları bu hazdan pek çabuk yoksun etti:

Müritlerim!.. ne mutlu sizlere ki, benim gölgemden ayrılmadınız ve bu direşkenliğinizin ödülünü de aldınız. Benden ayrılmayanlar, sonsuz kurtuluşa erişeceklerdir. Ne mutlu sizlere ki, göksel nuru benimle beraber seyrettiniz; sonsuz gerçeği benimle beraber kavradınız... Kalbinizi parlatan ışığı  söndürmeyiniz... Tattığınız sonsuz mutluluktan usanacak kadar fakirliğe özenmeyiniz... Ahuramazda’nın bilgiyle, bilgelikle bezenmiş olan güzel sözlerini iyi hatırlayınız... Bilirim ki, büyük ve tanrısal oluşumlar, türlü madenlerde başka başka şekillerde yansıyan ışıklar ve renkler gibi, sizlerin zihinlerinizde de başkalaşarak gerçek anlamlarını kaybedeceklerdir. Hepinizin anlayabileceği bir dille konuşacağım; yüce ışığın söylediklerini açıklayacağım. Etrafıma toplanın, bana yaklaşın; can kulağınızla beni dinleyin!..

Müritler, kucakladıkları ağaçları terk ettiler ve Zerdüşt’ün etrafında bir daire biçimine girerek çömeldiler. Zerdüşt, onların ortasında, bu çarkı çevirmeye hazırlanmış bir çıkrık kolu, bir tekerlek dingili gibi, bir müddet dik ve sessiz etrafa baktı; gökleri ve gönülleri süzdü. Yağmur, sanki bu bakıştan dinme emrini almış gibi, yavaş yavaş kesildi. Ağaçlardan damlayan sularla sesler, rüzgârın da birdenbire durması yüzünden bulundukları yerde donup dallarda asılı kaldılar. Adeta yaşam da, Zerdüşt’ü dinlemek hevesine düşmüş gibiydi. Müritlerin içinde, hazretin söyleyeceklerini en çok merak eden, en genci idi. Zerdüşt, bunu fark etti ve bir işaretle havariler dairesini daha daraltmalarını emretti.
Zerdüşt, kollarını birbirine dürterek sıklaşan körleri andıran bu çömelmişlerin ortasına diz çöktü. Bunlar, develerini bir tarafa bırakmış da bir ayrı tarafta sohbet eden kervan sürücülerine benziyorlardı.

Zerdüşt, anlatacaklarını Ahuramazda’nın işitmesini istemiyormuş ve doğayı uyandırmaktan korkuyormuş gibi, yavaş yavaş ve sessizce şöyle konuştu:

Ey gerçek ve kurtuluş yolunda beni yalnız bırakmayanlar!.. Ahuramazda’nın sesini işittiniz ve bütün evreni saran göksel ışıklarını gördünüz ve anladınız ki, o, bizlerden ayrılmış olanlara, doğru yolları göstermek için beni seçmiştir. Sonsuz olanların düşünceleri, kullandıkları dilde değil, kendi içlerinden geçen hayallerde saklıdır. Onların anlaşılabilir bir dille konuşmaları, anlayışı kıt olanlara ödevlerini belletmek içindir; asıl amaçları ise, gizlidir, derindedir ve sizler onları yakalayabilecek kadar usta bir dalgıç değilsiniz... Sınavdasınız; dikkatli olun ve sonsuz ışığın sözlerini iyi hatırlayın. O, bizlere dedi ki, «Ben aranızdayım ve her yerdeyim. Beni arayan bulur; kaybolduğunu zannettikleriniz, aramadığınız için bulamadıklarınızdır.» O, bizlere dedi ki, «Sizlerin olduğu kadar da âlemin kaderini çizen benim; ben, Zerdüşt’ü, uyuyanları uyandırsın ve karanlıkta kalanları aydınlatsın, dünyanızın ötesindeki tanrısal saltanatın emsalsiz saraylarına beni beğenen sevgilileri seçsin diye yolladım.» Ey sonsuz gerçek yolunda benden ayrılmamış olan müritlerim!.. Ahuramazda, bizlere her şeyden evvel kendisini ve kendimizi bilmeyi emretti; zira öğrenme aşkının dışında kalan ben, kendinden başka şeyleri de öğrenemez. Sizler, Ahuramazda’nın düşündükleri ile söyledikleri arasındaki farkı kavrayacak kadar anlayış yolunda ilerlemiş değilsiniz...

