Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: Kuantum Fiziği  (Okunma sayısı 8836 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Ocak 31, 2015, 05:53:47 ös
Yanıtla #10
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 2105
  • Cinsiyet: Bay
    • Masonluk ve Masonlar


Bu başlık altında çok şey yazılabilir.

Sayın propulsion'ın belirtmiş olduğu üzere, Forumda yazılmış ve tartışılmıştır da...

Ancak Sayın Ancients, anlaşıldığı kadarıyla, henüz bilimselleşememiş alanlarda, kimilerinin, atom altı fiziğindeki bilimsel bilgilere sığınma çabalarını yansıtıyor.

Ancak kuantum fiziği o değil. O, bilimsellik dışı birtakım gizemci ya da okült çalışmalarda bulunanların, kendi tezlerine, kuantum fiziğini kullanarak bir bilimsel temel arayışı.

Bulurlarsa ne âlâ!

Neden olmasın ki?... Ortaya bir hipotez koyuyorsunuz. Sonra bunun bilimsel kanıtını araştırıyorsunuz. Bu işleri bilimsel yöntemle yapıyorsanız, neden olmasın?

Sayın Ancients, kuantumdan söz ediyor ama ayrıntıya girmiyor. Sayın propulsion da bilimsel bilgilerin özetini yapıyor ve Sayın Ancient tarafından değinilen konuları devre dışı tutuyor.

Gelin bunları bağdaştıralım.

Bu bağdaştırmayı Sayın Ancients yapmalı, Sayın propulsion değil.

Nasıl?

Şöyle:

Sayın Ancients ortaya bir tez koyuyor. O tezin kuantum fiziğiyle uyumlu olduğunu belirtiyor.

Peki, o tez kuarklar ile, nötrinolar ile, mezonlar ile hatta bir adım ileri gittiğimizde psikonlar ile nasıl açıklanıyor?

Bu bağlamda ne zaman, nerede ne gibi deneyler yapılmış ve ne gibi sonuçlar alınmış?

Bu sonuçlar hangi bilimsel yayınlarda tartışılarak değerlendirilmiş?

İnançlardan, sezgilerden, halüsinasyonlardan, tasarımlardan değil, bilimsellikten söz ediyorsak, bu soruların yanıtları olmalı.




Güzel bir ekleme ve uyarı yaptınız teşekkür ederim. =) Tekrar tekrar söylüyorum ki konu hakkında hiç bir doğruluk iddia etmiyorum sadece sizlerin görüşlerini,bu alan hakkında ki fikir ve araştırmalarınızı öğrenmek istediğim için bu tartışmayı başlattım. Bilimsel olarak su deneyi yapılmıştı. Aynı koşullarda bulunan iki bardak sudan, birisine sevgiyle yaklaşıp,güzel sözler söylenmiş diğerine ise öfkeyle yaklaşıp,kötü sözler söylenmişti. Ardından suyun kristalleri incelendiği zaman güzel sözler söylenenin daha düzgün,sağlam ve taze kristaller oluşturduğunu, öfke ile kötü sözlerin sarfedildiği suda ise bozulan ve bayatlayan kristallere rastlandığı gözlendi. Elbette bu deneyin aksini iddia edenler de var. Fakat yinede üstüne basa basa söylemek isterim ki 'Kuantum fiziği ile atomaltı parçacıklara etki etmek kanıtlanmış birşey değildir' Bunu burada kanıtlamak gibi bir niyetim,kanıtlayacak laboratuvar ve ekipmanım maalesef yok. Bu yüzden  varsayımlar üzerine konuşuyorum. Kuantum fiziği ve atomaltı parçacıklarına etkiyle alakalı deneyleri araştıracak ve bu konu altında paylaşmaya devam edeceğim. Sayın ADAM'a bizleri geliştirir nitelikte ki eleştiri ve yorumu için canı gönülden teşekkür ederim. Gönül ister ki tecrübe ve ilminizle bizleri ikazdan vazgeçmeyin. Her ikazınız ayrı bir araştırma alanı açmakta ve ufkumuzu genişletmektedir. Teşekkür ederim =)

Saygılar...
Gnothi Seauton

Yaşamak, kendini adam etmektir. Zeka ve bilgiyi kullanarak, etinden, kemiğinden kendi heykelini yapmaktır. - Goethe


Ocak 31, 2015, 06:21:37 ös
Yanıtla #11
  • Seçkin Üye
  • Uzman Uye
  • *****
  • İleti: 7217
  • Cinsiyet: Bay


Bakın işte burada bir bilimsel tarz yakalar gibi oluyoruz.

