Sayın Bulgaria'nın buradaki sorusuna doğru dürüst bir yanıt vermek için sayfalar dolusu yazı yazmak gerekebilir.
Burada o tarihteki Büyük Üstat Nafiz Zeki Ekemen'in deyişinin gerekçesini tam olarak anlayabilmek için, o yazının sadece bu paragrafına değil, bütününe bakmak gerekir.
Hatta o bile yetmez; o sıralarda önceki ve sonraki dergilerde büyük üstat neler yazmış, neler anlatmış; onları da gözden geçirmek gerekir.
Özetle. bu konu hiç de öyle sıradan ve basit değil.
Fakat tüm bunlar, bu Forumu dışarıdan izleyenlerin çoğu açısından aşırı ölçüde akademik düzeydeki incelemeler olur. Onlar için ilgi çekiciliği yoktur.
Bu durum, birçok Forum üyesi hatta masonlar için bile böyledir.
40 yıl önceki birtakım olaylar ve bunların etkileri... Geçiniz.
O tarihte henüz Özgür Masonlar büyük Locası yoktu; Türkiye Büyük Mason Mahfili vardı. Fakat Nafiz Zeki Ekemen’in kardeş obediyanslar diye söz ettiği obediyanslar, başka ülkelerde, Anglosakson Masonluğu topluluğu çerçevesindeki obediyanslar. İngiltere Birleşik büyük Locası başka olmak üzere, özellikle Amerikan obediyansları.
Böylece Sayın Bulgaria’nın sorusu yanıtlanmış oldu.
Ancak hazır bu konu gündeme getirilmişken, yazının kapsamındaki üzüntü ya da sıkıntı ile bir noktaya değinelim.
Hür ve Kabul Edilmiş Masonlar Büyük Locası’nın o tarihteki büyük üstadı, aslında biraz kötümser. Yanılmış. Nitekim sonraki yıllarda yanıldığı açıkça ortaya çıkmış.
Türk masonları, çok geniş çaplı araştırmalar yaptı ve çalışmaları yayınlandı.
Batı ülkelerindeki yayınlanmış masonik çalışmaların sayısı Türkiye’dekilerin onlarca katıdır. Orası doğru.
Fakat bir de yüzlerce bin mason üyesi olan bir ülkede -örneğin İngiltere’de-, iki yüzyıl içinde kaç masonik kitap, kaç araştırma-inceleme makalesi yayınlanmış, ona bir bakın; sonra dönüp, toplam mason sayısı 20 bini bile bulmayan Türkiye’de şu son 30-40 yıl gibi kısa bir sürede kaç kitap ve kaç makale çıkarılmış; bir de buna bakın.