Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: Atatürk'ün Özdeyişleri -3  (Okunma sayısı 7300 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Ağustos 13, 2010, 06:04:41 ös
  • Seçkin Üye
  • Uzman Uye
  • *****
  • İleti: 7217
  • Cinsiyet: Bay




ATATÜRK'ün “Çalışma ve Güçbirliği” Üzerine Görüşleri

Her türlü muvaffakiyetin, her nevi kuvvetin menbaı hakikîsi milletin kendisi olduğuna kanaatim tamdır.

Milletimizin evsafı mahsusası her işimizde muvaffakiyetimizin zimanıdır. (teminatıdır.)

Herkesin, her ferdi milletin ruh ve vicdanında şu kanaat sarsılmaz bir surette yerleşmelidir ki, artık bu millet şunun bunun hevesat ve ihtirasatını, şan ve şerefini, ağraz (istekler) ve menafiini (menfaatlerini) tatmin için değil, ancak kendisine ait menfaatleri için, kendisine lüzumlu ve faydalı gördüğü şeyler için yürüyecek ve bu millet ancak bu zihniyetle ilerleyecektir.

Memleket işlerinde, millet işlerinde hakikî işlerde hatıra, uhuvvete (dostluğa) bakılmaz.

Millete efendilik yoktur, hadimlik (hizmet etmek) vardır. Bu millete hizmet eden onun efendisi olur.

Yaşamak için mücahede (savaşmak) şarttır.

Hakikî zafer, muharebe meydanlarında muvaffak olmak değil, asıl zaferdeki muvaffakiyetlerin menabiini (kaynaklarını) kuvvetlen¬dirmek, milleti yükseltmektir.

Ben bir işte nasıl muvaffak olacağımı düşünmem. O işe neler mâni olur diye düşünüyorum. Engelleri kaldırdın mı iş kendi kendine yürür.

Hayat mücadeleden ibarettir.

Yalnız tek bir şeye ihtiyacımız vardır: Çalışkan olmak. Servet ve onun neticei tabiîyesi olan refah ve sadet yalnız ve ancak çalışkanların hakkıdır.

Bir heyeti içtimaiyenin hayatta çalışması ve muvaffak olması için, çalışmanın ve muvaffak olabilmenin mütevakkıf (bağlı) olduğu bütün esbap (sebepler) ve şeriati (şartları) tekabbül (kabul) etmesi icap eder.

Her hareketin maksada mutabakatı, her türlü ahval ve şerait dahilinde maksadı açık surette görebilmeğe mütevakkıftır.

Bir milletin siyasî mukadderatında mevki sahibi olabilmek için onun ihtiyacını müşahede ve onun kudretini takdirde ehliyet sahibi olmak birinci şarttır.

Büyüklük odur ki, hiç kimseye iltifat etmeyeceksin, hiç kimseyi aldatmayacaksın; memleket için hakikî mefkure ne ise onu görecek, o hedefe yürüyeceksin. Herkes senin aleyhinde bulunacaktır, herkes seni yolundan çevirmeye çalışacaktır; işte sen bunda mukavemetsuz (mukavemeti kaldıran) olacaksın. Önüne namütenahi manialar yığacaklardır; kendini büyük değil, zaif, vasıtasız, hiç telakki ederek, kimseden yardım gelmeyeceğine kani olarak bu maniaları aşacaksın; ondan sonra sana «büyüksün» derlerse, bunu diyenlere de güleceksin.

Eğer şunun bunun teveccühünden kuvvet almağa tenezzül ederseniz, halinizi bilmem, fakat âtiniz çürük olur.

Yaşamak demek faaliyet demektir.

Bir millet, bir memleket için necat (kurtuluş), selamet ve muvaffakiyet istiyorsak, bunu yalnız bir şahıstan hiç bir vakit talep etmemeliyiz.

Bir millete güzel şeyler düşünen insanlar, fevkalade işler yapmağa kabiliyetli kahramanlar bulunabilir; lâkin öyle kimseler yalnız başına hiç bir şey olamazlar; meğer ki bir hissi umumînin, bir iradei umumiyenin, âmili (yapıcısı), ifadesi, mümessili olsunlar.

Mesai müteferrik oldukça netaici (neticeleri) o mesainin muhassala halinde vereceği neticelerden çok dundur (geridir).

İnsanlar ferdî olarak çalışırlarsa muvaffak olamazlar.

Bir millet, bir heyeti içtimaiye, yalnız bir ferdin gayreti ve mesaisi ile bir hatve (adım) bile atamaz.

Millet, müşterek gayeye müştereken sarfı faaliyet ederek yürürse, behemehal muvaffak olur.

Büyük ve kutsî hedefler vasıl olunamayacak hedeflerdir. Herhangi bir hedefe muvasalatla kanaat etmeyeceğiz, daima daha ileriye varmak için sarfı mesai edeceğiz.

İnsanlar daima yüksek, necip (temiz) ve mukaddes hedeflere yürümelidirler. Bu tarzı harekettir ki insan olanın vicdanını, dimağını, bütün mefhumu insanîsini tatmin eder. Bu tarzda yürüyenler ne kadar büyük fedakârlık yaparlarsa o kadar yükselirler ve bu tarzı hareket mutlaka açık olur.