Su bir dipoldur; bu nedenle de manyetik alanlardan çok etkilenir. Elbette kuantumdan söz ederken sadece parçacıklardan söz etmekle yetinmemeli, manyetik alanları ve dalga mekaniğini de bu işin içine katmalıyız. Bu bağlamda Sayın propulsion’in verdiği referans incelenecek olursa, herkesin anlayabileceği kadar basitleştirilmiş açıklamalar görürüz.

Su davranışının kristalleri sözünde bir yanlışlık olsa gerek. Moleküller peki ama donma söz konusu olmadıkça kristalleşme olmaz benim bildiğim.

Kristaller, evet, manyetik alanlardan çok etkilenebilir. Bu nedenle de belki başka, danhha kolayca katılaşan maddelerle yapılır bu gibi deneyler.

Sevgi ve öfke… Bunlar göreli olgular. Öyle zorlamayla, önceden ayarlanmayla olmaz. Gerçek olmalı.

Bu gerçeklikleri bitkiler üzerinde yapılan deneylerle ortaya koymak daha kolay.

Bu iş tek bir deneyle olmaz. Tek bir süjeyle olmaz. Bunun bilimsel bir değer kazanabilmesi için, yeter sayıda tekrarda güvenilir oranda aynı sonuç alınmalı. Bir diğer deyişle işin içinde mutlaka istatistiksel standart sapma bulunmalı.

Bu deneylerin “aynı koşullar altında” olması da pek önemli. Şimdi burada aynı koşulların nasıl sağlanabileceğini anlatmaya girişirsem, burada bu işin içinden çıkamayız.

Özetle diyesim şu ki: Bir yayında böyle bir deneyden söz edilmiş olabilir. Bunun güvenilirliği için bilimsel yöntemin uygulanmış olması gerekir. Ayrıca bunun ilgili bilimsel yayınlarda yer alması gerekir. Yoksa safsata ya da lâf ebeliğinden öteye gidemez. Bu konuda söyleşilebilir ama bunun bir bilimsel değeri olmayacağı için hiç olmazsa “Kuantum Fiziği” diye çok önemli bir bilim alanından söz etmekten kaçınmak daha doğru olur.

ADAM OLMAK ZOR İŞ AMA BUNUN İÇİN ÇALIŞMAYA DEĞER.


Ocak 31, 2015, 06:30:08 ös
Yanıtla #12
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 2105
  • Cinsiyet: Bay
    • Masonluk ve Masonlar


Bakın işte burada bir bilimsel tarz yakalar gibi oluyoruz.

Su bir dipoldur; bu nedenle de manyetik alanlardan çok etkilenir. Elbette kuantumdan söz ederken sadece parçacıklardan söz etmekle yetinmemeli, manyetik alanları ve dalga mekaniğini de bu işin içine katmalıyız. Bu bağlamda Sayın propulsion’in verdiği referans incelenecek olursa, herkesin anlayabileceği kadar basitleştirilmiş açıklamalar görürüz.

Su davranışının kristalleri sözünde bir yanlışlık olsa gerek. Moleküller peki ama donma söz konusu olmadıkça kristalleşme olmaz benim bildiğim.

Kristaller, evet, manyetik alanlardan çok etkilenebilir. Bu nedenle de belki başka, danhha kolayca katılaşan maddelerle yapılır bu gibi deneyler.

Sevgi ve öfke… Bunlar göreli olgular. Öyle zorlamayla, önceden ayarlanmayla olmaz. Gerçek olmalı.

Bu gerçeklikleri bitkiler üzerinde yapılan deneylerle ortaya koymak daha kolay.