En genç havari, kendi kendine: «Çıkar ve aşk, yalan söyletir ve korku inkarın olduğu kadar, uydurmanın da atasıdır!.. Acaba Ahuramazda’nın fikri, hazretin anlattıkları mıydı?» diye düşündü.

Öteki havariler, Ahuramazda’nın söylediklerini hatırlamaya çalıştılar ve içlerinden; «Zerdüşt doğru mu söylüyor? - Acaba? - Belki de!.. - Öyle mi?’ - Biz mi anlamadık?.» gibi sorular geçti ve bu sorular arasında dinlemiş oldukları sözleri büsbütün unuttular.

Onlar, içinde bulundukları şaşkınlıktan ayılmaya çalışırken, Zerdüşt, mistik bir tavırla: Ben bir haberciyim, söylediklerim, bana söyletilmiş olanlardır; içinizdeki şüphe bulutlarını bilgeliğimin güneşleri ile dağıtınız!.. dedi ve havariler, kendi duygularının hazret tarafından keşfedilmiş olmasını bir mucize saydılar ve tövbe etmek üzere diz çöktüler.

Zerdüşt: Kendiniz için yalvarın; bütün insanların bize inanmaları için dua edin; Ahuramazda, bizleri görür, işitir ve dilediklerimizi bağışlar...

Derken, doğanın perdesi yeniden açıldı, sahneye, kendisi görünmeyen bir sanatçı çıkarak içi bilgeliklerle dolu bir monolog söyleyecekmiş gibi bir hal aldı: ağaçlar, kuşlar ve rüzgârlar dinlemeye koyuldular ve o görünmez sanatçı, dinleyenlerin kalbinde konuşuyormuş gibi derinden, bazen öfkeli ve bazen tatlı bir sesle şunları fısıldadı:




   Burada kesince bana kızanlar olacak, biliyorum. Ancak kitapta da burada 11 nolu bölüm bitiyor ve 12 nolu bölüm başlıyor. Onu ise ancak birkaç gün sonra aktarabileceğim.


ADAM OLMAK ZOR İŞ AMA BUNUN İÇİN ÇALIŞMAYA DEĞER.


 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son Gönderilen:
9 Yanıt
9616 Gösterim
Son Gönderilen: Mayıs 31, 2013, 12:20:11 ös
Gönderen: ceycet
2 Yanıt
3728 Gösterim
Son Gönderilen: Haziran 07, 2013, 06:12:30 ös
Gönderen: Samuray
0 Yanıt
2873 Gösterim
Son Gönderilen: Mayıs 21, 2012, 06:17:00 ös
Gönderen: ADAM
1 Yanıt
3916 Gösterim
Son Gönderilen: Ocak 29, 2016, 11:57:02 öö
Gönderen: kurt
0 Yanıt
2411 Gösterim
Son Gönderilen: Mayıs 25, 2012, 09:16:55 öö
Gönderen: ADAM
2 Yanıt
3481 Gösterim
Son Gönderilen: Ocak 29, 2016, 12:12:38 ös
Gönderen: kurt
4 Yanıt
3361 Gösterim
Son Gönderilen: Haziran 03, 2012, 05:55:46 ös
Gönderen: ruzber
1 Yanıt
3198 Gösterim
Son Gönderilen: Ocak 29, 2016, 12:42:09 ös
Gönderen: kurt
0 Yanıt
2678 Gösterim
Son Gönderilen: Haziran 18, 2012, 01:54:26 ös
Gönderen: ADAM
0 Yanıt
2453 Gösterim
Son Gönderilen: Haziran 20, 2012, 10:11:57 öö
Gönderen: ADAM