Muayyen ve fakat şüphesiz yorucu ve uzun o|an yolun yolcuları mebdeden (başlangıçtan) nihayete kadar bir hizada ve aynı zamanda, aynı yorgunluk derecesiyle yürümeyebilir. Ve bu takdirde mülahaza ve takdirleri arasında fark olabilir. Fakat yoldan sapmamaları, umumî hedeften nazarlarını ayırmamaları lâzım gelir.

Milletimizin hedefi, milletimizin mefkuresi bütün cihanda tam mânâsiyle bir heyeti içtimaiye olmaktır.

İnsanlık mebdede iken neticeye vasıl olduğunu iddia ederse, dünyanın en derin gafletleri içinde kendisini puyan (batmış) görür.

Esaslı ve kıymetli bir noktai azimet bulduktan sonra ondan muazzam gayeye yürümek ve ona vasıl olmak elbette müyesser olacaktır.

Mahdut vesaitle büyük işler görmenin tecrübe olunan yegâne usulü, kuvvetlerimizi dağıtmamak, vesaiti mevcudenin kısmı azamini gayelerimizden en mühim olanlar üzerinde teksif etmektir.

Herhangi sınıfta emniyetle terakki arzu edilirse, aynı meslek ve sanatta bulunan insanların mütesanit (dayanışmalı) bir şekil altına girmesi lâzımdır.

Millî işlerde muhtelif mesai erbabının yekdiğerine yardım etmesi, mesainin müşterek hedefte temerküz edecek surette telif olunması lâzımdır.

Büyük işler, mühim teşebbüsler ancak müşterek mesai ile kabili temindir.

Heyeti umumîyenin selâmetini temin edecek mesai, ancak makinenin heyeti umumîyesinin işlemesiyle mümkün olur ve heyeti umumîye işlemedikçe bu makineden bir kısım muhassala dahi almak kabil olamaz.

Bilelim ki vasıl olduğumuz muvaffakiyet milletin tevhidi kuva etmesinden (çalışanların birleşmesinden) ileri gelmiştir. Eğer aynı muvaffakıyatı, muzafferiyatı âtide de kazanmak istiyorsak, aynı esasta istinat edelim ve aynı surette yürüyelim
.



« Son Düzenleme: Ocak 29, 2011, 11:18:29 ös Gönderen: dogudan »
ADAM OLMAK ZOR İŞ AMA BUNUN İÇİN ÇALIŞMAYA DEĞER.


Ocak 29, 2011, 10:48:48 ös
Yanıtla #1
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 320

Her gün sabah,akşam,gece ne zaman vakit bulabilirseniz ,bir çeyrek,yarım saat ne kadar zaman ayırabilirseniz,kendi içinize çekilin.O gün yaptığınız işi göz önünden ve düşüncelerinizin tartısından bir defa geçirin!Ne ettiğinizi ne işlediğinizi her gün bir defa kendi kendinize yoklayın!Şuurunuz dan alacağınız yanıtların ne kadar yararlı olacağını hayal bile edemezsiniz.

Benim çok sevdiğim sözlerinden birisidir Paşamın. Bu başlık altında paylaşayım dedim. Açılan başlık için sayın ADAM'a teşekkir ederim.
« Son Düzenleme: Ocak 29, 2011, 11:20:22 ös Gönderen: dogudan »
Girdik susanlar arasına yattık uyuduk
Çığlığımız sınırları aştıydı nasıl olsa.


Ocak 30, 2011, 03:05:59 ös
Yanıtla #2
  • Ziyaretçi

Sayın ADAM emeğinize sağlık yeniden.. Üretmekten hiç bir zaman bıkmamanız temennisiyle.....
Sevgi ve saygılarımla...............


 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son Gönderilen:
4 Yanıt
3909 Gösterim
Son Gönderilen: Temmuz 27, 2007, 07:47:01 ös
Gönderen: nietzsche
6 Yanıt
6951 Gösterim
Son Gönderilen: Mayıs 14, 2012, 03:09:55 ös
Gönderen: vitriol
1 Yanıt
2996 Gösterim
Son Gönderilen: Eylül 27, 2008, 02:04:14 ös
Gönderen: semsin
1 Yanıt
8195 Gösterim
Son Gönderilen: Ekim 06, 2008, 12:15:31 ös
Gönderen: Kaan
0 Yanıt
2718 Gösterim
Son Gönderilen: Mayıs 10, 2009, 04:09:43 ös
Gönderen: karahan
2 Yanıt
7448 Gösterim
Son Gönderilen: Eylül 29, 2009, 05:44:20 ös
Gönderen: popperist
3 Yanıt
5799 Gösterim
Son Gönderilen: Haziran 15, 2011, 01:24:52 öö
Gönderen: smyrnali
4 Yanıt
5838 Gösterim
Son Gönderilen: Mart 25, 2016, 10:07:08 ös
Gönderen: kurt
0 Yanıt
2612 Gösterim
Son Gönderilen: Ağustos 11, 2010, 03:37:04 ös
Gönderen: ADAM
27 Yanıt
14572 Gösterim
Son Gönderilen: Temmuz 16, 2013, 12:53:23 öö
Gönderen: GOASISG