Bu iş tek bir deneyle olmaz. Tek bir süjeyle olmaz. Bunun bilimsel bir değer kazanabilmesi için, yeter sayıda tekrarda güvenilir oranda aynı sonuç alınmalı. Bir diğer deyişle işin içinde mutlaka istatistiksel standart sapma bulunmalı.

Bu deneylerin “aynı koşullar altında” olması da pek önemli. Şimdi burada aynı koşulların nasıl sağlanabileceğini anlatmaya girişirsem, burada bu işin içinden çıkamayız.

Özetle diyesim şu ki: Bir yayında böyle bir deneyden söz edilmiş olabilir. Bunun güvenilirliği için bilimsel yöntemin uygulanmış olması gerekir. Ayrıca bunun ilgili bilimsel yayınlarda yer alması gerekir. Yoksa safsata ya da lâf ebeliğinden öteye gidemez. Bu konuda söyleşilebilir ama bunun bir bilimsel değeri olmayacağı için hiç olmazsa “Kuantum Fiziği” diye çok önemli bir bilim alanından söz etmekten kaçınmak daha doğru olur.


Elbette tek bir deneyle birşeyin doğruluğunu iddia etmek yanlış olur. Bununla ilgili diğer deneyleri mutlaka araştıracağım sayın ADAM. Tabii sizin de dediğiniz gibi 'Kuantum Fiziği' kadar geniş ve önemli bir konuyu 'safsata' niteliğinde ki türemiş inançlarla kısıtlamak yanlış olur. Bu sebeple çok çok küçük bir kolu ve teoriden bahsettiğimi belirttim. Ek deneyleri araştıracağım. Eğer teoriyi daha sağlam ve 'safsata/ticari kazanç' niteliğinden gerçek bir hipotez niteliğine taşıyacak kaynaklar bulursam, bunları toparlar,derler ve sade bir başlık altında paylaşırım. Teşekkür ederim.

Saygılar...
Gnothi Seauton

Yaşamak, kendini adam etmektir. Zeka ve bilgiyi kullanarak, etinden, kemiğinden kendi heykelini yapmaktır. - Goethe


Mart 02, 2015, 07:04:36 ös
Yanıtla #13
  • Seçkin Üye
  • Uzman Uye
  • *****
  • İleti: 7217
  • Cinsiyet: Bay

Bu başlık, bu Forumda, bu forum üyelerinin asıl ilgilenmesi gereken başlıklardan biridir.

Bu foruma üye olmanın gerekçesi bu gibi başlıklarla ilgilenmek ve paylaşımlarda bulunmak olmalıdır.

Bu kısa yazı sadece hatırlatma amacını taşımaktadır.

ADAM OLMAK ZOR İŞ AMA BUNUN İÇİN ÇALIŞMAYA DEĞER.


Mart 23, 2015, 06:54:24 ös
Yanıtla #14
  • Seçkin Üye
  • Uzman Uye
  • *****
  • İleti: 7217
  • Cinsiyet: Bay


Ben bu başlık altında birkaç soru sormuşum aylar önce...

İlgilenen olmamış.

Bu konu bitti mi?

Yoksa başlığı açan o sorulara yanıt verecek mi?

("Bilmiyorum." demek de bir doğru yanıttır; denirse...)
ADAM OLMAK ZOR İŞ AMA BUNUN İÇİN ÇALIŞMAYA DEĞER.


 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son Gönderilen:
1 Yanıt
4712 Gösterim
Son Gönderilen: Nisan 17, 2010, 09:37:08 ös
Gönderen: abdkeskin
1 Yanıt
3559 Gösterim
Son Gönderilen: Mayıs 10, 2011, 09:09:02 öö
Gönderen: Prometheus
KUANTUM DÜŞÜNCE: OLUMLAMA

Başlatan Nemeçek... Ezoterizm

6 Yanıt
5988 Gösterim
Son Gönderilen: Ağustos 28, 2012, 09:47:40 ös
Gönderen: peacewings
0 Yanıt
2408 Gösterim
Son Gönderilen: Eylül 02, 2015, 03:37:17 ös
Gönderen: propulsion
7 Yanıt
4798 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 01, 2015, 09:46:46 ös
Gönderen: GOASISG